12 Ekim 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 13

12 Ekim 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER İşe yaramaz halde depoda yatan bir G. E. lokomotif Uyusun da büyüsün, ninni!.. görüldü. O kadar ki, İnönüyü suçla- yan bir final yapmasına rağmen sa- bık müntehiri sadece A.P. nin en ile- ri unsurları ile kendi oüçbuçuk ada- m"ı alkışladı. Bakan konuşuyor . jthamlara. Ulaştırma Bakara bizzat cevap verdi. (o Korkacak, çekinecek hiç bir şeyinin bulunmadığını söyledi. Memurları ohakkındaki (o suçlamaları cevaplandırmadı, zira konu bu değil- di. Kendisinin mürakabe görevini ih- mal etmediğinin (o delillerini bir bir saydı döktü. Konuşmasının başarısı şuradan belli oldu ki Mehmet Turgut ve arkadaşları başladılar yeniden pa- tırdı, gürültü etmeye.. Halbuki o za- mana kadar görüşmeler sükünet için- de devam edip gitmekteydi. Bu sefer Basın locasında "Şimdi de, Turgutla onun üçbuçuk adamı ayaklandılar" lâ- fı dolaştı. Ama Dura sükünetini boz- madı ve her şeyi açık açık söyledi. Bir ara şöyle dedi: "— Erdemir. arkadaşım alınmasın- lar, ama, tahsil derecelerini bilmiyo- rum. Ben yüksek mühendisim, GE mi, yoksa GM mi daha iyidir, bunu ne ben hemen anlayabilirim ne de bir başkası.. Halbuki kendileri, her konu- da hemen hükme varıyorlar!" Kulağa Küpe.. Ayol, seni Unutmamışlar!. gen, insan bir hafta, işlerse onu mutlaka itiraf etmeli- dir, Lokomotif şirketlerinin ilân verdikleri gazetelerin, irri. yetlerim ve Milliyetlerin, Cum- huriyetlerin , ve Tercümanların adını sayarken yanlışlıkla içi- ne bir de Dünyayı karıştırmı şız. Adamlarda bir hiddet, bir şiddet. Hayır, onlara ilân git- memiş. A. be birader, ne kızarsınt Öyle bir gazetenin çıkmakta ol- duğunun, şirketler farkına bile varmamışlardır. Her gazetenin, ilâncı için vardır- Ha- İnşallah bir gün bir de dü- dükçü çıkar, o da reklâmını Dünyada yaptım. Bu iş "dengi ) konumuna tâbidir as-. Erdemir, Teknik Okul mezunu bir ilim adamıdır! Bakanın havası Mecliste çok müs- bet bir hava yarattı. Dura ne kendisi- ni, ne başkalarım savunuyordu. Sade- ce hadiseleri konuşturuyordu. Nitekim, Bölükbaşıdan sonra kürsüye gelen Ha- luk Nurbaki de o yolu tuttuğundan do- layı basarı kazandı. Nurbaki, DDY i- çindeki hizipleşmeden bahsetti ve iki taraf içinde de mühendisler bulundu- gunu, öyle bir lokomotifi göklere çı- hatırlattı: tercih, Amerikada AID'de zaten görüşülmekteydi. Bütün dosya ve raporlar oraya gitmişti. Ora- da, mütehassıslar rapor üzerinde tet- kikler yapmaktaydılar. (o Eee, ihaleyi kaybeden GE'nin Başkanı, oraya baş- vurmuş olduklarını da bildirmişti. O halde? Eğer sahiden GM lokomotifle- ri beş para etmiyor da GE'ler birer ha- rikaysa ve bizimkiler GE'nin değil de GM'in ilânlarına kanarak yanlış ter- cih yapmışlarsa AID komisyonu ihale- yi bozacaktı. Neydi bu, sinirlilik? Haluk Nurbaki, gayretin hedefini de söylemekten geri kalmadı. "Ama" dedi, "bütün ömrü hırsızlık ve yolsuz- luklara karşı koymakla geçmiş bir is- met Paşayı lekelemeye hiç kimsenin gücü yetmeyecektir!" AKİS/13

Bu sayıdan diğer sayfalar: