Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
mezhep ayrılığını veya hizipçiliği bir hastalık haline getirenleri tak- mamak koşuluyla gelebilirler. Be- nim çağrım, SHP içinde kendileri- ni sol kanat olarak tanıtanlara de- ğildir. Kışlalı: Onların görüşleriyle DSP'nin programı arasında ne gi- bi farklar görüyorsunuz? Ecevit: Ben buna yanıt veremem, çünkü açık konuşmuyorlar. Somut olarak hangi konularda ne gibi farklılıkları olduğunu ve hangi ge- reksinmelere dayanarak kendileri- ni sol kanat ilan ettiklerini söylemi- yorlar. Kendi içlerinde de görüş farkları olabilir. Bunlar kamuoyu önünde açık olarak tartışılsa, orta- lık daha aydınlanır ve kimlerle bir araya gelebileceğimiz ya da geleme- yeceğimiz daha iyi anlaşılır. Biz DSP olarak her konuda görüşleri- mizi ayrıntılı olarak açıklarken, parti olarak SHP ve kanat olarak sol kanat, bunu yapmıyor. O ba- kımdan biz de kimin nerede oldu- ğunu iyice anlayamıyoruz. Kışlalı: Bir klamuoyu yoklaması- na dayanılarak, parti içi operasyon- dan sonra SHP”'ye seçmen desteği- nin arttığı öne sürülüyor. Bu yoru- YAK BASININDA a İLK DEFA Caf YAYINLANIN A V MKE_/ ma katılıyor musunuz? Ecevit: SHP'deki son gelişmele- rin iki yönü var: Bir, Sayın Topuz'- un özeleştiri niteliğindeki savları, ki bizim söylediklerimizin çok ötesine geçiyor. Elbetteki, birçok SHP'li, sol kanadın, ırkçılık ve mezhep ay- rımcılığı yapanların etkisinin azal- masını isteyebilir. Ama onları etki- siz duruma getirmek için izlenen yol da pek demokratik değil. Sanki şöyle bir sistem uygulanıyor: SHP”'ye solcu, sağcı, PKK'cı herkes üye olabilir, ama bazıları yönetim kadrolarına seçilseler bile gelemez- ler. Gelseler bile orada kalamazlar. Belki, ilk günlerin, “artık SHP'de hızlı solcular etkisiz duruma getiri- liyor” havası içinde o partiye güven duyanların sayısında bir ölçüde ar- tış olmuştur. Fakat izlenen yöntem- ler ortaya çıktıkça, vatandaş belki de farklı değerlendirmeler yapmış olabilir. Kışlalı: Sayın Karababa'nın DSP Genel Başkanlığı görevinden ayrıl- masını siz nasıl yorumluyorsunuz? Ecevit: DSP'nin örgütlenme ça- lışmaları çok hızlandı. Belki bu hız artışı içinde, Sayın Karababa'yı tat- min etmeyen şeyler olabilir. Benim GEDE dışarıdan herhangi bir müdahalem olmadı. Rahşan Ecevit ise, örgüt- lenme konusunda, genel merkezin kendisinden ısrarla istediği katkıları yerine getirmeye çalışıyor. Ciddi bir sorun bulunduğunu sanmıyorum. Kışlalı: Sizin yeniden genel baş- kanlığa gelmeniz yolunda bir istek olduğu söyleniyor? Ecevit: Türkiye'de bazı çevreler, Ecevit tahrip edilirse ve partinin ba- şından uzaklaşırsa DSP çözülür di- ye düşünüyordu. Ben bunun sınan- masına fırsat vermek istedim. Par- tililer, “Ecevit genel başkan değil, o halde bize daha fazla iş düşüyor” psikolojisi içinde daha canla başla çalıştılar. Genel başkanlıktan ayrı- lırken kanıtlamak-istediğim şey, be- ni çok sevindiren bir biçimde kanıt- lanmış oldu... Türkiye'de her şey çok hızlı değişiyor. Hiç beklenme- yen şeyler oluyor. Örneğin birkaç gün önceye kadar, ben Sayın Kara- baba'nın istifa edebileceğini düşü- nemezdim bile. Böylesine hızlı de- ğişen bir ortamda, gelecek için ken- dimi bağlamayı uygun görmediği- mi çeşitli vesilelerle belirtmiştim. Kendi kendimi ipotek altına almış değilim. Düşüneceğim!.. İLK EŞİ NEBAHAT ÇEHRE umaınnş%% YILMAZ GÜNEY'İ ANLATTI!.. 70'Lİ YILLAR TARTIŞILIYOR!.. Doğu Perinçek, Metin Çulhaoğlu, Orhan Dilber, Mehmet Şevket Eygi, Taha Akyol, Nihat Çetinkaya tartıştılar. EVRENSEL KÜLTÜR MASALI “Evrensel Kültür mü,Ulusal Kültür mü?” Melih Cevdet Anday, Selahattin Hilav, Haluk Şahin, Cahit Tanyol, Bedri Baykam, Ahmet Oktay, Mim 1 UCAK'IA TÜNK BASININDA Li oera Kemal Öke, Vedat Günyol, TÜM EBAHAT ÇEHRE anli, ğ NEBAYİU Unta yaşadım” Türkan Saylan, Çelik Gülersoy. BAYİLEH“E * Eleştirmenler Livaneli'ye karşı. Livaneli: Sanatta Tahtakale Oluşturmak İstiyorlar. Attilâ İlhan yazdı: Hangi “Evrensel?”. Mustafa Denizli: Köşe yazarlarına ihtiyaç yok. Pera'yı TAT yaşatıyor. Ahmet Yurdakul yeni romanı **Yorgun Çanlar”'ı an- lattı. Uğur Yücel: O şimdi gazino patronu. Mete Tunçay, Eski Solun Yeni Belgelerini açıklıyor. Şark'ı Soyan Avrupa Ser- mayeciliğidir. Bir Günlük sahibini arıyor. Bit Pazarı'nda bulduğumuz günlük kimin?. Nazlı Eray ayın hikâyesini yazdı: Av Köşkü'nde Bir Yemek. Julia Kristeva ile bir soyleşı Aydın Dediğin... Dinamo'dan Gazeller. Gökhan Akçura, Önder Şen- yapılı, Aydoğan Yavaşlı, İstanbul, Ankara ve İzmir kulislerinde. Çizgileriyle Ali Ulvi. Köşe yazılarıyla: Alev Alatlı, Tarık Buğra, Hilmi Yavuz, Halit Refiğ, Hasan Bülent Kahraman.