12 Eylül 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

12 Eylül 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 17
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

şırdı, sonra, gelenlerin gazeteci ol- duklarını anlayınca dili tutulur gibi oldu, ne söyliyeceğini okestiremedi. Ancak: "— Doğruca rum" diyebildi. Bu sırada diğer Bakanlar da ya- Bakanlığa gidiyo- mışlardı. Bakanı Ragıp Üner takip etti. Bu defa gazeteciler mavi elbisesi içinde pek şık görünen yeni Sağlık Bakanı- nın etrafını sardılar. Ünere Bakan- Il bir cevapla karşılaştılar: "— go Eğitim Bakanıyla ta- nıştık..." Anlaşılan, sürmüştü! Üner acemi adımlarla Buick oto- mobiline a sırada merdivenlerde Tarım Bakanı Osman Tosun gözük- tü. Onun ie emen yanında Çalışma Bakanı Mehmet Reşit Beşerler bu- lunuyordu. Beşerler kapıda bekleşen gazetecileri gördü. İri vücutlu Bakan her ne sebeptense basın mensuplarıy- la karşılaşmaktan pek hoşlanmıyor- du. İyi bir manevrayla basın barajı- nı aştı ve otomobiline binerek uzak- laştı. tanışma biraz uzun Beşerlerin otomobili gözden kaybo- lurken, Kabinenin paşa üyeleri kapı- da göründüler. Ulay ve Kızıloğlu, ön- lerinde gazetecileri lar. Sağ taraflarında bulunan Alica- nı da yanlarına aldılar ve bir muhabirinin isteği üzerine resimleri- nin çekilmesine müsaade ettiler. Bu sırada bir gazeteci, Kızıloğluna: Bedrettin Tuncel Yarışta süpriz 'AKİS, 12 EYLÜL 1960. Evet, Bu Bakana İtirazımız Var! Menderesin eski bir savcısı bu- gün, İnkılâp Hükümetinde va- zife görüyor» Bahis omevzuu zat, Devlet Bakanlığına getirilmiş bu- lunan Hayri Mumcuoğludur Hay- -i Mumcuoğlu, bazen doğrudan doğruya Menderesten aldığı emir- lerle Ankarada, gazetecileri hususi bir hışım ve şiddetle takip eden vazifelidir. Ankara savcılığı yaptı ğı yıllar basının indinde asla makbu hâtıralar bırakmamıştır. Sadece bu mecmuanın bir çok mensubu Hayri Mumcuoğlunun emriyle ve Menderesin veya ideal arkadaşlarının hoşlarına gitmeyen hakikatler yazdılar diye tev- kif olunmuşlar, mahküm edilmişler, aleyhlerinde takibat yürütülmüş- tür. Şimdi, böyle bir Bakanın yer almış bulunduğu bir hükümetten memnun olmak gazetecilerden, Hayri Mumcuoğluyu iyi tanıyan ga- zetecilerden istenmemelidir. Eğer bugün Yassıadada Hayri Mumcuoğ- -u değil de halefi Rahmi Ergil bulunuyorsa bu, büyük ölçüde kaderin oyunudur. Hayri Mumcuoğlu tedhişin daha arttığı devrin hemen başın- da Ankara savcılığından alınarak başmüfettiş yapılmıştır. Ama Hayri Mumcuoğlunun aklına, tedhiş âleti olmayı reddederek istifa etmek gelmemiştir. Kaldı ki eğer D.P. nin ömrü yetseydi önümüzdeki ilk se- çimlerde Ankara savcısı Tekirdağ Demokratları tarafından D.P. nin Tekirdağ adayı olarak düşünülüyordu. Ankara Hiltona misafir olmuş basın mensupları ise, o tarihlerde aynı yerde yatan bir Tekirdağlı D.P. idarecisi tarafından doğrudan doğruya bugünkü Bakan Hayri Mumcu- oğluya şikâyet edilmişlerdir ve bugünkü Bakan Hayri Mumcuoğlu ha- pishaneye gelerek Demokrat dostunun ihbarlarını dinlemiştir. Herken ve bilhassa Milli Birlik Komitesinin bütün azaları bilmeli- dirler ki Menderesin Ankara savcısını İnkılâp Hükümetinin bakanlık koltuğunda görmek bizleri dondurmuştur. Milli Birlik Komitesinin aza- ları, meselâ İnkılâp idaresi tarafından Nureddin Aknozun Genel Kur may Başkanlığına tâyini gibi bir hâdise karşısında ne vaziyete dişe ceklerini, nasıl ürpereceklerini düşünürlerse Hayri Mumcuoğlunun ba- kanlığı karşısında basın mensuplarının ne hissettiklerini kolaylıkla an- layabilirler ve bu hassasiyete hak verirler. Zalimlere gık demeden âlet olmuş, onların bütün emirlerini itirazsız tatbik etmiş, istifa müessesesi gibi bir müessesenin mevcudiyetini asla hatırına bir mevki olan mevkiini oradan uzaklaştırılıncaya kadar fütursuz mu- hafaza etmiş bir zatın bizim anladığımız mânadaki İnkılâp ruhuyla bağ- daşmasına imkân bulunmadığını buradan haykırıyor ve herkesin dik- katini çekiyoruz. Bay Hayri Mumcuoğlunun mücadelesinin hikâyesini işitmek istiyoruz. Bizim bilmediğimiz nasıl bir hizmet görmüş? Belki Hayri Mumcuoğlu istifa müessesesini gene o hatırlamayacaktır. Ama bunu ona hatırlatmak sâdece bir hak değil aynı zamanda bir vazife- dir de.. Hayri Mumcuoğlu Bakan olursa, Hicabi Dinçin ne günahı kalır lütfen söyler misiniz ve lütfen hiç kızmadan bize anlatır mısınız yarın öbür gün onun da bir bakanlığa geçip oturmayacağının garantisi nedir? Evet, bu Bakana bizim itirazımız var. Zira biz onu. Menderesin zulüm âletlerinden biri olarak Ankara savcılığının makam masasında gördük, onun haksız ve adaletsiz emirlerinin ıstırabını tâ yüreğimizde hissettik. Eğer bütün mücadelenin neticesi bu hayal kırıcı durum ola- cak idiyse pek çok fedakârlığa boşuna katlanıldığının, pek çok zahme- tin boşuna çekildiğinin ve pek çok azabın yok yere insanları yaktığının bilinmesi gerekir. getirmemiş, politik,

Bu sayıdan diğer sayfalar: