16 Mart 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Bağdat Paktına taraftar Suriye Halk ve Halkçı partileri ileri gelenlerinin mahkemesi başlıyacaktı. Albay Se- raç, siyasi ihtiraslarını tahakkuk et- tirmek için, adaleti âlet olarak kulla- nıyordu. Otuz bir yaşındaki Albayın siyasi adaletsizliği, — adaletsizliklerin en. korkuncuydu. Bir gün bizzat ken- disinin de, aynı adalet çarkından geç- mesi beklenmeliydi. Siyam Toplu tüfekli seçim eçen haftanın başında Bang- kok şehrinin başlıca — cadde- lerinde vızır vızır. tanklar ve zırhlı otomobiller dolaşıyordu. — Askerlere en ufak bir kargaşalık karşısında a- teş açmaları emredilmişti. Zira Siyam halkı, tarihinde ilk defa olarak, ken- disini idare edenlerin hiç değilse bir kısmını bizzat seçmek zevkini tada- caktı. Zira Meclisin yarısını hükümet tâyin ediyordu. Ama bu zevki si- lâhların gölgesi altında tatmak. Si- yam halkının alın yazısı olmalıydı ki, seçimlerin üçüncü gününde Örf idare ilân edildi. Biraz da Siyamlılar bu sert tedbırı lıaketmışlerdı Zira seçim oyununu hükümetinin arzu et- tiği gibi oynamaya yanaşmamışlardı. Oylarını hükümet şefinin partisinden esirgeyerek oyun bozanlığa kalkmış- lardı. Tebaasının ıyılıgmden başka bir şey düşünmeyen reşal Pibul'u se- cim hokkabazlıklarına icbar ederek süngü zoruyla yola getirilmeyi haket- mişlerdi. Birkaç gazete, Siyamda de- mokrasiyi yerleştirmek için didinen Pibul'u tarihin en kirli seçimini yap- etmek makla itham nankörlüğünü Siyamdan bir görünüş Mareşal Pibul'un çiftliği AKİS, 16 MART 1957 göstermekten bile çekinmemişti. Bu gazeteler — sandıklardan — çıkarılan reylerin atılanlardan farklı olduğunu ve muhalif adaylara baskı yapıldığı- nı yazıyorlardı. Halbuki vazifesini çok iyi bilen radyo, hükümet partisi- nin her yerde başta gittiğini ısrarla yayıyordu. Ama üstlerine düşen va- zifeleri bir türlü öğrenemiyen, mo- dem devirlerin Donkişotları, yani Üniversite talebeleri hükümeti seçim- lere fesat karıştırmakla itham edip sokaklara dökülmüşlerdi. Nümayişçi- ler başbakanlık binasının önüne gel- dikleri zaman sayıları 50 bini bul- muştu. Talebeler seçımlerın yeniden yapılmasını ıstıyo rlardı. Üniversite yıllardan beri seçim, seçim diye ba- ğırmıştı. İşte âlicenap Mareşal Pibul istenileni vermiş, ama gene de yara- namamıştı. Nankör talebeler, bu defa da bunu begenmedık yenisini isteriz demek cür'etini gösteriyorlardı. Her- halde bu iş içinde bir ecnebi devletin parmağı vardı! Mareşal Pibul, "Kra- lın, Anayasanın ve Dinin" selameti için, sadık ordunun yardımına baş- vurmak zorundaydı. Seçimlerin neti- cesi örfi idare altında ilân edilecekti. Böylece bir hükümet darbesiyle ikti- darı eline geçiren Mareşal Pibul, se- çimlerden sonra halkın ıradesıyle iş- başına getırıldıgını gerine gerine id- dia edebilecekti. Gana Dünyanın 93 öncü devleti art ayının altıncı günü gece ya- rısı, dünyadaki devletlerin sayı- sı 92 den 93'e çıkıyordu. Birleşmiş Milletler 81 inci üyesini kazanıyordu. Bu çiçeği burnunda devletin adı Ga- na'ydı. İngilterenin eski Altın Sahili müstemlekesi, o gece, istiklâline ka- Yeni — devletin başkenti Acra sarı, kırmızı, yeşil bayraklarla donanmıştı. Binlerce — davulun sesi göklere yükseliyordu. Birçok büyük devletin temsilcileri, bu tarihi günde hazır bulunmak için gelmişlerdi. İn- giliz kraliçesi, mağrur Kent Düşesini göndermişti. Eisenhower, yardımcısı ' Nixon tarafından temsil ediliyordu. Rusya kamaştırıcı — hediyelerle )Z gelmişti. Bir sürü Zıs Rus Cadillac':- ve bir eşine Nehru'nun sahip okluğu binek jet uçağı hediyeler arasındaydı. Gana 123 yıl İngiliz idaresi altın- da kalmıştı. 128 yıl evvel Altın Sahil * li zencilerin Amerikaya götürülüp satılmasını yasak eden İngiltere, bu müstemlekelikten azad Altın Sahili için liberal görüşlü bir Anayasa tanınmış- tı. 1964 yılında ilk defa teşrii Meclis seçimleri yapılmıştı Konvansiyon Halk Partisi lideri Kıvame Nkrumah seçimlerden galip çıkmıştı. Merkezi- yetçi Ur hükümet sistemine taraftar Nkrumah 1956 seçimlerini de kolay- ca kazandı. Gananın ilk Başbakanı, uzun müddet İngiliz ve Amerikan Kent Düşesi Gana'nın en güzel misafiri üniversitelerinde tahsil etmiş, bilgili ve demokrasiye — hakikaten ınamış bır adamdı Ona "Afrıkanın Nehru"su Bir çok A şünülürse, Gana demokrasisi istikbâl için ümit verici bir hâdiseydi. Gana iktisadi bakımdan da sağlam temel- lere dayanıyordu. Hazinesi altın do- luydu ve ticari —muvazene bilançosu her yıl fazlalar kaydediyordu. Adam başına düşen gelir, İspanyadakinden yüzde elli fazlaydı. İspanyanın Tür- kiyeden fakir bir memleket ölmediği hatırlanmalıydı. Afrikadaki ilk demokrasi, sağlam temeller üzerine, Batı kültürünü ha- kikaten hazmetmiş insanlar tarafın- dan kuruluyordu. Demokrasiler, en başta İngiltere olmak üzere, sevin- mekte haklıydılar. GENÇ NESLİN DEĞERLİ HİKAYECİLERİNDEN TARIK DURSUN K. NIN VEZİR DÜŞÜ KİTABI ÇIKTI 100 KURUŞ YEDİTEPE YAYINLARI P.K. 77, İSTANBUL
