10 Mart 1932 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10

10 Mart 1932 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

2 34 | SERVETİFÜNUN No, 1856— 171 SPORA DAİR Geçenlerde kıymetli arkadaşım Reşat Feyzi spor hakkında düşündüklerini yazmıştı. Reşat Feyzinin o yazışını okuduktan sonra aklıma spor hakkında kendi tebellür etmiş fikirlerimi yazmak geldi. Bizde spor denilince akla gelen ilk şey fulboldır. Binsen- aleyh biz de sporu bu yazımızda umumiyetle bu manasında. kabul ederek söze başlıyoruz. 8por bugün başımıza gençliği bir idesl sahibi olmuktan, okumak ve Zee hatta anlamaktan mahrum eden bir belâ otm Derler ki: Kuvvetli zeki İl bedende bulu- nur. Ve sporcularımız iddia ederlerki yaptıkları spor bedeni kuvvetlendirir. Ruh hayata bedenle başlar bedenle tekâmül eder ve bedenle Binnenaleyh zekâyı kuvvetli bulundurmak için bede- ni kuvvetlendirmek lâzımdır. Şimdi şurada bir noktaya işaret etmek isterim. Spor denilen şey ile bedeni lerbiye aynıdır. Bedeni terbiye dolayısile zihni terbiye eder. Cesdreli, yarat mak ve doğruyu görmek kabiliyetlerini, akliselimi tekâmül ettirir. Redeni ferbiyeden maksat insan vücu- dunun her noktasına mütenasip bir şekil vermektir. Ve bu husus için yapılan hareketler tabii derössini geçmemelidir. Halbuki gpor yukarıda saydığımız bütün tehlüke- leri ortaya koyduğu gibi vücudun da ancak bir kaç noktasına neşvinema verir. Binaonaleyğ: spor bedeni terbiyeye grtlır. Bedeni terbiye hayalden ziyade kakikatle iş görür her uzvu mütekâmil ve kuşveili, vücudu sıhhatli in- sanlar yetiştiriğ. Halbuki SpÜL böyle mit Sporla uğgaşanlar vücutlarının ancak bir kaç uzvunu bütün diğer uzuvların zararına olarak tekf- müj eğtiri Bizde sporlig uğraşanlar idealeiz, san'at heyecanla renden uzak kimselerdir. Doğruyu sezebilmek kabiliyetleri ne kadar azsa hakikati de, o kadar az tanırlar, Binaenaleyi spor zekâ igin zararlı bir geydir. Sporun bu zararını en ziyâde mekteplerimizde görüyoruz. Bunun Maarif Vekâleti de farkında ol- muş olacak ki birtâmimle talebelerin spor klüplerine giremiyeceklerini bildirdi. Bu pek yerinde olan karar şüphe yok semerğlerini gösterecektir. Spor bahsinde anlamadığımız bir cihet te şudur. Her zaman iştirak edilen müsabakalardan, olempi- yatlardan nasıl bir netice alındığı meydanda. Böyle olduğu halde g&caba neden buralara gitmekte inat gösteriliyor! Daha sonra spor idaresinin başındaki şahelyetler de her halde diğer spor arkadaşlarından yukarı bir kabiliyette değildir beraber ölür. Çünkü bunun müteaddit nümuneleri var. Hükümet sporn âzami yardımı yaptığı halde ortada 8porun bize verdiği bir sürü mağlübiyetten başka bir şey yok. Eğer bu azami yandım san'at eserlerine gösterilmiş olsaydı şüphesiz memleket çok, ama pek çok istifade ederdi. Zaten san'at bu memlekette daima bir üvey evlât muamelesi görmüştür. Tâ ezeldenberi. Yalnız son zamanlardadır ki sanat eserlerinede lâyık olduk- ları ehemmiyet verilmeğe başlanılmıştır. Fakat artık bu muameleye bir son çekmeli ve bizde anlaşılan şekilde spor gençlik arasından kule- ğından tutularak yaramaz bir çocuk gibi kapı dışarı edilmelidir. Bu hareketin çoktan zamanı geldiğini de ayrıca kaydedelim. LERİ Spor belki bir şeydir. Fakat Peyami Safa beyin dediği gibi bizde her şey olmak iddiasındadır. Fakat hiç bir zaman hiç bir ş6y olmamıştır. »* Gazetelerde okuduğuma göre /nş Ancelee olem- piyadına iştirak etmemize karar verilmiş ve bilmem kaç bin lira tahsis edilmiş.. Sporcularımız daha komşu devletlerin sporcularile boy ölçüşemezken böyle ta Amerikalara kadar git mek istemelerine bilmem ne demeli. 5 Bir idden karşısına mukabil idden ile çıkılır. Ve bu mukabil iddenda karşı taraftı süküta mecbur edecek müsbet deliller, emareler gösterilir. Daha doğrusn göstermek lâzımdır. Biz sporun hiç birşey olmadığını iddena ediyoruz, Müsbet delil ve emarelerimizi yukarda gösterdik.. Büyük bir #s/64l4? mücadelesi ve büyük bir snkilâp ile Türkün kudret ve kuvvetini Avrupaya tanıttık.. Yine Türkün #stidal, kabiliyel ve san'atını hudut- larımız hericinde tanıtan bir kaç odibimiz, bir kaç doktorumuz ve belki âlimimiz var. Onların topladığı iyi neticeleri sporun ihlâl etmesine tahammül ede- meyiz., Bu işlerle uğraşan en büyük makamın şiddetle nazarı dikkatini celbederiz: 208 ânceles olempiyadına iştirak edilmemeli ve spora yapılan müzakrret daha iyi netice verecek bir tarza bağlanmalıdır. Sehap Nafiz

Bu sayıdan diğer sayfalar: