14 Nisan 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

14 Nisan 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 27
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Zeki, kültürlü kadın Acaba mes'ut mu ? Konuşmaktan ziyade dinlemesini bi- lirdi. Fakat yerinde kullandığı tek bir cümle ile erkekler, onun bir çok mevzularda hiç de cahil olmadığım derhal anlarlar ve bu bilgisinden do- layı ondan kaçmaz, ona yaklaşırlar- dı. Onun en çok dikkat ettiği şey, erkeklerin sahasına tecavüz etmeden kendi sahasında, her şeyi yaparak, yaşamaktı. Vakıa onun mantığı ba- zen bir erkeğinki kadar sağlamdı. kat o bu sağlam mantığı, otomo- bılın yedek lastiği gibi, ancak pek lüzumlu anda kullanırdı. Hele sevil- mek için ona, hiç mi hiç ihtiyacı yoktu. Erkek zekası — Kadın zekası Aydınlatılması icap eden nokta şu Erkekler zeki kadınlara düş- man degıldıler Bilakis, zekâya zan- nedildiğinden de çok kıymet verirler- di. Ama kadında aradıkları zeka ka- dın zekası idi, erkek zekâsı değil! Erkek zekâsında hâkim olan şey 'mantık, kadın zekâsına hâkim olan şey ise histir. Vakıa kadınlar bu his- se lüzumundan fazla ehemmiyet ve- rir, bazen de bu yüzden aldanırlar. Ama "mantık" da bazen aynı şe- kilde insanı yanıltabılır adın zekâsı daha süratli, daha kavrayışlıdır. Fakat erkek zekâsı gri- bi sağlam ve emin bir zemine dayan» maz. Erkek, neticeye varmak için» mantığın düz ve sağlam yolunu se- çerken kadın aynı neticeye, his yo- lundan sıçramalar yaparak gitmeyi tercih eder. Erkek- zekâsına sahıp olan kadın kuru, sevimsiz, fanteziden mahrum oluyor ve erkekleri cezbedemıyor bi- lakis ürkütüyordu. Dr. Fahri Celale göre, kadınlar sanatçının ilham pı- narı, şaheserlerin asıl mebdei ve da- ha bırçok ve birçok şey idiler. Erkek işine karışmamaları şartı ile.. AKİS, 14 NİSAN 1956 Moda Hazır elbiseciliğin zaferi Paristeki — hazır elbiseciler 955 sene- sinin aralık ayından itibaren 956 ilkbahar ve yaz modellerini teşhire başlamışlardı. Bu modellerin Şubat ayında buyuk terziler tarafından or- taya atılan "yeni çizgilere" tamami- le uygun olarak, daha evvelden ha- zırlanmış olması Pariste, hazır elbi- seciliğe yeni bır taktir notu kazan- dırmıştır. Zaten son senelerde Paris- te, hazır elbiselere rağbet fevkalâde artmış ve hazır elbisecilik, tıpkı merikadaki gibi, büyük hamleler yap maya başlamıştır. Bir kadın, bahar güneşini görür görmez, mu ak, — yeni birşeyler ister, cebinde muayyen bir para var- dır, sokağa çıkar ve vitrinlere baka- rak hayal kurar. Kadınların hayali biraz geniştir. Bazen cazip bir ku- maş onları rüya âlemlerine sürükler, dayanamaz olurlar. Nasıl olsa terzi parası sonradan verilecek değil mi, Öötesi Allah kerim!. Fakat bu hayal âlemine sürükleyen kumaş ekseriya ihtiyaca cevap veren kumaş değildir. Terzi parası ilave edılınce bütçede gedik açılır ve çok zam, n da bu ca- nım kumaş acemi bir terzının ma- kasına kurban gider. Halbuki hazır elbiselerin teşhir edildiği bir salonda kadın kendi hayatının bütün realite- si ile karşı karşıyadır: Vitrinde göz alan şu nefis emprime, ancak böyle bir kokteyl elbisesi yapılınca, birşeye benziyecektir. Halbuki o kumaşı be- ğenen kadın kokteyllere pek gitme- mektedir. Belki biraz içini çeker, a- ma başını çevirir çevirmez karşılaş- tığı bir keten döpiyes onu derhal te- selli edecektir. İşte sabahları büro- Bir rob-manto Bahara uygun “ ği en büyük Yıkanabilir pamuklu Ucuz ve rahat ya giderken giyebileceği nefis bir ta- Hem, sonradan bütçede gedik açabılecek terzi parası da yok, elbi- senin terzi elinde bozulması 1htımalı azır elbiseciliğin kadına verdi- avantajlardan biri de, yakışacak biçimi derhal tecrübe e- derek seçebilmek imkânıdır.. Zaman- boş üzüntülerden ve yorgunluk- lardan yapılacak ekonomi ise aşikâr- Modası geçmeyen elbiseler Hazır elbisecilik modanın bütün ca- zip taraflarını kabul etmekle be- raber, hiçbir zaman acayipliğe ve faz la orijinaliteye kaçmamakta moda hudutları dahilinde adeta kendisine bir klasik sistem kurmaktadır .Öyle ki, hazır elbiseler eskimedikçe, — de- mode olmıyacak kaliteye de haizdir- ler. Varsın dar etek modası alsın yü- rüsün, hazır elbiseciler dar eteği de, bol etegı de, yerinde kullanmak şar- tı ile, gayet cazip modeller meydana getirmişlerdir. Varsın ipekli empri- meler bütün vitrinleri istilâ etsin, ha- zır elbiseciler, yıkanıp ütülenen tiril, tiril duran pamuklulara gene mühim bir yer ayırmışlardır. Çünkü xx. as- rın faal kadını "basma" dan hiçbir zaman vazgeçmeyecektir. Parisin, 956 yazı hazır elbiseleri arasında her kadının ihtiyacına ce- vap verecek tipler mevcuttur. Bahçe elbiseleri İsminden de anlaşıldığı gibi, bu el- biseler sayfiye yerlerinde, deniz ke narlarında, evde ve bahçede bütün yaz rahat rahat giyelecektir. Etek- ler, jüponlarla da kabartılarak fev- kalâde zenginleştirilmiştir.. Gündüz giyilenler kareli, benekli veya çıçekh 27

Bu sayıdan diğer sayfalar: