8 Nisan 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ji 5) - İ a Şakılere, Soygunculara aman veri _'.İ .'"_'İ. kese y v mıyecek (Baştarafı 1 inci sayfada) -— sicilik, soygunculuk gibi vakalar görül /— Mmemektedir. Lı’ Kötü itiyatlar Eski devirlerin, mütareke seneleri - nin anarşik idareleri altında, şurada burada sık sık tesadüf edilen bu kötü itiyattan bugün eser kalmamıştır. Adi — - vakalar ise huzur ve süküna mail ol- — muş her hangi Hir memlleketin asla 'I .< fevkine çıkmıyan adli hâdiselerden iba '5' ret kalmaktadır. Türkiye halkı yüksek bir sükün ve huzur içinde, şahsi ve milli refahın in- SA kişafına çalışıyor. Türk milleti mazi - — min ihmali ve yahut hâdisatın icbarı - yüzünden olsun iktisadi ve içtimai sa - halardaki boşlukları, gerilikleri metod |- u ve plânlı çalışmalarla doldurmakla — Meşgüldür. Bu verimli faaliyetin mad — -di ve fiili eserleri herkesin gözü önün- de her gün daha ileri bir nisbette art- — Maktadır. d g K A ”a Hariçte sulh, dahilde sükün Atatürk devrinin ana vasıflarından =*'bu*ı hariçte sulh, dahilde sükündur. » Yüksek tebirlerinizle ve büyük feda- — kârlıklarla elde edilen bu emmyet ve ısayıs milletin tekâfülü umumisi al - tında muhafaza edilen bir emanettir. Bu emanete tecavüz edenler daima ve her yerde cumhuriyetin çetin çehresi- le ve metin icraatiyle karşılaşmışlardır (Alkış'ar). Bu imülecavizlerden hiç birinin ce- — Zzasız kalmadığını söylemek çıplak bir ' AĞ t — l — YT Sğem, « (elah ga *Ü z : - hakikattir. Bundan sonra da her kimin tarafından ve her ne şuretle olursa ol 'sun böyle gafletlere düşeceklerin akı- beti böyle olacaktır. Hudu"'arımızda aldığımız tedbirler İçeride vaziyet böyle olduğu gibi al- Odığımız tedbirlere iyi ve dürüst kom- — şuluklar sayesinde hudutlarımızın bü- <yük bir kısmında da senelerden beri # Bt ,, emniyet ve sükün hükümfermadır. Suriye hududunda Suriye hududunda bize karşı yapılan — hirsızlik, kaçakçılık, soygunculuk va - .'1 ' kaları bizim aldığımız tedbirler sayesin de haddi asgariye indirilmiştir. 1935 senesine kadar muhtelif zamanlarda bize saldıran Yado, Ado, Seyithan, Ali- “Can gibi soygunculuk çeteleri son hır- |-sızına kadar içeride imha edilmiştir ve hıç biri veri dönmemiştir. 1936 yılının son nısfında tekrar muh — telif çetelerin taarruzlarına şahit olduk, - Bu çeteler de ekseriyetle tenkil. olun- du. Bunların da hudut haricinde hazır - lanarak ve teşvik olunarak memleket - dahiline gönderildikleri delillerle sabit "'"' ! ai y) tir. Bu vukuat 1937 yılı başından beri daha faal bir manzara aldı. Mardin yolunda Martın 15 inci günü Diyarbekirle Mardin arasında Karaköprü mevkiin- —de bir soygun vakası oldu. Senelerden /— beri asayiş bu yolda haleldar olmamış- “tr. Ahalinin hakiki bir emniyet kayıt- sızlığı içinde bulunduğu bir sırada bu -soygunculuk yapıldı. Dersimde î Ayni tarihlerde Dersimde takip etti- — ğimiz ıslahat programına karşı bazı es |- ki Ağaların hariçten gelme müşevvik “lerin tesiri ile hükümet tedbirlerine — Mukavemet etmek istediklerini öğren- — dik. Karaköprü vakasını yapmış olanları — Mahalli idari kuvvetler takibe başla- dıklan zaman bunların hududun öte ta — rafına geçtiklerini ve çaldıkları malla- — Tn hayvanları sevinçli ve gürültülü nü - Mayişlerle alenen sattıklarını ve her- . l ker e . ' 'e |- kesin gözü önünde muvaffakıyet şenlik len yaptıklarını öğrendik. Tahkikat neticesi Hâdisata hususi bir ehemmiyet at - 3 fettiğimiz bir sırada diğer bir hırsız çe ; * tesıyle Gercüç civarında temasa geldik. Çete. ölü ve yaralı bırakarak dağıldı. - Tahkikat neticesi anladık ki bunlar da _; cenup hudutlarımızin ötesine iltica et- — de kolaylık ve cesaretle çete hazırlığı - Mişler. Her iki çete efradının cenüba - iltica eden eski şakilerden olduğu ve — hariçte hazırlanarak memleket içine gir — dikleri anlaşıldı. Bu mütevali ve maddi misallerle cenup hududumuz haricin- yapıldığı ve takip harekâtımızdan kur — tuldukları ve sıkıştıkları vakit hudut ha ,L' Hu * J ricinde melce buldukları kanaatine var dık. Tükümetin ciddi tedbirleri Hükümetimiz meseleyi ciddiyetle tet kik etti. Nereden ve ne suretle gelirse vâsıl olmuş ve askeri vaziyet ehemmi- gelsin memleket asayişini muhafaza et mek için alınması lâzım gelen tedbirle ri aldık. İdare mekanizmasının ihlâl e- dilmek istenilen vaziyeti sür'atle iade Tuncelinde Tuncelinde takip ettiğimiz ıslahat programını doğru yoldan şaşan aşiret- lere asla cesaret vermiyecek bir suret te tahakkuk ettirmek kararını teyit et- tik. Tuncelinde birkaç senede yapaca- ğımız islahatı tacil ederek vücude ge- tirmeğe tevessül ettik. Buradaki prog- ramımız büyük millet meclisinin malü müudur: Yol, mektep yaparak ihmal e- dilmiş olan bu mıntakayı medeni ve ik tısadi bakımdan yükseltmek ve bunun kuvvei teyidiyesi olarak jandarma ve idare teşkilâtını şimdiye kadar girme diği yerlere sokarak devlet otoritesini yerleştirmek ve vatanın her tarafında cari olan medeni ve kanuni hayatı te- sis etmek. a Umumi hatlarını çizdiğim bu progra| mı Tüuncelinde derhal tatbik için dör- düncü umumi müfettişliği tekrar yeni| kuvvetlerle teçhiz ettik. Program tered. dütsüz ve tehirsiz tatbik olunacaktır. O rada da cumhuriyetin kanunları behe mahal tatbik olunacak ve ora halkının her ferdi de bütün Türk vatandaşları gibi cumhuriyetin irfanından, umra- nından, medeniyetin icaplarından be hemahal müstefit olacaklardır. Birinci umumi müfettişlik Birindi umumi müfettişlik dahilinde halk umumiyetle cumhurivetin tesis et fiği asayiş ve nizam politikasına can-, dan taraftardır. Çeteleri ve çete efra-, dını takip müfrezelerimizle birlikte im ha etmektedirler. Huzur ve refah içinde çalışan bu va- tandaşları sürprizlerden korumak için vâziyeti takviye etmeğe karar verdik. Askeri vaziyet takviye edildi Normal idare ve umumi jandarma tedbirlerinden başka hususi tedbirler de aldık. Bir fırkamızı ihtiyat efradiy le yüksek mevcuda ilhak ederek muh- teme) hâdisata takaddüm ve tefevvuk etmenin faydalı olacağına karar ver - dik. Bu maksatla bir hafta evvel cel- bettiğimiz ihtiyat efradı mahallerine yetli surette takviye edilmis bulunuyor. “Cenup hududumuzda İhtiyat efradının böyle mahdut bir sahada celbedilmesini izah ederken al dığımız tedbirlerin mahiyetinden Bü - yük Millet Meclisi huzurunda memle- keti açık bir surette haberdar etmiş o- luyoruz. Bazı haberlere göre cenup hu dudumuzun öte tarafında diğer çeteler de hazırlanmış veya hazırlanmaktadır. Büyük Millet Meclisine ve büyük mil- letimize emniyetle ifade edebilirim ki hazırlıkların ve hâdiselerin mahiyeti ne olursa olsun vaziyet tamamiyle dev let kuvvetlerinin hâkimiyeti altındadır Emniyet şartları mevcuttur Gayri tabif bir hududun âarızi ve ta- bit kolaylıklarından istifade ederek içe riye girebilenlerden birçoğu tekrar Su riyeye sığınmak fırsat ve imkânını bu lamamışlardır. Cumhuriyetin huzuru içinde kanun ve medeniyet şartlarına uygun olarak bugünün ve yarının mü reffeh hayatını kazanmağa çalışan va- tandaşların haklı olarak ve hak olarak istedikleri himaye ve emniyet şartları 'nın tamamiyle mevcut olduğunu söyli yebilirim. Meselenin dahili cephesi. Harici cephe Harici cepheye gelince, harici cep- henin vatandaşlarda hakiki bir elem ve hükümete karşı onlarda ciddi bir talep uyandırmış olduğunu gizlemek ve örtmek elimden gelmez. Türkiye - Suriye hududu 800 kilo- metrelik her türlü tabii hudut kolay- lıklarından mahrum bir fasıladır. Tür- kiye Büyük Millet Meclisi hükümeti, kurulduğu ilk günden itibaren bizim Suriye ve mandater hükümetle müna sebatımızın teme| noktası hudut üzerin de asayiş ve emniyetin tesisi olmuş - tur. Bu neticenin ancak iki tarafın hüs nü niyetle samimi olarak teşriki mesa- isinden başka suretle temin olunamıya cağına daima inandık. Bu maksatla birçok mukaveleler ve protokollar tanzim olunmuş ve bunlara göre böyle hudut vakalarında iki taraf memurlarının teşriki mesaisi derpiş e- dlimiştir. Bu gibi hâdiseler vukuunda mukaveleleri işletmek için vâki olan (ceğimizi bilmeleri faydalıdır. 'dım, hükümetin Hatay davasındaki açık Memurları taarfından zamanında ve Mmüsbet olarak karşılanmamıştır. Hükümet, hudut haricinde memleketi - mizin emniyeti aleyhinde vuku bulan bu teşebbüslere mantader devletin ciddiyetle nazarı dikkatini celpte teahhur etmedi. O- ra memurlarının maksatlı veya hatalı te - sirleri yüzünden memleketimizin ve halkı - mizin emniyeti ve serveti aleyhine vuku bulan taarruzların bizim yalnız ve bizzaru- re pasif tedbirlerimizle izale olunamıyaca- ğgını müşahedede hükümetiniz gecikmedi. Filhakika hudut haricinde vuku bulacak taarruzların beynelmilel vazifeler harekete gelmedikce zararlarının ve tesirlerinin tah- dit olunacağını tasavvur etmek imkânsız - dır. Hatay davamız çıktıktan sonra Hatay davasının meydana çıkmasından itibaren hududun —öte tarafında kasdi ve sun 1 bir suretiş körüklenen Türk düşman- lığı, propagandası bu salgın teşebbüsleri - nin menşei ve besleyicisi olduğunu reddet- meğe mahal yoktur. ? Biz davamızı bütün — ciddiyetle, fakat beynelmilel usullerin —müsaade ve cevaz verdiği hesaplar dahilinde ortaya koyduk. Cemıyeh Akvam meclisinde varılan neti - ce ile bu memleket müteselli ve kanaatkâr olmuştur. Davamızdan vazgeçmiyeceğiz Aleyhmüzde gayri meşru propaganda ve haksız salgınlarla, Cemiyeti Akvamda istihsal ettiğimiz neticeden vazgeçeceği - mizi zannedenler varsa bunların en niha - yet beynelmilel münasebetlerin bozulabi - leceğini, faktat bizim hakkımızdan ve ka - zandığımız haklardan asla feragat etmiye- (Sürekli al- kışlar.) Bu mülâhazaları söylemekten maksa - ve meşru hareketi bizim aleyhimize taar - ruzlar hazırlanmasını asla muhik göstermi- yeceğini tebarüz ettirmektedir. Fransa ile müzakereler Meselenin bu cephesi yani Suriye ile a- ramızdaki münasebet noktasından olan kısmı hariciyemizle Fransa arasında mü - nakaşaya konmuştur. Kendi hareketlerimi- zin dürüstlüğüne o kadar güveniyoruz ve Fransa ile iyi münasebatın idamesi için mu- Suriye milletini bize gösterildiği gibi düş- harriklerin bütün zıd temayüllerine tTağ - men gayret etmek azminde o kadar sa - mimiyiz ki bu çetelerin hazırlıklarının ne şerait altında vuku bulduğunun beynelmi -i lel bir usul ile tetkik edilmesine bile hazır' bulunuyoruz. Hükümet namına olan bu ıı:ıı.uızııtım..l vaziyeti olduğu gibi söylemek, içerde aldı-* ğımız tedbirlerle hariçte tâkib ettıgımıı' hattı hareketi açık bir surette memlekete | bildirmek içindir. Memleket âsâyişinin em-l niyetle muhafaza olunacağına. kanaatimiz ' vardır. İcabında daha vâsi tedbirler de alınacak Eğer aldığımız tedbirler kâfi gelmezse daha vâsi tedbirler almakta bir an teahhur etmiyeceğimizden Büyük Millet Meelisinin haberdar olmasını isteriz. Harici sahada da vaziyetin icab ettirdi- ği teşebbüslerden ve müteâkiben — alınacak tedbirlerden Büyük Millet Meclisini daima haberdar edeceğiz. Arkadaşlar, Hiç bir kimse tarafından gaflet edilme- mesini hatırlatmak istediğim bir hakikat de şudur: Türk milletinin kuvveti, her nerede her kime karşı olursa olsun hakkımı ve hay- siyetini korumıya daima hazır ve kadirdir. (Sürekli ve şiddetli alkışlar.) Hatiblerin sözleri Dahiliye Vekilinin büyük bir dikkat ve alâka ile dinlenen ve sürekli alkışlarla kar- şılanan beyanatından sonra bir çok hatib - ler söz almışlardır. Hatiblerden Mazhar Müfid Fransız müstemleke memurlarının hareketlerine karşı şiddetli tedbirler alın - masını ileri sürmüştür. Refik Şevket İnce de Fransanın bu gibi şekavet hâdiselerine karşı göz yummasını hayretle karşıladığını söylemiş; «Buna verilecek isim egkiyı ya- taklığıdır) demiştir , —- Söz alan hatibler arasında Ziya Gevher, tay davamıza temas ederek hararetli be - tenkid etmişlerdir. Dahiliye Vekili tekrar kürsüde Hatiblerin beyanaklarını müteâkib tek- rar kürsüye gelen İçişleri Bakanı ve Parti Genel Sekreteri Şükrü Kaya demiştir ki: Arkadaşlar, sayın hatiblerin cenub hu- dudundaki vukuât üzerinde — gösterdikleri teşebbüslerimiz karşı tarafın mahalli hassasiyet gayet tabitdir. Aynı hassasiyet Halil Menteşe, Dr. Mazhar, İlyas Sami Ha- | yanatta bulunmuşlar, Fransanın hareketini | memleket efkârı umumiyesinde de vardır. Hükümetinizin de bu hassasiyetle müvazi olarak tedbir almasını da tabit zaruri ve mantıkfi bulursunuz. Suriyenin vahdeti Suriyeliler iyi bilirler ki, Başvekilimizin bir iki vesile ile komşu milletlere karşı gös- terdiği hassasiyete uyarak ve dayanarak man olarak kabul etmemekliğimiz daha muvafıktır. —Asil Suriye halkının malümu olmak lâzım gelen hakikat şudur ki, Suriye vahdetini bozan ve onu taksim eden ne Türklerdir, ne de Türkiyedir. Bilâkis dai- ma o taleblerimizle bu vahdeti temin et - mek istedik. Bu hakikat Hatay hususiyetini tağlit ederek tahrif etmeye imkân olmıya- cak derecede âşikârdır. Türkler ve Ermeniler Şunu arzetmek isterim ki, bir de hatibler oradaki anâsırı muhtelifeden bahsettiler. Bu anâsır arasında matbuâtta görüldüğü gi- bi Ermenilerden de bahsolundu. Hatible - rin ima ettikleri anâsır da bu olmak ge - rektir. Buna dair de mâruzatta bulunmak isterim. Türklerle Ermeniler arasında tes- kin olunmaz bir düşmanlık mevcud oldu- ğu nazariyesini ileri sürmek bazı politika- cıların geçim vasıtası olmuştur. (Bravo ses- leri). Hatay davası esnasında Türklerle Er - meniler arasındaki münasehbet bir delfa da münakaşa mevzuu oldu. Türklerle Erme - niler, hakiki ve tabif menfaatlerinin ilcasile enstektif olarak yeniden bir defa daha birbirlerile yakınlık hissettiler. Hakiki va- ziyet budur. Fakat eski komiteciler tekrar araya gir- diler. Ve Hatayda iki millet arasında yeni bir düşmanlık havası yaratmak için gay - ret gösterdiler. Şimdilik manzara, komite - cilerin telkinatının yer bulduğu merkezin - dedir. Fakat bizce bu dahi zahirt ve mu - vakkattir. Bizim nazarımızda Ermeni mil- letinin bizimle beraber olmakta gösterdiği samimiyetin kıymeti azalmamıştır. Arkadaşlar, son söz olmak üzere arzet- mek isterim ki, Türklerin huzur ve huku - kunu ve memleketin hududunu mahfuz bu- lundurmak için Türk milleti Büyük Millet Meclisine ve onun itimad ettiği hükümete verdiği kudreti en müessir bir surette kul- lanacağımıza kimsenin şüphesi olmamalı - dır. (Bravo sesleri, alkışlar). Bunu huzurunuzda tekrar bir defa daha açık olarak ifadesini cihan sulhü için de bir yardım telâkki ederim. (Bravo sesleri, alkışlar). —— S ) * G7 * ATIRWE Hatayda yeni tethiş usullerine baş vuruyorlar Halep, 7 (Hususi) — Kuraklık yü- zünden ÂAmik ovasına gelecekleri bil- dirilen muhacir ve Nevvaf aşiretleri Hatay arazisine geîmekten sarfı nazar etmişlerdir. Bu aşiretler İrak hududu- na doğru ilerlemektedirler. Muhcem ve Nevvap aşiretlerinin birdenbire yü rüyüş istikametlerini değiştirmelerinin sebebi vatanilerin sözlerine kimsenin inanmaması ve bu politikacıların Arap ların itimadını tamamen kaybetmiş ol- malarıdır. Tethiş için Sancak halkını tethiş için Emir Zeyt Ebu Hâşim, Şeyh İlyas aşiretlerinin A-| mik mıntakasına sevki için teşebbüs- Havalar ısınmağa başladı El, ayak, koltuk terlermı kesen, nahoş kokuyu gideren yegâne sıhhi pudradır. İNGİLİZ KANZUK ECZANESİ ' Beyoğlu - İstanbul Filistinde haydutluk gittikçe artıyor Kudüs, 7 (A.A.) — Galile'de yer- leşen Yahudi çiftçiler, hükümetten emniyet tertibatı almasını istemişler « dir. Filistin'in diğer mıntakalarında va- ziyet, iyileşmiş ise de sükünet tama - mile avdet etmemiştir. Yahudi matbuatı son günler zarfın- daki haydudluk vak'alarını saymaktea ve hükümetin kat”i şekilde müdahale etmesini israrla istemektedir. Hayreboluda bir kaza Hayrebolu (Hususit) — 12 yaşında Yaşar oğlu Mehmet araba ile çim geti- rirken kasaba medhalinde arabanın ü-; zerinden ön tekerleklerin önüne düş - müş, tekerlekler üzerinden — geçmiş, çocuk olmuştur N lerde bulunulmaktadır Manda zabitlerinin bir oyuncağı ha- lini almış olan Vatani memur ve poli- tikacıları bu son çareyi de tecrübe et mek emelindedirler. Maamafih şimdiki halde bu işin pro pagandası birinci derecede tethiş vası- tası sayılmaktadır. Kırkhanda Nüitekim Kırkhan istihbarat zabiti Gâ vurdağı ve Amuk köyleri muhtarlarını toplıyarak aşiret akınları ihtimalinden bahsetmiş ve demiştir ki: «İcap derse, Jüzum görülürse hükü- met aşiretlerin Sancağa gelmesine mü- | saade edecektir.» İstihbarat zabiti bu sözlerile aşiret lerin Sancağa birtakım maksatla sev- | kedileceğini anlamıstır. Muhtarnıdıe cemfh mfhy mfhypoyao Muhtarları bu beyanattan sonra tek rar kabul eden istihbarat zbiti Türk de vası aleyhinde aklına geleni söylemiş ve muhtarların bunları köylülere anlal malarını ve bu sözleri hareket düstüru saymalarını emretmiştir. zarflarını komisyona teslim etmeleri ve !niyeneiı.cl?üı İstanbul Orman Baş nümune veçhile çift satıhlı dört buçuk metre kutrunda SO0 adet mahruti çadır ka- palı zarf usulile münakasaya vazedilmiştir. 2 — Çadırların ihale tarihinden itibaren bir ay zarfında teslim edilmesi şarttır. 3 — İlân 20 gün müddetle 27/Mart/937 tarihinden 15/Nisan/937 tarihine kadardır. Yevmi ihale 15/Nisan/937 tarihine müsadif perşembe gününde Orman Müdüriyetinde müteşekkil Komisyon marifetile saat 15 de İcra edilecektir. müdürlüğünden: göre muvakkat teminat akçesi 562 lira ÜMM.T-EMWM tarihinden bir saat evvel arttırma ve ek- ve istitaat maliye meklubunu — ihtiva ile Mmmwwd& cağı alâkadarlara ilân olunur. (1973) Gümrükte Eşya satışları İstanbul Gümrüğü Başmüdür!lüğünden : Galatada Koca Mustafa caddesindeki 5 sayılı satış anbarında bulunan ipekli, pamuk- u mensucat, menifa'ura, cam eşya, hırdavat, attariye, demir eşya, makineler, tuha- fiye, kokular, kantariye, eczayı tıbbiye ve emsali eşya 12/4/937 gününden ii- baren hergün saat 13 den 18 e kadar pazarlık ve arttırma suretlerile ve peşin para ile satılacaktır. İsteklilerin bu elverişli satışlardan istifade etmek üzere muayyen gün ve saatte anbardaki sa'ış komisyonuna gelmeleri ve isteyenlerin satılacak hergün görebilecekleri ve evvelce ilânı yapılıp da Reşadiye caddesindeki satış sa- lonunda satılacağı bildirilen eşyanın aynı anbarda bulunacak komisyonca satıla- eşyayı l A el A hi ELİ. İi İi? ği alE

Bu sayıdan diğer sayfalar: