1 Ekim 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

1 Ekim 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP LER sonra, Giresun, Ordu ve yol üzerindeki kazalara Pazartesi tü, 20 arabalık bir konvoyla, kara yolundan gitti, Gi- resun, Ordu ve kazalarda yaptığı ko- nuşmalar aşağı yukarı birbirinin aynı idi. Perşembede konuşurken sert bir tepki ile karşılaştı, Kürsünün sol ta- rafında toplu halde duran bir grup ekmek, iş!” diye ba- ar. Bir şoför, elindeki çamura benze- yen ekmeği havaya kaldırarak, Demi- Tele sordu: — Biz bunu yiyoruz, sen ne yi- yorsun?” AP Genel Başkanı bütün bunları ne duydu, ne de Giresun ve Samsunda al- dığı iddla edilen mesajlari cevapladığı gibi cevaplandırdı, Bunun üzerine bir perşembeli vatandaş, sesini yükseltti: «- Afyonla milleti uyut ,uyut!” Demirelin duymadığı -Veya duymak ıstemediği- bu protesto hareketi, kafi ledeki diğer AP'lileri çok kızdırmıştı: Hayır efendim, halk AP'ye karşı ola- mazdı. O halde bu, suni bir olaydı ve tertiplenmişti, Mesele böyle alınınca, suçlu da he- men bulundu. Suçlu, başta perşembeli; “6 Petrol, layı benim tertiplediğimi nereden çi- kardınız?” Samsun İl Başkanı Mehmet Ali Ulusoy şaşırmıştı, gözünü başka tarafa çevirerek lâfları ağzında geveledi: dığım köylüler söylediler...» Bozacıyı şahit gösteren mMeyhaneci- >: hatırlatan bu izah tarzı, dönüş yol- culuğunda er arasında epey espri konusu oldu. Demirel Pazartesi ge4esi özel uçak- la Ankaraya döndü, Memnün görünü- yordu. Uçakta bulunan bütün yolcula rın yanına gidip, ayrı ayrı hatırlarım sorarak, bir de rverlik örneği verdi , Esenboğaya indiğinde, istediği mizanseni bulunca memnuniyeti daha da arttı. Bütün AP ricali merdivenin önünde hazrol vaziyetinde. Genel Baş kanı -AP'lilerin ifadesiyle, ““Beyfen- di”yi- bekliyordu. Terminalin kapı- “sındaki arabaların sayısı ise 70'den a2 değildi. ' Ali Naili Erdem Son vurgun Partizanlık Al gülüm, ver gülüm Gümerbank İdari İşler Genel Müdür Yardımcısı Bulut Hüsrev Göle, ge- ride bıraktığımız haftanın sonunda birgün, kedisiyle makamında görüşen bir AKİS muhabirine: “« — İnanır mısınız, böyle meseleler aklıma gelince geteleri uykum kaçıyor. uyuyamıyorum” dedi Sonra da, çaresizliğin yüzünde çiz- diği karışık ifadeyle şövle devam etti: “- Sanayi Bakanlığının teklifi ü- zerine Sümerbanka devredilmesi iste- nen fabrikanın mali, idari ve teknik MN incelendi, Ancak, bankalara e şahıslara hayli boreu olan özel te- bii ait bir fabrikanın Sümerbanka devredilmek istenmesi, bizim kârlılık Va verimlilik anlayışımıza" uygun de- ğildir. Bu yüzden böyle meseleleri dü- şündükçe geceleri uykum kaçıyor.” Bulut Hüsrev Gölenin uykusunu kaçıran, halen özel teşebbüsün elinde bulunan Denizlideki Sarayköy Dokuma Fabrikasının, borcuyla birlikte, Sümer- banka devredilmek içim girişilen çaba- dır. Meselenin başlangıcı, bundan iki ay öncesine kadar gitmektedir. AKİS *'Temmuz sonunda sıcak birgün, Sümerbank kd İşler Genel Müdür ardımcısı Emin Girayın telefonu acı acı çaldı, Giray telefonu kaldırdığnda, «arşdaki Ses Şöyle dedi: -— Emin bey, ben Ali Naili Erdem. Hemen yanıma, gelmeniz lâzım,” Konuşma kısa sürdü, AP'li Sanayi Bakanı, meramını bir cümle ile anlat- mışt, Emin Giray, bu konuşmadan sonra apartopar Bakanlığın yolunu tut- tu, Fakat, yol boyunca da içi içini yedi, Genel Müdür dururken, Bakanın birdenbire kendisini yanına çağırması- nın herhalde bir Sebebi olsa gerekti. Giray, Bakanın odasına girdikten sonra mesele aydınlandı Korkulacak bir şey yoktu, Erdem, Denizlideki Sa- rayköy Dokuma Fabrikasının Sümer- banka devredilmesini, bunun için Ban- kanın gerekli çalışmalara başlamasını istiyordu. Bu olaydan kısa bir süre sonra Ba- kan, bu defa da Gsnel Müdür Rahmi Tuncağılı sradı, Erdem, Tumncağılı he- men her gün telefonla arardı ama, bu defaki isteği personel işlerinin dışın- daydı, Ne bir isim yazdırıyor, ne de bir memurun acele tayinini istiyordu. Kar şısındakini etkilemek için, sesinin tw nunu değiştirerek: “— Biliyorsunuz herhalde, Saray köydeki dokuma fabrikasını devralma: nızı istiyorum”' dedi, Genel Müdür, Bakanın bu fütur- suzca talebi karşısında önce hayretin gizleyemedi: — Beyfendi ,bu mesele 440 sayılı kanuna aykırıdır” dedi, sonra şöyle de vam etti: “ — Sizin, borcuyla birlikte devral- mamızı istediğiniz fabrika, iflâs ma- sasina oturmuş bir fabrikadır, Banka- lara ve şahıslara, büyük meblâğlar tutarında borcu vardır. Bu fabrikanın Sümerbanka devredilmesiyle, devlet pa rası kullanılarak, özel teşebbüs iflâs- tan kurtarılmış olacaktır. Üstelik bizim prensibimiz, işletmelerde kârlılık Ve verimlilik esasıdır, Mevzuat gereğince bü talebinizin yerine getirilmesi müm- kün olamamaktadır.” Erdemin ağzından, telzfonu 'kapa- tirken, şu sözler döküldü: “«.- Sizden de bir iş çıkmaz k! Za- ten.” Seçmene selâm (gümerbank Genel Müdürlüğü. Baka- nın bu telefon emrinden kısa bir sü- ra sonra, fabrikanın bulunduğu Deniz- 2 Ekim 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: