17 Şubat 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TERE İN 1 TT Kari Mektupları Ecnebi Müstahdemler Meselesi Darülbedayie karşı duyduğum meclübiyet ve muhabbete rağ- men oraya girdiğim zaman müs- tahdeminin — yabancı — simaları karşısında kafamda bir istihfam işareti burkulur. Gardrop şefin- den tutunuz da çikolata, su satan hatta ortaliğı süpüren hademele- | re varıncıya kadar hep yabancı- larla doludur. Gönül ister ki bu san'at evinde Türk — kültürile birlikte himaye gören Türkler olmalıdır. —Alâkadarlardan — bu hususun teminini rica ederim. NİYAZI ILHAMI Üç Aylık Çocuğa Bilet Olur Mu? Dün matbaamıza bir hanım geldi, tramvayda başına gelen haksız bir muameleyi yana yakıla anlattı. Bu hanım, biri üç yaşın- da,diğeri de üç aylık iki çocuğu- le tramvaya binmiş, biletçi iki gocuk için de bilet kesmiştir. Şirketin nizamname ve mukave- lenamesine —tamamen — muhalif olan bu haksız muamele hakkın- da alâkadarların nazarı dikkatini celbederiz. Bir Genç İş İstiyor Ben Darüleytamdan — mezun olalı bir seneyi geçti. Güzelce okuyup yazıyorum. Fakat aradan geçen müddet zarfında kendime bir iş bulamadım. Vaziyetim çok acıklıdır. Bana bir iş verecek kimselerin yanında sadıkane hiz- met etmiye âmadeyim. MEHMET Henüz Maaş Bağlanmamış Bendeniz evvelce Karamürsel Hman reisi idim, Haziranın birin- den itibaren vazifem lâğvedildiği için vesikalarımla birlikte tekaüt- lüğüm için müracaat ettim. Fa- kat aradan geçen uzun müddet zarfında henüz bir cevap gelme- diği için maaş alamıyoruz. Alâ- kadarlarin nazarı dikkatini cel- betmenizi rica ederim. — Kasımpaşa MEHMET ALİ Bir Kariimizin İltifatı Mengenin israflı — düğünleri hakkındaki yazınızı büyük mem- nuniyetle karşıladım. Cidden çok — yakından alâkadar olduğum bu mesele dikkate şayandır. Nahi- yenin terakkisinin akim kalma- saına yegâne sebep bu batıl usu- lün ortadan kaldırılmımasığır.. Türk gençliğinin selâmeti na- mına yazdığınız bu yazınızdan dolayı gazetenizi ve muhabirinizi şiddetle alkışlarım efendim. AÂAakara: Karilerinizden e.... Memurlarından HAYRI Cevaplarımız Diş tabibi A. Sarim Beye; Cuma ve pazar günleri Bor- sada muamelât olmadığı için o günleri takip eden günlerde ta- bitdir. ki cetvel dercedilmesine lüzum ve imkân yoktur. Diğer günlerde sırasile neşredilmekte- dir. efendim. — e —— Vak'alara Olup Biten Dair Amerikade Bir Alile Faciası Norristown, 10 ( Şubat ) — Son sene içinde —Amerikanın Pensilvanya eyaletini en fazla alâkadar eden dava bugün ne- ticelendi: Edvar Alenson adını taşıyan bir genç, kız kardeşini baş- tan çıkardığı ve evlenmeden evvel namusuna taarrur ettiği için eski bir mektep arkadaşını öldürmüştü. Bu alelâde bir me- sele sayılabilirdi. Fakat hadise daha İ istintak devresinde iken, | taarruza uğramış olan Mis Ros Alenson gazetecilere beyanatta bulunmuş: — Ben on sekiz yaşında bir kızim, namusumu — muhafaza için ağabeyimin himayesine muhtaç değilim. Binaenaleyh istintak dai- resinde Aağabeyimin — aleyhinde bulundum. Mahkemede de tec- ziyesini isteyeceğim, demişti. Bu itibarla Amerika efkâri umumiyesi dava ile yakından alâkadar oldu. Neticeyi merakla bekledi. Muhakemenin başladığı gün bu merak başka bir sebeple son dereceyi bulmuştu. Filhakika on iki kişilik juri heyeti arasında iki tane de kadın | vardı: — Acaba bu namus mesele- sinde kadınlar erkeklerle ayni şekilde düşünecekler mi? denili- yordu. Lehte veya aleyhte çıka_— cak kararın ittifakla verilip ve- rilmiyeceğine bakılıyordu. Muhakeme başladı ve tahmin edildiğinden daha heyecanlı oldu. Filhkakika hâdisede namusu kir- | lenen Mis Ros Alenson sözünü tutmuş, kardeşinin tecziye edil- mesini istemişti. Müddeiumumi de: — Ücseletie “tamusu “mühas faza kastinin nazarı — dikkate alınmaması icap ettiğini söyle- mişti, sebep olarak kızın ifade- sini göstermişti. Katil bütün bu iddiaları soğukkanlılıkla ve bi- raz da hayretle dinliyordu. Muhakeme — bittikten sonra Jüri Heyeti müzakereye çekildi ve bu müzakere tam (Ö) saat sürdü, salona giremiyen halk Beklenmiyen Bir Kararla Kapandı dışarıda : birikmişti, bekliyordu. Nihayet Jüri Heyeti çıktı ve ka- rarını tek cümle ile teblig etti: — Maznun mücrim değildir. Bu karar işitilir işitilmez der- hal şiddetli bir alkış koptu. Jü- rinin halk vicdanı ile müttehit hareket ettiği anlaşılıyordu. Fa- kat hâdisenin en garip noktası muhakemeyi müteakıp oldu. Jürinin kararı okunur okun- maz mahkeme reisi genç “ Alen- son , a teveccüh ederek : demişti. Genç biraz sarhoş olmuş gibi sallanarak dışarı çıktı, aile dost- ları onu adliye sarayının tenha bir odasına götürdüler. Kız kar- deşi oradaydı. Herkes dövüşe- cekler zehabına kapıldı. Fakat kız koştu, ağabeyine sarıldı: — Serbestsiniz, — Ağabey, ağabey, diye ağlı- yordu. Mahkemede niçin aleyhinde bulunmuştu, Şimdi neden boy- nuna sarılıyordu, burasını anlıya- madım. —Fakat ayni dakikada gencin babası içeriye girdi, oğ- hunu kucakladı, sonra dostlarına dönerek: — Artık bizim için bu meselea bitmiştir. Ahtediyoruz, hayatımız- da tek bir defa, hatta ima ta- rikile olsa bile bu hâdiseden bahsetmiyeceğir, df Dünyanın — Vergisiz Bir Kösesi Paris, ( Husust ) — Yirminci asrın ortasında, teşkilât ve idaresi diğer memleketlere benzemiyen bir köşenin bulunabileceği <zannedersem hiç kimsenin hatırından geçmez. Halbuki, bugün Şimali Fransanın Normandiya denilen sahillerinde böyle bir yer vardır. Burası küçük bir adadır. Adı Serk adasıdır. Büyüklüğü de nihayet, nihayet ( 3 ) mil uzunluk ve bir buçuk mil genişliktedir. Bu adacığın yegâne hâkimi İngiliz tabiiyetini kabul etmiş bir Amerikalıdır. İsmi de Robert Vudvarttır. | Adanın asıl hâkimi bu adam degildir, karısıdır. Bu kadının ecdadı ta (1565) senesindenberi yâni (367) senedenberi bu adanın sahibidirler. Kadın evlendikten sonra kocasile beraber ayni hâkimiyeti, hiçbir tîkıyet ve sızıltıya meydan vermeksizin idame ve icra etmektedir. Bu adacık halkı balıkçılık ve hayvan akımı ile geçinir, vergileri ağır değildir. : Hele muamele vergisi denilen şeyin ne olduğunu bilmezler. Mahkemesi yoktur. Ahalinin ileri gelen- lerinden mürekkep bir meclisi vardır. ve her şey, adanın sahibi olan bu karı kocanın tastiki şartile bu meclis tarafından görülür. Denilebilir ki bu adacık dünyanın en bahtiyar bir köşesidir ve abalisi için de askerlik mevzuu bahis değildir. AF F Te yi ddi ü: Si İBök.. ) llt uei dB ĞLÜY ae G t GAĞ AM LÜ G *_&*&w& F la : YA SA ' x | Rusya Şark Aleminde İbnissuudun Vükelâ Meclisi Nasıldır? Berut (Hususi) — Buraya ge len haberlere göre Hicaz Kıral İbnissuut 27 maddelik yeni bü emirname neşrederek bunda Vü | kelâ Meclisinin vazife ve salâbi- yetlerini tasrih etmiştir. Bu emir- namenin birinci maddesine göre, Vükelâ Meclisi bu Meclisin Rei- sile Hariciye. Maliye Nazırları ve Şüra heyetinden teşekkül eder. İkinci madde şudur: Kıralın bulunmadığı zamanlar da meclisin reisi kıralın naibi olarak meclise riyaset eder. Kıral bulunduğu zamanlarda: meclise yalnız kendisi Tiyaset' etmesi İAzımdır. Şimdilik meclise. kıral riyaset edecek, dahiliye, hariciye ve harbiye nezaretlerini de kendisi temsil edecektir. Ka- rarnamenin onbirinci maddesinde aznen şunlar — zikredilmektedir; “Meclis reisi, nazırlardan het hangi birine kanunlarda münde» riç bulunmıyan her hangi bit | emir verir ve meclisten de böye le bir karar alınmamış olur ve- yahut meclis böyle bir karar verir de mesul olan nazır buna itiraz etmiş olursa, eger be emir Kıralın emrinin numara ve tarihini taşıyorsa derhal infaş etmiye mecburdur.,, ü — Mısırda Kuranı Kerim Tercümesi Kahire ( Hususi) — Camik ; ülezher Kuranı Kerimin İngilizce, Fransızca ve Almancaya t edilmesine karar vermiş ve işe başlamıştır. Rusyada — bulunan Müslümanları ile bazı: Türkler de Camiülezher şeyhine. müracaat ederek dünyada mil yonlarca Türk bulunduğunu we binaenaleh Kuranın diğer lisat- lardan evvel türkçeye tercüme olunmasını rica etmişlerdir. Camillezher bu müracaatleri müsbet cevap vermiştir. Camk ülezher İngilterede yapılmış olam 'bazı Kuran tercümelerinin, yanlışı hklar olduğu için Mısıra sokuke mamasina karar vermiş ve hüks kümet bu karara tevfikan bu Oyanlış tercümeleri Misira — solür mamıştır. Abdülhamit Varisleri Berut; (Hususi) — Abdülha- | midin varisleri Resülâyndaki çifke liğin kendilerine ait olduğu hake kında (Sayda) bidayet mahkemee sinde Lübnan hükümeti aleyhine bir dava açmışlardı. Geçen gün muhakemeye devam edildi. Mah- kemede (22) varis namına vekil olark Selim Efendi ile avukatlar bulunuyordu. Mahkeme Selim Efendiden çiftliğze ait tapu senetlerile bu çiftliğin yalnız bu (22) kişiye in- sar ettiği hakkındaki vesikaları İstemiştir. Varislerden bir çoğu Avrupada ve Mısırda oturmakta- dırlar. Varislerin vekilleri mah- kemenin istediği vesaiki vermiş» lerdir. Yalnız hükümetin Hazine Vekili bu vesaiki tetkik içiş davanın talikini istemiştir. HT H |

Bu sayıdan diğer sayfalar: