10 Şubat 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

10 Şubat 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazan: kimim Vela ii Üebilrdim delirebilrdim, Bir çılgın gibi e odanın dört yanını aradım e leri sapsarı oldu. Bütün metanetini | koko; Nedret, 32 yaşında, O- muhafaza gayretine rağmen Toma" | nun hizmetçisi, Lemanın evinde, | maktansa h izi e pa bacakları tit -| Genç kadın üçüncü katta adi, tah-/ daha yor, dişlerini biribine çarpmamak | ta bir karyolada vatmaktadı — Elbette, ardi yan Ya-| geldi. Derhal gittim. Yemekteydi.| için ağzını sıkıyordu. Bu öyle ufak | ade bi roman vadır a ele ya ri öyle şaşkın ve perişan bir hal: | tefek bir hâdise değildi. ye Gg LR, ii ; ü iz bi: e ihtiya e N pini kaldırdı, ümitsiz bir bakı | ta rahat mısınız?. — Senin yerine değil, fakat VR amy dos 1 MRK Leman — Rahat ne demek! Çok ı yerine geçmek isterim. ya sün z Nü m gi es vi » dedi. Sen ne düşündük bu! rahat, - Kabil değil mi2, n vaziyet için? | ie ahâmaz. diye di.) ve işte bu mütalâa bu arkadaşı “O, nun tahassürü! Yazan: Hikâyeci ihesiz isterdim., da elli liralık bir irad temin ede" n var. Hizmetçi ol) bilsem, deniz olmak her halde! küçük bir evde yaşarım. — Fakat gümüş tuvalet takımr” Meselâ, siz benim | ne beraber alırdınız değil mi?. nlardan usandım mem, şü m Hak kenarında, beyaz, yerime geçmek istemezsiniz, d yatak” | gil mi?. İ — Başka bir şeye ihtiyacınız - yok mu?, Fakat k daha iyisi — Şimdilik hayır. (Nedret gü mütcahhid ler) Neye gülüyorsun?, —Hiç.. — Söyle, söyler kerim » u yaptığınız şeye şaşıyo — Doğru, Bunlar hepsi rüm da,. | fakat çok.. .Artık usandı — Yani beni budala sanıyorsun tevkifi | değil mi?, — Beni affediniz ama, bazı kerç — Haklısın, Ropen Cevahirciyan | evet.. Dostunuz fevkalâde zengin, şimdi Merzifonda mı? parasının hesabını bilemiyecek ka- Mm, ar | 2 8») — Ne Mürasebet? dedim. Ben) dar zengin bir mütcahhid. Size her | « ve talimaşyı ağ dilmiş, Arzmanoğlu Ohanmesteymiş. masasını tetkik ett a ve bir deller| ay öç yüz lira veriyor. Sonra böy e İeMiğlergiş. Ra Koşarak Ohannese gittim. Beni on. | buldum. O delterde birtak: le miikellef bir konakta oturuyor. | lar, İzm sari lar da dehşetli bir heyecanla karşi» |r nuz. Sizin yatak odanız gibi ya- saroyla muhu, ladılar. Benim sakin biri olduğumu tak odalar: İstanbulda ar bulunur. | t biliyorlardı. Mühim bir hâdise ol «| timali üzerinde araştırmalar yap . | Karyolanız, vaktiyle kimin karyo- | 2 masaydı benim bu kadar perişan ol ! tem ve bir küçük bavul içinde sa -| Jası imiş, hatırrma gelmiyor... mıyacağım aşikârdı. Tomayan kar. yaver Fuat Paşa ile, valilerle| —. “...” Sultanının.. şsıladı: rıflarla birtakım muhabere-| — O da sizin gibi bir kadın de — Ne o dedi, bu ne hal? di, Bu şifreleri çözmeğe lüzum gil mi?. — Müthiş Tomayan, hepimiz! | olmadığına kaniim. Çünkü artık an| — Ama, padişahlarla.. mahveden bir surı tesadüfle öğren * | laşılmamış bir nokta yoktur. — Her neyse. Bütün bunlara dim. — Dur, dedi. İşi çak mübalâğalı | malik olmak, sonra da hiç birinden | Paranın kesat Etralımı çevirdiler. Nefes nelese| bir hisle muhakeme ettiğimiz aşi. | hazetmemek ve bu odaya çıkarak | şamat idim: kârdır. Şu adi karyolada yatmak! Ne ya” | daml, — Çevahirciyan hükümetin bir ca Ne gibi? payım, şaşıyorum, Bir türlü aklım | sey israf susudur! — Zaten bugün saat (9) dan son | almıyor. Sonra, tuvalet takımınız Tomayan yerinden fırladı: ra hükümetin gözü önünde çalışaca» | hep gümüşten. — Sen de, dedi. Bu adamın ca - | gız, Eğer kendimize güvenmiyorduy | — Ne olacak Apteshane pen- susluğu peşindesin. Kaç defa İ€C -| ak o halde bu teşebbüslerimizinmâ| — Eğer bunlar benim olsa, tu. eş liradan dan- rübe ettik; Yok güveniyorse i| valet odamdar hiç Şılkman. Düşük ! telâlar, salona beş yüz Jiralık ha bakire” —- Bu sefet böyle değil Toğayan. dakikaya adar işimize müdahaleye | nün bir kere: H üğ, Hi Hâlbu: | lılar, kadife oda takımları koyuyor ol rciyan | Ve bizi ele vermiştir. imkân veya İzrsat veya delil bula -İki siz, beyefendi gider Bitmez, | sam, bunu zevkim ii için mi yapıyo. — Nereden biliyorsun? mayan hükümetin bu vaziyetinden "bu odaya çıkıp çinko bir tas içinde |rum zannediyorsun?.. Bu, böyle Mektubu çıkardım ve önüne at -| za fade etmiş bulunuyoruz. | yıkanıyorsunuz. | lâzım. Sanat icabr.. tım: ül ve bir sonra yaftalar —Çinko tas daha zarif. Zeki dolayı sizi daha çok — Ak oku bak!.. Dedim. Şimdiye | tali ihtilâl Bilen başla. | kız olduğun halde bunu anlamak | seviyor kadar şüphelerimde aldanmamışım. | muş bulunacaktır. Düşmanlarımız | istemiyorsun, Bahsederi ğ — Daha çok sevmezler, Fakat basiretim mi bağlandı, ne 0l-İ az, bir de Ropen Cevahirciyan gire | benim yerimde olmak isterdin, de-| muhabbetleri du, işte bu tuzağa düştük. bilir. gil mi? Hem mes'ud olmal) Tomayanın ve Ohannesin beniz — Ne yalan söyliyeyim, hanr ani “Ağelemzi İy K — Hiç. Dedim. Ben de senin gi. AAKİ -| zıvanadan çtkardı. O gün başlayan | bi perişan bir haldeyim. Mağlübuz €Ç “| şuursuzluk onda nihayet bir cinnet |'Tomayan. “Teşkilâtımizın en » Bilmem | halinde tezahür gt, Yani arkada -| sırlarına kadar h duğu muhakkaktır. Bittabi hükü- , met icap eden tedbirleri almış ii * İtunuyor. Gi v i yleniy İve arkadaşlarımın ve beni bil ea, ağ m gibi haykırarak ağlıyor» | tilâl başda bulunanların lu. bundan medet beklemeğe Damir tire ettik, Ar. gelmiştim, halbuki.. Onun İn ME en giy vaat Du. | mından kaçtım. Kime söylemeliy - ilen per dim? Tomayana gittim. Evde de- zannediyorum. Şimdi ? Bu odaya hiç bir er. Müteahhidin geceler bütün hizmet- 3 sonra, kendi oda” ma çıkarım, Bu yatak kendi ya" 3 | tağım. Romanumı alır, rahat rahat okurum. Burada b maktan © ; kadar memnunum kil. Bu karyo. — Ne için zlay ayı on liraya aldım.. Halbuki aşa. —Sene sonuna gel 1“) ğıdaki karyola, değer biçilemiye- cek kadar kuvetlidir. Onda “..... | Sultan yatı Daha Birlüzi kimler yatmış... Halbuki bunda | benden başka Ayda 300 ir elmaslar... Her şey.. Düşünün bir| kek ayak basmadı. güzel artramadığınızı zevk olmak için bun lara 1ü- kadar niçin buldum. Bunların dosya olması ih- m yoksa şimdiye para arttırmadınız? il Haydi, şim- Hararet Kabil de-| Şil artıramam, di içecek bir şey getir. başkalarının verdiği harcetmeğe mec Z Kokotum, ama, yüksek cinsten... düşünmeden ya. koşan 2 de hoşuna giden ve sefghettir, Bunlar, arayı sokağa atarsan verir. avucunu #ıktın mı, kim. — Oh, hanımım, hanımım. — Ne var?, — Beyefendi geliyor.. Treni ka. çırmışı, | — Yarabbi ne rahattım! Ne | mes'uttum! (Roman: kâpar, otu. .) Şimdi kalkmak; “giyinmek; aşağı inmek, deli ve ihtiyar bir âşıkla “ Sultanın karyolasunda yâtmak için gene soyunmak lâzım. Nedret — Başka bir akşam ken di yatağınızda yatarsınız. — Doğru, öyle.. Fakat bu ak- şamı kaybetmek!.. Böyle para ka" zanmak ne büyük felâketl. HİKAYECİ fakat daha uzun olur. için bana bun. yok. Ay. (Devamı Yar) ların biç bitir üzüm KAHRAMAN HAYDUD 2TT 28 KAHRAMAN HAYDUD RE b nere Mili, IŞ Ni şeş SA Sİ Vie | in İNE K ik N ür | çok severim. Hâlâ da seviyorum. — Susunuz.. Bu müthiş bir gey. — Onu severim. ten çok siz bili benden nefret ediyor.. Beni tah- kir etmekten çekinmez.. Bu şe. kilde yaşamak kabil değildi. Ya ben, yahut ta o ölmelidir. unu herkes. Halbuki o Dandolo homurdandı; — Susunuz.. — Hayır susmıyacağım.. Çün“ kü tahammül edemiyeceğim için size baş vurdum. .Beni saran bu İelâket ve şeamette sizin de his. seniz olmâkdır. o Evlendiğimiz gündenberi onunla iki yabancı gibi yaşadık.. Kaç dela onu öl dürmek hevesiyle çırpındım.. Fa- kat muvaffak olamadım, Artık tahammül edemiyeceğim.. Onu seviyorum ve onun için çıldıtıyo” rum. Buna karşı o çok hissiz.. O. nun başı ucunda geçirdiğim bu beş gece bana beş asır kadar w* zun göründü.. O mütemadiyen sevgilisini mırıldandı.. Ona aşkı" ni söyledi.. Ondan al diledi. Bu sözler tâ içime işledi.. Bu kadar. Ja da kalmalıdır. Neticede beni ölümle de tehdit etmesini biliyor. Ebedi bir korku içinde yaşamak işinize gelir mi? Sorarım size... Her dakika uyanmıya, her daki” ka köpürmiye âmade bir kadınm intikam hevesi karşısında titre- mekten hoşlanır mısınız?. Söyle, yiniz, cevap veriniz... Günün bi" rinde alayıvalâ ile darağacını boylamak işinize gelir mi?, Dandolo: — Kızım! Kızım! diye miri, dandı. Şimdi Dandolonun İçinde kr” # için büyük bir merhamet... Bü. yük bir şefkat uyanmıştı. O şimdi kızını kurtarmayı dü” şünüyordu. Hafif bir ümit olmak. la beraber tecriibe etmek istiye” rek kekeledi: — Belki bir daha bunlardan bahsetmez. Hele iyileşsin, . Onu teskin edecek çareler bulunabi. İir.. Sabrediniz.. Ben kızımın hiç bir şeyden bahsetmiyeceğine e minim » Leonorun küçük bir hareketi ikisinin de korkuyla susmalarına sebe poldu ve ona baktılar. Tabsi bir şekilde gözlerini aça” rak başını onlardan yana çevirdi, İki alam hürmma eserinden Lir bulut taşımıyan temiz gözleri a- raştırdılar, İkisi birden ayni dü. şünceyle sarsıldılar. Leonorun konuştuklarını işitmiş olduğunu anladılar , Leonor zaten ölmek istiyordu. İşte babasiyle kocası da onu öl. dürmek istiyorlardı. Bu hare ketleri onu bütün işkencelerim den kurtaracaktı, Onları hareke- dışarıdan bir ses cevap verdi; — Hekim, Altiyeri derin bir mefes ald: Kendi kendine: “Deli olacağın yarabbi. Böyle giderse her ben ifşa edeceğim., diye miri dandı. Sakinleşmiye çalışarak gitti, ayı açtı, tiyar bir adam göründü. Bu , Çok ihtiyari: hareket Sikyora birden »ire hastalanâr. Çok merak ediyorum. — Hele bir defa görelim mon- senyör. İhtiyar yatağa yakla: muayenesini derin tirdikçe yüzü sararıyordu. Alti. x elinde tut- yeri üzerine eğil ğu hançeri gösteri İhtiyar, hastalığın vahim ol- duğunu söyler söylemez başına geleceği anlamış olacaktı ki bü. yük bir korku içinde: — Anlâyamadım monsenyör!., dedi. Altiyeri garip bir şekilde gül di. — Olabilir, dostum, dedi He- Si aza Kölliik #ncik geli Altiyeri hançerini na yer. leştirmiş ve doktoru yandaki o- daya sürüklemişti. Doktor korkuyordu. Öldüre- cek di, kendisini?. Altiyeri ciddileşti,"yavaş bir sesle; — Affediniz beni, dedi. Ca. nından fazla sevdikleri hastala- nan insanlar kendilerini benim gibi kaybederler. Ne söylediğimi ne yaptığımı bilmiyecek bir hal. deyim. Bana vaziyeti açıkça an. İatınız. kat gösterilmek icap ettiğini söyledi. Altiyeriz — Kendisine bizzat ben baka- cağım, dedi, Doktor cevap verdi: areketiniz takdir ve tebi, le lâyıktır. Sonra Lecnora verilmesi lâ- zum gelen ilâçları yazdı ve yarın tekrar geleceğini söyliyerek ay- rılmak arzusunu gösterdi. Attiyeri: Siz buradan ayrılmasanız çok daha iyi olacak.. Size bir daire ayırtayım. Hastam iyileşin. ciye kadar orada kalmanızı Tica edeceğim . İtiraza imkân yoktu. Teklifi çaresiz kabul eden doktor kendi- sine hazırlanan dâireye yerleşti. © Odasına girdiği zaman ;

Bu sayıdan diğer sayfalar: