18 Haziran 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

18 Haziran 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Hollandadan görünüş Her işe bir işçi lar meydana çıkarmaktadır. Dikkat edilirse Holandalıar yapılan itiraza cevap verirken kurdukları — kontrol sisteminin serbest ekonomi sistemi ile kabili telif olduğunu ispat etmeyi bir vana bırakarak başka hal sekli ol- madığını izaha gayret etmektedirler. Münakaşa edilmesi gereken nokta, kurulmuş olan sistemin iktisadi sis- temi hür ve serbest rekabet şartları- na bağlı olmaktan ayırıp ayırmıya- cağıdır Belçika Refahın tehlikesi Belçıkalı liderler memleketlerinin iktisadi geleceği hakkında yeni bazı şeyler düşünmiye başladılar. İç- lerinden bir tanesi meseleyi, "burada- ki ıyımserlıkte hatırı sayılır bir azal- ma olmuştur" diyerek en kısa ve en doğru şekilde ifade etti. 'Belçika on seneden, beri mali sa- hada ve iş sahasında refah içinde yaşamakta idi. Bugün iyimserliğin a- zalmasına sebep olan meseleler de refahtan dogmuştur Refahın mem- leket için inkarı kabil olmıyan iyi neticeleri meydandadır. Son on sene zarfında Belçikada ortalama reel ge- lir Avrupa memleketleri içinde en yüksek seviyeye çıkmıştı. Kötü neticeler iyilere nazaran da- ha az göze çarpmaktadırlar. Şu şe- kilde toplanmaları mümkündür: En- düstrinin elastikiyeti azdır, yeni mah- sul ve yeni fikirler çok kıttır. Ticari teşebbüs kabiliyeti zayıflamıştır. Eh- liyetli bir teknisren kadrosunun ye- tiştirilmesinde başarısızlığa ğ mıştır. Nihayet, Um! bilginin sınırla- rında yapılması icap eden temel araş- tırmalar azalmıştır. Memleket eko- nomisinin ihraç edilecek çelik tekstil mamullerine çok bağlı olması umumiyetle bir yanlışlığın mevcudi- yetine işaret sayılmaktadır. Memle- ket gelirinin ortalama olarak yüzde kırkı bu maddelerin ihracından temin edilmektedir. Belçikalıların telâşlanmalarına se- bep, komşuları Holandanın kompleks anik mahsullerin ıhracatmda ken- dılerını geçmelerı olmııştur, ıkıncı dünya harbinin bitiminden beri İn- gilterenin köklü bir endus riyel re- form yaptığını bilmeleri — telâşlarım arttıran bir unsur olmuştur. İngilte- re istihsal mevzuunda bir kayma ya- parak dış ticaretini kömür ve teks- til mamullerine bağlı olmaktan çıka- np, bunlar yerıne naklıye vasıtaları makine rmiştir. albuki Belçıkada hıç bır değişiklik olmuş değildir. * 'Bugünkü durum ile, meselâ diye- lim, bir yıl önceki durum arasındaki esas fark ayni meselenin münakaşa atmosferindeki değişikliktir. Geçen sene Belçikanın dış ticaret durumu- nu tenkid etmek veya münakaşa et- mek oldukça güçtü. Çünkü Belçika- lının refah seviyesi gibi inkârı gayrı kabil bir hadise karşı delil olarak kul- lanılıyordu. Bu g in ise gün geçtikçe artan sayıdaki iş adamları mevcut ref hın kolayca bozulabilir bir du- olduğuna inanmaktadırlar. Bel- çıkanın ihraç mallarının çogu dünya- nın dıger kısımlarındaki geçici şart- lar yüzünden satılabilmektedir. Me- sela Belçika çeliğinin çoğu dıger memleketlerin taleplerindeki marji- nal boşluğu doldurmaktadır. Yani di- ğer memleketler, taleplerinin eksik kalan kısımlarım Belçika çeliği sa- tın alarak tamamlamaktadırlar. Fa- kat eksik kalan kısımlar yavaş yavaş â]rrtan ucuz istihsalle doldurulmakta- Belçika- sanayinin ve maliyesinin en üst kademelennde bulunan kim- seler reforma gidilmesi ıçın sistemli şekilde telkınlere başlamiı ulunu- yorlar. Gerçi henüz azınlıktalar, ama kuvvetlı bir azınlık olduklarına hiç şüphe yı O.E.E.C. Konvertibilite Serbest kambıyo şartlarının temi- e doğru atılacak ikinci adım ü- zerındekı münakaşalar bu hafta i- cinde Pariste yapılacaktır. eleyi, Avrupa İktisadi İş Bir- liği teşkilâtına dahil on yedi milletin maliye bakanları münakaşa ediyor- lar. Toplantı Perşembe gününden bu hafta Cuma gününe kadar devam e- decektir. roblem, mevcut Avrupa Tediye- ler Bırlıgınden, İngilizlerin ifadesi ile daha geniş bir sisteme nasıl geçilece- ğildir. Geçilmesi düşünülen sistemle İngiltere ve bazı kıta Avrupası mem- leketleri kısmi bir konvertibiliteye kavuşabileceklerdir. Konvertibilite namzetleri arasında başta İngiltere olmak üzere. Batı Almanya, Belçika, Holanda, Lüksemburg ve İsviçre var- dır. Bugünkü durumda en fazla itiraz eden memleket Fransadır. Çünkü Fransızların ve diğer eksperlerın fi- kirlerine göre Fransanın da konver- tibilite hareketine katılabılmesı için © 15 civarında bir devalü- asyona tabi tutulması gerekmektedır Konvertibiliteye dahil —memleket dövizlerini ellerinde tutanların ban- ları aynı sistem diğerleri ile değiştirebilmeleri ve böylece ticari farklılığa sebep olan şartların orta- dan kaldırılması gibi teknik mesele- lerin arkasında yatan esas vakıa, eğer konvertıbılıte kabul edilecek olursa, bu adın ir devrin nihayete erme- sine sebep olmasıdır Amerika Birleşik Devletlerinin, Avrupanm kalkınmasına yardım et- k için Marshall plânını teklif etti- gı 1948 den beri teori pratik, doktrin ile serbest milletlerarası ticaret ve serbest rekabet arasında müeyyide ihtiyacı ve doktrine rağmen farklılık- lar kurmak gibi anlaşmazlıklar ola- gelmiştir. Avrupanın gelişmesi esas itibariy- le dolar mallarına karşı tatbik edilen farklılık sistemine dayanmaktadır. Bu farklılaşmanın sebebi Avrupanın karşılaştıgı dolar kıtlığı idi. Zaten 0- nun için de Amerika Birleşik Devlet- leri tarafından o zamanlar yardım kabul edilmişti. AKİS, 18 HAZİRAN 1955

Bu sayıdan diğer sayfalar: