1 Ekim 1932 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 26

1 Ekim 1932 tarihli Kadro Dergisi Sayfa 26
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kılebiyat Haai ai —N Enderun Şairleri ve Halk Edebiyatı. Yakup Kudri. Dokuz gün süren Dil Kurultayı'nda dinlediğimiz nutuk ve kon- feransların bir hulâsasını yapmak lâzımgelirse diyebiliriz ki, A- şık Paşa'dan Fikret'e kadar dovam eden ve adıma Osmanlı ede- biyatı denilen bir nevi dil ve kültür mahsulü artık, bir daha gün yüzüne çıkmamak üzere tarihin karanlığına gömülmüştür. Bu - hâdise, Türk edebiyatımın bütün meazisini silmek manasını m ifade ediyor? Gelecek nesiller, artık her şeyin kendilerile bera- ber mi başlıyacağına hükmetmek mecburiyetinde kalacaklar? Bir bosluk insanın arkasında olsa da önünda olsa da baş döndürür, göz karartır. Bize, yasayış ve oluşta devam hissini veren şey ge- lecekten ziyade geçmiştedir. Hele, dil ve edebiyat ancak zaman- la vücude geclen bir his ve fikir birikmesinin, bir milli maneviyat terakümünün mahsulü olduğu için her içtimai müasseseden Zi- yade kültürün -yani an'anenin- tesir ve nüfuzuna bağldır. Onun için bizim de her medeni millet sibi cocuklarımıza, hiç değilse moektep dersi olarak öğretmeya mecbur bulundusğumuz bir Rlâsik edebiyatımız olacaktır. Ve, bu meydanda duruyor. a Bundan -zannederim yirmi yıl önce- bir mecmuzda yazdığımı hatırlıyorum. Bizim bir klâsik edebiyatımız vardır. Fakert, bu klüsik Türk Edebiyatı, Türk tarihimin Osman'dan başlayın Vah- dettin'de bitişi gibi, Aşık Paşa'dan başlayıp Fikret'e kadar ge- len ve yahut Galip Dede'de zaten son nefesini vermiş olan Di- yan Edebiyatı değil Velet Sultan ve Yunus Emre'denberi devam etmekte olan Milli Edebiyatımızdır. Bunu Folk!or denilen ano- nim halk edebiyalından ayırmak lâzundır. Zira, Folklor, bir adamın ismini tasımıyan, ve halkın dilinde dolaşan yazılmamış masallara, destanlara, koşma ve türkülere denilir. 26

Bu sayıdan diğer sayfalar: