6 Kasım 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 26

6 Kasım 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 26
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

taleri çok çalışkan kimselerdir. Ev- lerini kendileri yapanların başlıca kay gusu, çocuklarını okutmaktır. Zaten en az şikâyet konusu olan şey, okul durumudur. Çünkü hemen hemen her mahallenin, ihtiyacı karşılıyacak şe- kilde ilkokulu vardır. Gecekondu ma- hallelerindeki omanav ve dükkânlar oldukça zengin manzaralıdır. Çocuk- lar oldukça İyi giyinmişlerdir, sıhhatli görünmektedirler. Genel olarak aile- nin geçimi tek kişinin sırtına yüklen- miş değildir. Anne de baba gibi. çalı- şır ve eve para getirmeğe bakar. Ço- cuk bir yandan okurken bir yandan da birkaç kuruş kazanma çabasında- dır Ayakkabı boyar simit, gazoz sa- tar, çıraklık eder. Bazı çevreler kız çocuklarının o çalışmasına karşı hâlâ mutaassıptır. Okuyan kız okur, oku- yamıyan evde dikiş, nakış yapar Ba- zen bununla da para kazanır ama, za- ten eğer annesi çalışıyorsa, evdeki kı- zın işi (o kardeşlerine ve eve bakmak Bir pazar günü, herhangi bir ge- cekondu mahallesine gitmek gerçekten ilginçtir Basar günleri gecekondu mahalleleri, evlerini, bahçelerini ona- ranlar, evlerinin önüne lâğım çukuru açanlar, büzleri yerleştirmeye çalışan- larla doludur. Minibüsler ve dolmuş- lar vızır vızır islerler. Birçok gecekon- du mahallesinin "güzelleştirme" der- neği vardır. Bu dernekler, mahalle sâ kinlerine işbirliğine (o yönettirler. Müşterek birçok iş için para toplanır, beraberce çalışılır. Sefaletine, çeşitli yoksunluklarına, çıplak (omanzarasına rağmen, gecekondu mahallelerinde de vamlı bir çaba, daha iyi yaşama çaba- sı, bir devamlı yükseliş hissedilmekte- dir. Gecekondu sakinleri "yârına ba- kan ve yarınını yapan" kimselerdir. Dert dinleyenler ağır ağır, Tuzlu- çayırın üst mahallesine odoğru çıkı- yorlardı. Bunlar eğri-büğrü (o keçiyolu gibi yollardı. Bir gecekondulu, ziya- retçilere : "— Kışın siz gelemezsiniz buraya" dedi. Yukarki mahallede müthiş bir kav- ga vardı. Kadınlar çeşme başında, kovalan ellerinde, Oo birbirlerine gir- mişlerdi. Sicim kalınlığında akan seçmeden kovaları doldurup evin akşam işine yetişmek kolay değildir. Sırayı bozan açıkgözlere (osöz söylemek de ayrıca bir meseledir! Moda Üstsüz elbiseler Üstsüz elbiseler, özellikle gece kıya- fetlerinde, ufak bir taviz vererek 26 Kız Sanat Okulları Hakkâride akşam kız sanat okulu açılmış. Çevre için bu, gerçekten mutlu bir olaydır. Kız sanat okullarının, bulundukları her yerde kadın dâvasına, kadının sosyal haktan yönünden yardımcı olduklarını görmüşümdür. Kapalı çevresinden kurtulup kendisini bu çatı altına atabilen her gençkız yarına biraz daha umutla bakabilmiş, yüzü bir parçacık olsun gülmüştür. Birçok bölgesinde, kadın kıyafetimi bile henüz ilkel bir taassubun hedefi olmaktan kurtaramadığımız memleketimizde kız sanat enstitülerinin oynadığı rol el- bette ki küçümsenemez. Yalnız, değişen zamana uygun olarak bu okulla- rın bazı yenilikleri benimsemesinde büyük fayda vardır. Bunların daha pra- tik, daha verimli ve prodüktif olacak şekilde memleket kalkınmasında da rol oynamaları ve turizm dâvasına yardımcı olmaları mümkündür Turizmin yanızca lüks otel veya ortahalli otel açmakla halledilemiyeceğini düşünen Turizm Bakanlığı, turistik pansiyon isletenlere 4 milyon liralık kre- di verileceğini açıklamıştır. Turist için pansiyon dâvasının, daha küçük çapta, ev kadınlarının kiraya verecekleri birkaç yatakla da kısmen halle- dilebileceğini düşünmek mümkündür. Birçok turistik Avrupa şehrinde gö- rülen manzara zaten budur. Şu halde yurdun muhtelif köşelerinde açılan kız sanat okullarında turizm ile ilgili bir program yapmak ve gençkızlara bu bilgiyi vererek, onları bu yönden, memleket kalkınmasına ve aile büt- çesine yardımcı olmaya doğru yöneltmek mümkündür. Anadolunun iç tu- rizmi çeken birçok küçük sayfiye şehri, bu özelliklerini sırf ev kadınlarının uyanıklığına borçludurlar, öyle yerlerimiz vardır ki, barajlarda tek bir otel yokken, ev kadınları fazla odalarını kuraya vermeye başlamışlar, ondan son- ra buralarda en lüks oteller, pansiyonlar, lokantalar, kamp yerleri açılmıştır. Fakat evler o kadar temiz, rahat ettiricidir iki, misafirler bunları çoğu za- man otellere tercih etmektedirler. Öğrencilerin daha kestirme yoldan prodüktif halle gelmeleri, hem ken- dilerine, hem le topluma faydalı olmaları turistik hatıra eşyası yapmala- rıyla mümkündür. İnce bir nakış çok kıymetli birşeydir ama, bugünün ih- tiyacını karşılayacak pratik elişleri öğrenciye çok daha büyük faydalar sağ- lar. Eğer bu işi yurt çapında ve sanat enstitüleri vasıtasile sistemli bir şe- kilde yürütebilirsek, bugünkü kalitesiz hatıra eşyası yerine çok güzellerini elde edebiliriz. Güzel ve kaliteli hatıra eşyası bugün hem çok nadir bulun- makta ve hem de çok pahalıdır. Etüd edilmiş örneklerle hem kaliteyi dü- şürmemek, hem de maliyeti yükseltmemek mümkün olacaktır. Kız sanat enstitülerini bugünün anlayışı içinde, bir kat daha değerlendirmek ve daha birçok yeniliklere doğru götürmek mümkündür. Jale CANDAN tekrar meydana çıkmış ve bu defa bütün kadınlar tarafından tutulmuş- tur, üstsüz elbiselerin yakalan he- men hemen bele kadar açık olup, ko- caman dekolte yakadan görünen suti- yen büyük bir saten fiyonk veya pul- dan işlenmiş bir küçük süslü band ile kürk bandlarla çok değişik bir şekilde süslenmiştir. Vizon rengi dantel gece elbiseleri de çok tutunmuştur. Uzun gece elbiseleri yanında kı- salan, hem de çok kısaları göze çarp- maktadır. Dökük kumaştan yapılmış. kapanmıştır. Yani dekolte, bir nokta- da cazip bir süsle gizlenmekte ve son- ra devam etmektedir. Üstsüz yeni el- biseler daha çok siyah renkte yünlü- lerden yapılmaktadır. Ağır gece kıyafetleri için (o açıklık muhtelif (o şekillerde ele (alınmıştır. Meselâ ten rengi satenle astarlanmış siyah danteller özellikle omodadır ve bunların etekleriyle (oOkollan bazen. boru biçimi bu tip gece elbiselerinin eteği ve yakası pullarla değişik şekil- lerde işlidir. Fakat mevsimin özelli- ğini yapan şey, şeffaf pantalonlardır Gine ten rengi satenle (o astarlanmış olan bu pantolonları, Avrupada ka- dınlar gece giyinmektedirler. Gece için tümü renkli pullarla ( işlenmiş bluzlar da çok tutunmuştur. Bunların yuvarlak, açık yakalan vardır ve tam kolsuz olarak biçilmişlerdir. AKİS, 6 KASIM 1964

Bu sayıdan diğer sayfalar: