15 Ekim 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

15 Ekim 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER bir defa kurulunca asıl desteklerini olsun, tahrik organlarını devlet pa- rasıyla beslemesi görülmemiş bir ha- disedir. Resmi İlânların mevcudiyeti Basının bugünkü üzücü manzarasının I numaralı sebebidir ve o sebep or- tada kaldıkça sorumluluğunu omüd- rik ciddi bir Basın asla kurulamaya- caktır- A. P. organları yalan haber- lerle, açık kapalı hakaretlerle, pes- paye imâlarla sakin bekleyen İstan- bullu gençleri de sokaklara döktüler. Tahrikte Yeni İstanbul başı çekti- ğinden - İzmirdeki bir kaç bin kişi- lik A. P. mitingini başlıkta "yüzbin- ler"den bahsederek verdi, sanki bir halk hareketi varmış gibi başlıklar attı, yüz kızartan imalarda bulundu- hiddet en ziyade ona karşıydı. Tabii Ypinyanın en aptalları, kendileri- ni kurnaz ve kendilerinden baş- ka herkesi köprüden o seçilinceye kadar dayı diye hitap edilen ayı- lar kadar safdil sananlardır. Bun- ların zaman zaman adam kandır- dıkları varittir. Ama uzun vadede başarı kazandıkları şimdiye kadar görülmemiştir. Gökhan Evliyaoğlu, İnönü Hü- kümetinin desteklenmesini istiyor! Kime karşı? "Komünist" adını verdiği ve aslında bir avuç ücretli tahrikçi hariç bizzat Gökhan Evli- yaoğlunun ve avanesinin giriştikle- ri şirretlik ve şımarıklık okampan- yasından bizar olup "Ece, çok olu- yorsun artık!" diye ateşini yükselt- miş kuvvetlere karşı.. bette ki unutulmuş değildir. İhtilalden son- ra bu aynı adam, iktidarı bırakmak istemeyen Komiteci grubunu (o des- tekliyor, onları savunuyordu. Kime karşı? Cumhuriyete karşı, o Milli- yete karşı, Akise karşı ve seçimle- rin bir an önce yapılmasında sayı- sız menfaat olduğunu söyleyen İ- nönüye karşı!. İhtimal ki delikan- lının unuttuğu, İnönünün o Komi- teci grubu olmadığıdır. A.P. nin, parti olarak, milli menfaatin de, dolayısıyla menfaatinin de nerede olduğunu an- laması karşısında vatandaş olarak sevinmemenin imkânı yoktur. Ama politika bir fikir, bir inanç, bir akide meselesi olduğu süre makbul- dür. Bunların hepsi bir kenara iti- lip sadece taktik haline getirildi mi bir "aldattım, buldattım" oyu- bu tahrikler, aslında başka maksat taşıyan başka tahrikçilerin ekmeğine yağ sürdü, onların işlerini çok kolay- laştırdı. Yayınlar, tatlısu kahraman- larının çalımları, sarfedilen ipsiz sap- sız sözler, takınılan tavırlar onların elinde delillerinin en güzeli odu. "İş- te" diyorlardı, "Bakınız ve güzünüz. Bu, dia af çıkmadan... Bir de af çı- kınca Buna rağmen gençler çok ağır- başlı ve vakur davranmasını bildiler. Yeni İstanbulun önünde güya "so- payla, taşla, kürekle imanlarını ko- rumak" için toplanmış, ağzı alkollü bir çapulcu gruba gereken dersi ver- dikten sonra geçip gittiler ve (odev- rimlerin savunmasında üzerlerine dü- şeni, gerekirse, yapacakları (o husu- sunda azimlerini belli ettiler. o Tıpkı Ankarada olduğu gibi İstanbulda da, Haydi nu olar ki zavallı Gökhanların so- kakta çelik çomak oynadıkları sı- rada bu oyunun kurbanı yapılabile- ceği sanılan adamın Lord Curzon'- larla becelleştiğini bilmek macera- nın sonucu hakkında bir fikir vere- bilir A. P. için mesele, ırkçı ekalliye- tin görüşünün ve politikasının mı, yoksa mutediller diye bilinen gru- bun yolunun mu enimsendiğinin açık olarak bildirilmesidir. Bir de- fa bildirildikten sonra da onun ge- reğinin ciddiyetle yapılmasıdır. A. nin, siyasi müşterilerinin tema- yülüne aykırı bir vaziyet almasını beklemek hem doğru değildir, hem haklı değildir. O temayül mevcut bulundukça bir teşekkül çıkıp onu mutlaka kanalize edecektir. A P. den istenen bu değildir. A.P. den is- tenen, kendi müşterilerinin tema- yülüne hangi teşhisin konulduğu- nun açıklanmasıdır A.P. nin müş- terileri şimdi taktik değiştirmekte fayda hayal eden grubun sandığı gibi 27 Mayısa ve onun gerçek ya- pıcısı sağlam kuvvetlere karşı hınç, kin, intikam hisleriyle dolu kütle midir, yoksa bu kütle mazinin bir tarafa bırakılıp hem kendi in, hem m iyi istikamette ilerlemesini isteyen va- tandaşlardan mı müteşekkildir? E- ger teşhis hâlâ birinci teşhis ise, yani kongrelerde ve kongre sonra- larında ifade edilen "Bu millet ek- mek değil, af istiyor" sa A.P. nin sevk-i idaresinde bir değişikliğe lü- zum yoktur. Ama, ikinci gerçek A harekete geçenlerin Silahlı Kuvvet- lerin sükünet tavsiye eden mensup- larına karşı ne kadar saygılı bulun- dukları hiç kimsenin gözünden kaç- madı. Buna mukabil haftanın sonunda, Gençleri de, Silahlı Kuvvetleri kullanmak sevdasındaki başka rikçiler Gençler nezdinde de, lı Kuvvetler nezdinde de itibarların- dan çok kaybettiler. Zira onların başka oyunlar oynadıkları (o süratle ortaya çıktı. Eski Komiteciler sahnede diseler sırasında faal rol ooyna- yanların arasında eski M.B. nin üyeleri dikkati çektiler. M panyasına bir süredir maruz bira- kıldıklarında hiç kimsenin o şüphesi Oradan! P. de samimiyetle anlaşıldıysa o- nun icabı herkesi ikna edecek tarz- da yerine getirmelidir, başında felaketin do- laştığını hisseder etmez bir takım alaturka kurnazlık oyunlarına giri- şiyor. Bundan önce, bünyesindeki bir takım mikropları nasıl sonra da onları nasıl geri hatırlardadır. A.P. nin yöneticile- ri bunu akıllılık saymışlardır. Ha- tanın ta kendisidir. A.P. o oyunla kendisine inanılmayı güçleştirmiş- tir. Nitekim, orada burada miting tertibine girişip güç göstermeye ge- lince en güvendikleri belgelerde el- lerinin altında bir kaç bin kişiden fazla kalabalık bulamamışlar (o ve ancak bu muazzam fiyasko karşı sında işi pişkinliğe vurup mitingle- ri önlemeye kalkışmışlar ve oGök- hanlar filan falan o zaman İnönü- nün ayakları altında odolaşmaya başlamışlardır. A.P. bu Gökhan filan falanla- rın mı partisidir, yoksa doğru yolu çok önce gösterdikleri halde mute- dil diye Pala Paşanın yetersizliği sayesinde ırkçı ekalliyete (kurban edilip direksiyon başından uzaklaş- tırılanların mı? Bu sualin cevabı fiille alınma- dan A.P. karşısında daima memle- ketin bütün sağlam (kuvvetlerini bulacak ve bir gün başına felaketin gelmesini önlemeye hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Hiç kimse de, o A. P. yi kurtar- mak için küçük parmağını kaldır- mayacaktır ya... AKİS, 15 EKİM 1962

Bu sayıdan diğer sayfalar: