18 Aralık 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

18 Aralık 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

sine, teşkilâtta sıra bekleyenlerin ya- rattığı heyula sebebiyle endişe | için- dedirler. Demirelin durumu Bu, Mutedil - Bilgiççi mücadelesi ve milletvekillerinin şahsi en leri arasında Genel Başkan din durumu da pek iç açıcı değildir. Aslında Bilgiç ekibine yakın bir a- damken, son Büyük Kongrede Mute- partinin iplerini ele almak omesele- sidir. Şu anda Demirel, kendini kuv- vetle destekleyen bir ekibin güçlü li- deri değil, çeşitli kliklerin (o çarpıştığı bir partinin başındaki yalnız ve tek adam durumundadır. Ağzından çıkan herhangi bir söz derhal gerçekleş- memekte, hattâ bunun tersi bile ol- nın ortalarında yapılan Genel Sekre ter seçiminde oODemirel, adaylardan Cihat Bilgehanı desteklediği (o hâlde. Bilgiçe yakın ve bağlı olmaktan baş- ka parlak bir özelliği olmayan Orhan Süersan 13 oyla Genel Sekreterliğe lendiğini de bilmeyen kalmamıştır. Aynı toplantıda- Genel Muhasip- liğe" de yine Bilgiçe son derecede bağ- li bir AP'li, Vedat Âli Özkan seçil- miştir. Böylece şimdiden, AP'yi iler- de fiilen idare edecek olan Başkan- lık Divanının ilk iki üyesi, koyu bi- rer Bilgiç taraftarı olarak belli ol- muştur. Eğer Temsilciler (o Meclisin- de, Başkanlık (o Divanını tamamlıya- cak olan üç Genel Başkan vekilliğine de Saadettin Bilgiç, Faruk Saikan ve yine bir Bilgiç taraftarı seçilirlerse ki bu "kuvwvetli bir ihtimaldir -. du- rumda, eskiye göre pek değişiklik ol- mıyacâktır. Bugünlerde CHP'ye, CKMP'ye ve tabii senatörlere iade-i. ziyaretlerdi bulunarak ve "Haziranda seçim" pa- rolalı demeçler vererek vakit geçirer Demirelin partinin iplerinin eline geç meşini geciktirecek olan bu gidişe "Dur!" diyeceği osanılmamakta ve Bilgiç ekibine karşı muhalefet anla- mım taşıyacak kesin bir davranışa girmesi de beklenmemektedir. e Böyle bir hareketin klikler arasındaki mü cadele ateşini (okörükliyeceğini, o par- tiyi parçalanma tehlikesine (o sürükli- yeceğini bilen Demirel, "kuvvetli rüz- gârın önünde eğilerek beklemek" po- litikasını iyiden iyiye benimsemiş gö- AKİS, 18 ARALIK 194 rünmektedir. Tabii senatörleri retten sonra: "Memleket menfaatle- ri için her şeyi yaparım" diyen kur- naz Genel Başkanın bu sözü, cümle- deki "memleket menfaatleri" yerine "iktidar" kelimesi konularak o tekrar lanmaktadır. o Demirelin, etrafında kuvvetli bir ekip yaratarak partinin dizginlerini tamamen eline almak işini 1965 seçimleri sonrasına bırak- tığı da buna dayanılarak tahmin e- dilmektedir. 19 Aralık cumartesi günü yapıla cak olan Genel Başkan o Vekillikleri seçimi AP'nin iç bünyesindeki (o oluşu daha iyi ortaya koyacaktır. AP'nin na sıl bir şekil alacağım ve hangi tara- fa yöneleceğini omerak edenlerin Şu anda uygulayacakları en iyi metod, Süleyman Demirel gibi (o "beklemek" tir. zZiya- Doğum Kırmızı yandı: Dur! (Kapaktaki o bebek) Gençkız, önünde oturan orta yaşlı sorusunu o cevaplandır- madan bir soluk düşündü, sonra hem onun EE taradı, hem konuştu: ok çocuğum olsun . Goculimr severim. dilerim ki, Allah yardım eder ve zamanında, sı- ralı çocuk verir. Çünkü şimdi nişan- lımla birçok tasavvurlarımız var. Genç ken ikimiz de çok çalışmak, hayatı- mızı iyi bir düzene sokmak istiyoruz. Çocuklarım iyi yetişsinler, o okusun- lar, hiçbir şeyden yoksun (o kalmasın- YURTTA OLUP BİTENLER lar isterim. Tabii, Allah bilir bunu." onuşma geride bıraktığımız haf ta içinde, Ziya Gökalp caddesindeki Güneş Kuvaför salonunda geçti. Ay- nı gün, yani 8 Aralık 1964 salı günü, Türkiye Büyük Millet Meclisi, demindeki 8. maddeyi, Nüfus Plânla- ması Kanun Tasarısını ogörüşüyordu. Allahtan sıralı çocuk isteyen ni- şanlı gençkızın adı Necla Güneş idi. Küçük yaştan itibaren çalışmış çaba- lamış, bir berber dükkânına (o sahip olmuştu. Gençkıza göre, oçalışmakta , devam etmek, doğacak çocukların ya- rınını garantiye almak, herşeyden ön ce, zamanında çocuk sahibi meye bağlı idi. Ama onun, T.B.M.M. nde görüşülmekte olan kanun tasa- rısından haberi yoktu. Nüfus patlaması Bütün mesele, dünyadaki nüfus ar- tışının kazandığı hızın - ki eko- nomistler buna "nüfus patlaması" de inektedirler - dünyada ve özellikle az gelişmiş memleketlerde omeydana getirdiği dengesizliğin yarattığı kaygı neticesi ortaya çıkmıştır Malthüs'ün vaktiyle ortaya attı- $I bir fikre göre, memleketlerdeki nü fus artışının o memleketlerin ekono- mik imkânlarına göre ayarlanması şarttır. Zira dünya nüfusu (korkunç bir hızla artmaktadır. Bu nüfus 250 milyon oluncaya, yani İsanın doğu- şuna kadar çok uzun yıllar (geçmiş, fakat bundan sonra, 1900 yılında bir- denbire 1,55 milyar olmuş, altmış yit sonra ise ilki misline çıkıvermiştir. Gerçekten de bugün dünyanın nü fusu 3 milyardır. Hız böyle devam Doğumevinde yataklar Hiç boş yok!

Bu sayıdan diğer sayfalar: