20 Ağustos 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10

20 Ağustos 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Beykozlular: «İstanbulun en iyi kürekçileri biz- dedir. Çalıştık. Şiindiye kadar aldı- ğımız neticeler de bunu isbat ediyor. Şampiyonayı kâzanmak hakkımız- dır» Galatasaraylılar: «Kürek şampiyonasını kazanma- mak için ortada bir sebeb göremi- yoruz.» Güneşliler: «Deniz sporlarında teşkilât ve te- sisata tamamile bu sene başladık, simdiden en çok kürekçiye malik bir klübüz. Bu seneki şampiyona Üze- rinde bizim de elimiz var, Gelecek Sene ise diğer sporlarda olduğu gibi muhakkak kazanmak için çalışaca- ğz» Diyorlar! Türkiyenin en büyük bir spor te- zahürü olduğuna hiç şüphe olmıyan, deniz klübünün Moda deniz yarış- ları, kürek yarışlarının da sonuncu- su idi, Şimdiye kadar yapılan dört müsa- bakadan üçünü Beykoz, birisini Ga- latasaray kazandı. Kısa mesafede yapılan Ahırkapı ve şamandıralı dönüşlü 1600 metre dahilinde yapılan Moda yarışlarında alınan neticeler 2000 metre düz hat- ta yapılacak kürek şampiyonası üze- rinde mühim bir vol oynamazsa da, $imdiye kadar Beykozun kıdemli ya- rışlarında aldığı iyi neticeler şam- piyonanın Beykoz tarafından kaza- nılması hak edilmiş olduğunu gös teriyor. Yukarıda mevzuu bahsettiğimiz bazı teknik mahzurları da nazarı iti- bara alarak aşağı yukarı yüzde yet miş beş bir karara varmak kabildir. Tek çiftelerde şimdiye kadar hiç bir müsabaka kaybetmiyen Beykoz- lu Mehmed, Alurkapıda çok akılı kürek çekerek kendisini yormadan yarışı bitirdi. Alnordulu Mustafa Az farkla Mehmedin arkasından ge- lerek ikinci oldu. Bu genç yarmın şampiyonudur. Çalışmasında bir is tikrar olmıyan Güneşli Jozef üçüncü oldu. Galatasaraylı Sühanın çifteye çalışmadığı belli idi ve dördüncülğü zorla alabildi. Moda deniz yarışlarında Beykozlu Mehnedi gene önde gördük. Güneşli Ahilya şimdiye kadar tek çifte ki- aldı. Mevcud tek çiftecilerin en iyile- rinden olan Ahilyayı dört tekte tec- rübe etmesini Güneşe tavsiye ederiz. Ahırkapıda iki çiftelerde Güneş ve Fener fodepare rağmen ciddi yarış- tılar, Güneş İki çifte hamlasında ilk defa gördüğümüz Rıfkı çok iyi idi. Bir aylık kürekçi olmakla beraber gösterdiği kabiliyet yarının şampi- yonlarından olacağına bir işarettir. İki çiftelerde nizami yarış yapan Beykoz ve Galatasaray iki çifteleri de yarışamadılar. İlk anlarda Bey- kozun küreği kırıldı. Galatasaray yalnız yarışmak mecburiyetinde kal- dı ve tek kürekle Beykoz elli metre geriden geldi. Modada iki çifteyi Ga- latasaray kazandı ve Beykoz iki çif- tesi de ilk defa ikinci oldu. Cevdetin hasta oluşu bunun “en mühim âmi- liydi. Güneş iki çiftesi bu sefer de üçüncü oldu. İki çiftelerde Beykozlu Cevdet ve Agani bugün mevcud içinde en kuvvetli iki çilteyi tekşil ediyorlar. şampiyonaya kadar İyi çalıştıkları takdirde bu üstünlüklerini muhafa- za edeceklerdir. Dört tek yarışlarında Beykozda bicinci gelen Galatasaray dörtlüsünü her nedense yarışta göremedik. Bey- koz dörtlüsü Ahırkapıda Beykoz ya- rışlarından çok daha iyi idi. Son an- larda çıkardığı finiş mükemmeldi. Toykiz dört teki de çok kısa kürek gkmektedir, bunu tenkid ederiz. A“ ia "> Bu sene bük şampiyo- nasını kim kazanacak? Şimdiye kadar yapılan yarışların neticelerine yakacak olursak Beykozun şanslı olduğunu görürüz Daha müessir uzun bir kürek tem- posu tutturmaları lâzımdır. Güneşin gene bir değişiklikle çıktığını gör- dük. Bugüne kadar yapılan yarış- larda gördüğümüz kürekçilerin en iyisi olan atlet Nejadın yerine Rıtret girmişti. o Antrenmansızlığı Güneş takımının mağlübiyetine sebeb ol- du. Eğer mesafe tam iki bin metre olsaydı Güneş daha bâriz bir şekilde geride kalacaktı. Güneş dört tek takımını Salâhad- din, Ahilya, Nejad ve Pertev şeklinde teşkil ettiği takdirde çok muvaffak olacağına kanâatimiz vardır. Modada Galatasaray az farkla bi- rinci geldi. Az kalsın bir numarada çeken İlhanın bayılmasile müsaba- kayı kaybedecekli. Öyle ümid ediyo- ruz ki Modada dört tek yarışlarında Güneşin önünden geçen seri bir molörün dalgasile tekneleri su dol- masaydı Güneş daha iyi bir derece alacaktı. Bu seferki takım fena de- gildi. Güneş dört tekinin de daha uzun bir kürek çekmesi lâzımdır. Galata- sarayın birincilik hakkı idi. Takım- da 'Turgud en iyi idi. Takım halinde çök çalıştıkları belli oluyordu. Beykoz hiç ümid edilmiyecek ka- dar fena bir kürek çekti ve üçüncü oldu. Kürekçilerin birbirlerine uy- mamaları ve depar yapar gibi bü- tün raesafe dahilinde seri ve sıkı kü- rek çekmeleri bu neticeyi alma- larını intaç etti. Cevdetin hastalığı- na İlâveten çalışmadığını da ilâve etmek icab eder. Moda yarışlarına kadar klüblerin kıdemli yarışlarında aldıkları neti. celeri tahlil ederek bir fikir edinebi- Yiriz. Tek çiftede Mehmed girdiği dört yarışı da kazanarak birinciliği mu- hafaza etmektedir. Bugüne kadar aldığı neticeleri muntazam çalışması- na, kuvvetine ve tabii stille kürek çekmesine borçludur. Gün geçtikçe tecrübesi artmaktadır. Nitekim (Ahırkapı O yarışlarında Akıllı hareket etmesi d&ha sonra gir- diği dört tek yarışında kendisini gös- terdi ve takımına faydalı oldu. Şam- piyonada tek çifteyi kazanması lâ- zımdır. Onun için deparde herkes. ten önce ileri geçmesi ve ondan son- ra rakiblerini kollyarak kürek çek- düşünerek mümkün olduğu kadar taze çıkması lâzımdır. İkincilik için Altınordudan Mustafa ile Güneşli Ahilya çarpışacaklardır. Mustafanın bu haftaki yarışta çalışmadığını gör- Gük. Galatasaray, tek çiftesinde es- ki kürekçilenden Kadriyi tecrübe et- mektedir. Kuvvetli ve enerjik bir kürekçi olan Kadri çalıştığı takdirde derece alacaktır. Güneşli Jozef Oİzmitte üçüncü, Ahırkapıda da üçüncü oldu. İki çif- telerde dört teşvik yarışında iki bi- rincilik aldı. Şimdiye kadar Cevdet, Agani ve Cevdet, Cihad şeklinde bir takımla yarıştılar. Bizce Cevdet, Agani daha iyidir. Bugünen kuv- vetli iki çilte bu takımdır. On gün içinde çok çalışırlarsa muvalfak ola- caklardır. Galatasaray bu hafta bir birinci- lik ve Ahırkapıda da rakbisiz bir bi- rTindlik aldı Kuvvet, teknik ve taktiği ilibarile Beykoz iki çiftesin- den eksik olmakla beraber uzun 2zâ- man beraber çalışmaları kendileri için oldukça bir avantajdır. Bu sene Muzaffer arkadaşı Fethiye nazaran iyidir. Beykoz dediğimiz gibi çalışır- sa ve nasıl olsa kazanırız telâkkısını bırakarak işi ciddi tutarsa muvaffak ol- mamasına sebeb yoktur. Dört tekler de şimdiye kadar klüp- lerin aldıkları heticelere göre aynı derecede olduklarını gösteriyor. Ya- pılan hataları mümkün olduğu de- Mi i ER Başvekâlet kupası Büyük bir bir kotra yarışı tertip edili olan bu kupanın nizamnamesi De- niz kulübü tarafından hazırlan. mıştar. İlk yarış 28 ağustos pazar günü sabah sant onda başlıyacak ve her sene ayni günde tekrar edilecek- tir. Yarışm rotası da takarrür et- miştir, Moda koyundan hareket edecek olan kotralar Kınalındayı dolaşarak Yeşilköy fenerine kadar gidecekler ve ayni yoldan avdet edeceklerdir. Kotraların dümenini yalnız amatörler kullanacaklardır. Pro- fesyöneller kabul edilmiyecektir. Bu seneki yarışlara Umurbey, Yıldız, İpar, Kılıç, Bomonti kot- raları başta olmak üzere bir çok kotralar iştirak edeceklerdir. muhtelitini istemiyorlar İstanbul bölgesi muhteliti takviye ediliyor İzmirde yapılacak Fuar turnuva- sına İstanbuldan yalnız altılar muh- teliti iştirak edecekti. Fakat İzmirli. ler bunu bir alâkasızlık telâkki ederek federasyona şikâyette bulunmuşlar ve İstanbulun ileri gelen takımların- dan oyuncular alınarak kuvvetli bir muhtelitle İzmire gelinmesini istemiş- lerdir. Bunun üzerine İstanbul bölge- si de dört kulüb murahhasları ile te- masa geçerek, Fenerbaçeden Esad, Bülend, Orhan, (galatasaraydan Sa- lim, Bülend, Beşiktaşlan Mehmed Ali, Güneşten Muradın İştirakini temin etmiştir. Bu suretle gidecek İstanbul muhteliti takviye edilmiştir, Tarabya tenis turnuvası baslıyor Tarabyada Tokatlıyan oteli tarafın- dan organize edilen tenis turnuvası cumartesi günü başlıyacaktır. Bu tur- nuvaya şehrimizde bulunan memleke- etmektedirler. Kar aran lar amm varmasın. recede şampiyonaya kadar düzelte- bilen takım birinci gelecektir. Galatasaray diğer sınıflarda oldu- ğu gibi bu sene de kıdemli yarışları- na, geçen sene İcessüs etmiş, tecrü- be edilmiş ve muvaffak olmuş bir ta- kımla yarışa girmektedir. Eğer Ga- lalasaray dört tekte bu sene gördü- gümüz İlhanın yerine daha genç ve ar- kadaşlarına her hususta uyabilen bi- risini koyarsa, geçen haftaki gibi birinciliği elde edebilir. Beykoza gelince: Bu takımı teşkil edenler İstanbulun en iyi kürekçile. riğir, Buna rağmen dört tekle mu- vaflak olmamaları da takım halinde çalışmamaları ve kısa kürek çekme- leridir. Bu vaziyette Beykozun, tek ve iki çifleye ehemmiyet vermesi ve bu İki! yarışı kazanması lâzımdır. Dört tek ise o gün çekeceği küreğe bağlıdır. Şampiyonayı teşkil eden kıdemli yarışlarında Beykoz (96) puanla en ilerdedir ve vaziyet lehinedir. Gala- tasaray B0 puanla ikinci, Güneş de 69 puanla üçüncü gelmektedir. Talih Beykoza gülüyor ve bu on- ların hakkıdır. Fakat unutmamaları lâzıradır ki bu bir yarış ve bir spor- dur. Bazan aralarında pek az fark olan takımlardan zayıf lelâkki edi- lenleri o umulmadık bir gayretle üs- tünlük gösterebilirler, Deniz Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM Tefrika SARAY ve BABIÂLİNİN İÇ YÜZÜ — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur No, 189 4 Hareket ordusu İstanbula girdi, Yıldız sarayı her taraftan kuşatıldı 24 nisan sabahı Hareket ordusu İs- tanbulu harben işgale başladı. Edir- nekapısından ilerliyen bir müfreze ile Fatihte softalar arasında küçük bir çatışma oldu. Babıâli ve civarı âsi av- cı taburlarının işgalinde idi. Fn şid- detli mukavemet ve harb burada gö- rüldü. Fakat âsiler kumandadan mahrum müteferrik kuvvetler. halinde idiler; her noktada mağlüb edülyorlardı. O gün öğleye doğru artık İstanbul ve Beyoğlu eihetlerinde hâkimiyet Hare- ket ordusuna geçmişti. Tophane, Beşiktaş, Ortaköy ile Or- haniye ve Bürhaniye kışlaları ele geç- tikten sonra Yıldız da her taraftan sarılmış bulunuyordu. sırtlarından ilerliyen Hareket ordusu askerleri güneş doğmadan Harbiye mektebine gelmişlerdi. Talebe © gece- yi intizar içinde geçirmişti. Hareket ordusu kumandanlığı Harbiye talebe- sine Yıldızın kuşatılması ve hassa- ten sefarethanelerin muhafazası gibi hizmetler verdi, Harbiyeden bir bölük Taksim mey- danından geçerken topçu kışlasında- ki âsi askerlerin taarruzuna uğradı ve esir edilerek topçu kışlasında hapso- Tundu. Bunlar sonra bir alaylı zabitin delâletile kurtuldular. (1) Garibdir ki Hareket ordusu İstan- bulu cebren ve harben ele geçirdiği gün sadrazam Tevfik paşa vilâyetlere beyanname şeklinde bir tamim yaza- rak Hareket ordusunun İstanbula muntazaman girdiğini, hiç kimsenin malen ve bedenen mutazarrır olmadı. ını bildirmiş ve asker ümerasının zatı şahaneye karşı sadakatte daim olduklarını ilâve etmeği de hükümete geçtiği gündenberi takib ettiği «ezhanı teskin. siyasetinin muktezasından addeylemişti. Bu telgrafnameye muttali olan İtti- hadi ve Terakki heyeti merkeziyelerin- den bir çoğu tebliğin son fıkrasından ahajinin pek mahzun olduklarını tel graflarla Selânikte merkezi umumiye bildirdiler. Nisanın U-yirmi dördünde artık Os- manlı İttihad ve Terakki cemiyetinin İstanbul heyeti merkeziyesi faaliyet haline geçmiş bulunuyordu. Selânikteki merkezi umumi alâyiş ve nümayişten ictinab olunmasını İstanbul heyetine tebliğ ve ihtar eyle. diği gibi Diyarıbekir ve sair bazı ma- hallerden fesad erbabı tarafından çe- kilen servislerin tevkif edilmesini Konya vilâyeti heyeti merkeziyesine, İsmail Kemal bey ile Kâmil paşa oğlu Said paşanın İtalyan vapurile (Ka. tanya) imanına gittikleri haber alın- dığndan Arnavudluğa girmelerine meydan verilmemesini Yanya ve İş- kodra vilâyetleri heyeti merkeziyeleri. ne bildirdi. Merkezi umumi Hareket ordusunun İstanbula girdiği müjdesini alır al. maz etrafa tamim etti, Ayastafanosta ittihaz ettiği karar- gâhını İstanbulda Harbiye nezareti dairesine nakleden Hareket ordusu kumandanı Mahmud Şevket paşa Üsküdar cihetlerini de ele geçirince kabine ile müttehiden idarei örfiye ilân etti, Azgınlar sinmişler, yeniçerilerin maksada göre Hürriyet ordusu, Meş- Tutiyet ordusu yahud Nâzım paşanın Mebusan meclisindeki beyanatında kul Jandığı bir tabir ile armde d'investis- sement - kuşatma ordusu - ve İstan- bul halkı arasında Selânik ordusu di. ye yâdedilen bu Rumeli kuvveti niha- yet ilk defa Mustafa Kemal beyin ken- disine verdiği (Hareket ordusu) na- mile Osmanlı meşrutiyet tarihinde şerefli mevkiini aldı, İkinci Sultan Abdülhamidin hali Abdülhamid zamanının sonuncu mabeyin başkâtibi Ali Cevad beyin 31 mart kıyamı baslarıldıktan sonra Tanin gazetesinde intişar etmiş olan beyanatile üçüncü musahib Nâdir ağanın gene bu gazetedeki ifadeleri irtica vakası esnasında sarayda Ab- dülhamidin etvar ve harekâtına dair bize hayli malümat bırakmıştır. Biz bunları diğer neşriyat ve ayrıca top- ladığımız malümat ile birleştirdik. Bu suretle meydana gelen şu meb- has bir taraftan Abdülhamidin irtica günlerini sarayında nasıl geçirdiğini, diğer taraftan haricde hal' meselesi beri faal bir rol oynumamağa karar vermiş görünüyordu. O İstanbul lima- rındaki donanmanın ihtilâlciler tara» fından tamamlie elde edilememiş ol- duğunu biliyordu da gemilerin Yıldı. zı topa tutmasından mı korkuyordu? Bu onun âçık hareket etmemesinde muhakkak ve kati bir sebep sayıla- maz. Abdülhamidin bu kanlı hâdise- de ihtiyatlı bulunmağı, kendisini ör- taya atmayıp sarayında kapalı ve mahfuz kâlarak perde-arkasında dur- mağı tercih ettiğini kabul etmek en makul bir mülâhaza görünür. İlk gece silâhlar atılmağa başlayın- ca mabeyin başkâtibi Cevad bey kork- muş ve hünkârın yanına girmişti. Abdülhamid telâşsız bulunuyordu. Sabaha kadar intizar etmek lâzımge- liyordu. Başkâtip padişaha kışlalara ulema- dan, müşirlerden bazılarını hattı hü- mayun ile göndermeği ihtar etti ve böyle bir hatlı hümayun müsveddesi yi görerek tasvib etti. Ancak Abdül- hamid bunu yırttı. (2) Âsi bahriyeli efradı binbaşı Ali Ka- Saray içinde (padişah büyük mabe- yin dairesine çıkıyor) diye bir şayia do- laştı. Yaverler, memurlar koşuştular. Abdülhamid büyük mabeyin daire. sinde pencere önüne geldi. Başkâtip Cevad bey pencereyi açmıştı. Padişa- hi pencere önünde görünce birinin elinde tüfek, diğerinde yalnız palaska iki tersaneli ileriledi. Abdülhamid bunlarla bir kaç kelime konuşlu. Bahriyeliler sarayın topa tutulaca- ğı yolunda bazı şeyler söylediler, Abdülhamidin nişan almaktan ba- hisle bahriyetilere bazı sualler sordu- Zu işitildi. Ancak ne cevaplar aldığı anlaşılamadı. Sonradan duyulduğuna göre: Sabahaddin beyden ayrılıp gemisi. ne geldikten sonra Ali Kabuli bey zırhlıdaki efradı toplayıp kendilerine meşrutiyele sadakat lüzumuna dair bir nutuk irad ederken Taşkışla taraf- — Kumandan emrederse buralarını bile topa tutarım! Ve diğer bir rivayete göre topları işaretle: — Padişah dahi başta olsa meşru- tiyete sadık kalmıyanların imhası bu toplarla yapılacaktır! Demiş. Bunun üzerine evvelce ifsad. edilmiş efrad tarafından bir çok fenâ muamelelere mâruz bırakıldıktan son- ra Yildıza götürülmüştü.) Abdülhamid bahriyelilerle böyle ko nuştuktan sonra pencereden çekilmiş, diğer odaya geçmişti. Bu sırada meydan karıştı. Abdül hamid pancurlu pencereden dışarıyâ baktı. Neferler Ali Kabuli beyi padişa” | hun gözleri önünde süngülerle öldürü- yorlardı. Ali Kabuli kaptanı kurtarmak için Bahriye nezareti çavuşlarından Mus“ tafa oğlu Cemal ve Şürayi bahriye çar vuşlarından bölükemini Hasan oğlü Mehmed canlarını feda edercesine çâ” lıştılar ise de muvaffak ölamadılar (3). (Divamıharbee bu hâdisenin nasil cereyan ettiği tahkik edildikten 301“ TA Cemal çavuş 75 ve Mehmed çavu$ elli lira nakden mükâfat ve her ikisi beşinci rütbeden Ke alama taltif edilmişlerdir.) “Arkası var). (1) Ahmed Bederi notlarından. (2) Başkütib Cevnd beyin beyanatında” (3) Divanı harbin gazetelerde görülü kararlarından. L

Bu sayıdan diğer sayfalar: