23 Kasım 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

23 Kasım 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 28
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Oyun : "Bin Frenk Mükdfat" ("Mille Francs de Reccmpense"), Oyun, 4 perde. Yazan : Victor Hugo. Çevirenler : Beyhan Kunt - şuküfe Bigat. Tiyatro : İstanbul Şehir Tiyatrosu (Tepebaşı). Sahneye koyan : coşkun Tunçtan Dekor-Kostum: N. Perov. Müzik : Mehmet Abut. Konu : Victor Hugo-nun 1888 da Guemesay'de, kendi isteğiyle çekildiği in- ziva hayatının sonlarına doğru, üç hafta içinde yazdığı - ve sağlığında oynat- madığı- bir komik melodram: oldukça kalabalık kişilerle canlandırdığı vaka- nın kahramanı, toplum yasalarının müsamahasızlığı, katılığı yüzünden iş- lediği bir gençlik hatasının cezasını ömür boyu çekmeğe mahküm, aslında iyi kalbli bir hapishane kaçağı, serseriler kralı Glapieux'dür. Polisten kurtulmak için girmek sorunda kaldığı bir evin gençkızından gördüğü iyi muamele, on- da, "İyilik etmek" isteğini kamçılar ve - olayların da yardımıyla - hem o gençkıza, hem talihsiz annesine gerçekten büyük iyilikleri dokunur. Ne çare ki "son pişmanlık" fayda vermiyecek ve Glapicux'yü, iyiliğini görenler de kurtaramayacaklardır. Hugo, hoşa gidecek, hatta yer yer eğlenceli bir melod- ram içinde 19. yüzyılın -zamanımızda da pek değişmemiş olan- sert adalet anlayışım yermekte, gençlere de "İlk hata" yi işlemenin ne acı sonuçlara yol açtığını göstermeğe çalışmaktadır. Oynıyanlar : Bauf Ulukut (Glapicux), Ertuğrul Bilda (Binbaşı Guedou- art), Gülistan Güzey (Etiennette), Ayşegül Devrim (Cyprienne), Erdoğan Gemicioğlu (Edgar Maro, Necmi Oy (Scabeau), İhsan Devrim (Rousseline), Kemal Bekir (Savcı), Okan Bilgütay (Milletvekili), Muhip Arcıman (Banker), Mehdi Yeşildeniz (Doktor) v.s. Beğendiğim : Etiennette ile Cyprienne'de-, o talihsiz genç anne ile kızma, tesirli ve ifadeli yüzler kazandırmayı başaran Gülistan Güzeyle Ayşegül Devrimin, bir de haciz memurunu sevimli bir kompozisyonla canlandıran Necmi Oyun rahat ve duygulu oyunları. Perovun. Pariste kullanılmış olan de- korların kopyası olmaktan başka bir kusuru olmıyan, iyi realize edilmiş pa- noları. Beğenemediğim : Oyunun -1870 den sonra neden, başka oyunlarıyla be- raber, Pariste oynanmamış ve 1961 yılında Hubert Gignoux ele alıncaya ka- dar neden Fransada adetâ "unutulmuş" olduğunu yeteri kadar anlatan- "es- kimiş" tekniği, bugün artık kolay hazmedilmiyen o uzun "a parte"ler, o, ikide bir, "kıssadan hisse" çıkarmalar... Başrolde Rauf Ulukutun - belki lüzumun- dan fazla tabii ve sevimli olmak gayretiyle - tutturduğu gevşek, yaratıcı ça- badan yoksun oyunu.» Birkaç istisna ile öbür aktörlerin isteksiz, inansız, basmakalıp oyunları... Sonuç : Şehir en ortaokul öğrencilerine romantizm akımını ve onun v temsilcisini tanıtmak için sahneye uğunu ilan ettiği bir yun... Ama, bu haliyle, öğrencilere Hugo ve romantizm hakkında yanlış fikir vermesinden korkulur. Lütfi AY AKİS/28 Duke Ellington Bir başka kral Caz Bir misafir İçinde bulunduğumz haftanın sonla- rında dünyanın en ünlü cazcısı Duke Fllington Ankaraya gelecek ve Devlet Konser Salonunda bir konser verecektir. Orkestrasını bundan kırk yıl kadar önce kurmuş bulunan Ellington'un eş- siz yaratıcılık kaabiliyeti caz müziği- nin gelişmesi ve yayılmasının temelini teşkil etmiştir. Duke Ellington'un tesirli orkestra şefi olarak getirdiği yeniliklerden: iba- ret değildir. O bir besteci olarak sade- ce cazın değil, bütün çağdaş amerikan müziğinin yönetici ışığı olmuştur. Ellington kendisini meslek hayatı- nın önemli bir kısmında orkestra şe- fi ve bestekâr olarak tanıtmıştır. As- lında kendisi Harlem'de asrımızın ilk mt gelişerek moda olan "rag- time" -Ritmin birdenbire kaydırılma- SI “asülünde piyano çalmasını öğre- ten bir okulda yetişmiş, ünlü bir caz piyanistidir. Bugün mesleğinde şöhretin zirve- sine ulaşmış bulunan Ellington, caz dünyasının en önemli ve en kudretli, modası geçmeyen bir elemanıdır. "Mood tal mood" Ellington'un en ünlü eser- leridir. , Dünyanın her yerinde küçük veya büyük caz topluluklarının repertuvar- larında Ellington'un besteleri yer al- maktadır. Onun müziği son yıllarda sayısı gittikçe artan caz bestelerine il- am kaynağı olmaktadır. Ellington, solocu olarak çalışmak- tansa, orkestranın bir mensubu olarak çalışmayı tercih etmektedir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: