1 Ekim 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

1 Ekim 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

; eza 1-10.946 El işleri için son Her tarafta büyük faaliyet var Sanat mektepie| ri sergiye nasıl iştirak edecek? Kadınları esirgse me derneğinde 70 işçi çalışıyor Sergi için hazırlanan işlemeli Odanın ortasında küçük bir masa... Türkofisten bir- kâç zat, masanın etrafına toplanmış, birtakım elişi ör- neklerini tetkik ediyorlar. Ofis müdürü; bana: — İşte, diyor, 29 teşrini- evvelde açılacak Ankara eliş leri sergisine gönderilmek | üzere gelen nümunelerden bir tanesi!.. iz Baktım: Bu, bir yastık yüzü idi. Kasnakta, ipek kumaş üzerine, bü- yiik bir dikkat ve canlı bir özençle işlenmişti. — Bu küçük süs yastığmı gön - deren kimdir? diye sordum. Tienret Odasında memur olduğu- ç. cevap VEE - — Eli yaşındaki annemi. Admı söylesem belki tanırsınız; şair Ya- şar Nezihe... Eskiden, ekmek parasinı mak için çalışırdı. Şimdi de zevki İ- çin çalışıyor çıkar - İğine uğradım, Dernek reisi Râna Sa sergisi hazırlık dı çay takımı örtüsü lerini dolaşmaya gittiler. San'at mekteplerinde okuyan genç kızları- muz da sergiye karşı büyük alâka 8e- ziyoruz. | Evlerinde çalışan birçok Türk ka dmları da, geceyi gündüze katarak sergiye hazırlanıyorlar. Tanmmış bir çinicimiz, Türk çinicilik tarihinin a- ha hatlarını gösteren büyük planşet- ler yaparak, sergiye gönderecektir! Bir İstanbul kuyumcusu da Türk kuyumculuğu hakkında fikir edinil - mesine yarıyacak zarif bir eser ha- zırlamakla meşguldür... Ofis müdüründen bu izahatı aldık tan sonra kadınları esirgeme derne- ni Yaver yoktu. Onun yerine ikinci rels Saniye Öneyle görüştüm: — Nasıl dedim Ankara elişleri ser gisine hazırlanıyor musunuz? — Evet... Hem de bilseniz ne ha- raretle... Şimdiden. (70). kadar işçi kız ve kadın, bize durmadan iş yetiş- tiriyorlar, Elimizde birçok bluzlar, süvsre elbiseleri, çay takımları var. Bir yandan da yeni işler geliyor. Burada bir sual sormak aklıma gel desi Vahana 352 numaralı şoför Alâecti- İnin idaresindeki otomobil çarpmıs'ır. Alâettin Yervantı yaralamıştır. Şo- för yakalanmıştır. TAN Feci bir kaza Gazocağı patladı, bir kadınla çocuğu ağır yaralandılar Taksimde Ayazpaşada 45 numaralı evde oturan kibrit inhisar $ f förü Mustafanın evinde müthiş kaza olmuştur. Mustafanm karısı 35 yaşımda Be- hice, yemek pişirirken gaz ocağı pat- lamış, Behice ellerinden ve yüzün den, yanmâa. bulunan kızı Perihan da sa- çi tutuşarak başından yanmıştır. Ya rahılar hastahaneye kaldırılmışlar- ir. Kolu kırıldı Behiç isminde dokuz yaşmda bir çocuk, dün Saraçhaneden Beyazıda doğru giden 40 numaralı tramvay a- rabasının arkasma takılmıştır. Tamaz çocuk müvazenesini şaşırmış, yere düşerek kolu kırılmıştır. Ya- Bir kaç ev soyuldu Eyüpte İslâmbey civarında muhte- lif fasılalarla birkaç ev soyulmuştur. Soyulan evler arasmda mMüteksit po- İlislerden Zahitin, Kasım ve Huriyenin evleri de vardır. ka semtlerde de birçok evleri soyduk- ları anlaşılmıştır. Zabıta, siki bir şe- kilde takibat yapmaktadır. Bu hirsizların baş- Otomobil altında kalanlar Dün İstanbulda üç otomobil kazası olmuştur: 1 — Karagümrükte oturan Süley- man oğlu 13 yaşmda Fazlı dün Lâle- li caddesinde giderken şoför Osmanm idaresinde Bakırköy #eferini 3259 numaralı Çocuk dizlerinden ve başından yara- lanmıştır. Şoför yakalanmıştır. Fazlı hastaneye kaldırılmıştır. yapan otobüs çarpmıştır. 2 — Kıziltoprakta oturan mü'len- dis Hulüsiye ait 1177 numaralı oto- mobili idare eden şoför Kadıköyüne gelirken Bağdat cadde- sinde Himmet adında bir ameleye çar parak yaralamıştır. Yaralı hastaha- neye kaldırılmış, şoför yakalanmış- tar. Hayru'lah 3 — Dün Samatyada Etyemez cad- ıde Yervant oğlu yedi (o yaşında Bir çocuk soyucusu Polis dün müddelumumiliğe Mu- İ harrem adi bir sabıkalı vermiştir. Yeni cürmü meşhut kanu- nu nasıl tatbik edilecek ? e Madde: 38 — Duruşmanın bi, celsede bitirilmesi esastır. Kanun; İzaruretler dolayısiyle dava ilk ceg, de hükme iktiran edecek bir Vazı, yete girmediği takdirde mâhkey, işi en yakım bir celseye talik eğe, C. Müddelumumilerin umumi Usygç müracaat edebilecekleri işler hapi . cinde kalan davalar derhal inkiyge edebilecek bir halde bariz delilleyi, mahkemeye sevkedilmiş olacağı gibi şahitlerle ehli hibre ve mağdury,, mahkemede hazır bulundurulmaj, rmı temin edecek sür'atli ve Siki hi, kümler vaz'edilmiş olduğundan ka. nun, mahkemelerin işi ikinci cela, de behemehal neticelendirmek im kânma malik olacağını gözönling, tutarak ikinci bir talikten bahggş. memiştir. Bununla beraber İkinci bir talıyı sureti kat'iyede tecviz etmediğin; kanun sarahaten de İfade etmiş dg... ğildir . C, Müddeiumumisiyle mahkeme ler kanunun sik! ve süratli hükd,,. lerini tamamiyle tatbik ederek ay . cak pek istisnai hallerde ve mMüşt,. kaldıkları takdirde ikinci bir talika müracaat etmelidirler . beraber işleyenlerle bunları İşlem, ğe teşvik ve azmettirenler veya j, İlenmesine yardım ve müzaheret denlerden henüz yakalanmamış ü lanlar hakkında da bu kanun hi kümleri tatbik olunur, Ancak meşhut suç faili olarak ya. kalanıp mahkemeye sevkedilenik,. den başka şahıslar hakkında Madg; veya manevi iştirak sebebiyle |, kanun hükümlerinin tatbiki dura, , ma bitinciye kadar yakalanmayı ları yüzünden maddeten imkiy ,, bir hale girerse haklarında Uray; usul tatbik olunur, Şu izahata gö © sonradan yakalananlar duruşmayı başlamış olanlarla birlikte dum, , maları icra edilmek üzere bu Küyyy daki kısa ve seri hilkimler dairşgi, de mahkemeye iddianame Ile Söyk,. dilirler. Fakat duruşma bitmiş olur. sa bunlar umumi usule göre taki, edilir . Madde: 28 — Zebtaca yakalan, kimsenin ayni günde C. Müddej, Madde: 37 — Meşhut suçta #uçu| Yazan: Stephan ZWEİG Çeviren: Rezzün 4. B. YALMAN Dört gölge karanlıkta kayboldu: Fersen, mürebbiye ve iki çocuk YİRMİ YEDİNCİ BAP Varene kaçış 1791 senesinin 20 Haziran gecesi, en dikkatli bir insan bile Tüileri sa- raymda bir gayritablilik sezemezdi Her zamanki gibi hassa askerleri kapıda nöbet bekliyor. Uşak ve hiz- metkârlar hepsi iş başında; kral ve efradı ailesi büyük salonda toplan" mişlar, kimisi konuşuyor, kimisi tavla oynuyor. Hepsinin halinde ta- bil bir sükünet var. Sant ona doğru kraliçe yerinden kalkarak odadan sikiyor. Bunda da gayritablilik yok. İhtimal yazılacak mektupları vardır veyahut odasma çekilip istirahat €- decektir. Koridora çıktığı ozaman bir saniye durup etrafına bekiyör. Nefes almıya bile korkarak ayakla- Tmun ucuna basarak çocuklarının Odâsma çıkıyor. Küçük prenses kor- ku içinde uyanıyor. Kraliçe, müreb- biyeye çocuğu derhal giydirmesini söylüyor. Oradan oğlunun odasına Sidiyor. Yatağının yanma yaklaşa - rak çocuğun kulağına yavaşça: Haydi gidiyoruz. Orada çok asker var, belki de muharebe olacak” di- yor. Uykudan sarhoş gibi bir halde Olmasına rağmen çocuk derhal üni- formasını giymek istiyor ve kılıcını arıyor, Fakat kraliçe oğlunun Üniforma #iymesine müsaade etmiyor ve onu kiz kıyafetine sokuyor. Bunun sebe- bini sorduğu zaman, oğluna bir mas keli baloya gideceklerini söylüyor - Giyinmiş olan çocukları usulca kraliçenin dairesine götürüyorlar. Orada kraliçe elbiselerini almak için olabi açınca içinden bir sabit çıki- yor. Bu her ihtimale karşı Fersen ta - rafından düşünülmüş bir tedbirdi. Zabit yanlarmda olarak iki çocuk ve kraliçe sokak kapısına doğru yü- rümeğe başlıyorlar. Koridorlar ka - Tanlık ve tenha... Kapmın önünde arabalar sıra ile bekliyor. Hava o- kadar güzel ve sıcak ki etrafta teh- like olabileceğini insan düşünemi - ertesi gün için arabaları ısmarladı, ya Bezmcğe gidecekmiş gibi prog- e bem on bir buçukta hiz- meleri eme. edp çek e metçi ?, Odadan çıkar çıkmaz A“Çe yatağından kalkarak giyin - meğe başladı. KUL rengi bir elbise Giydi, siyah bir sapka ve siyah bir tül taktı. Gizli merdivenden yayaş - ça erek kapıya vardı , z rada bir adam o; Sokağa çıktılar, Tam irak s5 ilerliyecek iken önünde mey'alel a- damlar koşan bir arabanın geldiği. # Bördü. Hemen bir duvarın kena, rap Siper aldı ve bekledi, Bul4 PFayetin arabası idi, Sarayın etrafını “şe çıkmıştı. Araba kraliçeye o yak Yakın geçti ki âdeta tekerlek. el ine sürü ş yüzünün. Allahtan o- Birkaç Baniys bekledikten sonri biraz İleride bekliyen arabaya doğru yürüdü. Bunun içinde dünyada o, çok sevdiği çocukları ve Ferson kıç disini bekliyorlardı. Kral için kaç mak daha müşkül idi, Her Mani gibi La Füyetin ziyaretini kabul et mesi lâzımdı. Aksi Eİbi 0 akşam da La Föyet okadar uzun oturdu ki & kalsm kral halinden bir Şey belli & decekti. Birkaç defalar yerinden kak. karak pencereye bakti | Nihayet on bir buçukta nız kaldı. Fakat asl işin dali kül tarafı şimdi başladı. Kral o za mana kader daima odasında bir y. sakla beraber yatıyordu. Hattâ bu uşağın bileğinde bir bağ bağır idi, Kral yatağından kalkmadan bu ba, Zı çeker ve uşağı uyandırındı.. Şimdi kral On Altıncı Lili kaçabilmek için evveli odasındaki uşaktan kurtuj. ması lâzımdı. Her âkşamki gibi uşak kral so yuyor've yatâğma yatırıyor. Sonüa bitişik odüya göçerek kendisi yatla. ğa hazırlanıyor ve soyunuyor. Iste kral bu dakikalardan istifade ederek karyolanın etrafmdaki perdeleri a- sıyor, tekrar kapatıyor ve Hcelik Bunu söylerken, gözlerinde çok Gi-|di, sordum: Iddia edildiğine göre, Muharremin gü- e le çekmiş anasına rahat nefes aldıran, bir evlât gururu seziliyordu. Yastığa, bir daha alıcı gözile bak- tım, Ellisini aşan bir kadının elinden çıkmışa hiç te benzemiyordu. Kendi kendime; — Kimbilir, diyorum, kenarda kö gede böyle daha ne marifetli anneld- rimiz vardir" 'Türkofis müdürü anlatıyor: .— Ankarada bir elişleri ve küçük san'atler #erEİsi açmakta Türk aile sanayüni teşvik gayesi vardir. Cümhuriyet Hükümeti, büyük ma- kine şanayüni kurarken, küçük el emeklerini de himayeden mahrum bir vaziyette bırakmış değildir. : Sergi, yalsız bu bakımdan bile tetkik edilse, yine göze çarpacak de- recede ehemmiyetli bir hâdise telâk- ki edilebilir. Bu kâbil himayelerin te sirile, küçük san'âtlere yeniden can verilmiş olacaktır. Bu seneki sergide. muvaffakıyet gösterecek el işleri isin on bin lira — Sergiye göndereceğiniz işler 8- rasmda ikramiye kazanan Olursa, bunların sahiplerini nasıl arayıp bu- lacaksınız ? Saniye Öney, bir saniye düşündü. Ve sonra: — Arayıp bulmaya hacet yok ki Dedi, bu ikramiye, tabiatile esirge - me derneğine ait olacak. Çünkü, der neğimiz, bü işleri, kendi hesabınz yaptırıyor. Çalıştırdığı işçilere de parça ba- şma para veriyor. Bu para, işine gö- re, günde yarım, hattâ bir liraya ka- dar çıkar. Çalışmanın derecesine bağlı... — Bütün mallarınızı satabiliyor musunuz? — Ne gezer! Elimizde çok mal var. Çıkarttığımız işler arasında 86 nelerce satılamayıp kalanlar oluyor. | Büyük sermayemiz olsa, ehemmi- yeti yok. Fakat, çok dar bir bütçe İle çalışmak mecburiyetindeyiz. Dernek, hükümetten en ufak bir #iz bulmadım. Çünkü, görüştüğüm Çapa kız san'at mekte- bi mildürü Asım da, bu vakit darlığı- nı İleri sürerek: çu; kllğük çocukların elbiselerini soy- maktır. Muharrem, evvelisi gün Ak- sarayda tenha bir sokakta oynıyan İ- ki çocuk görmüş ve: alacağım!,, diyerek elbiselerini maya başlamıştır. Tesadüfen oradan geçen bir polis Muharremi cürmü meş but halinde yakalamıştır. “Size çikolata soy- a amaa uğraşanlar var ama, eski oyalar de- recesinde mal çıkaramıyorlar!,, Esirgeme derneğinden çıkarken, bir genç kadınla karşılaştım. Besbel li ki, derneğe yeni bitirdiği bir işi tes lim etmeye gelmişti. — Siz sergiye, bir şey göndermiye cek misiniz? Diye sordum: Boynunu bükti — Vakit çok dar... Daha evvelden haberimiz olsaydı Bu küçük şikâyeti, büsbütün hak- biraz sonra, mumisine götürülmesi ve onun ş,. rafından da yine o gün sorguya ce. kilerek mahkemeye — sevkedilm,,; türümu C. Müddelumumisi ile may, kemenin daima faaliyete Eecek bir hâlde bulundurulmasını İ€âp çe. tirir. Mesui müddeti haricinde ,,, tatil günlerinde sulh ve âsliye ha kimlerinin derhal vazifeye bağlıy, bilecek mahkemeye yakm Yerlerg, bulunmaları ve bulunduklari Yeri. ri Ç. Müddeiumumisine bildirmiş ol. maları lâzımdır . C. Müddeiumumisi de daireleri, | den Ayrılınca bulunacakları Yörlep; / zabıtaya, bildireceklerdir. . Ankayg, Istanbul, İzmir gibi müteaddit suy, cez8 hâkimlikleriyle asliye CEZA daj. releri Ve müddeiumumi MUAVİley; bulunan yerlerde C. müddelumum; . leri tarafından kanunun intizam y, sür'atli takibi için daimi nöbet |, sulü tesla edilir, Madde: 39 — Bu talimatname, Emniyet işleri umum müdürlüğü öl, Kraliçe bizzat sokak kapısını açıp dışarıya bakıyor. Bu kadın hiçbir zaman mühim zamanlarda soğuk kanlılığını kaybetmemiştir. Karan » likta birdenbire bir adam beliriyor. Bu adam arabacı kılığına girmiş © lan, yorulmak bilmiyen Fersendir. Şafaktanberi bir dakika dinlen - meden çalışmıştı. Muhtelif dosta - rn uşak kıyafetine girmesine yar - dım etmiş, dört tarafa emirler vere- rek herşeyi hazırlamıştı. Arabalar - da her türlü eşyanın bulunmasını, Yolda hiç zahmet çekilmemesini te- mine çalışmıştı. Bütün bunlardan başka göz yaşı döken kraliçeyi de teselliye uğraşmıştı. Parisi baştanbaşâ kat'etmiş her defasmda » birşey olmamasına itina etmişti. Şimdi Fransa veliahtini kurtarmak, #ağ ve salim bir yere götürmek bü- tün gayesini teşkil ediyordu. Bu y Pacağı iş için hiçbir mükâfat beki miyordu. Sevgilisinin bir tebessümü, bir bakışı kifayet ediyor. Mari An - tuanetin Fersene gösterdiği cmniyet dört entarisi ve ayakları çıplak olduğu halde oğlunun odasma geçiyor, O. rada adi bir elbise ve bir takma saç hazırlanmış, bir de asıl en ağır gelen şey: Bir Uşak şapkası... Bunu giyip kaçacak... O zaman zarfında yenm - daki odada soyunmuş olan uşak a. yaklarınn ucuna basarak yatak 0 dasına geliyor”, (Arkası varf BORSA $0 EYLÜL ÇARŞAMBA Paralar —— Alış 620 iZ2— 902, Londra üzerine Nevyoriç Cenevre yardım bile görmez. İşçilerimiz son derece fakir.. Bunlardan bir kısmı - na borç para veririz. Sonra, iş işli- yerek bize borçlarını öderler. Parasızlık yüzünden derneğin fa - aliyet sahasını bir türlü genişlete'- medik.!,, Bunları anlatırken, bir yandan be- na çeşit çeşit işlemeli bluzlar göste- riyor; Brükseğ Florin Mark Prag Viyana Stekhotm Madrid Esham Iş Bankası Mü N Hamiline mükâfat konuldu. Bunun 2000 lirası Atatürk mükâ -| fatıdır. Sonra Sirasile 2000 liralık hükümet, bin liralık Ankara, mükâ. fatları varır. ş vi Bunlardan başka da isleri, jüri tarafından beğenilecek olanlar ara- sında (6) kişiye (250) şer, (40) ki şiye de (100) er lira mükâfat verile- umum jandarma kumandanlığını; yaslı mütaleaları nazara ölMarak tanzim edilmiştir. Zabıt varakası nümünesi: İ Suçun mahiyeti, 2 Suçlunun hüviyeti, ve itimat fevkalâde idi. Çünkü © 2a- mana kadar çocuklarımı hiç kimseye emniyet etmiyen bu anne ona emni- yet etmişti. Dört gölge karanlıkta kayboldu . Bünler iki çocuk, mürebbiye ve Fersen idi. Kraliçe kapıdan onları selâmetledikten sonra sanki hiç bir $ey olmamış gibi salona döndü. Ve — Bilmem, nasıl yetişeceğiz? Di- yor, teşrinievvelin ilk haflasma ka dar malların ticaret odasındaki ser- gi komitesine teslim edilmiş olması lâzımmış... Çocuklarım bu kadar kı- sa bir zamanda hazırlanmalarına pek te imkân görmüyorum. Bununla be- raber, sergide bizim mektebin de mutlaka bir köşesi olmalıdır. #regi, hüviyeti, âdregj, edilecek €- cektir!. Sergiye Kabul #erlerin çeşidi çoktur. El trikotaj ları, dantel ve oyadan başka çinici- lik, oymacılık, plâstik eşya, Mermer işleri, kundura, kadın terzi ve gap kacılık mamulâtr, düğme, sedef işle- meleri, kuyumculuk işleri, saraç €9- yas, küçük el dokumacılığı, oyuncak eşyası, sergide yer tutacaklar arasm dadır! Kızılay Kadınları Çalıştırma Ce miyeti ile Esirgeme Deresi, sergi için büyük hazırlık yapıyorlar. Ofis Dühma Akil Emrullah ile Salâhattin Refik, hazırlanan elişlerini tetkik et- mek üzere bugün Kız san'at mektep- — Bakmız, bü “Çin köşkü, deni- len resimlerle süslenmiş bir bluz. Bu da son senelerde moda olan Ru- men bluzu... Ve bu arada, birkaç eski oya çıka- riyor: — Bir gayemiz de, eski Türk oya- cılığını ihya etmek olmalı, diyor, vak | tile ninelerimizin namaz bezlerine ve yemenilerinin kenarma işledikleri öyaya asri bir kullanış yeri seçmek ister. Biz, bunu düşünerek, oyadan göğüşlere zarif çiçekler işletiyoruz. Vaktile ne güzel oyalar yaparlar. dı. Şimdi de az çok bu iş Üzerinde Daha olmazsa, evvelce çocukların yaptığı işler arasından en muvaffak olanları seçerek göndereceğiz. Bugünler, sergi münaâsebetile, kız san'at mekteplerinde dehşetli bir fa- aliyet göze çarpıyor. Yalnız kızlar değil, evli barkir bayanlar bile ser - giye bir şeyler yetiştirebilmek gay - retile çalışıyorlar, İktisat Vekâleti, hiç şüphe yok ki, küçük el emeklerine yer veren bu sergiyi açmakla memlekette ölü hale gelen lanmasına yol açmış oluyor . içük san'atlerin, yeniden can Salâhattin GÜNGÖR Suçlunun yakalandığı seat, Suçun işlendiği yer, Suçun işlendiği tarih, Suçun maddi subut delilleri, Vak'a mahallinde suçun İşlen. diğine dair görülen izlerin mahiyeti, Bu zabıt varakası huzurunuzda tanzim edilerek milpderecatin va - kıf olduktan sonra imzalanfıştır. Zabıta memuru © Zabıta memuru Suçlu Suçtan zarar gören Şahit Şahit (Şahit SON Şahitlerin hüviyeti, sdr€si, ya. kağpimibağ devam etti, Halinde hiç! ir heyecan ve gayri tabiilik yoktu. Fersen çocukları eski bir arabayn bindirdi, Onlar da hemen uykuya daldılar, Bir başka arabada kraliçenin oda hizmetçileri vardı. Karanlıkta bekli. yorlardı. Saat on bir olmuştu. Tehlikeli dakikalar yaşanıyordu. O gece kraj- la beraber kaçacak olan Kont de Provans ve zevcesi de sarayı terket. tüler. Kraliçe ve görümcesi Madam Elizabet odalarına çekildiler, Şüp - heleri gidermek ve tabii bir tavır ta. kınmak Üzere kraliçe soyundu ve Asadolü 94 60 m İLİM Sirketi Hayriye Tramvay Bomonti Ni Terkos ve Aslan Çimento Merkez Bankası Osmanlı Bankası Sark Merkez Eczanesi Mısır tahvilleri 1896 1903 u 1911 108 e Un 7 peni Tahvilât i Rehtam K 102 06 40,95 Anadolu 1 ve TI kupon kesi; || 1040 Ni mi 14,50. 0375 Mümessil

Bu sayıdan diğer sayfalar: