5 Mayıs 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

5 Mayıs 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

2 z : : HABER — Akşam Ekonomi 15,5 milyon Türk lirası... —Dış ticarette bu yıl muazzam. bür inkişâf yar — 937 senesi Ikinci ayının yeni yapılan ticaret müvazenesi istatistikleri çicatet müvazcnemizin bu ayda da büyük bir farkla lehimize ka» pandığını gösteri yor. Yeni bazırla- nan bu istatistikle rin verdiği netice yadur? İhracat 11,675,151 İŞ <8 ithalit © 5,550,225 2 S9 "Türk lirası, Arada. ss , i , yani ihracat fazlamız 6,125,926 Türk Tirasıdır. Halbuki geçen sene şubatta ihraca- tımız ancak $,520,000 iri halâtı- mız ise 7,218,000 tirakıktı. O vaziyette ticaret müvazenesi 2 milyon bir fazla. hkla aleyhimizde kapanmış oluyordu. Simidi, bu sene şubatında geçen senc şubatından 6,155,000 liralık fazla ihra- CEBİ ve geçen sene ithalâtından 1598,000 Sanayi mümessilleri Toplantılar yapmak üzere Dün Ankaraya gittiler Dün şu zevattan mürekkep biz sana, yi heyeti şehrimizden Ankaraya gitmiş- tir: Sanayi Birliği Umumt kâtibi Halit Güleryüz, deri sanayli namma Kasaplar şirketi deri fabrikası omüdürü Ahmet Kara, yünlü dü cat sanayii namma Karamürsel fabrikası müdürü Mehmet Ali, İbrahim Ziya, demir ve deniz inşa, atı sanayli nama İktisat vekâleti Fab: rikd #4 Kevüzlar mümessili Tahsin, #pek li menisücit (o sanayiinden Dilberzade |” Osman, ağaç sanayii namına Marangoz. lar cemiyeti ümumi kâtibi Fuat, triyat sanayiinden Faruki, fanilâ (o trikotaj ve gorap sanayiinden İbrahim Cemil, Apit Karbonik ve oksijen (o sanayli namına Fuat ve daha bazı fabrikatörler teşkil etmektedir. Ayrca şehrimizdeki o Sümer Bank #abrikalârı mümessil veya müdürleri de "Ankaraya gitmektedirler. Ankârada sanayi umum müdürünün relsliği altında toplantılar yapılacak ve İthalâtın serbestisi, muamele (o vergisi, Jetihlâk vergisi kanun lâyihalarının e. sasları hazırlanacaktır, ai ş000'605'GE i yerdeğit liralık noksan ihalât yapmış oluyoruz. Yani ihracatımız “geçen sena kühatına nazaran yüzde 112 artmış, ithalâtmız İse yüzde 25 âzalmığtir. Bugün malüm olan şubat ayı ticaret müvazenesi vaziyetini senenin ilk ayr olan ikinci kânunun rakamlarile birleş tirirsek varacığımız welice şudur: 937 senesi ilk iki ayının ihracatı 26,95 itbalâtı ise 11,452,000 Tirakk, Aradaki fark 15,509,000 liralık. Geçen senenin aynı mitddeti zarfında ihracatımız. 14,646,000, 13,839,000 Tiralıktı. Geçen senenin ilk iki ayında ticaret mlivâreresini ancak 807,000 ira gibi küçük bir farkla le. bine kaj bilen Türkiye cümhuriyeri bu sene aldığı tedbirler sayesinde bu kazanç farkın? 15,500,900 Jiralık gibi nisbetsiz derecede mühim 'bir miktara çıkarmıştır. Bu iki ay zarfında alıcılarımızm ba- şında sırasile ine Almârya, Müttehi- di Amerika ve İtlaya gelmektedir. AL manyâ, İsviçre, İngiltere, Çeköslerâk- ya ve Fransa ile geçen sene şuhatında aleyiİmize olan ticaret müvazenesi Jehi mize dönmüştür, Yalnız Müttehidei A- merika dimkutiyetleri ile tiçadet mü. vazenesi aleykimizedir. Aerrika ile de aramtzdaki ticart mü- vazene geçen sene İlk İki ayında 1,742,000 liralık bir fark gösterirken şimdi bu fark yüzde 32 nisbetinde aza- larak 1,186,000 liraya düşmüştür. Bu rakamların bize hulâsa olarak gösterdiği kat! netice şudur: İhracatı. mız yüzde 46 nisbetinde artış, ithalâ- tımız yüzde 21 nisbetinde Azalmıştır. Umum ticaretimizde ise yüzde 335 te. relfü vardırf, © Bü) Taste hülle gelmiş bir vazi. eğil Türkiye cümhüriyetaln sağ- lam ve plânlı ekonomi siyasetinin bir wuzaileriyetidir. F.Güneri Istiklâl mücadelesi filme çekilecek Ulanın bir rejisörü getirildi Türk İstiklâl mücadelesinin ve yeni Türkiye tarihinin canlı hatıralarını tes- bit etmek özere büyük bir film çevrile. | cektir. Bunun İçin meşhur artist Kate 7dö Naginin caki kocası ve U.F.A.nn rejisörlerinden Konstantin Darud Am karaya gelmiştir, Yorgun başm versooği iy az olur. Ayni şeylerle uğraşmak kadar İmsan: yoran bir şey bulükmaz. Bu © yüzden okuyuculurumızı bergünün ağır düşüncelerinden biran olsun ayırmak, kendilerini başk Alemierde öyalamak Istiyoruz. İşinizde yorulduğunuz xapsan Aşağıdaki sunllerin cevaplarını bulmaya çaleşınız. Göreceksiniz Ki «ix bu o meşguliyet ten sonra tamamla değistiğinizi hissedeceksiniz. Sanllerimizin bir kısmını — pars ayi kâfatları da vereceğiz. Gizli -darbı mesel | 1 ÇİNDE yirmi teş gözü olan bir müursbba | çizerek murabbaların ktğelerine © soldan itibaren (1) den (25) « kadar rakam koyu Buz. Bu numaralar a'fkbemizin birer harfine takabili etmektedir. Bu harfleri (oaşağıdaki numaraların karşdarındaki (izahların ifade ettiği kelimelerden çıkararak yerli o yerine korsanız ve (1) den başlayarak (25) e kadar #ra la bece'ari okursanız çok meşhur bir dartrmeteli elde edeceksiniz bu darbrmesel nedir? * 18,12,3,24,18 — bir vilâyet merkezimizin sö * 1818,12 — musiki &letlerinder biri, * 10,1,14,93,8,25,4 — Namık Kemale meş bür bis piyesi yazdıran şehrin adi. * 20,23,22,19 — Sıcakta soğuğun yanyana gelişi. - 18;21,17,1i — Gens bir vilâyet merkezi mizin sd. 8 1915,010.2İ, — bir deri piâv. Bu bulmaca mükAfatirdır. Doğru halleden Merdeni bir Kişiye bir ira verilecektir. Zarfla rın üzerine “Arap saçı,, kaydı konulmalı ve cevabının ba sütunlarda çekncağı 12 maym gününden önce elimizde bulunmalıdır. Böylelikle hem öğlrnmiş, hem mükfatlanmış oincaksmez. Sahte terazı Bukkallardan biri anh*e bir terazi kulları yor, yani, okumun kulları ayni uzunlukta değil, Bu bakkal şekerin kilosunu 39 kuruşa sa tayor. Bir müşteri gelerek ona şöyle diyor: — 5 şer kilaluk kt paket şeker verin. Bakkal, okun kıa olduğu göze 5 kiloluk ağırlığı koyuyor ve şekeri tartıyor, Bakkal ikinci beş kiloyu ayni şekilde tar tacağı sırada müşteri saruyor: 5 - Kiloluk ağırlığı öteki göza koymakta bir mahrur görmezsiniz. değil mi? Bakkal gayet tabif olarak İtiraz #tmiyor ve müşterinin arzusu veçhile hareket ediyor. Müşteri, şekerin bedeli olan 809 kuruşu veriyor ve paketleri alarak gidiyor. Bakkal şekerin kilosunu $0 kuruştanım satmış akı? > ” Bu sunlin.cevabını yarınki nüsharırrda ba lacakumız. 5 Yelkovanla akrep * 24 maat içinde santinizin o yelkovanınm akrep Üzerinden kaç dala aşar suslimize pek eminiz ki düşünmeden cevap verdiğiniz için 24 defa dediniz. Hayır hiç de büyle değil, An cak 22 defn geçmiş bulunur. Düşlününe: Sa atin yelkoyanı 11,30 ve 23.80 dan sanra 24 saat içinde £ki defa tam akrep üzerindedir. ithalâtmız öse | postası Le Ustat ede © 3 > ya 6Byaşınm elli beş senesini edebi» yata vermiş olan üstat Halit Ziya U- şaklıgil çalışma masasının başında oturuyor. Önünde yazmakta olduğu Saray ve Öltesi,, isimli eserinin müs” veddeleri var. « Diyorki: - , — Bunlardan başka bir şey yaz» mak niyetinde değilim. Bu be nila. son eserim (olacak. Bu he Uralarımı edebi bir eser olarak yaz: mıyorum, Maksadım tarihin şimdi- ye kadar inechul kalmış” ve küçük vesikalar telakki edilebilecek nokta” larını toplamaktan ibarettir. Sonra, sözü hazırlanmakta olan Jübileye girerek diyor ki: — Bilmem ki beri o gecenin ima- nevi sarsıntısma tahammül edebile" cekmüyim? Benim için böyle bir fe. pek çok mütehassisim. Kendisinden tercümci halini rica ettim. Onun “ercümcei halini aşağı yukarı hepimiz biliyoruz. Fakat biz“ zat kendi ağzından dinlemeinin ay- rı bir husüsiyeti olduğu da inkâr « dilebilir mi?.. © — — Babam Üşeki zadeailesinden “Hart Halil efendidir. Biz ticaret Ale minde yetişmiş bir sitedeniz. Baha” mm ticaretten baska Şark, bilhassa Acem edebiyatma meftuniyeti var. dı. Bana ilk edebiyat aşkını Mesnevi ve Hafız Şirazi ile o aşrladı. Bir yan” dan du beni daha pek küçükken ya- nına alır Gedikpaşa tiyatrosuna gö” türürdü, 1878 Rus muharebesinden sonra babamın halı ticarethanesi in- i hitata yüz” tuttuğundan Uşaktan sonra aile merkezi «lan İzmire geç“ tik. İzmirde ehyiiksek mektep vi İ yeidi. Ben o vakte kadar Fatih Yüş tüyel askeriyesinde bulunduğum için İzmir Rüştüyesine itiraf - ederim ki büyük bir iştihasızlıkla atladım. On dan sonra bilhassa Fransızca ile işti. gal etmek üzere Mekitalist rahipleri» nin mektebine girdim, Yazıcdığa burada başlamış oldum, : — İlk yazımızı kaç'yaşında yaz” dınız ve bu yazının ismi nedir?... — İlk yazımıon altr yaşmda iken. neşrettim. Bu, Hüseyin Hilmi ap- şanm Aydın vilâyeti mektüpçuluğu esnasmda hesiiz' ön âllı yaşında bu- lunduğum sıralarda götürüp kendi" sine verdiğim “Uyku nedir?,, isim- li ve fenni bir kitaptan telhisen alın” mış bir makale idi, ki usulden olma" dığı halde vilayetin Tesmi gazetesin” de neşredildi. Yine bu sıralarda ter- cümanıhakikate o muallim “Naciye “Aşkımın mezar, namiyle mensut bir şiir gönderdim. Rut şiir alaylebir mukabele ile neşredildi, Bu çağlarda edebiyattan ziyade fenne meraklı idim. Bilhassa tarih ta biiye.. Bu mevzu da yazılmış ufak tefek makalelerim bilhassa "Hazinei evrak,, da intişar ederdi; Asıl yazı hayatımın ilk bariz ese- ri İzmirde tesis ettiğim “Nevruz,, risalei edebiyesidir. “Daha sonra İz- mirde gayri resmi bir gazete olarak bir kaç arkadaşla beraber “Hizmet,, i tesis ettik. İzmirden ayrılana kadâr bunda bir çok yazılar ve dört büyük român Yazdım.ki “Sefile,, , “Nemr de,, “Bir ölünün defteri”; “Ferdi ve şürakâsr, dır. K İzmir faslı kapandıktan sonra Reji baş kâtibi olarak İstanbula gel- dim. Az bir zaman sonra Tevfik Fikret, Cenap Şahabettin ve diğer dakârlık yapılmış olmasından çok; « Halit Ziya İle 55 inci sanal yılında Halit Ziya (solda) 11 sastnda genç arkadaşlarla “Serveti Fünun,, ailesine katıldım, Bu sıralarda yirmi yaşında idim. “Edebiyatı cadide,, nammı vers dikleri bu Serveti fünun edebiyatı Abdullahmidin'darbesine uğrayın” vaya hülei «0 vakar Gükie Seşi My ti müteakip bir yandan memüriyet hayatmı safha safha geçirirken bir yandan da Darülfünün müderrisliği- i ne tayin edildim. Bence asıl hayatı e. İ debiyen Serveti fünuna intisabimla başlar.Darülfünun müderrisliğinden sonra saray hayatı. Saraya inti bumda kırk yaşında idim. Onun itin dir ki “40 Yıl,, adıyla çıkan hatırala. rım saray kapısından girdiğim tarihe kadar devam eder. — Üstadım, eserleriniz arasm- da en çok hangisini begehirsiniz?.. Halit Ziya Uşaklıgil hakiki bir tevazula: — İnsan dedi, kendi eserini be. genir mi?.. Bu kendisine düşmez bir insanın!. ? — Peki öyle demeyelim d8 yaz» dıktan sonra, ve yahut yazarken si. Zin üzerimizde en müsait tesirler br rakmış olanlar?, — Peki. “Mavi ve Siyah, dan başlıyalım. “Mavi ve siyah. da iki parça tahattür. ediyörüm ki, onları ne vakif okusam kendim de mütees- sir olurum. Ahmet Cemilin gamlı bir gecede arap dilencinin bir neşide o kuyarak geçdiğini dinleyişi vardır. Adamın neşidesinin sesinin Ahmet Cemil de hasıl attiğiğintibalar uzun- ca takrir edilmiştir. Yine “mavi ve siyahın nihayetlerinde Ahmet Ce İ ilin kendi kendisini bir Mz mahküm etmek üzere bulu terk ederken vapurda geçirdiği yeis saati vardır. N — “Mavi ve Siyah,. m üzerinde fazla durduğunyza bakılırsa hisleri- nize pek yakın, © — Evet en beyendigim romun hissiyatıma &n n olduğu için “Mavi ve Siyah,, dır. — Kücük hikâyelerinizden? — Küçük hikâyelerim yüzü nü tecavizdir. Bunlar içinde en beğendi ğim “Alık Hamdi ben “Mösyö Kanguru, yi tercih e derim; Fakat edebiyat âleminde en beğenilerilerin “Malinlleye mevkutf,, “Sade bir şeyi,, , “Ferhunde kalfa,, gibi bir kaç hikâye olduğunu uzuk” tan uzağa işitiyorum. b Nusret Safa Coşkun (Devamı 6 sncwda) İdi ld dak TL, ld iin » dir. Eskilerden $ MAYIS — 193) a p aym ii Hayata dair 5— Beş parmak 5 da BE ai G yiye Mindai a İ mi Salanm bir fusrasr. (Cumh | 4.5.1937) beni o mevzuğ dön bur ediyor: *Sasmayeniri ini o se tı sermayeye karşı insafsıziık d hacker vermez; diyor. Ben, #€ lev ve iktrsad kelimelerinin bu minilEc..,. karışmasına taraftar olamam pek bildiğim, uğraştığım şcy1 Müsavat üzerine sıri insani, kımdan düşünmüştüm ye ,meeld değil, La Bruyere'i r'k* 8 rn te ki iktisad bakım. 2 kirini müdafaa veya teakid caiz Bİ mrk kat böyle bir münazarada ben <© de i haklamıt muhataza etmekle besi ilâh dinleyiciler arasında kalırım. Bu noktayı tesbit ettikten, yani m. dumu çizdikten sonra dilşündük! o söyliyebilirim. j 0 B. Peyami Safa: “Beş parmak Pi maz,, sörüni zikrediyor. Ona yi atalar sözü ile, “Hepimiz dokuz #.. günlüğüz, diye cevab verebilfi),,. Atalar sözü, milletler hikmeti gesse des nations) hazinesi silâh temin edecek kadar zeng” Fakat böyle atalar sözü teatisinin düklerimizi anlatmağa kifayet ede ne kani değilim. Hem: ar, “Beş pe bir olmaz. sözünü'pek' doğru bul Rüi dan değilim Vücudumuz parmakli Mi xn herbirine ihtiyacı olduğu m a kan temin eder; bir töriesine ihti “a dan fazla veya eksikyan veziyoiii ba vücud haştadız, sakat ? çi R Mztmdır demektir. Demek ini ataliğğk züne rağmen, beş parmağın bis SEE. ğunu iddik etmek de imkângız deği me B. Peyami Safa insanlar A e. müsavat kurmak atzusunu: “BİP serçe parmak hizasından kesme$ #8 Jiye sâkâ:layıcı bir &meliyata,, kalkıs” r benzetiyor. Müsavat 2:züsu i icbi kileri aşağıya indirmek sevdi) 7d“8 Ka; se evet, Fakat indirmekle değil © dar makla müsavat tasavvuru da nu bBenbir takım insanların jet e net arzusu duymalirna, onlara bı muş olmalarına değil, bazı ekseriyetin onlardan mahrum ol! tahamesii edilemiyeceğini söyledi Medeniyet ihtiyaçların çoğa m mektir. Fikren yükselmiş. bir #Öf basit bir insandan çok ihtiyacı Vö bir takım ağir el işlerine * xâlmaz. Her şeyin iyisiniç if ter. Bunda haklıdır. Fakat kı duğu ihtiyaçları başka insanlar” maması tabi görmekte “a 3 Bilâkis onlara: “Bu ihtiyaçları * Tnij i vu pat al di dı, — duymalısınız; yemeğin iyisi yarkt”i ne tüsüne kahaat edilmek ; bir in: yar den, felsefeden, hem de en iyi Tüy en yükseğinden anlaması lâzımdrtiği Yet, me meğe mecburdur. Ama bu onl mediklezi zehginlikleri anlatmak Du ğında nisbi saadetler' i mahviğ me! mişii. Ne yapalım? “Sâsüet, nisbisi, insan oğluna lâyık biri değildir. 4 Mevzuumu bitirmediğimi, B- * Sufa'nm birkaç sözünü cevabsf bığımı biliyorum. Yesim bu AĞU müsaade etti; fakât o mevzuu WİN değilim. yol Nurulleh A i A Ankara kalesi” i dibinde l 25 milyarlık bir defin€ Istida sahibinin bu BiY” Yap kavuşması için 400 * ne ,, İirasna ihtiyacı “8” Maliye vekâleti mühik li Ja karşılaşmretır. — ağ li Vi a gös ye Vekiletir, . i 7 w anar i.. Faktı yü sene bulunduğunu iddia #ihin Ali Rızanın iddiasına göre bu # izi atından mamul heykeller &€ İstida sahibi işe başlamak üze” sine 400 liralık yardım yapıl temekte ve çıkarılacak (o haz milyar Türk liras; kaymetinde gi söylemektedir. ” (“© Lİ mi

Bu sayıdan diğer sayfalar: