1 Aralık 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 34

1 Aralık 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 34
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

JA L E OKUYUCULARIYLA lışan bir gençkızım. Bir yuva ve çocuk sahibi olmak istediğim halde, benimle arkadaşlık etmek is- tiyen erkeklerden elimde olmıyarak kaçıyorum. Bu, belki de çalışmam- dan ve dolayısiyle (erkeklerin içyü- zünü çok iyi bilmemden geliyor. On- lara karşı, doğrusu güvensizim. Bu yüzden geri çevirdiklerim arasında hoşlandıklarım da vardı. Sonradan pişman oldum. Kendi kendimi ye- dim, fakat ilk fırsatta da aynı gü- vensizliği, aynı kaçma isteğini duy- dum ve öyle hareket ettim. 30 yaşı- ma geldiğim halde flört etmiş deği- lim. Görücü ile evlenme usülü kalk- tığına göre, acaba ben yalnızlığa mahküm olarak mı O yaşıyacağım? Bu düşünce son zamanlarda içime korku (o vermeğe başla adı. (o Bundan kurtulmanın çaresini bulamıyorum. Adımdan bahsetmezseniz omemnun olurum. re, bence daha tabii, insanlara daha yakın olmaktır. e Evlenme- ye karar vermeden temkinli olmak, duyguları mantığın süzgecinden ge- r. Ama, noktaya gelmeden de, evlenebileceğiniz kim- ln arkadaşlık etmeniz, onları ta- maya, anlamaya çalışmanız gere- kir, Siz erkeklerden çekmiyorsu- nuz. Bazı erkekler de aynı şekilde kadınlardan korkuyor, gözü , kapa- sizinkine çok benzer bir şikâyetine rastlıyacaksınız. Erkeklere (o yalnız- ca erkek olduklarını düşünerek değil, insan olduklarını hatırlıyarak bakın. Sevgi, aşk, evlenme arzusu tabii şekilde, anlaşmayı, arkadaşlık hissi- ni takip eder. Arkadaşlığa çizeceği- niz hudut, sizin isteğinize bağlıdır. Ne çok fazla sert ve ciddi, ne de faz- la yumuşak veya hafif oolmaya lü- zum vardır. Arkadaş olduğunuz er- kekle müşterek zevklerinizi, müşte- rek ilgilerinizi bulup geliştirmeye ça- lışın. Evlenmeye karar vermeden ön- ce de, birbirinize karşı samimi olup olmadığınızı, birbirinize güvenip gü- venmediğinizi, esas konularda -me- AKİS/34 CAN DAN sela, evlilik konusunda- kadın ve er- keğin hayattaki rolü üzerinde anla- şıp anlaşmadığınızı gözden geçirin. Yetişiş tarzlarınızın birbirine az çok uyup uymadığına bakın. Daha da fazlasına gitmeyin, canım. o Afakine takıp insanların kalbini görecek de- gilsiniz ya.. Zaten görseniz ne çıkar? İş, zamanla değişmiyecek temel ko- nularda anlaşmaktır. Bunu anlamak da peşinen, insanlardan korkmama- ya, onlara yaklaşmaya bağlıdır. vlenme teklifimi Okabul etmişti, fakat birkaç ay sonra, hiçbir se- bep ileri sürmeden, nişanı bozdu. Me- gerse beni bir tahrik âleti diye kul- lanmak istiyormuş. Gayesi, uzun za- mandır gözüne kestirdiği bir başka erkeği harekete geçirip, o evlenmeğe razı etmekmiş. Nihayet ondan söz almış ve beni yüzüstü bırakmakta hiçbir mahzur görmemiş. Aradan üç yıl geçti. Onu unut- tum diyebilirim. Ama, kızlara inan- maz oldum. Çoğu için evlenmek, "iyi bir iş yapmak"tır. Muhitimde bu fik- rimi doğrulayan çok hadiseye şahit oldum. Benimki bunlardan sadece bir tanesidir. Hâdise beni çok hırpala- dı. Muzaffer Soydan - İzmir Genis olsun. Talihiniz varmış ki 'öbür adam" yola gelmiş!.. o Ya onu elde edemeyip de sizinle evlen - seydi? Böyle kazalar olur. Ama bunlar istisnai hallerdir. Bize gelen mektuplarda, erkeklerden şikâyet daha çok. Etrafınızı gözden geçirin, kaidenin istisnası emri pek çok gençkıza rastlıyacaksın bunlar, belki çok gamidalar yatta iki yol var: "Kolay yol" e "çetin yol". Annemiz küçük yaşta babamızı kaybedince (o "kolay yol"u seçti. Sırtını eşe dosta da- yayarak, bize oldukça rahat bir ha- yat sağladı. Hattâ, fazla tahsili ol" madiği halde iyi bir iş sahibi de ol- KONUŞUYOR du. İki kızakardeşiz. yamadı ve çok küçük yaşta, min yardımıyla, bir evlilik yaptı. tim. Hem çalıştım, Küçüğüm oku- anne- iyi denilen cinsten Ben çetin yolu seç- hem okudum. Bugün çok rahat bir şekilde hayatı- Çevre- mizdeki dostlar beni hep yardım is- temek için, annem ve kardeşimi ise, kendilerine yardım etmek için arı- yorlar. İnsanlardan gün geçtikçe daha çok soğuyorum. Yalnız yaşa- maya, .. kendimi sadece işime verme- ge çalışıyorum. Ama, bu da hayatı doldurmuyor. Acaba yanlış yolu mu seçtim? Çetin yolun yolcusu Mektubunuz kâfi derecede açık de- gil. o "Kolay yol"dan anladığınız nedir? Ahlâk kaidelerini bir yanı koyup, gününü gün etmeye bakan çı- karcı, prensipsiz bir hayat anlayışı mı, yoksa insanları seven, insanlara yaklaşmasını bilen* onlara yardım etmeyi de, onlardan yardım görmeyi de aynı tevazu içinde kabul eden bir davranış mı? Anlıyorum ki kimse- ye minnet etmeden, alnınızın teriyle kendi kendinizi yetiştirmişisiniz. Çe- tin yol (o başarıya ulaşmış. Bugün mutlu olmanız, eğer ailenizin çevre- sini beğenmiyorsanız, kendi düşünce- lerinize uygun bir çevrede kendinize bambaşka bir hayat kurmanız gere- kir. Yaşınız, sosyal durumunuz bunu imkân dahiline sokmaktadır. e Yarı- na bakıp kendinize istediğiniz haya- tı kuracak yerde, dünün ıstırabını yaşamaya çalışmanız ve ailenizi, bel- ki de mübalâğalı şekilde bu durum- dan sorumlu tutmanız, iç dünyanız- da bir huzursuzluğun varlığını gös- teriyor. bir ruh doktoruna içinizdeki ekinmeyin, gidin, derdinizi anlatarak düğümü çözmeğe çalışın. İsterseniz gene bana da yazın. Bir ruh dokto- runun bu sayfada size cevap verme- sini de sağlıyabilirim.

Bu sayıdan diğer sayfalar: