8 Nisan 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

8 Nisan 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 32
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

S İ Filmler "Meleklerin toprağı" İkinci Dünya Savaşım izliyen (ve "soğuk o savaş'"ın etkisi (altında geçen on yılın, stalinciliği (o tasfiye, kişileri (oputlaştırma siyasetinden vazgeçme hareketiyle yavaş yavaş sona ermesindenberi, sinema sana- tının ağırlık noktalarından biri Do- ğu Avrupaya doğru kaymağa başla- dı: Devletleştirilmiş bir sinema en- düstrisi, sağlam bir sinema kültürü sağlıyan okul ve enstitüler, mali kaygıları hesaba katmaksızın yapı- lan çalışmalar "buzların çözümü"y- le başlıyan daha özgür havayla bir- leşince, genç bir sinemacılar kuşa- ğının gittikçe daha başardı filmler meydana getirmesine yol açtı. Ö- zellikle önce Polonya, sonra Çekos- lavakyada göze çarpan bu ilerleyiş, şimdi Macaristanı da kapsamakta- dır. 1954'ten sonra Zoltan o Fabıy, NE M A Imre Feher, Felix Mariassy ile ilk başardı denemelerini veren macar yönetmenleri Tamas Fejer, Karoly Makk, Mikloş Jancso, İstvan Timar gibi daha gençler izlediler. Nihayet son bir-iki yıl içinde de, hemen hepsi ünlü macar sinema nazariye- cisi Bela Balazs'ın adını taşıyan kı- sa filmler stüdyosundan yetişen ve yaşları otuz civarında bulunan genç yönetmenler bir "yeni dalga" ola- rak ortaya çıktılar: Istvan Szabo -29 yaşında-, Janos Rozsa -30 yaşında-, Ferenç Kardoş -30 yaşında-, Istvan Gaal -34 yaşında-, Ferenç Kosa -30 yaşında-. Bugün yılda yirmi kadar uzun film meydana getiren macar sine- ması, bu genç yönetmenlerle büyük bir canlılık kazanmıştır. Genç sine- macılar, içinden çıktıkları toplumun geçmiş olaylarından günlük olayla- ına kadar bütün konuları açıkyü reklilikle işlemektedirler. o Macaris- "Korkunç lvan"dan bir sahne Bir sergiden görüntüler 32 tanın son yıllardaki en önemli, ay- nı zamanda en acılı olayı olan 1956 ayaklanması bile bu genç o yönet- menlerin eleştirici gözünden kaçma maktadır. Savaştan sonraki macar sinemasının ilk büyük ustası sayı- lan Zoltan Fabri'nin 1965'te Mosko- va Film Festivalinde büyük ödülü paylaşan "20 Saat"ı, 1956 olaylarının taşradaki etkilerini incelemekteydi. Janoş Hersko'nun 1964'teki "Diya- log"u aynı olayların şehir çevresin- deki yankılarını ortaya koyuyordu. Hersko'nun filminde, macar a- yaklanmasını bastırmak için sov yet tanklarının Auschwitz'e girişini gören bir macarın, aynı anda sava- şın son yılında Auschwitz toplama kampında sovyet tanklarının kur- tarıcı olarak gelişini hatırlayıp iki durum arasındaki tersliği acı acı düşünmesini gösteren sahne, bu yö- netmenlerin konularını ne kadar cesaretle işlediklerini ortaya (o ko- yar. Kaldı ki, 1956 olaylarına veri- len önem yeni bir şey de değidir. Geçen hafta Sinematekin o prog mında yer alan "Angyalok Földie. Meleklerin toprağı"nın genç yönet- meni György Revesz, aynı olaya da- ha 1957'de çevirdiği "Geceyarısında" adlı filminde temas etmişti. Yoksulluk ağıdı Res, 1963 Mar del Plata Film Festivalinde büyük ödülü kaza- nan "Meleklerin toprağı"nda, Maca- ristanın daha eski yıllarına, yüzyılı mızın başlarına dönmekte, Balkan savaşının Balkanları siyasal, o top- lumsal, ekonomik yönden altüst et- tiği yıllarda yoksul macar halkının çektiklerini anlatmaktadır. Ama Re- vesz'in anlatımında ne ideolojik bir kuruluk, ne de ağlamaklı bir acın- dırma çabası mevcuttur. Adını Bu- dapeştenin kenar mahallelerinin bi- rinden alan "Meleklerin toprağı"n- da, yönetmenin tutumunu en iyi or- taya koyan kişi, sokak sokak dola- şıp, günün olayları üzerine destan yakıp okuyan yaşlı şarktadır. Re- vesz, çoğu büyük bir özenle düzen- lenmiş güzel görüntülerinde, sanki halkın acılarından aldığı ilhamla bu acıları dile getiren yaşlı sokak şar- kıcısının yoksulluk ağıtlarını resim- lemekten başka bir şey yapmamış gibi davranmaktadır. Bir kaldırım kavgasında, kıskançlık yüzünden öl- dürülen işçinin destanı, aynı kavga- da yaralanıp sakatlanınca işi serse- riliğe vuran işçinin destanı; tek göz- lü küme evlerinden atılmak istenen yoksul halkın destanı; sürdüğü tre- ni sarhoşlukla raydan çıkarıp devi- ren makinistin destanı; evinden atıl- dıktan sonra boş bir arsada hasta- lanıp ölen üç-dört yaşındaki çocu- 8 Nisan 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: