1 Temmuz 1933 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 45

1 Temmuz 1933 tarihli Kadro Dergisi Sayfa 45
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

U.l K.'ışı’.'.i — Gene Dede Korkut Kitabından Kanlı Koca Oğlu Kanduralı Boyu İbrahim Necmi. Dede Korkut hikâyelerinden bir ü hikâyesi o zamanki bir Türk tancermi geçen sayımızda höy- muştuk. Deli Daumrul adımı taşı- yan bu hikâye, bize Türk'ün karı hoca sevgisi, karı koca bağı üze. rindeki duygularını bildirmişti. Böyle bağlarımak için karı ile ko- kaşminı öu sayınısa koyuyoruz. canın birbirini nasıl bulup nasıl Kalan kumu ile üzerindeki dü- aldığını da düşünmek gerektir. güncemizi de gelecek aya bırakı- İste şimdi yazacağınız Kandura- yoruz: yığıtinin kendine yaşama arka. daşı seçerken neler aradağını, nelere katlandığını gösteriyor, Bu hikâye birar uzımcadır. Bir . Hanım Hey, Kanlı kaca (i| oğlu kanduralı (2)| Boyunu (3| beyan eder, «Hânun hey, Oğuz zamanında Kanlı Koca derlerdi, bir gürbüz er YA Yetişmiş bir celâsun oğlu vardı, Adına Kanduralı derlerdi. Kanlı Koca eyder: — Yarenler, atam öldü. Men kaldım. Yerin yurdun tuttum. Yarınki gün (1) Bu EKanlı Koca adı, kitapta hep genizden söylenen 'Türk kef'i ile, -es- kiden sağırkef dediğimiz harfin sesini Veren yazı İle- yazılmıştır. Bu hale göre Kanlı sözü sanılabileceği gibi kan dökücü demek olmaz. Kanlı şimdi Kağnı dediğimiz arabanın ve bir Türk boyunun adıdır: Kanıklı da derler. Koca ise ihtiyarlığın alâmetidir. 131 Kandureli udindaki «Kanı sağır kefle değildir. Burada bayağı kan mü- nasına olacak. Duralı eski yazıda ti ile yazılmış. Turalı da okunabilir. Ço- cukluğumda Gümülcüne'de yerli bir genç tanımıştım. Adı 'Turalı Ali idi. Bu «Turalla lağabı nereden geldiği araştırılacak bir şeydir. 3) Boy, hem kabiyle, hem de mankıbe demek oluyor. İkincdi manada Söy ile bir tartıda olmak icin böy de okunabiliyor. (4) Yeğ müreccah manasınadır. «Galatı meşhur lügatı fasihadan yeğdır.> Sizünde hâlâ yaşar. Rek cskiden edaha, pek> manası veren bir ek idi. Bizde yalnız küçürek, büyürek gibi bir iki yerde kalmıştır. Ve buralarda ıbirass demeğe gelir, Yeğrek, daâha müreccah, ercah demek olur. «<Bun- dan yereği yahtur ki...» diyerek Kanlı Koca «En âlâsı şudur ki...» de- itiş oluyor, 45

Bu sayıdan diğer sayfalar: