18 Nisan 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

18 Nisan 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Başbakan, 7 günü yolda ve 4 gü- nü do İspanyada olmak üzere 11 gün memleketten ayrı kalacaktı. ram, mümkün olduğu kadar yorucu olmıyacak şekilde — tertiplenmişti. 7 günlük yolculuk sırasında, püfür pü- für esen Akdeniz havası, Menderes ve beraberindekilere bol bol istirahat imkânını bahşedecekti. Bütün bunlar güzeldi. Ama bir çok kişi, cifte muh- ripti, dostlu ahbaplı seyahatin, ağır bir iktisadi ameliyat geçiren Türki- yeye kaça malolacağını düşünmek- ten kendilerini alamadılar. Dün, Sa- varonayı ve Beyaz treni israf diye tenkid edenler, bugün çifte muhrip- le seyahata çıkıyorlardı! — Yolculuk neden bir uçakla yapılmamıştı ? çağa binmek mahzurlu — sayılıyorsa bir yolcu vapuruyla İspanyaya gidi- lemez miydi? Bunun halkın gözün- den kaçmasına imkân yoktu. Vatan Kadızade — sathına dagılan C. H. P. milletvekil- leri de bu israf şaheserlerini halka anlatmayı elbette unutmıyacaklardı. Tatlı bir yolculuk ürettebatı 15 subay 110 astsu- bay ve 145 erden teşekkül eden Giresun dört ünlük — yolculuktan güneş batarken Barselonaya . Barselonada Franco'nun özel temsilcisi Nazır Pedro Gual Villalbi ve Romadan uçakla yetişen Zorlu ta- rafından karşılanan Menderes ride trenle gidecekti. Deniz yol- culuğu son derece Trahat geçmiş- ti, Menderes, Komondor Albay Fa- hir Karayelin filizi yeşil — renkteki kamarasında kalıyordu. Misafirlerin sıkılmamalarını temin için, en ince teferruata kadar herşey — düşünül- müştü. Kasalar dolusu viski, — bezik takımlarının yanında sinema — bile unutulmamıştı. Amerikan — Haberler Bürosu sinema mevzuunda doğrusu büyük bir gayret göstermiş, gemiye 10 temin edebildiği en eğlenceli film- leri göndermişti Anadolu, Ajansı da doğrusu iyi çalıştı ve tıryakı poli- tikacıları habersiz bırakmadı. Ajans, hergün İstanbul gazetelerinin geniş bir hülâsasını yaptı ve telsizle gemi- ye bildirdi. Bu süratle politikacılar yurtta ne olup bittiğini günü gü nü- ne takip edebildiler. Resmi tez "irti- ca yoktur" olmasına ragmen Nazlı Tlabarın, tıpkı C. H. P. er gibi, aydınları -hem de radyoda'- 'irtica- ya karşı mücadeleye davet ettiğini" hayretler içinde öğrendiler. İnönü- nün 2 Mayısta İzmire — gideceğini duydular. Ama İnönünün İzmir se- yahatini niçin geciktirdiğini anlıya— madılar Anlıyamadıkları için de "safdilliğe" bol bol gülmek fırsatım . Tıpkı vatanda kalanların bettiğini anlıyamadıkları gibi.. lük bir deniz yolculusunun İstanbul- daki bırkaç aylık dinlenme devresin- den çok daha müsbet tesirler uyan- dırması mümkündü, üstelik, Nisan, İspanya ziyaretleri için 1deal aylar— dan biriydi. Ankaradaki İspanya Bü- yükelçisi de, seyahatin başlangıcın- dan birkaç gün önce verdiği beya- natta bu noktayı belirtmeğe bilhas- sa itina göstermişti. ununla beraber Esenbelin ge- miye binerken yapacak bir şey yok" demesine rağmen İspanya sefe- rinin tamamen bir nezaket ve neka- het seyahatinden ibaret kalacağı da söylenemez. Dünya siyasetinin bu- günkü durumunda, iki — Akdeniz memleketinin devlet adamları ara- sında yapılacak — temaslardan bazı ameli faydalar da beklenebilir. Ba- zı anlaşmaların altına imzalar atıla- Zira iki tarafın içinde bulun- bilir. Egeli — Giz — Gündeş — Akşit — Onursal Refakattaki — gözde zevat Deniz havası M illi maçların bile tarihleri bir yıl önceden bilinirken, Akdenizin ö- bür ucuna yapılacak — böyle çifte muhripli bir nezaket ziyaretinin bir- denbire ortaya çıkması çok kimseyi şaşırttı. Gerçi ortada İspanya hükü- meti tarafından yapılmış bir davet vardı ama, vete ne zaman ica- bet edileceği son haftalara gelince- ye kadar belli değildi. Mamafih, gi- dilecek memleketin hayli uşak olu- şu, deniz yolunun seçilmesi ve niha- yet kafilede İstanbul Tıp Fakültesi dekanının da bulunması gibi unsur— lar bir araya getirildiği zam yahatin asıl maksadı kendıhgınden ortaya çıkıyordu Doktorların' tavsi- yelerine rağmen İstanbulda (alış- madan edemiyen ve bu yüzden de bazan ister istemez sinirlenen Baş- bakan için Yıldız Parkı gezintileri- nin kâfi - derecede dinlendirici olma- dığı aşikardı. Gidiş . geliş sekiz gün- dukları şartlar, dış siyaset sahasın- da karşılıklı yardımlaşmayı — zaruri kılacak bir ,istikamette gelişmekte- Franco ve Arapl Rağdat Paktı politikasının iflâsın- an sonra Türkiyenin Arap mem- leketleriyle olan münasebetlerine çe- kidüzen vermek ve bu hususta bazı esaslar tesbit etmek zamam çoktan gelmiştir. Franco . Menderes görüş- melerinin Türkiye Başbakanı için bu bakımdan hayli öğretici — olacağını söylemek hiç de yanlış sayılmaz. İs- panyol devlet başkanı -dahili mese- lelerde ye dış siyasetin bazı veçhe- lerinde tutumu ne olursa olsun- Arap dünyasıyla olan münasebetlerini ga- yet makül ve ileri esaslara dayandır- mıştır. Fransa Kuzey Afrikada ha- ta üstüne hata işlerken, Madrid hü- kümeti Cebelitarık güneyinde bulu- nan İspanyol toprakları balamandan liberal bir politika gütmüştü. Fasta 1912'den beri devam eden kuzey - AKİS, 18 NİSAN 1959

Bu sayıdan diğer sayfalar: