January 21, 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

January 21, 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Muhlis Tümay Bir ağırceza reisi Komisyonu teşkil eden milletve- killerinden iktidara mensup olanlar arasında da hakikaten itimada şayan olanların bulunduğunu görmemek im- kânsızdı. Bunların içinde öyleleri var- dı ki kanaatinin aksinin altına, kelle- sini kesseler imzasını basmazdı. D.P. Halil li komısyon azaları şunlardı: Özyörük, Müfit Erkuyumcu, Ihsan Akturel Arif Güngören, Mehmet Ali Sebük, Abdülkadir Eryurt Husrev UÜnal, İsmail Hadımlıoğlu, Vacid A- sena, Şevki Ecevit, Cevat Ülkü ve Hamid Şevket İnce. Bu listeye ba- kanlar, yukardaki satırlarla kimle- rin kastedilip kimlerin kastedilmedi- ğini kolaylıkla ayırdedebilirler. Za ten her şey şahıslardan ziyade takip edilecek usule ve en mühimi niyete bağlı kalacaktı. Gerçi bakanlardan bazılarının sırtını sıvazlayıp "boşver" diyenler çıkmıştı ama, bunların ko- misyona hâkim olup olamıyacakları henüz belli değildi. Sarol işi Grupta Üç bakan hakkında tahkikata bas- lanırken sabık Devlet Bakam Dr. Sarol hakkındaki sözlü sorunun da veren: İzmir Milletvekili Pertev A- rat - D.P. Grupunun önümüzdeki sah günü yapılacak toplantısı gündemine alınması kararlatıyordu. Grupta ev- velâ karışıklık olmuş, bazı milletve- killeri Dr. Sarol partiden ihraç olun- duguna göre onu alâkalandıran soru- n D.P. Grupunda konuşulmasının dogru olmıyacağını ileri sürmüşlerdi. Nihayet uzun münakaşalardan sonra, Dr. Sarolun ne de olsa bir D.P. baka- nı olarak icraatta bulunduğu düşü- nülerek takririn gündeme alınması kararlaştı. Fakat ikinci bir mesele daha vardı. Sarol, Grup toplantısına AKİS, 21 OCAK 1956 katılıp kendisini müdafaa edebilecek miydi? O mesele de şiddetli tartışma- lara yol açtı, fakat bir karara varıla- madı. Genel İdare Kurulunun fikri alınacaktı. Türk Sesi gazetesi sahibi sabık bakan hakkında bir Meclis tahkikatı önergesi yoktu. Sözlü soruyu hükü- met adına yeni Devlet Bakanı Emin Kalafat cevaplandıracaktı. Bu cevap üzerine müzakere açılacak, eğer Grup tatmin olunmazsa ve ortada bir yol- suzluğun bulunduğu anlaşılırsa Mec- lis tahkikatına gidilebilecekti. Hem bu sefer ortada reddi imkânsız delil- lerde vardı. Türk Sesi gazetesınde “Dr. Sarolun bu gazeteye ne mâna, ne madde olarak hiç bir ilişiği yok- tur" ve "bu gazetenin Dr. Sarola ki- ralanacak bir sütunu mevcut değil- dir" diyen ilânlar ve Beyoğlu Dör- düncü Noterliğinin mahzenlerinde as- h bulunup Dr. Sarolun bu gazeteyle hem mâna, hem de madde alâkası olduğunu ispat eden mukavelename... Dr. Sarol fazla ilân, fazla kâğıt almış veya almamış, matbaasına ka- çak kat yaptırmış veya yaptırmamış.. Bunlar hep, açılacak tahkikat sonun- da anlaşılacak meselelerdir. Eğer sa- bık Devlet Bakanının gazetede o İ- lanı neşrettirmeyip noterde o muka- velenameyi imzalamadığı sabit olur- sa elbette ki hiç bir tahkikata lüzum kalmaz. Ama bu delil iptal edilme- dikçe D.P. Grupunu tatmin imkansız hal alır. Bu arada bazı "yüksek ç re" lerin sabık ideal arkadaşı hakkın- da tahkikat açılmasını sureti katiye- de önlemek istedikleri hatırdan çıka- rılmamalıdır. D.P. Grupu umumi efkar önünde yeni bir imtihanı salı günü verecek- tir. Basın Hasanın böreği Bu —haftanın başında pazartesi gü- nü, saat 17.25 de Türkiye Büyük Mıllet Meeclisinin yeni Başkan vekili İhsan Baç kampanayı çalıp ta celse- yi tekrar açtığında milletvekillerine ayrılan sıralar pek tenhaydı. — Yeni Başkan vekili bir saat kadar evvel, ekseriyet bulunmadığından toplantı- ya ara vermiş, fakat verdiği on daki- kalık aradan sonra elli dakika da ekseriyet beklemişti. Ekserıyetın ge- lip gelmediği meşkukt ama, görüşü- ecek olanlar sözlü sorulardan iba- ret bulunduğundan İhsan Baç yokla- ma yaptırtmaya lüzum görmedi. Doğ- rusu istenilirse, gelmiyenler hata et- mişlerdi; Bira kürsüden pek istifadeli bazı hakikatleri dinlemek fırsatım ka- çırdılar. Mesele, resmi ilânlar mese- lesiydi. Salon tenhaydı ama, Sırrı Atalay'- ın sorusunu cevaplandırmak üzere kürsüye çıkan Devlet Bakanı Emin Kalafatın verdiği ilk rakkamlarda dehşetli bir uğultu yükseldi. Bu ara- da "Maaşallah.. Maaşallah.." sesleri işitiliyordu. Emin Kalafatın okuduğu, 2 Mayıs 1954 ten (Büyük seçimlerin YURTTA OLUP BİTENLER günü) 12 Kasım 1955 e (Dr Müker- rem Sarolun Basın işlerini tedvire memur Devlet Bakanlığından çekildi- ği gün) kadar muhtelif gazetelere resmi ilân karşılığı olarak Devlet ta- rafından ödenen paraydı. Bu müddet zarfında adaki — gazetelere 2.419.881 lira 73 kuruş, İstanbuldaki gazetelere 5.166.363 lira 98 kuruş, İz- mirdeki gazetelere 1.018.969 lira 87 kuruş ödenmişti. Mecmu miktar 8. 604.466 liradan, ibaretti! Fakat mil- letvekilleri, bahis mevzuu milyonlar mılletın parası olduğundan birer "000!." çekmekten kendilerini alama- dıdar. Fakat asıl "000!." ları biraz sonra çekeceklerdi. Zira Sırrı Atala- yın ikinci sorusu hangi gazetelere ka- çar liralık resmi ilân verildiğine da- irdi. Emin Kalafat Ankara gazetele- rinden ışe başladı ve evvelâ ağababa Zafer'e ödenen meblâğı udu : 1.048.310 lira ve 75 kuruşcuk' Keskin bir uğultu, Meclisin muvafık sıraları dahil, salonu doldurdu. f. Niha' d Erimin meşhur Halkçı'sı takip etti. Devlet Bakanı bu gazeteye res- mi ilânın 1955 şubatı ile aynı senenin temmuzu arasında verildiğini tasrih ederek meblâğı bildirdi : 103.927 lira ve 20 kuruşcuk! "O00:" sesleri bu se- fer bilhassa muhalefet sıralarından yükseldi. İhtimal ki, C. H. P.li mil- letvekilleri bu 100 bın liranın öden- dıgı müddet içerisinde Halkçı gazete- sinin yaptığı hayırhah neşrıyatı ha- tırlamışlardı. Altı ay içinde 100 bin lira, pek çok şeyi izah edebilecek bir rakkamdı Nitekim bu izahatı, Sırrı Atalay biraz sonra verdi. Bu arada Devlet Bakanı devam ediyor ve bazı gazete isimleriyle bazı yüksek meb- lağlar okuyordu. Bakındı hele, mil- letvekillerinin şu içinde yaşadıkları başkentte ne gazeteler çıkıyormuş ta kimsenin haberi yokmuş.. Daha dog- Emin Kalafat Gözde bakan

Bu sayıdan diğer sayfalar: