29 Haziran 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

29 Haziran 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

müşterek mesaide bulunacak ve böy- lece radyo yayınlarının da bir düze- ne sokulması mümkün olabilecektir. Ardıçoğlu sıkı "keşif o Çalışması" sırasında hemen hiç konuşmadı. Gö- reve başladığının ikinci günü kendi- sine bakanlıkta ne gibi şeyler yap- mak istediğini soran bir gazeteciye: "— Şimdiden bir şey söylemem doğru olmaz. Bu sorunuzu iki ay son- ra ancak, bütün meselelere tam ma- nâsıyla vâkıf olduktan sonra cevap- landırabilirim" dedi. Tabii, atlatmak için mübalâğa e- diyordu ama, yeni Bakanın prensibi - nin "Âyinesi iştir kişinin, lâfa bakıl- maz" olduğu çabuk meydana çıktı. Altın yumurtlayan tavuk gülün detayları ile tespit edilerek hatasız uygulanan bir turizm pro- gramı en kötümser bir tahminle Tür- kiyeye yılda 500 milyon liralık döviz bırakacaktır. Bu miktar Türkiyenin dış tediye açığının Oo kapanmasında yardımcı olacağı gibi hayat standar- dının yükselmesinde de ühim rol oynıyacaktır. Turizm sektöründe Ar- dıçoğlunun takip edeceği politika başlıca dört ana fikir etrafında izah edilebilir: 1 — Turizm her şeyden önce ö- zel sektörü ingilendiren bir yatırım sahasıdır. Devletin bu sahadaki bü- tün faaliyeti pilot (teşebbüsler yap- mak ve gerekli organizasyonlardan ibaret olmalıdır. Türkiyenin tabii gü- zelliklerine karşı büyük ilgi duyan yabancı sermayeye bu konuda âza- mi kolaylık gösterilmelidir. Celâl Tevfik Karasapan Yel üfürdü, su götürdü 2 — yatırımları desteklemek üzere (o ya- bancı sermayenin de iştirak edeceği 3 — Türkiye coğrafi durumu Hakkaniyet Busün Türk Basınında, uzun alışkanlıkların ve konulmuş âdetlerin, hat- tâ bunların kötü kullanılışının neticesi bir "fili durum" hasıl olmuş- tur. Gazete enflasyonu bunun bir parçasıdır. Enflâsyonu besleyen suni kaynak koruyunca, bunlar döküleceklerdir. Tıpkı, iktisatta bir enflas- yonist gidişin neticesi ortaya sıkan müesseseler bu gidişe son verilme- si zamanı gelip çattığında döküldüğü gibi.. Nitekim son devirde o mus- luklar kapatıldığında bu çeşit çok teşekkülden feryatlar yükselmiş, ama ameliyat yapılmış ve yaralar yavaş yavaş kapanmıştır. Şimdi, enflâs- yona Basın alanında dur demenin saati gelip çatmıştır. Zira o enflas- yon iktisat hayatım ne derece tahrip etmişse, bu enflâsyon da toplum ve politika hayatını aynı nisbette tehdit etmektedir. Buna göz yumul- ması suretiyle bir gün bütün demokratik sistemin tahribi tehlikesi hiç bir hükümet tarafından göze alınamaz. Ama, ortadaki "füli durum" ne .olacaktır? Gazetelerin kapanması, önce ortaya bir 'sosyal mesele çıkaracaktır. Bir çok fikir işçisi açıkta kalacaktır. Gerçi, bu sıfatı taşıyan herkesin meslekte bir hak iddia edecek halde olmadığı, dünden bugüne "gazete- ci" sıfatını takındığı gerçektir. Ancak kurunun yanında yaşın da bulun- duğu gözden uzak tutulamaz. Gazetelerin, kapandıklarında, mensupla- rına karşı mükellefiyetleri vardır. Bu mükellefiyetler yerine getireme- yecekler, tasfiye ile tensikat birbirine karışacaktır Bunun yanında, gazeteler vergi ve işçi sigortaları dolayısıyla devle- te borçludurlar. Çoğunun resmi Hâni ipotektir. Bu "Yağma Hasanın Böre- ği"nin ilelebet devam edeceği ve bir demokratik hükümetin buna, çe- şitli tazyikler sebebiyle el süremeyeceği hayal edildiğinden ileriye ait hesaplar, kitaplar yapılmıştır. Gazeteler kapandığında, bunların halli için de tedbir düşünmek zarureti vardır. Nihayet, ameliyat her hangi bir kimseyi perişan etmek için düşünülmemektedir. Devletin her yıl 25 milyon lira civarında bir kârı bulunacağına göre bazı mali ve maddi kolaylıklar sağlanabilir. Bu, ıstırabı çok azaltacak ve hakkaniyet esas- larının muhafazasını temin edecektir. Asıl, suni kaynak kurutulduğunda bir ciddi. basının yaşaması için şart normal kaynakların bulunup çıkarılması zarureti hasıl olacaktır. Türkiyede yeterli hususi ilânın mevcut olmadığı açıktır. İlân işine hiç devlet müdahalesi sokmadan kâğıt ve makine, malzeme ithalinde -kara- borsaya meydan verilmemesi için bütün tedbirler alınarak- kolaylık gös- termek, gazete akar ayarlanmasın düşünmek ilk akla gelen çare- lerdir. Bunlar hep şu v eye menfaat sağlamak esası yerine bir âmme menfaati Sdişesiyie yapıldığı ve ölçüler sağlam tutulduğu takdirde canlı, sağlam bir basın önümüzdeki en kısa zaman içinde türk toplumundaki yerini alacaktır. Müşterinin en müsamahasız, en ciddi kontrol unsuru olduğu ticaret- te olduğu gibi, artık bir büyük endüstri haline gelmiş olan Basında da gerçektir. Turizm sahasında yapılacak oOmaye temsilcileri taraf ndan son de rece cazip karşılanmıştır: bir kredi müessesesine ihtiyaç var- dır. Bu konuda başlıca iki fikir mev- cuttur. Turizm Barakasını ihya e- derek bu teşekkülden faydalanmak veya yeni bir müessese kurmak. Ku- rulacak müessesenin fonunun büyük bir kısmım yabancı sermaye (teşkil edecek ve finansman meselesinin hal ünde konsolide edilmiş olan dış borç- lardan istifade o edilecektir. bebiyle, bulunan formül yabancı ser- tabii zenginlikleri sebebiyle Orta Av- rupanın çalışan orta sınıf halk bakası için ideal dinlenme yeri nite- liklerini taşımaktadr. Bu nitelikli değerlendirerek orta halli turisti Tür- kiyeye çekmek turizm- sahasında a- lacak en önemli adımı teşkil etmek- tedir. Bu konuda ilk teklif bundan süre önce Prof. Baade'nin aracı- lığıylabazı alman iş adamları tara- fından yapılmıştır. Teklife göre man ve türk iş adamlarının iştiraki AKİS/1

Bu sayıdan diğer sayfalar: