15 Temmuz 1940 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 11

15 Temmuz 1940 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

dırlar. lir Gece hat UZ recilerden i Halkevi at Tevlik iniz, Onun Jarile siv: en ilerisini kkı temsil > oküyu- İkevi tem- seğim : giriyoruz. başkanı ile vurtkaya... ibiri Nihat ıştırdıktan bulunmak sahne ar» ul ederek, Beni ne zaketle karşıladılar, Hepsi genç ve şen... B ulki: — Arkadaşlarının hepsinin yüzü l yör, Muvalfakiyetlerinin takdir edilmesi on- lâra sevinç verdi. Çünkü ; Bursa Halkevi temsil kolu, akranları arasında birinciliği kazanmıştır, Merkezin tensibi üzerine yakında onbeş günlük bir memleket turnesine çıkacağız, İzmir, Manisa, dahilindedir. Elimizde hazır üç eserimiz var, Bir de provalarına başladığımız « Hissei şayia » sayarsak dört oluyor, Bunların acne halk üzerinde en çok sükse bırakan, Ah- met Vefik paşanın Moliör'den adapte elliği «Zor Nikâh oldu. Halkın gösterdiği bu rağbetin en büyük hissesi, kiymetli arka- daşımız (Ragıp Haykır)ındır. «İvaz ağa rolünü o kadar yaşattı ki, halkın avuçları alkışlamaktan kızardı. Bay Ragıp Haykır: — Mübalağa e Hulki bey, bu derece deği", Bay Hulki : — Bay Nihat, bu akşam «Zor Nikâhsı Bursa'da son defa oynıyoruz. İyiki kaçır- madiınız, dedi. Ben de : rası öyle. Halkevi biz gazeleci- leri iç düşünmüyor, dedim, — Ragıbı, İçi ağa rolünde seyrettik- ten sonra, kıymetini takdir edeceğinizden eminim. Saat sekizi geçiyordu. Oyun; buçukta başlıyacağına göre, arkadaşlar rını yapmakta geciktirmemek için, yanla- rından ayrılarak salondaki gösterilen yeri- me oturdum Aydın proğramlarımız 5 « Yaşıyan Ölü » ve « Zor Nikâhosı bir- den sahneye koyan arkadaşların hepsi mu- vaffak olmuş sayılabilir. Bursa Halkevi temsil kolunun oynadığı (Zor Mikâh) tan üç sahne (Zor Nikâh) ta rol alan gençler temsil kıyafetleriyle. « Yaşıyan Ölü» de < Nejdet » rolünde Ahmet, ve «e Zor Nikâh » ta «Hüsrev Beys rolündeki genç hiçde röllerini benimse- memişler, Mejdet rolünde Ahmedin $es to- nunun hiç değişmemesi ve bazı kelimele- in son hecelerini uzatması ve bu arada sun'i bir takım yerinde olmiyan jest ve e hiç de iyi bir tesir bırakmıyor, Nikâhsta - o levi muvaffak oldular, nç müstesna - İvaz ağa rolünde Ragıp Haykır, cidden bir şaheserdi. 'Temsilden sonra arkadaşların yan'na giderek e ayrı ayrı tebrik eltim, gip Hay — Bağın be başkaninızın temsilden önce söylediği sözler, san'atınız vanında pek sönük kalıyor, Cidden siz pek kiymetli bir sanatkârsıniz Türk sahnesi bir gün gelecek sizinle öğünecektir. Siz bir (Vasfi), bir (Hâzım) yerini şimdi ki e ime pek âlâ doldura- bilirsiniz; dedi Bây Rağıy Ke Mİ methü sena değil, san'at kabiliyetimi işliyerek Türk sahnesinin bir uzvu olmak en büyük ideâlimdir. Sahne de doğmadım,' amma galiba Moliğr gibi sahnede öleceğim. rkadaşlar benimle makyajlariyle ko- ra Onları fazla bekletmemek iymetli sanat'kâr Ragıp Haykır'a el tahakkuku “için, diğer arkadaşlar a Ege turnelerinde alk İemen- ni köçek ayrıldım Tarıhi Fıkralar: Ahmet Mithat efendi ve oğlu Ahmet Mithat efendinin oğlu. Doktor bay İbrahim Yazgıç babasının tercümeiha- line dair Tan gazetesinde güzül bir tel Gayet güzel bir ifade ile Babasinin suhuleti tahri- ine oğlu da varis olmuş görünüyor. Ah- zel hayrülhalef yetiştirdiği için tebrik et- mek lâzımdır. Eğer sağ olsaydı bu tebtiki bizzat ve bilfil yapmak isterdim. Fakat bu yazıda bir yanlış görüyorum, İbra- him Yazgıç babasının karanlına müdürlü- günden bahsediyor. Benim bildiğim Ahmet Mithat elendi karantına müdürü olmamış, Fakat Galatada yeraltı camii üzerinde bina edilmiş olan fevkanı ve geniş dairede içtis ma eden muhtelit meclisi sıhhiye reisi sa- nisi idi. Muhtelit meclisi sıhhiye on dört devletin murahaslarından teşekkül ederdi. Her devlet meclisi sıhhiyeye tabip olmak üzere birer deleye gönderir idi. Muhtelit meclisi sıhhiyeye Osmanlı hariciye nazırı olan zat riyaset ederdi. Reisi sani ise dev- leti Osmaniyenin resen nasp ve tayin etliği bir zat idi. İşte Ahmet Mithat elendi muhtelit meclisin Osmanlı imperatorluğu reisi sanisi idi. Ahmet Mithat efendi iki kuruşluk tütün paketini nerede olsa açar, kendi elile sigarasını sarar ve püller idi. Abdülhamit Ahmet Mithat efendinin hiçbir arzını red etmezdi, İsmini şimdi hatırlayamadığım bir Rum Doktor Basra karantına idaresinde memur iken bir İranlıyı dai kurşunile öldürdü. nizamatı hilâfına ihtarata kulak asmamış idi. Karantına kor- dununu bozmağa teşebbüs ve (eşebbüsünde ısrar edince Doktor da rövelverini çıkarıp. İranlıyı vurdu. Doktor mevkufen İstanbula getirildi ve kendisine bir delilik unvanı takılarak o Şişlide Fransız hastahanesinde güya mevkufen, “ibate ve iaşe edildi, Ev- rak mahkemei temyiz istida dairesine git- miş idi. İstida dairesi bir türlü işin için- den çıkamiyordu. Aradan on üç ay geçliği halde bir.netice elde edilemedi, Hirgnle lâkına irade istihsal eti. Hep birden yani bütün karantına idaresi aza ve memurları uzun bir oh çektik ve Ahmet Mithat elen- diye Allah razı olsun dedik. Ahmet Mithat efendinin eniştesi bulunan Boyacı köy rum mektebi muallimi Yani Adamandiyadis Ahmet Mithat elendi için « Halkenderos 3 derdiki rumcada Halkenderos bâkır yü- rekli demektir 11

Bu sayıdan diğer sayfalar: