23 Mart 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

YURTTA OLUP BİTENLER dekilerin tamam olduğunu görünce, diğerlerine bakmadılar. Ziraat Bankasına teslim (edilen ve oradaki 171 numaralı depoda mu- hafaza edilen mallar da (eksiksiz . Bunlar İhtilâl sonrası So- ki evden alıp müsadere ettiği ziynet eşyalarıdır. parsadır. 13 Eylül 1960 günü alınıp zabıtları tan- zim edildikten sonra Bankanın ka- sasına konulmuştur. Kıymetleri 179 hin 506 lira olarak tesbit edilmiştir. Muhafaza altına alınan ve Zira- at Bankasının çelik kasalarında bu- lunan 4 parça kiymetli taş da bu ka- sada çıkmıştır. numaralı kiralık kasadan, kasa delinmek e çıkarılan eşya diğerlerinin ya konulmuş ve zapta geçirilmiştir. Zorlunun varisleri eşyayı teslim aldıktan sonra Ziraat Bankasından çbir şikâyetleri bulunmadığını söylediler. Ayrıca, Zorlunun annesi- in evinden müsadere edilen eşya- lar da aynen mevcuttur. Bunlar Zi- raat Bankası İstanbul Merkez Şube- sinin kasalarındadır. Bu husus da zabıtla tevsik edilmiş ve mahkeme dosyalarına rapdedilmiştir. Bir başka yön... Zorlunun varisleri, Zorluya ait hak- --- iktisap dâvasının son af ka- nunuyla düşmesi üzerine kendileri- ne iade edilen miraslarını üç gün i- çinde derleyip toparladıktan bir tek noktada tereddüde düştüler. 27 Mayıs sabahı Zorlu şoförünün e- vinden alınıp götürülürken yaranda- ki çantasında bir hayli oefektif ya- bancı para ve iki çek bulunmuştur. Zorlu bulunan paralar hakkında bir sabit tanzimini istemiş ve isteği ye- rine getirilmiştir. Zapta göre: madeni frank, 10 fenik, 18000 fran- sız frangı, 1120 amerikan doları, 4010 fransız frangı, 265 dolarlık bir çek, 1500 dolarlık bir çek ele geçi- rilmiştir. Zaptın altında Zorludan başka Kdm. Üst. Yılmaz Ateşalp, Ord. Donatım Alb. Mustafa Berk ve Merkez Şube Kumandanı Bnb. -Bin- başının adı okunamamıştır- nın im- zaları mevcuttur. Bu çanta 8 Temmuz 1960 da ge- ne bir zabıtla zamanın Başbakanlık Müsteşarı Albay Türkeşe teslim e- dilmek üzere özel Kalem Müdürü ta- rafından alınmıştır. Zabıtta, "Senette yazılı nakit pa- ralar Başbakanlık Müsteşarı Albay Alpaslan Türkeşe verilmek o üzere AKİS/12 Kulağa Küpe... Lafa bak! bir başlık: "Genel Satır, Gümüşpala- yı ithamlarını ispata davet et- tü -Dr.. Satır İspat edemezler- se bir müfteri olarak tescil edi- leceklerdir' o dedi". Hah, adamın da daydı! Gazetelerde Sekreter umurun- teslim alınmıştır" denmekte ve tes- lim edenlerin Talât Durmuş ile Vas- fı Göksu adlarındaki hâkimler*, ala- nın ise Özel Kalem Müdürü Mehmet Geylangil olduğu belirtilmektedir. vukat Fersoy ve varisler resmi ziyaretlerde kullanılmak üzere Zor- luya Devlet kasasından ödenen bu paraların da iadesini istemekte ve Merkez Bankası kasalarından bun- ların gıkarılmasını talep etmektedir- liradır. Ancak bu hesap So- ruşturma Kurulunca (yapılmıştır. Kur hatası yapıldığını ileri süren varisler haksız iktisap davasından arta kalanın 26 bin 55 lira olduğunu söylemektedirler. âdise, mahiyeti ortaya çıktık- tan sonra halk üzerinde başka bir Esat Kemâl Aybar Bin işit bir söyle yönden alâka çekti."Mr. © 170'un ele geçen servetinin milyonu bul- duğu anlaşılmaktadır. o Tabii bu, Türkiyede ele geçen meblâğdır. Mil- yonluk servet, çok kimsenin uzun u- zun ıslık çalmasına yol açtı. Zira Zorlu bir devlet memurudur. Bunun farkına varan propaganda erbabı, hemen Atatürkün adı arkasına sı- ğınma çabasına kapıldı. Efendim, şu mücevher Atatürkün düğün hediye- siydi, bu halı İran Şahınındı.. Ede- biyat kısa zamanda o hali aldı ki, Zorlular adeta Atatürkün bir gayrı- haline getiriliverdiler. Bu sefer uzun ıslıklar, yerlerini müs- tehzi tebessümlere bıraktılar. Hükümet Demir çarık ve asâ Bitirdiğimiz hafta, Hükümet için kelimenin tam anlamıyla bir "Halkla münasebetler" haftası ol- du. Kabineninsekiz > Bakanı yurdun çeşitli obölgelerine dağılarak mese- lelere toplum açısından ışık tuttular ve bu alandaki çalışmaları halka du- yurdular. Onların dileklerini, odert- lerini dinlediler. Önceki haftanın sonlarında yapılan bu gezileri (oPa- zar akşamı Başbakan Oo Yardımcısı Ekrem Alicanın radyo konuşması takip etti. İnönünün Salı sabahı An- kara Gazeteciler Cemiyetinde tertip- lediği basın toplantısı ise bu "Halk- la münasebetler kampanyası"nın bi- rinci perdesinin finali mahiyetindey- di. Basın toplantısında İnönü, gaze- tecilerin eğitimi siyaset ve iktisa- di meselelerden dış politikaya kadar sordukları bütün sualleri tek tek ce- vaplandırdı. Böylece gerçekletin Tün ışığına çıkmasıyla bir süreden beri A.P. militanları tarafından u- çurulan gayri ciddi balonların asıl- sızlığı anlaşıldığı gibi, ' m Halka yaklaşması bakımından o son derece önemli bir adım atılmış oldu. Hükümetteki bu ani o değişiklik, halk arasında güler yüzle karşılan- dı. Gerçi millet Hükümette ne de- rece yoğun bir çalışma içinde bu- lunduğunu as çok biliyordu ama bu- nunbirkeredeenyetkili ağızlar tarafından ifade edilmiş olması bu kanaati kuvvetlendirdi. Bütçe müzakerelerinin sona er- mesinden ve B.M.M. nin kısa tati- linden istifade ederek Sağlık ve Sos- yal Yardım Bakanı Yusuf Azizoğlu