23 Ağustos 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4

23 Ağustos 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“Sahife 4 © Tefrlka No. 287 Tahkik heyeti de Nail bey aley- hinde esaslı bir delile malik bu- Tunmuyordu. Babıâli muhafızı Hasan bey (Hasan Hoca) Meserret oteli içti- madan sonra Hakkı beyin tele- fonla kendisine Babiâliye hücum. hadiseden haberdar olduğunu, ev- welee hiç bir şeyden malümatı bu- Tunmadığını söyledi. Yakup Cemil beyle evvelce anlaşmadığını beyan etti, Yahya kaptan ile maiyetinde- ki on yedi kişi, istintak edilince, bunların hadisenin mahiyeti hak- kında malümattar olmadıkları an- aşıldı. Büyük bir safiyetle söz söyliyen bu maznunlar, Yakup beye son derece hürmet besledik- leri, onun her yaptığı şeyden va- tana iyilik geleceğine emin olduk- ları için Meserret oteline geldik: lerini ve Yakup Beyin «vur!» ein- Tini düşünmeden yapacaklarını itiraf ediyorlardı. Yahya kaptan ile arkadaşlı nın hükümet aleyhine tebarüz et- miş bir fikirleri olmadığı anlaşı- lıyordu: Bu zavallılar, Yakup Ce- mil beyin cesaret ve atılganlığının hayranı olarak onunla beraber yürümekte tereddüt etmemişler ye bu rabtalarının kurbanı olmuş- ardı! Divanı harbe celbedilenlerden Beyoğlu kâtibi mesulü Amca Tev. fik beyin hadise ile uzaktan, ya- kından alâkadar olmadığı daha ından anla- serbest bırakıl. Sabık tabniye müdürü Üsküplü İsmail Hakkı bey, Yakup Cemil bey Bursadan dönüşünde kendisi- le görüştüğü için tahkik heyeti huzuruna çıkarılıyordu. Taklibi hükümet teşebbüsünden sonra po- Vis müdürü Yakup Cemi yin. edileceğini de kup Cer harekâtile de alâkadar olmadığını söyledi Yenişehirli Haydar bey, Yakup Cemil beyin Meserret oteli manda kendi: de bulunduğunu ve hattâ bu teh- Jikeli vaziyeti Hakkı beye telefon- la bildirdiğini söyledi ve taklibi hükümet ile hiç bir alâkası olma- 'dığını beyan etti, Tahkik heyeti de bu ifadenin zıddını tevsik ede- cek bir delile malik değildi. Bu suretle mevkuf olan maz- nunlarla gayri mevkuf olarak is- tintak edilenlerin tahkik heyetin- ce işleri bitmişti. Ancak tahkika- tın ikmali için şahitlerin ve hadi- seye uzaktan; yakından vökıf olanların ifadelerini de almak lâ- zım geliyordu. Sait Halim paşa inkâr, Talât bey itiraf ediyor Yakup Cemil bey, verdi desinde Meserret oteli içtimain- dan evvel birçok zevata sulhü münferit yapmak ve icabında hü- kümeti devirmek için müracaat ettiğini söylemiş ve teşebbülserini gizlice yapmadığını iddia eti Bu iddia, hükümet erkânmm ve merkezi umumi âzasının daha ön- ce malümatları olduklarını. gös- | Httihat ve Terakki tarihinde esrar perdesi Yakup Gemil niçin ve nasıl öldürüldü | Muharriri: 23 Ağuntos 1934 MR İY mer remeem O halde maznunun bı üzerine malümatlarına müra. edileceklerin verecekleri ceva! lar da o nisbetle mühimdi. Tahkik heyeti, hükümet erkâni olanlara birer tezkere yazmış, Yakup Cemil bey meselesi etr; fında bildiklerini işar etmelerini Sadrazam Sait Halim paşaya yazılan tezkerede Yakup Cemil beyin kendisine müracaat ederek harbin fena şerait dairesinde ce- reyan ettiğinden ve sulhü münfe- çit yapılması lüzumundan bahset ivanı harbe verdiği ifade- ine göre bu hususta sadrazamın malümat ve mütale- ası rica ediliyordu. Sait Halip paşa şöyle kısa bir cevap verdi: Yakup Cemil bey mütendeir defa lar mezeiime geldi, Muhtelif şeylerden bahsetmekle beraber mevzuu bahsedi len hüninata temas etmediğini cevaben beyan ederim. Merkezi umuminin, hususile ka- binesindeki belli başlı nazırla nın talimatı haricine hiç bir 2: man çıkamıyan deyrin sadrtazamı meseleye müdahale hakikati inkâr hü- kümet) maznununun kendisine evvelce söylediği sözleri bildir. mmekten çekiniyordu! Dahiliye nazırı Talât bey de tahkik heyetinden gelen tezkere- ye şu cevabı verdi: “Yakup Cemil bey bana müracaat ederek solhli münferilen « bahsetti Kendisini başımdan saydım. Fakat ben. vaziyetini ve eicârimi muvafık bulme dim. Harekktına dikkat ve kendisini kip etmeleri için polis müdürlüğüne emir Verdim.» Talât beyin bu cevabı çok ma- nidardı: Dahiliye nazırı, Enver paşa ile yaptığı son münakaşada bu hususta itirafta bulunduktan sonra şimdi tahkik heyetine ver- diği bu resmi cevabile daha sarih izahat veriyor, hususile Yakup Ce- mil beyin teşebbüs ve hareketle rine evvelden vâkıf olduğunu ve hattâ inzibati tedbirler aldırdığı- nı itiraf ediyordu. Ayni zamanda hükümetin, daha Meserret oteli içtimaından evvel, Yakup Cemil beyin teşebbüs tasavvurların- | dan tamamile malümattar olduğu anlaşılıyor ve Mümtaz beyin diva- nı harpteki iddialarının doğrulu- ğunu teyit ediyordu. Tahkik heyeti, harbiye nazırı Enver paşaya da bir tezkere ya- zarak Yakup Cemilin cüret ve te- şebbüsleri hakkında kendisine kimin malümat verdiğini sordu: Nazır, şöyle bir cevap verdi. <Mesceret oteli içlimandan sonra Sabancalı Hakkı bey bana eldi. Ya kup Cemilin son günlerde bazı pı pağandalara kapılarak ve terfi edem ünden müteessir olarak hükümeti de. Vireceğine dair sözler söylediğini ve bazı teşebbüslere girimiğimi. söyledi Yakubun bir münaebetsizlik yapma ami in bi memüriyete tayin ederek İstanbuldan uzaklaştırmamı da yica eti Ben de Yakubu, bazı mevkilerde b rakbığı milis efradı alarak İrama git meğe memur etim. İşte Yakup Cemol beyin teşebbütlerinden bu suretle ilk defa haberder uldüm» (Devamı var) EE Ğİ Sarı, AKŞAM Petrol meselesi (Baş tarafı 1 inci sabifede) su koymuşsanız o kadar benzin alıyorsunuz.» Albert Saheur bu izahattan sonra tecrübeye başlamış ve ya- pılan tecrübe tam bir muvaffaki- yetle neticelenmiştir. Yalnız orta- da bir nokta var: Acaba bu iş bü- yük mikyasta yapılırsa ayni mu- vaffakiyet elde edilebilecek mi- dir? Yani günde yüz binlerce, milyonlarca litre deniz suyunu alıp petrol ve benzin haline sokmak kabil midir? Makinist bu hususta tereddüde mahal olmadığını. söylüyor, ve: «Tecrübesi kolaydır. Az masraf- le daha büyük bir imalâthane ya- pılabilir. Orada da eyni netice elde edileceği görülecektir» diyor, | Albert Sahcur ihtiramı satmak niyetindedir, Bunun için Z milyar frank, yani 165 yor, «Bu parayı kim verirse ihti- Fal ona satacağım, Tabii Fransayı tercih ederim, Iptida Fransaya müracaat edeceğim» diyor. isti iyon li Yeni benzinin litresi 10 paraya maloluyormuş. Eğer bu keşif ha- kikaten doğru çık: de mühim bir deği 30 Ağustos Türkün en şanlı yıl dönümü yaklaşıyor AKŞAM KITAPHANESİ Bu şerefli gün M. ŞEVKİ Beyin İSTİKLÂL SAVAŞI NASIL OLDU İsminde yeni güzel bir eserini takdim edecektir. İrtihal Kadıköy belediyesi baş hekimi Tevfik Akif beyin biraderi İstan- bul vilâyeti muhasebe kalemi mü- meyyizi Refik Akif bey müptelâ olduğu hastalıktan kurtulamıya- rak Bakırköy hastanesinde dün vefat etmiştir. Bugün cenaze na: (istanbul) Yenicamide öğ- leyin kılınarak Eyüpte aile mezar- ğına defnedilecektir. Allah rah- met eylesin. AKŞAM KiTAPHANESİĞİ NEŞRİYATI Kadıköyünde ||| | NET Kırlasiye mağazasında satılmaktadır. Kadiköy, Altıyol No, 1 Yol Gül | BORSA | Istanbul 22 Ağustos ( Akşam kapanış fiatleri) Esham ve Tahvilât Tat, dahli » ke amine a0 Kaymaz 102 a 08 bl Baar Ünltürkl — 26,05) Bankası 66,60) | e e rem Konul. Ai) Tens EO YÜ Ağan eee we yr —| İttihat değir. le Para (Çek Üalleri). yaka dağ el onder Gao,og Pre Ker Yak ayası Ön inan yayan, MAM Gal limen BR, a anlam 178) Hakem A 23 Ağustos 1934 Buzlar üzerinde 60 gün Çelyuskin vapurunun heyecanlı Buzların ta: rtiyor lanmış olduğu 26 teşrinisanide, bir- denbire yerinden oyna« Parça. lanan buz parçaları, geminin, bi dasına çarpmağa başladı. Ge, parçalanmaktan kurtaran kapta- pin aldığı tedbir bir kaç gün evvel geminin vaziyetini meh- macmken tayin etmesi ve buzla- rın tazyiki ön ve arka münhasır kalması idi. Vaziyet bu şekli alınca derhal tarafına geminin boşaltılması ameliyesine başlandı. 26 teşrinisanide, buz tabakaları üzerine çadırlar kuruldu, yiye- cek, içecek eşyadan bir kısmı bo- şaltıldı, Öğle vakti heyeti seferiye reisi- le vapur kaptanı, bütün tayfa ve mürettebatı toplanarak vaziyeti anlatılar ve onlara sebat ve me- tanet tavsiyesinde bulundular. Akaşm üzeri buzların kımılda- ması ve yerinden kopması durdu, bu suretle de tehlike şimdilik orta- dan kalkmış oldu. şeddetli soğuklarile başlamak üze- Her taraf buz kesilmiş idi. Ortalığı müthiş bir soğuk dalgası kasıp kavuruyordu. Gemide günlerimiz Kânunuevvel reji meşakkat nda geçiyordu. Acaba akibetimiz ne olacak idi? | Bu endişeli sual, bir dakika bile zihnimizden uzaklaşmıyordu. O günlerde heyeti seferiye reisi Şmit Moskovaya çektiği bir telsiz- de şu satırları yazıyordu: «Buzların geminin teknesine | karşı tazyiki biraz daha artmıştır. Hattâ bir aralık buzların tazyi kadar arttı ki yiyecek, içeceğimiz. ve ıztıraplar at den bir kısmını boşaltmağa mec- bur kaldık. Fakat buz tabakaları üzerinde bazı delikler açıldığın- dan zahireleri mahvolmaktan kur- tarmak için yeniden gemiye yük- letmeğe mecbur kaldık. Geminin bir kazaya uğraması ve seyrüsefer edemiyecek bir vaziyete düşmesi ihtimali karşısında yanımızda ça- dırlar ve buzlar üzerine kamp kur- mağa yarıyacak diğer eşya ve malzeme vardır. Şunu da kayde- deyim ki bizim gemimizden daha kuvvetli ve daha dayanıklı mi bile buzların bu şiddet e dayanamaz, çatır, çatır par- çalanırdı. Şimdilik vaziyetimiz, beklemek- ten ibarettir. Buzların. tazyikini hafifletecek ve azaltacak hiç bir | vasıtamız yok. İlkbahar yaklaştıkca vaz miz fenalaşıyor ve buzların taz: dığı buz SEFER dağlerınden bir kısmı Halbuki felâket ümit ve tahmi- mimizden daha ziyade yaklaşmış idi, Heyeti seferiye âzasından M. Muhanofun hatırat defteri, gemi- nin kazaya uğraması üzerine bi- tyor, Bundan sonra vereceğimiz malümat ve tafsilât gene heyeti seferiye âzasından Yoldaş Gold- bergin jurnalından iktibas edil miştir. 13 şubat saat 15,5 ta Çelyuskin vapuru şimal burnundan 155 mil uzakta, buzların tazyiki altında batmıştır. Moskova komiserler he- yeti, heyeti seferiye reisi profesör Şmitten felâketi bildiren telsizi aldıktan on beş saat sonra gene telsizle şu cevabı verdi «Sovyet komiserleri yuskin kazazedelerine maksadile İâzım gelen tedbi almak üzere komiserlerden mü- rekkep bir komisyon teşkil etmiş tir, Kaptan Voronine Çelyuskin ge- isinin sureti garkı hakkında şe tafsilâtı vermiştir Çelyuskin vapuru, 25 kânünü evvelde buzların ilk tazyikine uğ: ramıştır. Vapurun güvertesine iki aylıle yiyecek ve içecek şeyler çr kardık. Her şey yolunda gidiyor. Buzların yeni bir tazyiki ve ge- minin parçalanması ihtimali kar şısında etrafta icabında sığınacak bir yer aradık ve iki buz dağı ara sında hasıl olmuş bir koya girdik. Artık o dakikadanberi, Çelyuski- ni kendi haline bıraktık. Gemi, kazaya uğrayıncıya ka- dar buzları tetkik ediyordum. Etrafımızı saran yerleri o ka- tetkik etmiş idim ki, her kapıyarak tasvir dar tarafı gözleri 'edebiliyordum. Tetkikatım ilerile- dikçe, geminin ken. vesaitile ye- ğını daha iyi anlıyordum. 11 şubatta buzlar, vaprumu- Zun ön tarafına mühlik bir darbe indirdi. Gündüzler, henüz uzama- mıştı, Fenerlerin ışığile gemi teke nesinin etrafını uzun uzadıya tet- kil ve muayene ettik. “Tepebaşı belediye bahçesindo Bu ak 2130 da KOKTEYL Kğ nb aldi ŞehirTüyatrosu ie El Cemal Reş imi leliye Ünbçesinde ber ak: 18 in haram gebrimizin ee mahuf mnsikşinslar tarfından klâsik masiki konserleri yiki artıyor», İmza: Şmit

Bu sayıdan diğer sayfalar: