8 Ocak 1989 Tarihli Nokta Dergisi Sayfa 51

u j Maden ocaklarının büyük bir bölümü CHP döneminde kamulaştırılmıştı. ANAP ise yeniden sahiplerine veriyor madenleri işletememiş, ““eski sahip- lerini taşeron olarak kullanmış”'tı. Maden yataklarından devletin elin- de kalmış olanlarının da eski sahip- lerine verilmesi konusunda özel sektörden herhangi bir baskı gelmiş miydi? Fahrettin Kurt bu soruyu “Zaman zaman başvurular oldu ama, bunlara'baskı denemez”' di- ye cevaplandırıyordu. j Madenler kamulaştırılırken Ba- kanlık'ta görevli olan Saldıray İle- ri ise, “*O zamanlar bize çok baskı yapılmıştı'”” diyordu. Mesela Silo- pi'deki kömür madeninin kamulaş- tırılması sırasında, şimdiki ANAP Milletvekili Nurettin Yılmaz sık sık “devreye girmiş”'ti. İleri'nin verdiği bilgiye göre, yatağın sahibi Hıdır Yılmaz adında bir vatandaştı ve o zaman CHP yanlısı olan Nurettin Yılmaz, “Kamulaştırma haksızlık- tır”” deyip, konuyu neredeyse bir hükümet meselesi haline getirmiş- Eli ,Gerekçe hazır bile.Herhalde he- nüz duymamış olacaklar ki, ma- denlerin yeniden eski sahiplerine verilmesi konusunda henüz bir şey söylemeyen SHP dışında, herkes bir görüş belirtiyordu. Maden Mü- hendisleri Odası Genel Sekreteri Alparslan Ertürk, özelleştirmenin “çok yanlış” olacağını öne sürü- yor, “Olay, devletin yaptığı yatı- rımların özel sektörç peşkeş çekil- mesidir” diyordu. Ertürk'e göre, bu uygulama “enerji politikasını devlet tekelinden çıkaracak”'tı. SHP'nin ses-seda çıkarmadığı, Maden Mühendisleri Odası Genel Sekreteri'nin “Detayını henüz öğrenemedik”'' dediği bu yeni “'li- beralleştirme hamlesi'”'nin bütün ayrıntıları, bu sıralarda çoktan ha- zırlanmış oluyordu. Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanlığı'nın hazır- ladığı ““Demir ve Asfaltit Maden Sahalarının İadesi ile 3213 Sayılı Maden Kanunu'nun 8. Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun Tasarası”'nın genel gerekçesinde, “Madenler kamulaştırıldıktan son- ra, ilgili kamu kuruluşları hemen faaliyete geçememiş, bazı sahalar atıl kalmıştır” deniliyordu. Gerekçeye göre, asfaltit sahala- rının işletilmesi “'"iade ile sağlanacak”'' böylece “atıl kapasi- te ekonomiye kazandırılmış ola- .cak”'tı. Gerekçede ayrıca, bu uygu- lama ile “yörenin kömür sıkıntısı- nın da ortadan kalkacağı” öne sü- rülüyordu. Anlaşılıyordu ki, koskoca Sü- merbank'ın, trilyonluk gübre ve çi- mento fabrikalarının satılığa çıka- rıldığı bir dönemde, her nasılsa dev- letin elinde kalmış ““200 kadar” as- faltit ile birkaç demir yatağının özel sektöre satılması için bütün hazır- lıklar çoktan tamamlanmıştı. Bu uygulamanın “liberal ekonomiyi” daha bir oturtacağı da kesindi. Müşerref SEÇKİN NOKTA 8 OCAK 1989 5İ