25 Ocak 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 26

25 Ocak 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 26
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

RESİM Bedri Baykamdan bir kaç çizgi Hareket, hareket, hareket Ama Bedri, Güleye söyle, müstehzi bir (O dirmeden izlemeğe başladı baktı, kalemi kâğıdın üstüne götürü ver- aykamlar bu sırada ( İsviçreye di. Bedrinin yaptığı ikinci adam, gerçek- ten yürüyordu. Arka bacak daha kısa ve hafifçe büküktü. Bundan sonra Baykamların evinde toplanan CHP'li milletvekilleri politika- ı sık sık unutup, Bedrinin resimlerini seyrettiler. Ama bu müşahede daha çok, bir parti grup toplantısı ii içinde yapılıyor, sanatkâr çocuğu kendi haline bırakma isteği ile hareket eden Baykam- lar, bunu dışarıya aksettirmiyorlardı. Sadece, çocuğun elinin altına bol malze- me koymakla yetiniyorlar, onun tabii gelişmesini, kendisine hiç belli etmeden, büyük bir merakla izliyorlardı. Problemin büyüğü B edri beş yaşına geldiği zaman, Bak- kamların elinde, çocuğun çizdiği binlerle resim vardı. Çocuğu, beş yaşın- dan sorara bir ilkokula gönderdiler ve müdireye çocuktaki resim kabiliyetin- den bahsettiler. İstedikleri şey, çocu- ğa bu konuda müdahale edilmemesi re tamamiyle serbest bırakılması idi. Ye- re uzanarak çalışan çocuğa arkadaşla- rı laf atmaya başlayınca Bedri, yapıldıktan üç gün sonra okulu ter- ketti. Ancak, - okulun Avrupada yetiş- miş resim öğretmeni Kayhan Keskin- ok, bu iki-üç gün içinde, Bedrideki üs- tün resim kabiliyetini görmüştü. Aileyi bu konuda doğruladı ve bundan sonra, arada bir, Baykamlara, bir aile dostu olarak, uğramağa ve çocuğun sanat sahasındaki gelişmesini, kendisine sez- AKİS/26 gitmişlerdi. Bedrinin beş yaş resimle- rinden yirmi tanesini Cenevre Güzel Sa natlar Akademisi oDirektörü (o Prof. Palfi'ye, Jean Jacaues Rousseau Ensti- tüsü sanat profesörü Rey'e ve Ecole d' Martenot müdürü ve resim Öğ- retmeni Madam Vairont'a gösterdiler. Aile, çocuklarının sanat kabiliyeti hak- kında fikir edinmek istiyordu. Duyduk- ları şey, onları-hem sevindirdi, hem de ürküttü : Bütün bu sanatçılar, bu re- simlerde olağanüstü bir kabiliyet bul- muşlardı. Bu çizgilerin, 16-18 yaşların- daki kabiliyetli bir dimağın mahsulü olduğunu söylüyorlardı. Baykamlar için Bedri artık bir problem olmuştu. Ona yardımcı olmak, hiç olmazsa, İnönünün dediği gibi, ona, «zarar vermemek» gerekiyordu. Bunun için pedagoglara odanıştılar. Çocuğu, resim yaparken gene çok serbest bırak maya karar verdiler Bedri Baykam, bu kabiliyetini do- ğarken beraber getirmiştir. Çünkü ev- de ondan başka resim yapan yoktur. Yüksek mimar' olan annesi Mutahhar Baykam bankada çalışmaktadır ve mi- mari çizimlerini yalnız bankada yap- maktadır. Gerçi babası heykel yapma- ya meraklıdır ama, politikadan sana- ta fazla zaman ayıramamaktadır. An- cak, Bedrinin büyük dedelerinin, yaşa dıkları devrin, azma eserlerini vermiş hattatlarından olduklarını be- lirtmekte fayda vardır. Bedri herşeyden evvel iyi bir in- sandır. Kimseyi o incitmez. Özellikle, varlıksız arkadaşlarına karşı çok has- sastır. İki yaşından beri, artan bir güçle, durmadan resim yapmaktadır. Kendisine has bir kompozisyon tekni- ği vardır. Aynı figür için aynı anda iki kalemi veya fırçasını bir arada kullan- maktadır. Üç yaşından beri derinlik ve perspektif bilmektedir. Çoğu zaman diz çökmüş halde çalışmaktadır. Besim yaparken, aç da olsa, eseri bit- meden çalışmasına ara vermemektedir. Silgi kullanmamaktadır. Suluboya," ka- rakalem, çini, pastel, füzen ile çalış- maktadır. Figüratif ve (o nonfigüratif eserleri, siyah - beyaz çalışmaları ay- nı derecede sevmektedir. En çok, de- senden hoşlanmakta ve çeşitli desenle- ri inanılmaz bir süratle yapmaktadır. Bedrinin çok arkadaşı vardır. Bed- ri, çevrenin en hareketli oçocukların- dandır. Koşup yorulduktan sonra da- ha iyi çalışmakta, resim yaparak fizik m gidermekte, dinlenmek- tedir Bedri Baykam okula, başlayalı dersleri de masında herhangi bir azalmaya sebep olmamıştır. Bedrinin sanat hayatı A nkara Sanatseverler Lokâli, kü- çük Bedrinin sanat kabiliyetini haber alıp, anne ve babasını bir ser- gi açmaya adeta zorladığı zaman Bed- ri altı yaşını yeni doldurmuştu. Bay- kamların o sırada ellerinde binlerce resim vardı. Ama komşuların dahi ço- ğu, bundan habersizdi. Bedri Baykam ilk sergisini Anka- ra'da, Sanatseverler lokalinde, ikinci- sini İstanbul Gen-Ar Galerisinde aç- tı. Yüzbinden «fazla insan bu sergileri gezdi ve bu konuda yüzlerle yazı yazıl- dı. Türk sanat âleminde Bedri Bay- kam ismi birden parlayıvermişti. Ya- bancı çevreler de bu olayla çok yakın- dan ilgilenmeğe o başladılar. Bundan sonra Bedri Şaykamın bir sergisi de Bern'de, Türk Basın Ataşeliğinde açıl- dı ve büyük ilgi uyandırdı. Zürich ve Cenevre televizyonlarında sergi iki de- fa gösterildi, bütün İsviçre basını öv- gü dolu yazılar yazdı. Almanya ve İn- gilterede önemli gazeteler sergiyi bir sanat hâdisesi olarak ele aldılar. Son olarak da, Amerikada "The Washing- ton Post», sütunlarında Bedriye geniş yer ayırdı Baykamlar bir süredir, sergi aç- mak üzere, muhtelif memleketlerden teklifler almaktadırlar. Sanat dünya- sı küçük Bedri Baykamı âdeta payla- şamamakta, onu ve onun eserlerini ya- kından görmek için milletler âdeta bir- birleriyle yarışmaktadırlar.

Bu sayıdan diğer sayfalar: