February 25, 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

February 25, 1938 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CİNAYET: Uvey Kız Öldüren Babanın Mu ını Vurup hakemesine Başlandı Dün ağır cezada, yazın üvey kızı Reyhanı öldüren eski maarif memur larından Cevadın muhakemesine baş lanmıştır. Muhakemenin yapılacağı | nı haber alan meraklılar daha evvel- den mahkeme koridorlarını deldur - muşlardır. Celse açılır açılmaz polis ve jandar- ma hususi tertibat almış, mahkeme sa Jonuna istiabından fazla dinleyici bi- rakılmamıştır. İki jandarma, mevkuf Cevadı suçlu yerine geçirmiştir. Cevat, zangır zan- gr titriyordu. Reis, iddianameyi okuttuktan son- Ta şahitlerin dinlenmesine başlanmış tır. Mübaşir, “Sabiha,, diye seslendi, içeriye zayif, renksiz bir bayan girdi. Ağır ağır yürüdü, ağlıyordu. Cevat, bu bayanı baştan aşağıya süzdü, çe- nesi titremiye başladı. Cebinden mendilini çıkardı, o da ağlıyordu. Kadıköyünde Yeldeğirmeninde Mi- sak sokağında 24 numaralı &vde otur. duğu tespit edilen Bayan Sabiha, ölen | kızın annesi idi. Rels sordu: — Siz kızın annesisiniz. Şahadet| edecek misiniz? Bayan Sabiha, yaşlarını mendiline | içirerek: — Evet bildiğimi söyliyeceğim, dedi ve anlatmıya başladı: — Cevat benim zevcimdir. Evvelce maarif memuru idi. Hâdiseden birkaç ay evvelden itibaren işi sarhoşluğa vurdu, her gün içiyordu. Kızım, Rey- han 17 yaşlarında idi. Hâdise günü Halkevinde açılan daktilo imtihanı- »! kazanmıştı. Saat beşe doğru eve döndü. Kızım, şununla, bununla gez- mezdi. Hayati isminde bir gençle ni- şanlıyacaktık. dın akrabasından, şef dötren Sudi de bize geldi. Ben Cevadın yaptıkların- dan sıkıldığım için ayrı yaşamıya ka» Tar vermiş ve mahkemeye de müra- caat etmiştim. Biz, bahçede çocukla- Tımla beraber oturuyorduk. Saat 19,5 sularında Cevat geldi, yine sarhoştü. Parası yokmuş. Sudiden 25 kuruş is- tedi. Rakı aldıracaktı. Ben itiraz edi- yordum, O dinlemedi, çocuğa rakı al dırttı, içti. Sudi, rahatsızdı. Odası- YARALAMA: Meyvahoştaki Karpuz Sergisin- de Yaralama Dün ağır ceza mahkemesinde ge - çen sene karpuz mevsiminde Meyva- hoşta geçen bir yaralama hâdisesinin tetkikine başlanmıştır. İddia şudur: Meyvahöşta kavun, karpuz sergisi bulunan İsmail, bir gün Rumelinden ve Anadoludan gelen karpuz ve topa» tan kavunlarını sergiye yığarken komşusu Hâmidin sergi yerine ot yığ- dığını görmüş ve bunun kaldırılması» | nı İstemiştir. Hâmit bundan muğber olmuş, bıçağına sarilarak eğilmiş bir vâziyette kavun istif eden İsmaliin arkasından gelmiş, kamasını kalçala- rına sokmıya başlamıştır. İsmail ka- masını daldırıp çıkarırken de: — Seni öldürmeyip te kimi öldü- reyim, demiştir. Dün mahkemede birçok şahitler dinlenmiş, hepsi de hâdiseyi davacı- nın şikâyetine uygur bir şekilde izah etmişlerdir. Suçlu ise: — Bunların hepsi İsmailin maaşlı adamlarıdır. Eğer onun istediği gibi şahadet etmezlerse ekmeklerini ke - ser, demiştir, Muhakeme, gelmiyen şa hitlerin çağırılması için başka bir gü ne bırakılmıştır. HALK OPERETİ 25-2-38 akşamı Şehzadebaşı TURAN TİYATROSUNDA ENAYİLER m mmm ERTUĞRUL SADİ TEK Tiyatrosu Jesine imza atmasını teklif etti. Sudi: — Şimdi yorgunum yarın konuşu- vada “Sudi rahatsızdır. Onu serbest dim. Cevat, ateş gibi parladı, külür- ler savurdu ve: — Sen... Kızına karış, ders ver Bana değil... Dedi. Kızım Reyhan mut fukta idi. Cevadın kendisine yaptığı küfürleri duymuştu. Yanına geldi ve sordu: — Sen benim ih babamı nim fenalıklarımı nerede gördün? Bu mukabele onu kızdırdı, içeride masanın üstünde duran sustahyı kap- tığı gibi Reyhanın üstüne atıldı. Sol elile saçlarından vapıstı. Ve sarlığa dayıyarak kızımın kalçalarına bıça- ğını daldırmıya başladı. Ben diğarıya fırladım, kapıyı açtım, avazım çık- tığı kadar haykırdım. Bekçi, polis gel di. Cevat, kendinden doğurduğum üç yaşındaki çocuğumu çırılçıplak ku- .cağına basarak evden çıkıp gitti. Kı. zım hastaneye kaldırıldı ve orada öl dü. Bundan sonra, reis suçluya bir şey söyleyip söylemiyeceğini sordu. Ce- vat sağına, soluna, arkasına dönerek ürkek bir vaziyetle etrafını tetkik et- miye başladı. Reis Refik, niçin böyle yaptığını sordu. Cevat cevap verdi: — Korkuyorum, Bay reis. Reyhanın akrabası beni adalet önünde vuracak larını bana söylettiler. Beni burada ÖĞÜN EEŞİKLESMİS çün ayiran Ben dört dıvar arasında kaldım. Bu zavallı kadın da akrabaları tarafın - dan tehdit edildiği için böyle yalan söylüyor. Zamanı gelince her şeyi söy liyeceğim. Bundan sonra şahit Sudi, bekçi Hurşit, bekçi Hüseyin Yılmaz, ev sa- hibi Bayan Feriha, polis Ahmet te dinlenmişlerdir. Gelmiyen şahitle- rin çağırılması için duruşma talik e- dilmiştir. HUKUK: Anasını İnkâr Eden Papazın Muhakemesi Asliye üçüncü hukuk mahkemesin- de, dün, Büyükada kilisesi papazı Koço Kostantin tarafından açılan a- nalığı inkâr davasına devam edilmiş- tir. Kendisinden dava edilen Madam Kajyopidir. İddia da şudur: Madam Kalyopi, o mahkemeye ve sonra da icraya müracaat ederek oğ- lu Koço Kostantini ayda 7,5 lira na- faka vermiye mahküm etmiştir. Hal buki, papaz Koço Kostantin: — Bu benim anam değildir. Beni Darüleytamdan almış ye nüfus kâğı- dıma da kendi ismini yazdırmış ve a- na olarak göstermiştir. Halbuki, a- nam ölmüştür. Nafaka vermiye mec bur değilim. Benim de çoluk çocu - Zum vardır, demiştir. Mahkeme, geçen celsede Patrikha- neden vaftiz kâğıtlarını istemiştir. Dün gelen cevapta Koço Kostantinin anasının öldüğü söyleniyordu. Kum- kapı nüfus kütüklerinde ise diri gö- züküyordu. Mahkeme iki celse evvel babası Koço Kostentin ile Kalyopi- nin ana oğul olup olmadıklarını kan larım tahlil etmek suretile tespit et- mek üzere tıbbiadli işleri müdürlüğü ne göndermişti. Dün, mahkemeye ge len cevap okundu. Müessese, kan tahlili suretile hü- küm verebilmek için babasının da bu lanması lâzımgeldiğini söylüyordu. Madam Kalyopi cevap okununca: — Babası Selânikte hapisanede - dir. Oraya kadar gidip getireceğim Pazartesi: (KADIKÖY - SÜREYYA) Sinemasında: o SEFİLLER ve beni inkâr eden bu oğlana anası na çekildi, yatacaktı. Cevat ta odası- na girdi. Biraz sonra Cevat Sudinin kapısını çaldı. Bir Sunturalo mese- Tuz, diyordu. Ben çocuklarımla bera- ber ev sahibimizin bize vereceği bir- kaç odaya geçecektik. Onun icin kun- turatoya ihtiyacımız yoktu. Ben Ce- bırakalım da yarın konuşuruz, de - Mahküm Burada Ele Geçti Yıllardanberi aranan hapisane kaç kanı ve azılı bir hırsız evvelki gece Rumelihisarında yakalanmıştır. Hâ- dise şöyle olmuştur: Rumelihisarında devriye gezmek - te olan zabıta memurları Mustafa is- minde birinin evine girmiye uğraşan bir adam görmüşlerdir. Meçhul hır- sız, polisler tarafından görüldüğünü anlayınca kaçmıya başlamıştır.“dur!,, | emrini de dinlemeyince, havaya bir iki el silâh atılmıştır. Yine durmıyan ve bilâkis daha süratle koşmuya baş- yan meçhul adam, nihayet topuğun dan vurulmuştur: Yaralandıktan son- ra yukalanan hırsız, adının Plevneli Mustafa oğlu Hüsnü olduğunu, evden eşya çalmak istediğini söylemiştir. Fa kat, tahkikat derinleştirilince, bu ada man İbrahim oğlu Halil İbrahim oldu ğu ve hırsızlıktan mahküm olarak Bursa hapisanesinde yatarken bun - dan bir sene evvel kaçtığı tespit edil- Müddeiumumi muavini Feridun, dün Halil İbrahimi tevkif ederek ce- za evine göndermiştir. Bir Şilep, Dört Motörü Birden Hasara Uğrattı İ Dün sabah Haliçte bir şilep dört İ motöre birden çarparak hasara uğrat mış, bir kayığı da parçalamıştır; — * Sabah saat 6 da köprü açılmış ve Haliçten çıkacak gemiler harekete geçmişlerdir. Bu arada Barzilay kum panyasının İkbal vapuru da ü nün geçit yerine doğru gelirken, kuv vetli esen poyraz rüzgârı gemiyi ala- rak, Haliç vapurlarının köprü iskele İsinde ilk seferine hazırlanan vapura İyaslamıştır. Buradan kurtulan gemi, İyine rüzgürin tesirile balıkhane iske| lesi önlerine sürüklenmiş ve burada Şakir kaptanın “En sevimli,, , Hüse-| yin kaptanın “İhsaniye, , Bayramın (Hüsniye, ve Eyüp kaptanın motör lerine bindirmiştir. Bu arada Salihin kayığı da parçalanmış ve batımıştır. Salih denize düşmüş ise de kurtarıl. mıştır. nan Bayrama ait çuvalcı dükkânının | iki bin İireya sigortalı oldulu anla - şılmuştır. Yangının nereden ve nasıl çıktığı lahkik olunmaktadır. . Vatman Mustafanın idaresinde- ki Şişli - Tünel hattında işliyen tram vay arabası ile vatman Ömer Lütfi - İnin idaresindeki tramvay Şişlide, ma kasçı Cemalin yanlış makas açması üzerine çarpışmış, her iki araba da basara uğramıştır. MÜDDETUMUMİRTE Yeni Üsküdar Müddeiumumi. Üsküdar müddeiumumiliğine ta - yin edilen Rize ceza hâkimi Bay Nu- ri Temizer, İstanbula gelmiş ve yeni vazifesine başlamıştır. Kıymetli bir idareci ve hâkim olan Bay Nuri Te- mizere yeni vazifesinde de muvaffa- kayetler dileriz. Bursaya Gönderilen Mahkümlar İstanbul hapisanesinden 25 mah » küm dün Bursa hapisanesine sevke- dilmiştir. Hapisanenin yıktırılmasına başlanması için bugün yarın emir.gel mesi beklenmektedir. Hâlen İstanbul hapisanesinde 500 mahküm vardır. Diğer mahkümların da kafile kafile diğer Anadolu hapisanelerine gönde- rilmesi için hazırlıklar yapılmakta- dır. aralık Madam Kalyopi mahkeme sa- lonunda papazın boynuna sarılarak hüngür hüngür ağlamıya başlamış - tar: — Oğlum, ben sana'göğsümden süt vererek büyüttüm. Sen beni nasil in- kâr ediyorsun 7,5 lira için insan ana- sını inkâr eder mi? Ben o parayı da almıyayım elverir ki, sen beni inkâr ötme, papazsın günahtır, demiştir. Ko ço, Kostantine anasının boynuna zin- «ir gibi dolanan ellerini çözmiye ça- lışarak şöyle cevap vermiştir: — Mayır, sen benim anam değil sin. Hâkim, iki tarafı sükünete davet! etmiştir. Reis, polis vasıtasile iki tara fı dışarıya çıkartmıştır. Patırtı devam ettiği için, polis onları adliye binasın dan dışarıya çıkartmıştır. Muhakeme, ir gün kalarak İstanbuldan ayrık birkaç defa geldiğini, fakst müddet kalmak üzere tekrar gelmek istediği rupa siyâseti ve Uzak Şark işleri et- rafında şunları söylemiştir. riciye Nazırı Eden arasında ile anlaşmak o meselesinden ihtilâflar çıkmıştır. Çünkü, Eden'e göre, İtalya sözünde durmıyan mem lekettir. Ona dostça el uzatmak, bu gün için yerinde bir hareket olmaz Chamberlain ise, daha başka tür- büyük bir anlaşma yapıldığı takdirde | İn- giltere ale; propagandalar HIRSIZLIK: Bir Hırsızlık Suçlusu Balıkesirde Tutuldu İki sene evvel Üsküdarda Körbağlı mahallesinde $ numaralı evde oturari Yesamedirimaştr ul vu nk rafından yapıldığını tespit etmiş, Ali, faneye gönderilmiştir. ÜNİVERSİTEDE: İsveçli Profesörler ği verilmiştir. caktır. yı kabul eden üniversite talebeleri, ni anlatmıştır. Münir Nurettin Konseri rada merhum Zekâi Refik Fersan, Reşat ceklerdir. DRAM KISMI Saat 20,30da BİR ADAM YARATMAK ? perde —ğ.— KOMEDİ KISMI nüfus dairesinden kayıt suretinin ge- tirtilmesi için 24 marta talik edilmiş olduğumu göstereceğim, demiştir, Bir tir, Saat 20,50 da SÖZÜN KISASI 4 perde komedi İngilterenin Temyiz Reisi Şe hrimizde Kont Dunedin muharririmizle görüşüyor İngiltere temyiz mahkemesi reisi Kont Dütedin, şehrimize gelmiş ve mıştır. Kont Dünedin, kendisiyle gö rüşen bir mubarririmize, Türkiyeye uzun i söylemiş, İngiliz kabinesin den Eden'in çekilmesi, bugünkü Av — Başvekil Chamberlain ile Ha- İtalya lü düşünmüştür. Ona göre, İtalya ile ğin Bahkesirli Ali oğlu Mehmet ta- Balıkesirde yakalanarak dün İstanbu la getirilmiş ve müddelumumiliğe tes Yim edilmiştir. Esasen hakkında tev- kif müzekkeresi kesilen suçlu tevki- Şehrimizde bulunmakta olan İsveç profesör ve doktorları şerefine dün| Üniversite tarafından bir öğle yeme # Hukuk Fakültesinde doktora imtihanlarına dün de devam edilerek neticelendirilmiştir. İmtihanların ne İ ticeleri birkaç güne kadar belli ola - İstanbul afle anketinde çalışma | dün İktisat Fakültesi dekanının baş- kanlığında son bir toplantı yapmışlar dır. Dekan, anketin nasil yapılacağı- Münir Nurettin bu mevsimin ikin- ci konserini İ mart salı akşamı saat 21 de Fransız Tiyatrosunda verecek- tir. Konserin programında klâsik e- serler büyük yer tutmaktadır. Bu a- Efendi, Şakir Ağa, Dede Efendi ve Hacı Arif Be- yin eserleri mevcuttur. Bundan baş- ka yeni bestekârların seçilmiş bazı parçaları ve halk türküleri de vardır. Konsere Bayan Fahire Fersan, Bay Erer, Cevdet| Kozan ve Fevzi Aslan iştirak ede-| İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları duracak, samimi bir dostluk ve iş birliği başlıyabileğektir. İngilterede | ber iki devlet adamının da büyük ta raftarlârı vardır. Ve Edenin istifası, mühim skisler yapacaktır. Uzak Şark hödiselerine gelince; bugünkü vaziyete göre, Japonların çok muntazam ve tam teçhizatlı kuvvetleri karşısında Çinlilerin istik lâllerini müdafaa edebilmeleri pek makul olmiyan bir temenniden iba- ret kalır. İspanya hâdiseleri, ilk gün lerindenberi, İngiltere için her ba- kımdan bir endişe kuynağıdır. İngi- liz siyaset adamlarına göre, İspan- yada faşist bir devletin teşekkülü İngilterenin menfaatlerine (o aykırı| dır. İngiltere, İspanyada tam bir ko- münist hükümetinin kurulmasını da istemez. Hülâsa; bugünkü İspanya işleri, İngiltere için, arkasından ne çıkacağı belli olmıyan bir kara bulut gibidir. ŞEHİR PLÂNE Valide Hanı, Ayın 18 inde Yıkılacak Eminönü meydanının açılması İşi- ne, evvelâ, Evkafa ait olan ve Vi de Hanının bulunduğu adanın İstim cıya kadar da diğerlerine sit forma- litelerin bitirilmesi kararlaştırılmış- tar. Bu ada için Evkafla belediye ara- sında geçen müzakereler müsbet su- rette bitmiş ve bir mukavele yapıl- mıştır. Bunun üzerine belediye reis- liği tarafından verilen bir emre gö re, Eminönü Ookaymakamlığı Ve ilde hanile müştemilâtında otu - ran kiracılara tebligatta bulunmuş ve işgal ettkileri yeri en geç 10 Mart akşamı boşaltmış olarak Belediyeye im eylemeleri, lâzım geleceğini bildirmiştir. Valide hanı 10 Marttan sonra bir müteahhide verilecek ve ayın 18 inde yıktırılmıya başlanacaktır. Han yıkılırken seyrüsefer işleri- nin aksamaması için Eminönünden dönen tramvaylar Sirkeciye kadar gelecekler ve Sirkecide manevra ya- pacaklardır. Fenerbahçenin İmar Plânı İmar plânının tatbik edileceği yer lerde bulunan Hazine ve Evkafa ait arsaların tamamiyle parasız olarak ve üzerinde bina buluduğu takdir. İde yalnız binaya ait istimlâk parası- mn Belediyece ödenmesi kanun ica- bıdır. Fenerbahçenin imar plânı şe- hir plânından ayrı olarak mevzii ma- hiyette hazırlanmış ve derhal tatbik mevkiine konulmuş olduğundan Fe nerbahçede bulunan bu kabil arazi de Belediyeye geçecektir. X Geçenlerde alâkadar makam- larca tetkik edilmek üzere Ankarays götürülmüş olan İstanbulun müstak- | bel imar plânının avanprojesile ma- ketler dün Belediyeye geri gönderil- miştir, TOPLANTILAR e DAVETLER 6 Bugün: Kadıköy halkevi salonunda bügün saat 21 de Behçet Yuzer tarafından "Şiirler, mev gulu bir konferans verilecektir, Herkez ge lebilir, Hafta içinde: k Pazar günü sast 15 te Şişli balkevi sa lonunda “Okullarda inzibat ve ceza mese | leleri,, mevzuu üzerinde & münakaşalı bir | toplantı yapılacaktır, Bu toplantıya, yalnız öğretmenlerle pedagoglar, urun ve ilk tedrisat müfettişleri, mektep müdürleri, ga Zeteziler davetlidir, Çocuk velileri de bulu mabileceklerdir. İ musikisi ve halk İstanbul radyosu: ÖĞLE NESRİYATI: 120: Plâkla Türk munikisi AKŞAM NESRİYATI: 18,30: Plâkla dans musikisi, 19,00: Kon Ali Kâmi Akyüz (Çocuk terhi- nı Beyoğlu Halkevi gö hu tarafından bir temsil, 1955: Borss ha berleri. 20,00: Vedin Roza ve urkadağ- muskisi ve halk ragoru, 2033 O mer Rıza taralından aparça söylev, 2035 Muzaffer ve arkadaşları tarafmdan Türk darı, (Saat ayarı), 21,15: Mustafa ve arkadaşları tarafin dan Türk musikisi ve halk şarkıları Orkestra: 1 Tahaikoveky: La belle au bota dörm ant 2 — Liszt Rhapeodle o, 23 — Vel dtenfel: Estudlantin avslse, 4 — Stolr Merehen der İnğend. 2245: Anns haber leri. 23,0: Plâkla sölolar, Opera ve ©- peret parçaları, 2120: Son haberler ve ertesi günün programı. 23.30: SON. Ankara Radyosu: ÖĞLE NEŞRİYATI: 1230-1250 Muhtelif pifk meşriyatı, 12,50-14,18: Plâk: Türk musikisi ve balik şarkıları. 13,15-13,80: Dahili ve harici ha berler. AKŞAM NEŞRİYATI: 18,30.15,39; Plâk neşriyatı. 18,33-1,00 İngilizce dere Arime İpek. 19.00-10.80 Türk musikisi ve halk şarkıları (Hn lük Recai ve ârkadaşları) 19,30-10, Sant yarı ve araşçı reşriyat, 10,45-20, 15; Türk musikisi ve halk şarkıları (Ne rhe ve arkadaşları) 20,15-20,30: Kons ferâns: Parazitoloğ Nevzat. 20.30-21.00 Saksafon solo: Nihat Evengin 31,00-21,15 Ajans haberleri 21,15-21,55: Karışık plâk neşriyatı, 2158-2200: Yarınki prog rum ve İstiklâl margı, SENFONİLER 12,15 Roma kisa dulgam: Senfonik konser. 91 Varşova: Leh #iharmonisi, 22 Milâno, Terino: Senfanik konser (So- Ust piyano ile). 22,15 Berlin kısa dale yası: Neşeli nenfonik musiki, HAFİF KONSERLER 8,45 Paris Kolonyak Plâk musikisi. 7. 10 Berlin kisa dalga: Neşeli musti. (8,1: Devamı) 1030 Berlin kisa del» 4: Bando truzika, 10,30 Paris kısa dale gası Plâk. 13 Berlin kısa dalgası Hafif musiki, (14.18: Devrmı). 13,15 Bükreş ; Ghlza orkestrası, (14,80: Devamı). Berlin kısa dalgası: Korü kor ma, Bark: Çöcük koromı, 17“ Berlin kı Peşte: Polis bandosu. 10.50 Berlin kısa dalgası: Halk müsikisi 20 Herlin kısa dalgası: Mutiki ve mizahi karışık prog- ram, 20,10 Bükreş: Mandolin konseri, 20,10 Lâypzlır: Mandolin orkestrası, sak» sefon takımı, ır korosu. 20,30 Milâ- arışık musiki, 21,30 LAyp rig: Venedei'ten karısık havalar, 2145 Berlin kısa dalgas Potedam şehri prog ramı, 2330 Lâypzip Cenub roüsikisi (Sopran. Erna Sack'ın iştirekile). OPERALAR OPERETLER 17 Berlin kısa dalga: Donizetti'nin eserlerinden opera papurisi, 13,15 Roma kıra dalgası: Opern havaları, 2040 Peş- te: Operadan maki 20,45 Bükreş: Mas- cagni'nin “Cevallerin Rusticana" opere st ve sonra Leoneavalio'nun Palyaço 0- perası, 22 Roma, Bari: Operet musikisi, RESİTALLER 1145 Berlin kısa dalgösr Alman sare kıları, 18,19 Varşova: (Atinadan Beyrü- ta kadar isimli şarkılı program. 18,30 Ro ma kın dalfası İtalyan halk şarkıları. 10,10 Varşova: Piyano - keman konseri, DANS MUSİKİSİ 18,16 Milâno, Torino, 19/10 Varpo- va: Caz musildisinde piyano ve konser, 23,30: Florans, Napoli, 24,15: Milâno, Torino, MUHTELİF 19,19 Roma kısa dalgası: Arspça mu- sikili neşriyat, 20,35 Beri: Türkçe haber ler ve çocuklara öğütler. 21,15 Bari: Rum ca haberler ve Elen sikizi, mma | MART SALI MÜNİR NURETTİN KONSERİ Fransız Tiyatrosunda Biletler Beyoğlu Ağacami PHİ- LİPS RADYO mağazasında s&- tılmaktadır. Bu zene görebileceğiniz en son FAKAT EN GUZEL FİLMLERİ “) LOREL HARDİ FAKA BASMAZ

Bu sayıdan diğer sayfalar: