1 Temmuz 1933 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 27

1 Temmuz 1933 tarihli Kadro Dergisi Sayfa 27
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Müller'i, Stahl'ı, Otto Gicrke'yi, Wundt'u gösterebiliriz. Bunların bugünkü üniversalist cihnnı belikki Larzının vücut bulması için fikir zeminini ha- zırlamak hususunda büyük hizmetleri görülmüştür. Bugün ünlversalizmi kâ- mil bir sistem hüline koymnuluarın başında Socnagler, Oth. Spann, Kjellen, Binder, Gmend gibi büvük nazariyeciler gelir. Bunların her biri ayrı ayrı mebde nuktalnrından hareket etmiş oldukları halde neticede dalma birleş- mişler ve ayni hükümlere varmışlardır. Übiyersalizmin hareket noktası ciçlimal küldür>, Fert içtimal külün bir cüz'ü ve mevcudiveti bu külün meycudiveti ile kalmdir. Ferdiyetçilik, ce- miyeti, fertlerin mihanliki bir vyeklinu nddediyordu, Üniversalizm nazarında cemiyet, uzviyete müşabih müstakil bir varlıktır, Küllün ifadesi olan milli bütünlük en âli bir kıymettir. Fert ancak bu milli bütünlük içinde laymetini ve İnkdşafını bulur. Fakat ferdin tâbhi bir parça olması, hiç bir zaman o0un iradesi nexcedilmiş bir unsur haline getirildiğine dslâlet cbmez. Fert cemiyette kabiliyetlerine güre nldığı meykide cemiyetin kemale yüksehmesile kemale vâsıl olur. Ünlversalistler, Hegel gibi, herseyin cemlyetteki tezatları daha âli blr vah- dete, bir bütünlüğe geçirmek için hareketle bulunduğu kanaatindedirler: Cemilvetin temavülü parçalayıcı ve ferde götürücü değil, bülüne, âli vahdete isal ediçidir, Üniversalizmin en büyük nazariyecilerinden olan (ÇOth. Spann) diyor ki: Üniversalizmde bütünlük Ilk ve asıl olandır. Bütün (das Ganze) Ihtiva etti- ği parçaların hayat şarlidızs, Diğer bir yerde «lert, tabil - hukuki liberal mançeslerci Lecerlüdünden kurtularak yine külle avdetin, küllün içinde kaynamanın hasrelini çekiyor. Hükümran fcrdin, yine küllün bağlı bir cüz'ü olmak arzusu günün zaruretidire diyör. Üniversalizm, devleti telâkki taranda da yeni osaslara dayanmaktadır. İdealist ve Hegelci olan üniversalistlere göre <afaki ruh>hâkimiyet birliği olarak devlette teşahhus eder. Binaenaleyh devlet, afaki ruhun, millet ru- hunun bir teşehhusudur. Bütün kül tuptan iladesini devlette bulur. Devlet, milli bütünlüğün kudretini ve kabiliyetlerini azami derecede inki- saf ettirmeyi ye onu kemale ulaştırmayı gare bilir, TÜniversalizme nazaran bütüânün kemalini bulması için devletin aktif ve oboriter bir kudret baline gelmesi lânmdır. Devlet, iktisat, siyaset, ahlAk, ırk ilh, suhalarında millt bülünlüğü tahakkuk ettirecek yegzüne vasıladir. Bu itibarla iktisat ve ce- Miyet politikasında üniversalizm devletçidir. Faşizm, bu prensipleri siyasi bir harekel haline getirmekte tam bir mu- valfakivet göstermiştir. Milli bütünü fllen tabakkuk ettirmek faşizmin una promsibidir. İtalyan fuşizminin iş fermanında milli bütünlük prensibi göyle ifade edilmiştir: <iİtalyan milleli, ayrı ayrı vatandaşların ve grupla- fin fevkinde bir hayat ve hareket birliği tüden bir uzviyettir. Tem ilade- sini faşist Gevlette bulan iktisadi, siyas! ve ahlâki bir vahdettira, Faşizme göre cemiyet ahenkli bir küldür. Bu külde sınıf tezatlarına yer yoktur. uncak birbirin! ahenkli bir surette tamamlayun ve küllü terkip edea kor- porasyonlar vardır. Mussolini susyalizm hakkında kanaatlerini şöyle izhar ediyor: «Sosyalist telükki yalandı. Bu telâxki kapibalismi fakir proletar- Yayı istleamar etmekle meşgul olan sermayedarlar rejimi Şşeklinda tasvir ediyordu. Bunlar saçmadır. Muasır kapitalisiler sanayl kaptanlarıdır. Bü- 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: