19 Haziran 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

19 Haziran 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

/ i AKİS neler. yaptığını söyledi ve AKİS çinin, şimdi hangi ressamı sevdiği yo- lundaki sorusuna ise; “«— Hani, bir ressam vardır, hep tarihi tablolar yapar, işte onu..” ce- kipi verdi, ancılardan ise gene ismini ha- dü ei ressamı beğendiğini siya Zere p ami orta sahifesin den alıp, çerçeveletip, eve astım, Ha- ni, kırda sırtüstü yatan bir sığırtmaç ÇOCUK tekil vardır, işte onu yapan ressamı severim...” dedi, Politikacılar Üstün seviyede bir gezi Haftanın başındaki Pazar günü, CKMP'nin Konur Sokaktaki Ge- nel Merkez binasında, AP'den bu par- tiye transfer bir milletvekili ile bir AKİS'çi koyu bir sohbete dalmışlardı. Söz. döndü dolastı, Demirelin gezisine ve tabii gezinin en önemli olayı, karşı- lama pankartlarına geldi. Milletvekil hayretler içinde konuşuyordu: "“— Birader, o ne yazılar öyle? Kim hazırlamış bunları? Bu kadar çirkin politika olur mu?” AKİS'çi şimdi AP'nin Burhan Be! sesi olma iddiasındaki bir gazete baş“ yazıları tek tek kaleme almiş olduğunun söy- lendiğini, bu kadar zengin bir küfür lügatinin ancak bu gazetede buluna- bileceğini ifade etti, Milletvekili bu defa daha da şaşırmıştı, başını esefle sallıyarak: “— Biz AP'den ayrılmadan söyle- AP'yi, onun organı gazeteler yıkacak" dedi, Pankartları, gerçekten, AP organı T gazetenin başyazarının kaleme &i- dığı sadece bir söylentidir ama, önem. li olan, bunları yazanın kim olduğu, gundan çok, 1965 Türkiyesinde hâlâ du seviyede politika yapılmakta olma- sıdır, Düşünülsün ki, “Anası fahişe o- lanın, babası deyyus-u ekber olur”, “Viski ile sosyal adalet, fahişe dölü ile millileştirme olmaz” küfürleri yazıtı Pankartlar bir Başbakan Yardımcısı- m, “Türkiyenin en büyük partisi” id- diasım taşıyan bir partinin Genel Baş. kanını karşılama törenlerinde : kulla- hılmaktadır! Yani bunun adı, 0 parti çevrelerinde, politikadır! Ama politikanın bü seviyesiz türü sadete pankartlarda © ifadesini bul- mamıştır, Böylesi pankartlar | taşıyan karşılayıcılarının asil heyecanına ken dini kaptırdığı için mi, yoksa politika- nın bu olduğunu sandığından mı, ne- dir, bilinmez, Demirel de si bo- yunca, her uğradığı yerde, kendisine muhalif gördüğü her damın Üzerine şimşekler çaktırmış, CHP'nin aşırı sol culuğundan başlıyarak kimine faşist, kimine servet düşmanı, kimine komü- nist damgasını yapiştırmıştır. Demi. rel coşmuş, “komünistler” diye bağır- mış, karşılayıcıları gürlemiştir: “-- Anası fahişe!..” Demirel, hânçeresinin bütin gücüy- is haykırmış: — Servet düşmanları, uşakları!.” Pankantlılar, Genel Başkanlarından moskof U- YURTTA OLUP BİTENLER ni. bir Mobil Oil benzin istasyonunun yanında yapmış olmasıdır. Demirelin, konuşmak için, dekor olarak bir Mobil Oil istasyonunu seçmiş . olması, eski Morrison firması temsilcisinin bir ka» dirşinaslığı olarak, yabancı sermaye çevdelerince -muhakkak ki, memnun» lukla karşılanmıştır. Gezinin bir diğer ilgi çekici olayı da Samsunda, karşılama töreni sıra- sında Demireleilerle Bilgiççiler arasın daki çekişmeden doğmuştur. Geçen yılın sonlarında yapılan AP Büyük Kongresinden önce Bilgiç ekibinin kalesi olarak bilinen Samsunda, ara. dan bunca zaman geçmiş olmasına râğ men, Demirel hâlâ pek fazla iltifat ie memektedir. Nitekim, karşılama “töre Demirel ve önünde Mobil İstim önden: gelirse.., gelen sinyali koro halinde yansıtmış iardır: “-- Babası deyyus-u.ekber!.” Bu gezide CHP aşırı solcu, Demi- rele Morrison lâkabını takanlar ko- . a eti İşte, Başbakan ardımcısının evam etmekte olan ünü mein gezisinin bilânçosu rim ii karnaval "Pürkiyedeki iç politika çekişmeleri- nin şekline bakarak üzüntüyle dü- şünülmesi gereken bu hususun yanısı- ra, gezinin son derece eğlenceli yön- teri de yok değildir. Meselâ bunlardan biri, Demirelin, “vatan, millet, kahrol. sun komünistler” edebiyatıyla dolu, yürek hoplatan konuşmalarından biri- ninde, Saadettin Bilgiçin . Süleyman Demirelden ayrı olarak geleceğini ha- ber alan ve çoğunluğu teşkil eden Bil- giç taraftarları 80 vasıtayla yolda beklemeğe koyulmuşlardır. Bunu haber onlara olaydan: sonra, seçmene AP'nin bölündüğü zehabını vermemek için Demirel, Bilgiçi yanında gezdirmiş, Pilgiç, “partinin bir bütün olduğu” yolunda demeçler vermiş, ama bunlü- a Dam 19 Haziran 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: