18 Ağustos 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 13

18 Ağustos 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Suveyşte Mısır süngüsü Şimdilik — parlıyor tılmadığı bir konferans, varılacak ararlar ne olursa olsun, dünyanın yarısınca tanınmayacak kararlara da esiz Nâsır'a rahat bir rırdı. Buna bakarak, Nâsır Büyükelçisinden Rusya' ransa, katılmamasını istediği kolay- ca düşünülebilir. Nâsır'ın, bu yolda bır ıstegı Sov- yet idarecılerıni en dur dü- labılecektır Bu bakımlardan Sovyet ıdarecılerı, bir yandan Nâsır . Ru Mısır ıdarecılerıne açıklarken konferansın mutlaka bir netıceye var büyük ei - N ır. yet Rusya kadar tecrübeli değildir. Konferansın arifesinde Mısır, Bir- leşik Amerika ve Sovyet Rusya'nın karşılıklı durumları — böylece hulasa edilebilir. İngılt re ve Fra gelince. Süveyş Kanalıyla Mısır dan sonra en yakından ve doğrudan doğ- ruya ilgili bu iki devletin — başlan- giıçtaki durumunda hiçbir değişiklik yoktur. İngiltere ve Fransa bir yan- AKİS, 18 AĞUSTOS 1956 NASIR KİME A ğustos ayı başında patlak ve- n Süveyş hâdiseleri sadece diplomatların, siyaset — adamları- nın ve gazetecilerin değil, ilim a- damlarının ve üniversite mensup- larının da alâkasını çekmekte, zi- hınlerını işgal etmektedir. Bizde üniversite mensuplarını — gündelik politikadan uzak tutma gayretle- rine mukabil, Batı âleminde gü- nün lıadıselerı hakkında ilim a- damlarının duşuncelerıne, ta yelerine bü ehemmiyet ızafe edılmektedır Bu zıhnıyetın teza- hürüne Süveyş hâdiseleri — vesile- siyle basında çıkan yazılarda bir defa daha tesadüf etmek müm- kün olmuştur. Sütunlarının büyük bir kısmını -ehemmiyetiyle müte- nasip olarak- Süveyş hâdiselerine tahsis eden Batı basınında üniver- almaktadır hükümetlerin takıp reket tarzına uygun vardır, bu tarzı yerin dibine batı- ranlar da.. Ama bu ilim adamla- rını günlük politikaya girdikleri için ayıplamak, — cezalandırmak kimsenin akımdan mez. AKİS okuyucularnn "Sien Po" da "Türk Tecrübesi" hakkın- daki dersi dolayısıyla tanıdıkları rof. Maurice Duverger de, mem- leketimizdeki meslekdaşlarından farklı olarak iç ve dış politika ha- diseleriyle yakından alâkalanan ve fikirlerini l) asın vasıtasıyla halk efkârına duyurmayı vazife sayan bir ilim adamıdır. Bu sebeple po- litikayla faal bir şekilde meşgul olan Prof. Duverger, iyi bir ilim fikirlerine eci a- rak da şöhret yapmıştır. Alman- anın silâhlanması, — Batı-Doğu münasebetleri, vergilerin — adalet- landıkları mahrumiyetler — Duver er'nin akalelerine m u ol- muşlardır. Prof. Duverger'nin ge- 1, davranmasını gösteren yi bir misâl olarak, hem de me- selenin ortaya konuş şekli bakı- mından alâka uyandırmıştır. Prof. Duverger'ye göre Batılılar — gev- şeklik göstermezlerse. Nasır Ba- tıya kafa tutma politikasını sonu- na kadar götürmek imkânını bula- mayacaktır. Zira malt bakımdan Kanalın tek kazancı Assuan Bara- jinın finansmanına kafiyen kâfi gelmiyecektir. Bundan başka Mı- sır iktisaden kolayca vurulabile- cek bir hedef teşkil — etmektedir. Bir boykot, Mısırı müşkül bir va- ziyete düşürecektir. — Askeri ba- kımdan da Mısır Ordusu ciddi bir şekilde Batıya karşı koyacak kuv- DÜNYADA OLUP BİTENLER GÜVENİYOR? vette değildir. Memleket içinde de Nasırın durumu zannedildiği ka- rında Amerika büyük — prestijini muhafaza etmektedir. Nasırı Na- sır yapan Washington onu hizaya getirmekte de fazla güçlükle kar- şılaşmıyacaktır. Bundan sonra Sovyet Rusyanın muhtemel hareket tarzım incele- yen profesör, Batılılar hayati men- faatlarının bahis mevzuu olduğu- n çıkça Rusyaya anlattıkları takdırde Moskovanın sonu ka dar Nasıra, yardım etmıyecegını ileri sürmektedir. Zira Batı-Doğu münasebetleri "yazısız temel bir a tâbi bulunmaktadır: İki bloktan hiç biri diğerinin nüfuz sa- hası içinde, propoganda faaliyet- leri hariç, ciddi bir müdahelede bu- lunmaz.. Soğuk harp devresi zar- fında riayet edilen bu kaideye, iki blok arasındaki buzların erimeye yuz tuttuğu bir sırada hiç şüphe- ha çok hürmet edilecektir. Rusya, Mısır meselesinde Nasırı sonuna kadar tutarsa, bu üphe yok ki Rus politikasında tam bir dönüşü ifade edecektir. Rusların “Stalini gözden düşürme" ve bloku yaklaştırma" — teşebbüsleri böyle bir dönüşün vukuu karşısın- da ehemmiyetini kaybedecektir. Bununla beraber Rusyanın tutu- munda değişiklik ifade eden her- hangi bir emare şimdilik mevcut değildir. Rusya Mısır meselelerin- de ihtiyatlı hareket — etmektedir. Esasen Nasır, politikasını sonuna kadar Rus yardımına istinat etti- remez. Rus tesirinin gelişmesi Na- sırın rejimini tehlikeye sokabılır. Mısır halkının aşırı sefalet ko münizm için iyi bir propoganda sahasıdır. Müslümanlık her ne ka- dar komünizm için bir paratoner teşkil etmekteyse de Kremlin tak- tıkçılerı bu m niyi yıkmakta çok tikam saatini beklemektedir. Us- taca tatbik edilen derinliğine bir politika Nasırı bir mengenenin iki çenesi arasına kıstıracak tır. Unut- mamalıdır ki, Mısırlı diktatör iyi bir teşkilâttan mahrum bulun- maktadır. Nasırın tek partisi an- cak kâğıt üzerinde mevcuttur. Nasırın tek zafer şansı. Batının hareketsızlıgmdedır Sadece Kana- hn akibeti değil. Batının — Orta Doğudaki bütün nüfuzu şu sualin cevabına bağlıdır Batı demokrasileri bugün, 20 se- ne evvel Almanların Ren havza- sını işgal ettikleri zamankinden daha az gevşek davranacaklar mı- dır? 13

Bu sayıdan diğer sayfalar: