8 Nisan 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

Mahkeme eliyle aldığımız tekzib Teklifi değil, düşünülmemesi gereken bir iftira Şinasi OSMA AP. İzmir Milletvekili Merhum başvekil Adnan Menderes'in ida- mının, taammüllere aykırı olarak güpü- gündüz yapılması, bir tatil günü olduğu halde bir olup bittiye getirilmesinin bü- yük bir suçun olduğunu, hadiselerle orta- ya koymam, millet ve tarih önünde gün ışığına çıkarmam suçluları telâşa düşür- müş bu sebeplede bazı MBK. cıların bana ve çok muhterem bir ölüye (GUMUŞPA- LA'ya) iftira etmelerine sebep olmuştur. Bu gün, bu tarihi olayın, yaşayan canlı şahitlerinden birisi olarak meseleyi aynen umumi efkâra arzı bir vazife ve vicdan borcu saymaktayım. Merhum Başvekil Sayın Adnan MENDE- RES'in idam infazının büsbütün durdurul- ması için AP. olarak merhum ve Sayın Devlet Başkanına son müracaatımız 17.9. 1961 günü olmuştur. Bu maksatla sabah- leyin bizzat partiden Çankaya köşküne, Başyaverliğe, telefon ettim. Telefonda Sa- yın Devlet Başkanını ziyaret etmek istedi- gimizi, maksadımızın kendilerince malüm bulunduğunu arzettim. Kısa bir müddet sonra gelen cevapta, Devlet Başkanının çok rahatsız olduğu, doktorların kat'i isti- rahat tavsiye ettikleri, binaneleyh arzu ettiğimiz görüşmeyi kendisi adına Devlet Bakanı Sayın Sıtkı ULAY'la yapabileceği- miz belirtiliyordu. Bu haber üzerine tele- fonla Sıtkı ULAY Paşayı aradık ve aldığı- mız randevuya göre Gençlik parkı karşı- sındaki evine (Evkaf Apartmanlarındaki) gittik. Sıtkı Ulay paşa bizi nezaketle ka- bul etti ve kendisiyle mevzuu bir süre gö- rüştük. İstirhamımızın özet olarak, mer- hum Başvekil Adnan Menderes'in infazı- nın durdurulması, gerekiyorsa bu maksat için bir doktor raporunun alınması mer- kezindeydi. Sıtkı ULAY Paşa bize derhal Milli Birlik Komitesini toplayarak teklifimizi müzake- re edeceklerim ve öğleden sonra Başbakan - lıkta buluşacağımızı bildirdi. Hakikaten dedeği gibi yaptı ve öğleden sonra Başba- kanlıkta buluştuk. Toplantıya MBK. adına Sıtkı ULAY Paşa, Alb.Refet Aksoyoğlu, Yarbay Suphi Karaman, AP. adına da merhum GÜMÜŞPALA ile ben katılmış- tık. Toplantıda MBK. heyetine sabahleyin Sıt- kı paşaya yaptığımız teklifi tekrarladık (Merhum Başvekil Adnan MENDERES'in idam infazının durdurulması ve gereki- yorsa bir doktor raporunun alınması) Bu arada birçok konuşmalar da ceryan etti, ancak merhum Başvekil Adnan MENDE- RES'in başka türlü ifnası konuşulmadı. Gine bu arada ben, Milletin büyük çoğun- luğunun bu teklifimizin tahakkukunu bek- lediğini, eğer bu tahakkuk ederse milletin kendilerine karşı duyduğu nefretin azala- cağını, esasen bunun aksine bir hareket- ten kendilerine bir fayda sağlanamıyaca- ğını, ilerde yalnız kendileri değil çoluk ve çocuklarının dahi lânetlenmekten kurtula- cağını anlatmaya çalıştım. İdam infazında israr edilmesi halinde memlekette büyük bir huzursuzluğun meydana geleceğini, belkide bazı nahoş hadiselerin doğacağım sebepleriyle belirtmeye gayret ettim. Ne- vama kendilerine yalvararak bu işten vaz- geçirmeye çalıştım. Bugün dahi çok iyi hatırlıyorumki, bu konuşmalar sırasında bazı üyeler dışarı çıkıp tekrar içeri giriyorlardı. Bunlardan bir tanesinde Alb. Refet AKSOYOĞLU i- çeri girerek "galiba beyhude konuşuyo- ruz. Çünkü infaz vaki olmuş" dedi. Buha- ber bizim üzerimizde bir şok tesiri yaptı. Ve büyük bir teessüre kapıldık. Bizim bu halimizi gören Sıtkı ULAY Paşa, bu hal- le gazetecilerin karşısına çıkmamızı mu- vafık görmedi ve bizi Başbakanlığın arka kann kimseye görünmeden çıkardı- lar. Yine çok iyi hatırlıyorumki, bu sırada sa- at 17 ye yaklaşmaktaydı. Başbakanlıktan ayrılıp partiye geldiğimiz zaman Devlet radyosu merhum Baştekil Adnan MEN- DERES'in idam infazının yerine getirildi- ğini ilân ediyordu. Bütün bu söylediklerim, o günlerde basın- da parça parça intişar etmiştir. Gazete koleksiyonlarını tetkik edenler dedikleri- min tamamen doğru olduğunu görecek- lerdir. Yine bu koleksiyonları inceliyecek olanlar partimizin yayınladığı Resmi bir beyannamede infazın durdurulması yo- lunda yaptığımız şefaat müracaatlarının yer aldığını tesbit edeceklerdir. Binana- leyh, bugün memlekete yaptığı hizmetler- le tarihe mal olmuş muhterem bir ölünün 17