5 Aralık 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

5 Aralık 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fikrini söylüyor nan 141 ve 142. maddelere müteallik mahkümiyetlerin neticesi olarak gazete kapanmasına taallük eyleyen hükümler de tâdile uğramış, 148 ve 163. maddelere maksut tutulmuştur. Bu maddeler cemiyet bütünlüğü- nü ve devletin içtimai, iktisadi, siyasi veya hukuki te- mel nizamlarına, dini esas ve inançları esas tutmaya taallük eylediğinden haklı olarak bu maddenin ithali zaruri görülmüştür. 32. madde ile, memleket ahlâkım, aile nizamını bozacak veya cürüm işlemeye teşvik veya tahrik ede- cek şekilde heyecan uyandıracak tafsilât İle hakiki veya hayali vakaları hikâye ve tasvir veya tersin eden- ler hakkında ceza tehdidi vâzeyleyen kısım da kaldı- rılmış bulunmaktadır. Esas itibariyle bu madde AKİS dergisi için pek de yabancı bulunmamaktadır. Sakıt iktidarın dört duvar arası eğlencelerini ve sefahat â- lemlerini bu lisan ile yazmanın önüne geçmek gaye- siyle tertiplenen madde derginize bâzı sıkıntılı zaman- lar geçirtmiş bulunmakta idi. Bunun karşılığım, bu ne- vi yazıların kahramanları tarafından duyulmayan hi- capla almış bulunuyordunuz. 34. maddede, bilhassa âmme vicdanını inciten ve küçük yaştaki çocukları bile gazete satışı sebebiyle mahkemeye sevkeden hüküm kaldırılmış bulunmakta- Yukarda da söylediğim gibi basın rejimi yeni bir esasa göre ayarlanmış ve sıkıntılı günleri geride bıra- kan yeni hükümlerle memlekette şerefli vazifesini gö- ren basın mensuplarına görecekleri daha da hayırlı we rahatlık sağlamış bulunmaktadır." at hakkının ihyası hakkındaki kanun tek- lifi için düşünceleriniz ne olabilir?" "— Basın Kanunu hakkındaki ihtirazi kayıtlarımı burada da tekrara mecburum. Kanunun gerek teklif şeklini, gerekse kanunlaştıktan sonraki metnini gör- meden kat'i birşey söylemek zor olacaktır. Bununla beraber, gördüğümüz ve beraberce gözden geçirdiği- miz ispat hakkına taallük eyleyen kanun, Ceza Ka- nunumuzun 481. maddesinde yer almış bulunan isbata müteallik hususları sinesinde toplamış ve bu madde- nin ihtiva eylediği hükümlerden ayrı ve yepyeni bir esası da kanunlaşmak yoluna koymuştur. Bu hüküm, isnat edilen fiilin isbatında kamu yararı bulunduğuna mahkemece karar verilebileceğidir. Esas itibariyle ba- sın dâvalarında ön plânda tutulacak husus şahsi men- -aatle âmme menfaatinin tâyin ve tercihi olduğuna göre, ispat hakkı zaviyesinden böyle bir ölçüye tabla- tiyle ihtiyaç hissedilecekti. Çıkacak kanunda bu hük- mün yer alması hususi kastın mevcudiyeti kadar ehem miyetli olduğu kanaatindeyim. Basın hürriyeti, şahısların hususi hayatına müda- hale hakkını bahşetmez. Bu sahada şahsın menfaati cemiyetin menfaatine tercih edilmiştir. Ancak, bir şa- hıs siyasi hayata karıştığı zaman, basının vazifesi bu- rada başlar. Bu sahada basının müdahalesini meşru kılan sebep, zedelenmiş siyasi bir faaliyetin mevcudi- yetinden doğar. Topluluğun, kendisini idare eden veya siyasi hayata müessir olan şahısların kendi itimadına lâyık olup olmadığını öğrenmek ve bilmek en tabii haklarından biridir. £ Demokratik bir devlette umumi menfaati alâkadar eden bir mesele üzerine dikkati top- AKİS, 5 ARALIK 1960 Sahir Kurutluoğlu Tecrübeli o hukukçu lamak ve bu mesele hakkında izahat istemek basının vazifesidir. Bu vesile ile şahsiyet zarara mâruz kal- sa bile, bu zarar basının vazifesini bertaraf eyleye- mez ve bu zarardan basına bir mesuliyet teveccüh et- mez. Bu itibarla maddeye ithal edilen ve mahkemenin takdirine bırakılan isbatın kamu yararına bulunması hali basının bu vazifesine ve bu vazifenin neticesi olan mesuliyetsizliğine o taallük ettiğinden, (memnuniyetle karşılanması lâzımgelen yepyeni bir hukuk müessesesi olarak karşımıza çıkmış bulunuyor. Kanunun getirdiği diğer hükümler isbatın şek- line ve usülüne taallük eylemektedir. Bunların içerisin- de hususiyet arzeden kısım, "İspat talebi, müşteki özel bir soruşturma veya yargılama usülüne tâbi veya başka bir mercide yargılanması ogereken bir kimse olsa dahi, hakaret dâvasına bakan mahkemece kabul ve tetkik olunur" hükmüdür. Bu kaide ile yanlış ola- rak tesis edilmiş bulunan ve basın âlemimizde uzun zamandır mevcut olan bir ispat hakkını ortadan kal- dırmış bulunan tevhid-i içtihat kararı bertaraf edil- mektedir. İspat Hakkı Kanunu ile, âmme hizmetini ifada ve siyasi faaliyetlerdeki iddiada açıklığı, dürüstlüğü ve ahlâklılığı yerleştirmek ve basına bu hakkın istimaliy- le daha anlayışlı bir istikamet çizmek mümkün olaca- ğı kanaatindeyim." 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: