10 Mart 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

10 Mart 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BeL ha Futbolda hakem meselesi Yazan : Nedim Kaleci Willi takımın ve Fenerbahçenin eski halecisi Nedim Kaleciden dün r bir mektup aldık. Aşağıdaki satır. | ları ihtiva öden bu moktubun birçok yverlerini haklı bulmamıza Tüğmen, bası moktalarında — arkadaşımızla hemfilir değiliz, Fakat bu işte bi- taraf kalmak istediğimizden, Nedim Kalecinin mektubuna bir - şey ilâve etmiyoruz: . . $ Son zamanlarda bazı maçları seyre gelenler arasında, sinirlenmiyenler ve ; âsabına hâkim olarak oyunu rahatça | seyredebilenler öyle zannediyorum ki, | hemen yok gibidir. | Bu son maçlardan çoğu, futbol de- | Zil, bir horoz döğüşüne dönmüştür. | Nezih bir gpor olan futbolün yerine i artık, tekmeli, tokatlı. yumruklu bir | kör döğüşü seyrediyoruz. | Bu vaziyeti etraflıca tetkik eder . kon, ben futbolcülerde büyük bir ku- sür görmüyorum. Çünkü maçt seyre- denler oyunculardan çok daha fazla asabileşiyorlar... Benim kanaatimce bütün bu asabi havayı yaratan maçla. | rın idaresini üzerine alan hakemleri - | mizden bazılarıdır. İ Bir Bakem sahaya ve oyunculara hâ. ; kim olamazsa, maçı idare etmesine imkân yoktur. Otorite ve disiplin sahi. | bi bir hakem, bir futbol müsabaka . | sınm bir güreş müsabakasına dönme- Sine hiçbir zaman mMmeydan vermez... ©| Bununla sert oyuna kat'iyyen izin ve. vilmesin demek istemiyorum. Çünkü karçızmdakini sakatlamadan ve fut - | bol nizamları haricine çıkmadan da pek âlâ sert oynanabilir... Sert oynı. | yan futboleüler arasmda hususi haya. İ tinda; saha haricinde çok terbiyeli ve gok nezih ve hakikf sportmen arkı. Haşlar pek çoktur. Fakat bu arkadaş- ların, sert oyunu bazan kırıcıliğa çe- #Wirmelerine en büyük sebeb hakemler- Bir. Son hafta seyrettiğim senenin en mühim karşılaşmalarından birinde ha. kemin yerine bir sis düdüğü ikame e. dilmiş olsaydı, oyunun daha sakin ve daha dürüst oynanacağıma emindim.. | Mesolâ çok yakmdan tanıdığım ve sevdiğim Boşiktalge Hüsnünlün son maçta asabileşmesine tamamen hak verdim, Hakem, kendini oyunun seyrine kap. tırmıştı. Verdiği kararların hiç biri- sinde isabet kalmamıştı ve bunun ne- ticesi, Fenerbahçeli bazı oyuncuların da sertliği kırıcılığa dökmesiyle tecel- li etti. Meselâ, hiçbir maçta sinirlen. miyen Mehmet Reşad bile, hakeme sert sert bakmaya başlamıştı. Bence, görüşlesi zayıf ve bilhassa kararlarında mütereddid hakemlerle en mühim maçlarımızım idare edilme. si futbol varlığımız için çok ciddi bir tehlikedir. Zaten can çekişen bir spo. ru, bu yüzden ölüme kadar sürükliye- biliriz. Geçenlerde, foderasyon - tarafmdan angaje edilerek, hakemlik kursuna muallim olarak gönderilen Mister But- un dediği gibi: | “Bir futbol maçmı halka zevkle seyrettiren de hakemdir, bir futbol maçımı harp yerine çeviren de hakem- dir.,, Fakat ne yazık ki, bunu nazart iti. bâra alanlar şimdi pek azaldı... Çoök kıymetli bir hoca olan Mister But'un derslerinde biz de bulunduk ve senelerce futbol oynamiş birçok tanm. miş arkadaşlar da bu kurs'ara devam | etmişti. Fakat kurslar bittikten son. | ra ne hikmettir bilmem ? Buraya de - , EAĞEĞR dti « GÜGÜ ddi | hakemlere yapılan hi vam eden arkadaşlar tam bir ihmale uğradılar... Hakemlik işleri, yalnız üç veya dört arkadaşa verilmeye başlan- dı. Kurslara devam eden arkadaşlar- | dan hemen hemen hiçbirini hakemlik. te göremedim. Acaba Mister But ken, dilerinde futbol maçı idare etmek ka, biliyetini görmemiş miydi? Bunu hiç sanmıyorum. Olsa olsa, ezberlenmiş birkaç isimden başkası hatıra gelmemektedir. diye düşün- düm. Eğer vaziyet böyle ise ben birkaç isim hatırlatabilirim. Meselâ Mister But'un da takdir ettiği ve es- kiden iyi bir futbolcü olan yüzbaşı Nâ- Zam. Hakem ehliyetnamesi almış olan ve Çanakkalede bulunduğu sırada bura. nın hakemlerini yetiştiren bu arkadaş muhtelif makamlara müracaat ettiği halde kendisine hakemlik verilmemiş. tir. Hakem intihap etmek bu kadar güç bir işse, sön maçlarda baştanbaşa ida, resizlikleri görülen bazı zevat nasıl in- tihap edilmiştir, buna şaşıyorum. Maçlar nasıl olsa iyi idaro odilme- dikten sonra birkaç yeni arkadaş da- Ha tecrübe edilmesinde ne mahzur ola. bilir ki... Bu arkadaşlar, son maçlarda, bazı aklı (iltifatları!) &z üstün şekilde maçları idare edebile- ceklerdir. £ NEDİM KALECİ Yeni bir dünya rekoru “ Amerikada Nevyorkta yapılan atle- tizm müsabakaları esnasında Amori. kalı koşucu Glen Guningham, yen! bir dünya rekoru tesis etmiştir. Guningham, bir millik mesafeyi 4 dakika 4,4 saniyede koşmuştur. Bun- dan evvelki rekoru yine Amerikalı Vu. derson, 4 dakika 6,4 saniye olarak te. Halyan milit takımının “Balilla,, sı İA ĞAD Fakat “Peppino” da, büyük bir so. ğukkanlılık göstererek ve meşhur İa. viçreli müdafi Rameseyerle adetl a- | lay ederek takımımım dört golünden | Üçünü bizzat atmak ve İtalya milli ta- kımma galibiyet kazandırmak anreti, le, kendisini “yuha” ya tutan Napoli. Ti seyirellerden güzel bir intikam al - mış oldu. Mearza herkese ve her şeye rağmen millf takımdaki yerini pek hakir ola. ' ö ' Kadı SD ğ 4 2 futbolcuların lterede kadınlar arasında futbolün alıp yürüd müuhtelif vesilelerle okuyucularımıza bildirmiştik. rens göstermektedir ve bir İngiliz gaz etesinden alı: erkeklerden daha bülyük bir heves ve sesvgi, ——— Atatürk le idman yapmaktaymışlar. Güreşleri şereflendirdi Ankara, 9 — Ankara bölgesi spor | Aliyi (Harbiye), Suat (Muhafızgücü klüplerinin güreş müsabakoları bu ak- Şam saat 20 da Halkevinde başlamış- tır. Atatürk Halkevine dokuz büçükta gelmiş, saat bire kadar süren güreşleri sonuna kadar takip etmişlerdir. Başve- kil ve diğer vekiller de hazır bulun- muşlardır. Bu akşamki müsabakaların neticeleri şunlardır: 50 kiloda: Mustafa (Ankara gücü) İbrahim (Demir Çankayâ) yı; Cevat (Harbiye) Namık (Güneş) i yendi, 61 kiloda (Demir Çankaya) Veldadı (Muhafızgücü) ; Ali Ömer (Ankara gü- cü) Şabâanı (Harbiye) yendi. | Abdulları (Ankaragücü) yendi. 71 kiloda: Celâl (Güneş) Ömeri (Muhafız gücü); Hulüsi - (Harbiye) Mustafayı (Ankaragücü) yendi. 79 kiloda: Faik (Ankara gücü) Sü- leymanı (Muhafızgücü). 87 kiloda: Rıza (Ankaragücü) Tev- fiği (Muhafizgücü), Mehmet (Harbi- ye) Şahini (Güneş) yendiler. Ağır siklette; Namık (Demirçanka- ya( İsmail (Güneş) Necmi (Ankara gücü) Osmanı (Harbiye) yenmişler- dir, Güreşlere yarın (bugün) sast 19'da 66 kiloda; Ahmet (Demir Çarikaya) l devam edilecektir. İngilterede Sussexde boöks maçı çifte nakaut ile neticelen- miştir. Mektepler şampiyonasma iştirak e- den iki genç boksör beş raund müddet- le tam bir tevazu içinde dövüşürken, rak temin etmişti. Ve bu maçtan son- ra, yalnız hastalık veya sakatlık, o- nun arasıra Vittorio Pozzonun meş - hur “Sguadra . azzura,, sinda yer a. lamamasına sebebiyet verdi. Meazza hayatının en güzel maçla. rından birisini bütün tahminler hilâ. fma olarak, İtalyanların Budapeşte- de, Macar milli taktmmı 5-0 mağilüb ettikleri gün yaptı. O gün “balilla,, herkesi hayretler içinde bıraktı ve Milânoya dönüşünde, sokaklarda hal- kın omuzları üzerinde dolaştırıldı. Filhakika, bunu hakketmişti. Çün. kü İtalyan milli takımınım biribirin . den güzel olan beş glünün bilâistisna hepslni kendisi atmıştı. Maamafih bir defasında, 1931 se. nesinde yapılan İtalya . Fransa ma- çında, onun - oynatılıp oynatılmaması meaelesi bir hayli dedikoduyu mucib oldu. Peppino hakikaten formunda de- gildi. Onun artık söndüğünü söyliyen- ler ve hattâ şiddetle tenkid edenler dahi vardı. Buna rağmen, Pozzonun ona karşı olan itimadı sarsılmıryordu. Takrımların sahaya çıkışından birkaç dakika evvel Meazzayı bir kenara çe. kerek, bir baba şefkatiyle ona şöyle dedi: “Bugün kendini toplıyacağına Çifte Nakaut GKLN > e nihayet altmmer ratmdda ikisi de, ayni zamanda yekdigerinin çenesine müt- hiş birer yumruk indirmişler ve ikisi de nakaud olmuşlardır. Açık göz bir gazete fotoğrafçısı boks tarihi için bu şayanı dikkat res- mi almağa muvaffak olmuştur. ve İyi bir oyun çıkaracağına kanilm. Bunu bana vaadetmeni istiyorum.,, Peppino söz verdi ve Frnsiz milli takımıma atılan beş gölden üçü yino onun eseri oldu. Pozzo anu çok iyi tantyordu. Onun imkânlarından hiçbirisi, kendisi için gizli kalmazdı. Bunun içindir ki, 19338 te, Meazzayla ehemmiyetli bir dene . meye girişti va bu çekirdekten yetiş. çalışması Hiğünü ve bir çok kadın fut bol takımları teşkil edilmiş olâ Yukarki resim bu dişi futbolcülerin ne şekilde idman mmuştır. Ayni gazetenin verdiği isahata göre, Harikulâde bir oyuncu fretbolcil Yüzme Beynelmilel | müsabakalar Goçen pazar günü pılan enternas&yona| yüzme müs! larında, bayan Raginhild Hyegef' ) metrelik yüzmeyi kendi dünya TÜ müddetinde bitirmiştir. M Müsabakaların neticeleri g 400 matre serbest yüzme: 1 — Raginhilâ Hverger, 5 T 8,2 saniyede. J 2 — Van Veen, 5 dakika 19 # de. 200 metre kurbağalama; 1— Valberg, 3 dakika 1,4'ssi 2 — Sörensen, 3 dakika 5,$ 8 100 metre serbest yüzme: 1— Svenden, 1 dakika 9,1 2 — Kraft, 1 dakika 9,5 sanif? 3X100 mötre sorbest yüzme 1 — Danimarka ekipi, & daki saniyede, | 2 — Hollanda ekipi, £ dakiks, | niyede. t ——— | di MKS ZT Osloda “17 — kilomstrelik T menkol koşusu Norveç veliah hazır bulunduğu binlerce c de yapılmıştır. DCYMMW.' 1— İsveçli Vostberg, 1 ssat? kika 11 saniyede. j 2 — Norveçli Gijöslien, 1 sast *” j kika 15 saniyode, 3 — İsveçli Danlelson, 1 sast kika, 56 saniyede,. : 4 — Norveçli Brodal, 1-sast * kika 2 şaniyede. t 5 — İsveçli Şelberg, 1 saat ka 44 saniyede. * 6 — Norvoçli Ouanli, 1 .saat * kika, 56 saniyede p | « ) İ me emrkez muhacimden, bü müthiş gol kralından sağ iç bir değişikliğe, Cesarininin ağır kilde yaralanması sebebiyet V Bu tehlikeli tecrübe, Almaf? | 1 takımı karşısında yapıldı VE tahminlerin fevkinde oldu. YE, azza - Sehlaylo kombinezonü © gi büyük işler gördü ki, bütün $i bunun, cüretkâr Pozsonun € bir buluşu ve dahiyane bİr. kıyeti olduğu fikrinde mutab lar, ğ v Igtebumıçnnmnmdn'k:' B talyan gâzetecisi, dünyanli * vetli'takımımnı gu şekilde 5 tir: kaloci: Meazza, Müdafiler” za ve Meazza; muavinler: Nesi azza, Meazza; muhacimler” Meazza, Meaxza, Meazıâ, k Meazza. 4 O devirdenberi, İtalyan Ww minm büyük yuaımnnd!’ Örsü, oriti, Combi, Rosettâ, ü Sehlaviö.... ile beraber geciP İatğl lerdir. Fakat bugün İtalyfi | giği nün dizginlerini . ellerinde © W harika iç oyuncusu ki"”’wv za ve Ferrari.

Bu sayıdan diğer sayfalar: