15 Mart 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

15 Mart 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Portakal “En sıhhi, en fe faydalı o meyva Kış meyvaları arasında en faydalı olanlardan biri de hiç şüphesiz por- takaldır. Portakala vitamini pek bol olduğu için (sıhhat meyvası) ismi ve- rilmiştir. Olgun bir portakal, için- deki vitaminden maada, şekeri itiba- rile vücudu kuvvetlendirir. Kolayca hazmolduğu için mideyi hiç yorma- dan besler. İçinde yağlı madde yok- tur. Bu sebeble şişmanlatmaz, zayıf- lamak için yapılan kürlerde bol bol yenilebilir. Portakal müdrirdir. Böbreklerin iş- Jemesine yardım eder ve vücuddaki asit ürikin (hamiızı bevil) çıkmasını temin eder, Artritizme karşı en tesirli Mlâçtır. ğ Tatlı ve olgun portakal müleyyin- dir, Günde sekiz on portakal yenilirse mide ve bağırsaklar çok istifade eder, bu sebeple de cild berraklaşır ve gü- zelleşir. Portakal suyunu içmek gençlik kü- Yü yapmak demektir. Kışın portakal yazın limon ayni faydayı temin eder. Sabah aç kamına ve ikindi zamanı içilen portakal suyu en faydalısıdır. Gece yatarken içmek doğru değildir. arama istiyenler için şekersiz içil- Portakal suyunu şekerli ve şekersiz olarak yaza saklamak mümkündür. Şekerli olanı için 25 portakalın suyu- nu sıkıp süzmeli, İki yüz elli gram par- ça şekeri portakalların kabuklarına sürerek sarı bir renk aldirmalı, Por- takalın kokusu şekerlere siner, bun- ları portakal suyu içerisine atıp erit- meli. Şurup şeklinde muhafaza edile- cekse ayrıca bir buçuk Iki kilo ince toa şeker de portakal suyu içerisine Mlâve edilerek karıştıra karıştıra erit- meli, şişelere doldurmalı, ağızlarını 5i- kı kapıyarak baln-marie usulü sıcak 5u içinde bir çeyrek kaynatmalıdır. Şişeler kırılmasın diye aralarına eski peçete, yahut saman yerleştirmelidir. Ayni suda soğuduktan sonra kuru ve serin bir yerde saklamalıdır. . (Şeker miktarı portakalların büyüklüğüne tabidir.) doldurmalı, Yalnız her şişeye bir komposto kaşı- tı saf ispirto ilâve etmeli, şişeler bi- ra şişesi gibi güzel kapanır şişe olursa kokusu ve lezzeti hiç bozulmadan du- rur. Gelecek hafta portakaldan yapı- lan tatlılardan bahsedeceğiz. Aile di koluna girdi. Norber dö Varen- — İşte eğlence dedikleri şey bu de- di. Biraz sonra dansedecekler; daha sonra yatacaklar, Bir > şampanya içiniz, Bir kadehi doldurttu, bir kadeh de Dü.Roy almıştı. — Fikrin milyona galebesi şerefine içiyorum dedi, Ve tatlı bir sesle ilâve etti: — Milyonerleri kıskandığım için #anmayınız. -Amma prensip itibarile protesto ediyorum. Jorj artık dinlemiyordu. Marki dö Büleye gelen kalabalık yoluna mâ- ni oldu. Güçlükle aştı, Marellerle bu- run buruna geldi. — Klotild vasıtasile habere çok teşekkür ederim. Fas tah- vilâtile yüz bin frank kadar kazandım. Size borçluyum. Cidden kiymetli bir arkadaşsınız. Erkekler bü zârif esmer kadına dö- NE v.. 'Tetrika No, 10 me İlkbaharda si elbiseler arasın- da çizgili kumaştan yapılanlar en baş- ta gelmektedir. Çizgileri boyuna, eni- ne, ve verev koyarak elbiseyi zarif bi- çimlerde yapmak mümkündür: 1 — Yeşil üzerine beyaz çizgili ku- maştan yapılan bu elbisede her şekil çizgiden istifade edilmiştir. Etek ve- Tev, bluz enine kisa bolerosu uzunlu guna kullanılmıştır. Boleronun rever- Kek yaparken dikkat edilecek noktalar Kek veya torte yaparken hafif ol- ması için unu daima elemelidir. Ha- mur bazırlanmca kahba dökünce elle kalıbın etrafıria vurmalıdır. Hamur yerleşir ve iyi pişer. Keki fırından çıkarınca üzerine bir kapak, yahut dört kata katlanmış bir iki peçete örtmelidir. İçindeki buhar keki yumu- şatır ve kalıptan kolayca çıkmasına yardım eder, Göz banyosu Gözlerin parlak olması için iki dam- Ja portakal suyu sıkılmış gül suyu ile gözlere banyo yapmak kâfidir. Göz banyosuna mahsus banyoluğu gül su- yu ile doldurmalı ve içerisine iki dam- la portakal sıkmalıdır. Dostu Büp dönüp bakıyorlardı, Dü Roy: — Bu hizmetime mukabil karımı alıyorum, daha doğrusu karınız kolu- ma giriyor. Karı Kocayı her zaman ayırmak lâzımdır. Bây Marel eğildi: — Hakkınz var. Eğer biribirimizi kaybedersek bir saat sonra burada bu- — Olur. Kalabalığa karıştılar, Klotild bo- yüna: — Şu Valter ne talihli adam diyor- du. İş bilmek buna derler. Jorj: — Adam sen de dedi, becerikli in- sanlar şu veya bu suretle, nasıl olsa muvaffak olurlar. — İşte iki kızla, yirmi otuz milyon çehiz paraları var, Üstelik Süzan da güzel. Jorj ses çıkarmadı, kendi aklından geni başkasının ağzından duyuyor- Kiotila henüz tabloyu görmemişti. Görmek istiyordu. 'Tanımadıklarile alay ediyorlar, dedikodu yapmaktan zevk duyuyarlardı. Sen-Poten göğsü- ne bir alay nişan takmıştı, yanlarından geçti, onunla da alay ettiler, Arkala- z | zeri ipekli pikedendir. 2 —Lâcivert beyaz çizgili kumaştan elbisenin yalmz omuz parçaların çiz- gileri enine kullanılmıştır. Yakası, ke- meri ve önündeki jilesi beyaz grog- Ten kurdeledendir. 3 — 4 Beyaz üzerine lâcivert çizgili bise omuz parçaları İle enli kemeri eninden yapılmıştır. Mantosu lâciverd Üzerine beyaz çizgili yünlüden yapıl mıştır. Kum bisküisi 50 gram ince toz şeker, 125 gram un, | 100 gram taze tereyağı almalı. Tere- | yağını bir çay fincanma koymalı ve | sıcak su içerisine oturtmalı. Suyu ate- şe koymalı. Bain-marie usulünde kay- niyan su içerisinde, fincadaki yağ su- | lanmca ateşten indirmeli, içerisine ş6- ker ve unu karıştırmalı, (Arzu edilirse toz vanilya da konulabilir.) Hamur iyice karışıp hallolunca, yuvarlamalı üstünü örterek bir saat öylece bırak- malı, Sonra merdane İle açarak istenilen şekilde kesmeli, kızgın fırında pişir meli, Bu bisküler ağıza alınınca kum gi- bi dağılır. İ kandığı zaman hafifçe kurulamalı 5 — Siyah üzerine beyaz çizgili ku- maştan elbise. Eteği düzdür. Kazak eninden yapılmıştır. Heriki tarafı uzunluğuna çizgili küçük parçalarla süslenmiştir. Kemeri siyahtır. 6 — Mavi üzerine beyaz çizgili ku- maştan elbise. Eteği düzdür. Önünde- ki pll içerisine enine çizgili bir parça konmuştur. Bluzu enine ve uzunluğu" na parçalardan yapılmıştır. Eldeki çatlaklar Ev işi ile uğraşanların elleri az çok çatlar, esmerleşir, velhasıl işliyen el- ler şeklini alır. Bunları beyaz, ve yü- müşak yapmak için bir şişe içerisine ayni miktar oksijenli su, amonyak ve giiserin karıştırmalı. İş bitip eller yı- Eller daha nemli iken bu sudan pek az memektir. niz için bunun önüne geçemezsiniz. * Ge- celeri - bir limonun suyu içerisine talk pudrası alarak krem haline getiriniz ye bu kremi yüzünüze sürerek yatınız. Belki tesiri olur. Moda haberleri Bu sene en çok beyaz giyilecek- tir. Diğer giyilecek renkler mavi, pembe, sarı ve yeşildir. Bunlar da her meşhur terzinin kendine mah- sus yaptırdığı kumaşlarla değiş- mektedir. Kimi açık, kimi koyu- dur. * İki renk kumaştan yapı lan elbiseler yazın da çok giyile- cektir. Siyah ile pembe, gri ile sarı, Wcivert ile kırmızı, yeşil le bej en Jazlö kunanılacaktır. * Emprime kumaştan elbise ve Kısa bolero çok görülecektir. Etekle kâzak hissi veren el- biseler modadır. Ekseriyetle elbi- selerde kalçalar üzerinde bluzu eteğe birleştiren bir dikiş vardır. A Düz renk etekle, kârolu, çiz- gili çiçekli yahut açık bir renk ta- yör ceketi giymek modadır. # Muslinden yapılan bluzlar en- siz valansiyen dantelleri ile süslen- mektedir. * Plise elbiseler çok Tağbette- dir. Müslinden, beyaz dantelden, yahut renkli kurdelelerden yapı- lan yakalar koyu renk elbiseler üzerine mutlaka konmalıdır. | MUŞKULLERE CEVAP l Beyoğlu, Zarife; 1— Kolay- ca içebilmek için bir kahve fincanının içi- ne bir kâhve kaşığı kadar limon suyu koyunuz, tinyağım döktükten sonra gene bir kah- ve kaşığı limon suyu ile üzerini örtünüz Nefes almadan bir parça limon kabuğu alıp çiğneyiniz. Eğer zeytinyağını salata yerken tabağınıza bir mikdar ahp ii bol zeytinyağı döküp karıştırıma ekmekle yiyiniz. üzerine içeceğiniz mikdar zey- içtikten sonm ağımıza böyle de içemezseniz, Cildinizin - fazla €n iyi çaresi farla yağlı Halbuki siz zeytinyaj Kola koymadan kolalı gibi ütülemek usulü Malike 6. No. 36: 1 — Sofra takımlarını alarak ellere sürmeli ve uğuşturmalı. Eller bir az yanar, fakat çatlaktan eser kalmaz. N Salatalar ve ekşi elma Kışın yapılan her hangi salata içe risine gayet küçük parçalara doğran- mış yahut rendelenmiş bir eksi elma ilâve edilirse, lezzet büsbütün başka olur. Patates, kereviz, havuç salatala- rındâ gayet nefis olur. kola koymadan kolah gibi ütülemek için pirinç suyu kullanınız. Kırık pirinç ab- nız, hiç yıkamadan bol su İle ateşe ko- yap kaynatınız. Bonm bir tülbentten sü- Zünüz. Ütülenecek peçete ve örtüleri içe- risine batırarak kolalı imiş gibi ütüle- yiniz. 7 — Yol yürüdükçe diz ve ayaklarmı- zan ağrıması mutlaka yüksek ökçe ile yol yürümenizden ileri gelir. Gayet alçak ök- çeli kundura giymeği tecrübe ediniz Ne kadar uzun “yol yürüseniz dizlerini. ve ayaklarınız ağrımaz. Fukat buna rağmen gene rahatsız oluyorsanız bir doktora mü- racaat ediniz. . rından gelen eski bir sefirin göğsü da- ha az kalabalıktı: n Dü Roy: — Amma da karışık salata sosyete» si! dedi. Bayan Marel tabloyu pek beğendi. Geri döndüler. Kocasını kaybetmişler- di, Jorj sordu: — Lorin hâlâ bana dargın mı? — Evet, Seninle görüşmek istemi- yor, senden bahsedildiği zaman dinle- miyor, kaçıyor. Jorj cevap vermedi. Bir kapının önünde Süzanla karşi- Jaştılar, Genç kız haykırdı; — Neredesiniz? Güzelim yalnız ka- Jacaksınız, Güzel Klotilde odamı gös- tereceğim, Kol kola uzaklaştılar, 'Tam bu sırada bir! seslendi: — Jorjl Bayan Valterdi. Yavaş sesle devam etti; — Çok merhametsizsiniz. Yok yere beni muazzep ediyorsunuz. Sizinle Biraz konuşmak için Süzana yanınız- dan bayan Mareli almasını söyledim... Beni dinleyin, bu gece sizinle görüş- siniz. Beni on dakika orada bekleyiniz. Eğer gidip beklemezseniz hemen şim- di burada rezalet çıkarırım. Azametli cevap verdi? meliyim... Yoksa ne yapacağımı tasav- vur edemezsiniz. Kış bahçesine gidiniz. Solda bir kapı vardır, oradan bahçeye Karşınıza gelen yolu takip edi- niz. Tâ nihayette bir çardak görecek- — Peki, on dakika sonra oradayim, Ayrıldılar. Jak Rival onu az kalsam geciktinecekti, Koluna girmiş, ateşli ateşli birşeyler anlatıyordu. Nihayet Jorj onu iki kapı arasında rasladıkları bay Marele ciro etti ve kaçtı. Soğuk hava buz banyosu tesiri yap- ta: «Nezle olacağım» diye düşündü. Mendilini boynuna sardı. Yolun ortasında beyaz birşey gör- dü, kolları, gösü çıplak bayan Valter, sesi titreye titreye; — Gelebildin mi? dedi. Beni öldür- mek mi istiyorsun? — Rica ederim kavgaya başlama, yoksa dönüp giderim. Kadın boynuna sarıldı: — Ben sana ne yaplım? ahayır» diye işaret etti: — Karma viz gelir, metreslerinden — Haydi sus!.. Yalnız Aanlamıyo- rum, neye bana gelmiyorsun? Neden haftada bir gün gelip benimle yemek yemek istemiyorsun? Çektiğim ıstırap dayanılır” gibi değil. Biran aklımdan çıkntıyorsun, nereye baksam gözleri- min önünde seni görüyorum, ağzımı açacak olursam, ismini söytiyeceğim diye korkuyorum... Bütün gün bir is- kemlede oturup seni düşünüyorum. Hayretle bakıyordu. Kadın, bir 72- i man tamdığı hoppa, şişman kadın de- İ Bil, ümidsiz kalmış, herşeyi yapmağa hazır, aklı başından gitmiş bir kadım- dı. — Aşk ebedi değildir dedi. İnsan bir- Jeşir, ayrılır. Ben artık senden bıktım. İşte doğruyu söylüyorum. Eğer beni bir arkadaş gibi kabul edersen, o zâ- man gelirim, Bunu yapacak kudretin yar mit — Seni görmek için herşeyi yapacak .kudretim var, — Şu halde anlaştık, arkadaşız. Mırıldandı: — Anlaştık. Dudaklarını uzattı; — Bir kere öpeyim, son defa. Yavaşça reddetti. — Hayır, anlaşmamızı bozmıyalım. Gözlerinin yaşını silmek için başını çevirdi, sonra korsajından para çıka- rarak: — Al, dedi. — Hayır, bu parayı almam. — Alacaksın çünkü bu para senin- dir, Almazsan atarım, Almağa mec- bursun Jorj. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: