22 Mart 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

22 Mart 1958 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Çelik silolar Hizaya gel! doldursalar yaptıkları tablo hiç iç a- çıcı olmuyordu. ncümeninin raporu bıle tecrubelı Sebatı Atama- nin gayretlerine rağmen, siyahım- trak idi. Bugün kara tablo çizenlerin bu işten zevk aldıklarını söyleme haksızlık olacaktı. Onlar, Başbakanın temennisine "Ah, keşki böyle olsa... Keşki yarın nedamet duysak..." di- orlardı; yanıl ayı sevinçle besledikleri hayranlıktan ileri gelmi- yordu. Bütün didinmeleri, günlük güneşlik bir tablo yapmak ısterken Türk iktisadı üzerine çöktürülen si- yah bulutları kaptana göstermek en- dişesinin neticesiydi. Siyah bulutları dağıtabilmek için bu bulutların mev- cudiyetini kabul etmek ve niçin ba- şımıza çöktüğünü araştırmak lâzım- dem dı. Siyaha siyah eden ortalığı, ağırtmak e mümkün değildi İşte kara tablo çizenlerin — endişesi buydu. Kara tablocular da, tıpkı Men- deres gibi, Turkıyenın bır an evvel geri kalm ir memleket olmak- tan çıkmasını istiyorlardı. Vatan sat- hında, muhalif veya muvafık, herkes kalkınmaya taraftardı. Batı memle- ketlerine benzeyen müreffeh bir Tür- kiye istiyorlardı. Onları kalkınma düşmanlığı ile suçlandırmak lüzum- suz bir demagojiydi. Tehlike çanını çalıyorlarsa, bunu sadece kazazede kalkınmayı kurtarmak için yapıyor- lardı. Bunun cevabı ise, günde dört pos- ta yayınlanan Bakan nutukları ol- mamalıydı. Kara tablo ktisadi durum, hakikaten Greco'- nun fırçasından çıkmış bir tablo- 10 dan daha karanlıktı. Düşünmeli ki İktidarın herşeyi tozpembesi göste- ren gözlükleri bile, bazı siyah lekele- rin mevcudiyetini gızlemıyordu Baş- bakan, Meclis kürsüsü bir zamanları kop n mevcudiyetini kabul etm iktisadi bir muvazenesızlıgın götürmez delilleri olan yoklar ve kuy. ruklar, Başbakan için mesut 'bir hâ- dısenın mujde cileriydi. Et yemiyen- ler et yiyor, tereyağının adını bilme- yenler öğreniyorlardı. Eh, kral böy- le buyurunca kraldan fazla kralcıla— rın Vatandaşlara "Mes udum; çünkü kuyruk yapıyorum" dedirtmesine hiç şaşmamalıydı. Ne tuhaf bir tecellidir ki, D.P. çev- releri yokluğa kaside — düzerlerken, hafiften enflâsyon içinde bulunan Ba- tı memleketlerinde, — "istihlâki aşırı şekilde- Aarttırdın" diye hükümetler acı acı tenkit ediliyorlardı. İktisadi muvazenesizliğe karşı âcil tedbirler memek için vatandaşlar, yokların ve kuyrukların şerefine bayram yapsın- lar, Sputnik hızı ile yükselen fiatlara göz yumsunlardı. Ama bu, simsiyah iktisadi tabloyu ağırtmaya yetmiye- cekti. Parisin şakrak çocuğu Reno- irın renklerini ustalıkla kullanan Bütçe Encümeni raporu bile, iyi oku- nursa görülmemiş kalkmmanm tatlı sarhoşluğundan ayılmak için kâfi ge- lecekti. Rapor, D. P. İktidarına rast- layan devreyi ikiye bölmüştü. 1950- 1953 yılları birinci safhayı teşkil edi- gelir yüzde Yıllık artış yordu. Bu safhada milli 39 nisbetinde çoğalmıştı. temposu yüzde 13 gibi hakikaten mu- azzam bir rakama ulaşıyordu. Ama bu balayı ürm $, yazdan sonra karakış bastırmıştı 1953ten 1956'ya kadar süren ikinci safhada artış nis- beti yüzde 5,4 e düşmüştü. Yıllık ar- tış temposu ancak 1,8 idi. Demek ki nüfusun her yıl yü zde 8 nisbetinde, bir çığ gibi buyudugu memleketimiz- e hayat seviyesi düşüyordu. Enf- lâsyonun milli gelir tevzıatını altüst ettiği de düşünülürse, apartman dikenlerin mez gelirlilerin hangi düştükleri kolayca anlaşılırdı rın, tıpkı rejim buhranı gibi adını işitmeyi hiç sevmediği enflâsyona ve milli gelirin bu adaletsiz tevziatına da vatandaşların bir an için kulakla- rını tıkadıkları farzedılebılırdı Ama tablo, gene siyahlıktan kurtulamıya- tı. Yatırımlara ne oldu? P. iktidarının hikmeti du, medarı iftiharı rımlar düşmeye başlamıştı. tidarın her gün daha fazla yatırım yapıyorum diye övünmesine rağmen, yatırımlar azalıyordu. Yarınki Tur— iyenin müreffeh manzarası, hiç şüp he yok ki, yatırımlara baglıydı Kal— kınmak isteyen muvafık muhalif her- kesin, yatırımlar göz bebeği idi. Gel- gelelım, yatırımlar İktidarın emırle— rine itaat etmez olmuşlardı. Encümeninin verdiği rakkamlara gö- re, iktisadi bakımdan en kötü yıl olan 1954 te gayri safi milli hasılanın 14,2 sine erişen yatırımlar, nisbeten daha iyi yıllar zarfında artacağı yerde a zalmıştı. Bu nisbet 1955 te 14,1 e, 1956 da 13,5 e inmişti. Yatırım yap- mak için zaruri yatırım maddeleri it- halatının 1956 yılında umumi ithalât içindeki nisbeti yüzde 58.2 iken 1957 vücu- at Haydarpaşa limanının maketi Renoır'un tablolarından farksız AKİS, 22 MART 1958

Bu sayıdan diğer sayfalar: