3 Temmuz 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

3 Temmuz 1954 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

OLUP BİTENLER bik edilemediği için Batı Almanya hâ- lâ işgal statüsüne bağlı kalıyor. Bunun DÜNYADA yarattığı hoşnutsuzluk ve tehlike bü- yüktür. Başka bir hal tarzı... Fakat nasıl? Hiç şüphe yok ki Churchill bu noktada da yine müzakere esasını ileri sürecek- tir. Fakat tabi! dolayısiyle... Çünkü yaşlı Başvekilin yüreğinde eski tasan ütün tazeliği ile yaşamaktadır: Ma- lenkof la bir masada oturup konuşmak, sonra ortada Eisenhower, sağda Churchill, solda Malenkof olmak üze- re bir iki poz fotoğraf çektirmek. Ay- nen Yaltadaki gibi... Yalnız Roosevelt- Stalin'in yeri- üzere Churchill yine aynen Churchi Churchıll yaşlanıyor... yaşlandı, git- ti gidiyor kabilinden sözlerin dolaş- mağa başladığı tarih bir hayli eskidir. Geçenlerde bir toplantıda ıkı davetli, Başvekilin biraz ötesinde başbaşa ver- mişler konuşuyorlarmış. — Churchill yaşlandı, değil mi? — Evet çöktü artık... — Hafızası da zayıflıyor... Konuşmağa kulak kabartan Churchill lâfa karışıvermiş; — Kulaklarım da ağır işitmeğe baş- ladı... aşvekilin hâlâ işe yaradığı aşikâr. B Fakat bir hal geldi ona... Belki o Ken- hal yaşlılıgının eh büyük delılı di kendisiyle dolu Geçenlerde, süsleyen kuğu sayüyesının bahçesını Churchill bu hâdiseye olağan- ehemmiyet veriyormuş. Churchili, purosunu kesecek aleti kaybettiği için bütün bir tayyare meydanı personeli- ni haşladı. Kendisi... Kendisi... Avam Kamarasında, İngiltere'nin Foster Dulles'e uyup ta Güney - Do- ğu —Asyada —herhangi bir — teşebbüse geçmeyecek — olduğunu bir ilân — ediş tarzı vardı ki... "Bunu ben önledim.. Ben durdurdum.. " diyen ıfadesı kimsenin gozunden kaçma ı. Churchill, herkesin anladığı mâna- da ihtiyarlamamıştır belki. Fakat bü- tün bu araz, uzun bir mesai bayatın- dan sonra, yavaş yavaş dünya fiziğin- den sıyrılıp kendi metafiziğina — bürü- nen Churchill'in portresini tamamlamı yor mu? AKİS Hoşunuza gittiyse hemen Abone olunuz Dünyanın Bahsettiği Adam Dwigt D. Eisenhover General Elsenho- ver "Our C li yardımcısı sıfa tiyle dört sene- lik hizmetimi ta. dan nr. General Marshall vasıtasiyle ikinci cihan harbinin en - Ameri- kan halkının büyük çoğunluğunun ermesiyle gelmiştir. Diktatörlerin ak - sine olarak o halkı- karşı değil halk için icrayı hü- kü zorundadır iç idarede itimadı- m kazanmasıdır. Seçildiği günden müh es liyetli vazifesini beri Başkan Eisen- omuzlarına almış bu itimadı olara Örürüz için Müttefik orduları bir başkumandanı, za göstermiş, rden s A- e Truman devrine merika Genel Kur nazaran fevkalâ- may Başka » Co_— ie cesaretli karar- lumbia Üniversi- lar almıştır. Onun tesi rektörü a- İsulh ve dünya em- to kuvvetleri baş hakkındaki kumandanı ve ni- Ameri- hayet Amerika kanun azimkâr tav Cumhurbaşkanı. tını — belirten ikaz Sırası 4Ö skerlik 50 — Milyonun seçtiği adam beyanları dai- ve sivillik onun bu hayat safhasında ma bir hâdise — olmuştur. Eisenho- birbirini kovalamıştır. Kendisi henüz Gene rmay Başkam iken, gün Başkan Truman ile aralarında şöyle bır konuşma geçmişti "Generalim, sizin isteyip de benim yardım edemiyeceğim hiçbir şey yok" tur. Bunlara kati olarak cumhurbaş— kanlığı seçimi de dahildir “Bay Başkan, gelecek cumhurbaş— kanı seçiminde sizin rakibinizin kim olacağım bılmıyorum fakat herhalde ben olmayacağım Halbuki Ike, cumhurbaşkanı se- çiminde Trumanın kibi oldu ve elli milyon Amerikalının reyi ile başkanlık makamına geldi. Eisenhower Birleşik Devletlerin 38 general başkanların da bütün karakteri ile daha vazıh olarak ortaya — çıkmıştır ve — Eisenhower'in "dinamik dış politikası" dahi bu hu- Zursuzlugu giderememiştir. Onun 3yle huzursuz ve karışık reisicumhur olmasını eseri sayabiliriz. Ei- bir şansızlık partisinin İd- Ta wer'in bir diğer vazifesi de soğuk harbe karşı halkının psikolojik mu- kavemet kudretini çoğaltmak ve as- keri, iktisadi, politik kuvvetlerin prensiplerini seferber ederek dana getirmiş olduğu bir sistemini — daimi kontrol etmektir. Ona "Amatör po- litikacı" — ismini verenler, Eisenho- wer'in 1952 denberi politika sahasın- da bir hayli tecrübeli kararlar aldı- ğını görerek fikirlerin! değiştirmiş olsalar gerektır ve partisini epeyce hırpalamıştır. İnsan a ister istemez General Grant'ı hatırlamak- tadır. İç harbin kahramanı General Grant'ın cumhurbaşkanı olduktan sonra şöhretinden bir hayli şeyler kaybettiği, hattâ cumhurbaşkanlığı- nın son devresinde muhalifleri tara- fından feci bir mağlübiyete uğratıl- dığı bilinmektedir. General Grant iyi bir asker, yüksek bir komutandı; şimallileri di, fakat başkanlıkta muvaffak ola- İ b ral — Eisenhower için de böyle söylenebilir mi? AKİS. 3 TEMMUZ 1954

Bu sayıdan diğer sayfalar: