16 Şubat 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

YURTTA OLUP BİTENLER elemanlar affı adi suçlara teşmil 1- çin şöyle bir formül buldular: 1962 yılı 29 Ekimine kadar işle-- nen âdi »uçların hepsinden S yıl ten- zil edilecektir. Ancak bunun ban is- tisnaları olacaktır. Böyle bir tasarı- dan Adi hırsızların faydalanması sos- yal mahzurları yönünden hoş görül- e âdi hırsızlık suçları istisna kabul edilmiştir. Teknik elemanların ve komisyon üyelerinin üzerinde has- sasiyetle durdukları bir başka nok- ta askerlikten kaçma suçlularının du- rumu oldu. konuda, böyle bir devlide ba- zı çevrelerde infial yaratılacağı dü- şünülerek affın şümulüne giren as- ker kaçaklığı suçuna da bazı takyit- ler konuldu. Bu suçtan affa uğrayacak olan- ların iki ay içerisinde askerlik tu* belerine müracaat etmeleri erek- mektedir. Böylece bütün suçlarından azade kılınacaklar, ancak, yeniden aynı suçu işlemelerine mani oluna- caktır. Af tasarısı hazırlanırken bir dev- rin fosilleşmiş olayları üzerine de e- ğilinildi. eyrinin karanlıkla- rında kalmış olaylardan ötürü mah- küm olmuş veya muhakemeleri de- vam eden kişilerin aftan faydalandı- rılması uygun görüldü. Bu konuda XX. T. li milletvekilleri, koalisyo- nun diğer küçük ortağıyla v3 2 hayli atak davrandılar. C. kibi de -Hüdai Oral ve Zeki Ki ruhu. fazla ısrar etmediler. Esasen . H. P. Grupunda temayül komis- yon üyelerini bu gibi konularda yu- muşama imkânını sağlıyacak o ton- daydı. Bu gerekçeyle Uşak, Geyikli, Rıhtım olayları ile alâkalı olarak t m sanıklarının aftan istifadesine katar verildi. Tasarının çetin mücadelesi büyük suiistimal dâvalarının aftan faydala- nıp faydalanmaması konusunda ol- du. . T.P. liler ve C. K. M. P. li- ler bu Korda. bir parça ısrar eti- ler. Gerçi Y. Grupunda bu hu- susta lider ln düşüncelerine paralel bir karar alınmış, af proto- kolunun dışına çıkılmaması düşünül- müştü ama Y.T. P. li ocak başkan- larının bu konuda faaliyeti durma- mış, kuliste meselenin üzerine körük- le ateşe gidilmişçesine gidilmişti. Sadık Perincek, Seyfi Öztürk işin kenarından şöylece bir geçtiler. Ama karşılarında kuvvetli bir muhalefet buldular. Böylece büyük suiistimal AKİS/14 Abdülhâk Kemâl Yörük Terazi elinde dâvaları affın dışında kaldı. Hattâ çocuğun İsmi bile konarak Kromit, SEKA, DDY ve Ziraat Bankası yol- suzluklarının aftan faydalanmaması rapora dercedildi. Taraflar Vergi kaçakçılığı ve Ver gi usulsüzlüklerinde fazlaca çekiş- mediler. Bu kolda aftan istifade e* deceklerin, usuli yolsuzlukları tama- mazhar kılındı. Bir parça daha derine gidilerek kusurlu ve ka- çakçılık yapanların cezalarının ya- rısının indirilmesi kabul edildi. Af tasarısı şümulüne giren diğer cezaların, en önemlisi ve böyle bir çalışmayı icap ettiren «lay Adana Cezaevindekilerin durumuyla ilgili o- lan kısım oldu. misyon, raporunda, Adana Ce- zaevinde Yassıada mahkümlarından Anayasayı ihlâl suçu dışında o bulu- nanların affa uğraması taraflısı ol- duğunu belirtti. zaevindeki mahkümların büyük ço- gunluğu, hattâ hemen hemen hepsi dışarı çıkıyorlardı. hasırlanmasında rol oynayacak olan misyon, raporunda affın dışında kalan suçluları açıkça belirtti. Bun- lar Kayseri Cezaevindeki siyasi mah- kümlar, Atatürk kanununa (aykırı hareketten hüküm giyenler, herhan- gi bir suçtan dolayı ölüm ve müeb- bet hapse mahküm olmuş kişilerle f tasarısının birinci derecede 141 ve 142. maddelerden dolayı mah- küm olanlardı. isyon son olarak bit mesele» delerinde yer alan suçlardan ötürü -sabotaj, MBK İdaresi aleyhinde ça- lışma, v.s. suçları- mahküm olanlar veya, muhakemeleri hâlâ devam eden leri affın şümulüne aldı Hükümete tevdi.. Af tasarısının hazırlanması için ya- pılan ilk çalışmalardan sonra ra- por Adalet Bakanlığına gönderildi. Abdülhâk Kemal Yörük işi bu defa ciddi olarak ele aldı ve teknik ele- kurulu bir topluluk ba- kanlıkta tasarıyı (oOmaddeler haline getirerek gerekçesini de hazırladı. kanlar arasında gene liyelerin bayramda yapılmasıdır. Bütün bu gürültüye A. P. cumar- tesi akşamı karışmadan edemedi. Ertuğrul Akça Genel Başkanına biz- Zat giderek vapurun kaçacağından ve Hükümete bir muhtıra verilmesi gereğinden bahsetti. (o Gümüşpalanın işe aklı yatıp da "hı" derdemez, Ak- ca hazır muhtırayı Başkanına sun- du. Muhtırada herşeyin (o affedilmesi isteniyordu! istanbul Allahın nimeti Mimi m İçişleri Baka- p iler ve kendisine, bilhassa haber li. çektikleri ünler (oAllanın bir lütfu gözüyle baklları Ne zamandır -Küçük Vali F K.G. yi kaybettiklerinden bu ya- na- bu tip devlet adamı görmemiş- lerdi. Hıfzı Oğuz Bekata önüne çı- kan her gazeteciye mutlaka bir be- yanat verdi, lâf konusunda gayet cömert davrandı. Eksantrik lâflar et- ti, onları sevindirdi. Gerçi ciddi kim* İteler bu yeni tarz İçişleri Bakanına bakıp "Amma gayrıciddi adam!"de- mekten kendilerini alamadılar ama, onlar daha ziyade kötü dilli kimseler olmalıdırlar. Yoksa İstanbul seyaha- tinden Bekata memnun kaldı; İstan- bullu gazeteciler memnun kaldılar. İçişleri Bakanı son olarak, İstanbul Vilâyetinin emektar mermer merdi- venlerinden inerken AKİS'in İstan- bul muhabirine ışıl ışıl bir beyanat çekti: "— Burada resmi ve hususi te-