14 Ağustos 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 31

14 Ağustos 1954 tarihli Akis Dergisi Sayfa 31
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SPORALEMİNDE mız mağlübiyeti tevil edenler bu mağ- lubıyetlerden sonra acaba neler söyli- yeceklerdir? 1945 te Yunanlılarla yaptığımız te- maslarda üstünlüğümüz barizdi. O se- nelerin — Yunan şampiyonları olan Stratakos, Movrapostalos, Pandeliadis, Ragazos ve nihayet Silas gibi şohretlerı mağlüp etmek işten bile değildi. Hal- buki şimdi vasat bir en atleti- ni mağlüp etmek büyük bir muvaffa- kiyet sayılıyor. 1947 — 1951 yıllan arasında dev adımlarla terakki eden Türk atletizmi bu devre içinde 800 met rede hem de 8 - 9 atletle bırlıkte 2 dakıkanın altına inmişti. de 49 küsur koşan en az 3 adamımız var- Üç adım atlamada Türk atletizm sahasında 11k defa ohmpıyat ve dün- ya cü olan Ruhi Sarıalp gibi bir atletımız ve kendisine mahalli mü- sabakalarda kafa tutan atletlerimiz bu- lunuyordu Komşumuz — Yunanlılar bir dahili harpten çıkmış olmalarına Tağmen milli spor olarak kabul ettikleri atleti- zmde büyük terakki kaydetmişlerdir ve etmekte de berdevamdırlar. Şampi- yonlarımızı iddia edebiliriz ki, bizden d anıyan Elenliler laalettayın bir müsabakada memleketimizde bir milli futbol maçında dahi rastlanmıya- cak kadar seyirci kitlesi ile musabaka— bul etmek gerekmektedir ki bu da bır itiraftır. Mektep ve üniversitelerimizde lâ- yık olduğu alakayı bulacak bir Tür atletızmı daima şerefli neticeler ala- bilecek kudret ve yaratıhştadır Ha- len stadlarımızda dahi üvey evlât mu- amelesi gören bu spora yazıktır Te- davisine gidilmediği takdirde ise cena- zesini kaldırmak bir mecburiyet hali- ni alacaktır. Güreş Yağlı ve Karakucak güreşleri anevi sporumuz güreşte istihale— Mler geçirdiğimizi kabul e mec buriyetindeyiz. Harman yerınde evve- â köylüsüne kuvvetini kabul ettiren mütevazi güreşçimiz, dünya minderin- de sırtı yere değmeyen şampiyon, ol- maya nam ze ti Türk güreşi deyınce tabii ki akla ilk önce yaglı güreş gelir. Tarıhı bun- dan çok evvele daya rumuzda yetişenler, güreşe başlamakta, yunları sayesinde zahmetsizce muvaf- fakiyet yolunu tutmaktadırlar Bundan yağlı güreşin serbest güreşe faydalı olduğu neticesi çıkarılabilirse de hakikat hiç te öyle değildir. Evve- â bizde ağlı güreş hiç bir kayıt ve şartla sıralanmamıştır. 32 Atletlerimiz Geriye marş! Hele bu güreşlerde menfaat de işin içine girdikten sonra şöhret arzusu ha- riç; başka hiç bir düşüncesi olmadan aya konan ödülü koparmak için türlü desiselere, hilelere baş vurulma- bu güre şlerden bir 1st1kba1 bekle- 1tılmesıne asla imkân memektedir. Bizden çok sonra yaglı güreşe baş- lıyan Iran bu başı bozukluğa bir niha- yet vermek üzere bu mevzuu ele al- mış ve yağlı güreş için bir nizamna- meydana getirmiştir. Bu nizamna- me sayesinde halen Iranda yağlı gü- reşler serbest güreşin bir başlangıcı gibi mütalâa edilmekte ve müsbet nı tice alınmaktadır. Bizde yorulan bir pehlivanın yere oturduktan sonra, saatlerce soluklan- ması veya Ödülü payl aşmak üzere va- kit geçirmek — için saatlerce meydan ortasında itişip kakışmak veya gözü- nü, elini, burnunu temizlemek için o- yalama hareketlerınde bulunması tabii şeylerden sayılmaktadır. Dıger taraftan yağlı gureşle birlik- t en ve ser üreşin nüvesi olarak kabul edilen Karakuc k güreş- leri maalsef memleketimizde yeni yeni ele alınmış ve faydalan kabul edile- rek organizasyonuna el atılmıştır. Serbest — güreşin bütün oyunlarını ihtiva eden Karakucak güreşleri; Türk gibi kuvvetli sozunu dünyaya kabul ettiren serbest güreş dünya şampiyo- nu takımımızın teminatıdır. Güreş federasyonu nihayet idrak e- debilmiştir. Fakat yağlı güreşlerin hâ- lâ hiç bir kayda tabı olmaksızın başı- bozuk bırakılması hatalıdır. Yağlı güreşlerin başı bozuk halden kurtarılması ile ne olacaktır? Memleketin bünyesinden yağlı gü- reşin kaldırılması mümkün olmadığı- na göre, yeni güreşçilerimizi bu yol- dan aramak mümkün olabilecektir. Bu bizim 1çın kazançtır. Gureşçıle rımızın kendilerine has teknik bilgile- rinin yanında bedenı kuvvetlerı vardır. Rakibi ezen budur. Kuvvet, yanında rakibin bilmediği üslüp, tuş yapmağa kâfi bir sebeptir. Kuvvet, topraklarımızın bize tanı- dığı karakterdir. Buna karşı, rakiple- rimiz «karşıt» bulabiliyor. Yağlı gü- reşlerde, — işte sadece bu unsur tekâ- mül etmiştir, «bilek» h za an, mü- sabakaya hâkim olmuş Yağlı güreşi bilen gureşçının tekt nik bilgiye ulaştırması için, «yağlı gü- reşlerin başı bozuk» halden kurtarıl- masına ihtiyaç vardır. Bu ise, sistemli bir çalışmaya, yağh güreş ile teknik güreş arasında elem yetiştirmeğe — vazifeli, bir «köprü te— şekküle» ihtiyaç göstermiş. Bu teşkilât yağlı — güreşin mustait elemanın elinden tutacak, kampa so- kaçak, teknik bilgi verecektir. Kuvvetin — yanına tekniğin ilâvesi, acı Türk kuvvetinin şöhretini yaşat- mağa, tattırmağa kâfi gelir Biz, mevcut imkânları kullanması- m bılemeyen insanlarız. Yabancı, Tür gureşçısının tekniğini, gözleri ıle takip ve öğrenmeğe gayret etmez. Yabancı, tekniği filmle tesbit eder, aynısını ge- lir sonra tatbik eder. tatbikatın, bu yabancı tatbikatı- nın neticelerini de, Londra olimpiyat- larındanberi çok gördük. Allah yenilerinden saklasın! AKİS. I4AĞUSTOS 1954

Bu sayıdan diğer sayfalar: