4 Mayıs 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

4 Mayıs 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 27
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

RAD Y O idare Devran gene ol devran... A vfara Radyosunun yeni binasının ön kısmında büyü ir oda var- dır. Bu büyük odanın arkasında kü- çük bir oda daha yer alır. Öndeki bü- yük odada sadece iki kişi oturmak- tadır. Küçük oda ise bir kişiye ayrıl- mıştır. Odalar ve içindekiler (o aynı servise sağlıdırlar: Türkiye Radyo- ları Merkez Program Müdürlüğü... Bu müdürlüğün başında Mahmut Tali Öngören bulunmaktadır. Merkez Program Müdürlüğü, rad- yoculuğumuzda yeni bir servistir. Aynı ismi taşıyan servislere yabancı ülkelerde rastlamak ise her zaman mümkündür. Bunlar, diğer radyolar- la temas sağlamakta, onlardan prog- ram veya program materyali almak- ta ve kendi programlarını veya prog- ram materyallerini de onlara gön- dermektedirler. Bu şekilde, çeşitli ül- kelerin, radyo idareleri arasında prog ram alışverişi yapılmakta, milletle- rin müzikleri, düşünüşleri, gelenekle- ri, görüşleri teati edilmektedir. Mer- kez- Program Müdürlükleri, sayfalar- ca tutan kataloglar yayınlamaktadır- lar. Programların en ince ayrıntıla- rına yer verilen bu kataloglar saye- sinde diğer radyolar istedikleri prog- ramları seçip getirtmek imkânını el- de etmektedirler. Aynı teşkilata bağ- lı bütün radyo idarelerinin program- ları bu serviste planlanmaktadır. Her idarenin birlik ve beraberlik içinde çalışması Merkez Program Müdürlü- ğü tarafından temin edilmektedir. Bizim radyolarımızın program iş- lerini düzenlemek, program mübade- lesini sağlamak ve her radyoda ya- yınlanacak programlar o hazırlamak için kurulan Merkez Program Mü- dürlüğünün ise personeli üç kişiden ibarettir. Bütçesi yoktur. Bu yüzden, birazcık çalışabilir hale gelmesi için çalışıp çalışmıyacağı ise 12 Mayıstan sonra Mili olacaktır. Türkiye Radyoları, 12 Mayısta yas programları devresine girmekte- dirler. Ankara, İstanbul ve İzmir Radyolarının idarecileri geçen haf- talar içinde İstanbulda toplandılar ve yas programlarının ana hatları üzerinde kararlar aldılar. Radyolar- dan ayrı bir program servisi okurul- masına rağmen, bütün radyolarda söz programlan azaltılmaktadır. Bu, Merkez Program Müdürlüğünün ne dereceye kadar işe yarayacağını a- delillerden biridir. Söz programlarının azaltılmasının sebeplerinin obaşında, önümüzdeki yaz, kuvvetin müziğe verilmesiyle or- taya çıkacak üstünlükler gelmekte- dir. Halen yayınlanmakta olan ye- tersiz söz programlarından dinleyici bu şekilde kurtulmuş olacaktır: Rad- yolarda, kaliteli söz programı yapa- cak elemanlar da bulunmadığına gö- re, dinleyicinin kafasının gürültüyle şişirilmekten kaçınılması hususu, ü- zerinde durulacak bir başka üstün- lüktür. Ne var ki radyoların, elle- rinden geleni yapıp, kültür veya e- gitimle ilgili programlar yayınlama- ları gerekir. Bunu düşünen İstanbul ve İzmir Radyoları, yaz devresi için, Ankaraya kıyasla daha zengin prog- ram teklifleri getirmişlerdir. Böyle- ce, bu radyolar, şimdilik kâğıt üze- rinde Ankara Radyosunu geride bı- rakmış durumdadırlar. Başkent rad- yosunu program bakımından gerçek- ten,geçip geçmeyecekleri ise 12 Ma- yısta başlayacak olan yaz program- ları devresinde belli olacaktır. çıkça gösteren Tek ümit: Radyo Kanunu Söz programlarını özellikle ii yoluna giden Ankara Radyos nümüzdeki yaz, dinleyicilerini yalnız müzikle tatmin etme amacını güt- mektedir. Fakat madalyonun bir de öbür yüzü vardır: Radyonun Prog- ram Müdürü, teknisyenleri ve bir alman yardımından istifade spikeri, edilerek Hamburga (ogönderilmişler dir. Geride kalan programcılardan bazıları da servislerin başına şef ola- rak getirildikleri için, program yapa- cak zaman bulamaz olmuşlardır. Bu durum karşısında Ankara Radyosu- nun yaz programları yapmak, yemlik- ler getirmek şöyle dursun, eski pro- gramlan dahi çıkaracak gücü kalma- mıştır. Bu arada, Hükümetle Radyo ara- diçi gezilerine ait haberlerin bültenlerine girmemesinden şikâyet- çidirler. Resmi makamlar, Radyoyu yine eskisi gibi kullanmak istemek- tedirler. Verilen red cevapları veya Bakanların gezilerine ait haberlerin en son okunması, bazı kimseler tara- fından, Radyonun vazifesini yapma- dığı şeklinde yorumlanmaktadır. Ger- çi Radyo haber bültenlerinde esaslı bir değişiklik yapılamamıştır o ve Radyo bu konuda gerek kendi beceriksizlisi, gerekse imkânsızlıklar yüzünden büyük yanlışlıklara yol aç- maktadır. Fakat bültenleri eskisi gi- bi onun bunun propagandasını yapar hale getirmeğe kimsenin hakkı yok- tur. Radyo teşkilâtı bu şartlar altında hem dış baskılara karşı koymak, hem de kendi içindeki aksaklıkları düzeltmek gibi çetin görevlerle kar şı karşıyadır. Bugüne kadar yapılan- lar da göstermiştir ki, bu görevlerin yerine getirilmesini becermek her ba- bayiğitin harcı değildir. Radyolar kendi kendilerini düzel- tecek çalışmayı yapamıyacaklarına, halledemiyeceklerine ce çıkartılmasında büyük fayda var- dır. Gerçi kanun da, bugünkü fırsat- çılık, vurdumduymazlık ve bilgisiz- lik yok edilmedikçe bir fayda sağla- mıyacaktır, fakat bu yolda çalışan- lar için tek ümit, yine de bu kanun- dur. Sağlığınız için, sizde ; PANASON ÇAYI içiniz. TABİATIN SUNDUĞU ŞİFA ÇAYI PANASON (AKİS - 416) AKİS/27

Bu sayıdan diğer sayfalar: