16 Şuılı:ııt Bir Ölünün Hatıra Defterinden : HAİNLERİN İÇ YÜZÜ Yüz Ellilikler Nasıl Gittiler, N e Yaptılar Müuharriri : * x HAİNLER İLTİCA ETTİKLERİ SEFİRİN KENDİLERİNİ KABUL ETMEMESİNDEN ENDİŞE EDİYORLARDI | — G — Onların hepsi, Hoca Sabriden meşihat odacısına kadar hepsi, şu iltica keyfiyetinin bütün dün- yayı velveleye vereceğine iman besliyorlardı. Vaktile Sait Paşa- ların, Kâmil Paşaların Abdülha- mitten Üürküp sefaretbanelere sı- gınmaları ne büyük dedikodular doğurmuştu!.. Her iki paşa, İngiltere hükümetinin muhterem misafiri — sıfatile hüsnü kabul görmüşlerdi. Ve o hükümet, ülti- matoma benziyen notalarla paşa- * lara hürmet edilmesini Abdülha- mitten talep etmişti!... Tek bir Sadarazamın — ilticası bukadar mühim bir tesir — yaparsa yüz küsur şahsiyetin sığınması elbette bir yanar dağ infilâkı velvele uyandırırdı. O halde bir- çok şeyler ummak ve beklemek hakları idi. Konyalı Zeynelâbidin, itilâfçı- ların kendi aralarında ? deritnot dedikleri bu kalın enseli hoca, Avrupanın göbeğinden kopup geleceğine emniyet beslediği hay- ret ve hürmet bulutlarını gökler- de ararken Mustafa Sabri Hoca- ya da yavaş yavaş içini açıyordu: — Sefir görünmedi, muhakkak Payıtahtan emir bekliyor. Telsizle İlticamızı yazmıştır. Cevap gelir gelmz bize mülâki olur. Değil mi hazret? Öyle düşünüyorum. Fakat sefirin | telgrafnamesi vükelâ —meclisine verilmek icap eder. Meclisten çıkacak kararın hariciyeye yazıl- ması, — hariciyeden de — buraya bildirilmesi, asgari bir hesapla yirmi dört saate muhtaçtır. Bina- enaleyh bu gece birşey bekle- miyorum. Kulak misafiri sıfatile bu mu- havereyi dinliyen Riza Tevfik müdahale etti : — Selâmı, iltifatı, hatta ye- meği bırakalım da yatağı düşü- nelim, Eğer geceyi bu ağaçlar altında geçireceksek vay halimizel Bunu — söylerken — üstündeki kürklü paltoya bakıyordu. Onu Sevr Muahedesini — imzalamak için Parise gittiği zaman yaptır- Mışti. O tariht seyahatten, ve o Münasebetle eline geçen paradan ancak bu palto yadigâr kalmıştı. Kendince pek kıymetli olan bu Paltoya sarılıp — sarımtırak ve hemli çimenler üzerinde uyumak e€ gelmiyordu. Hoca Zeynelâbidin, tahammül kuvvetli bir misal gösterdi : — Ali Kemal gibi enselen- medik ya. Şükredip — susalım. Mevlâ neylerse güzel eyler. Aşağı, yukarı bütün o kala- balık bu mevzu Üüzerine çene Yoruyorlardı. —Meşihat — odacısı gibi sadediller, kendilerini sefi- rin değil - payıtahtından tay- Yareye binip gelmesi lâzım ge- Jden - karalın — karşılaması — icap ettiğine kani idiler, Çünki fır- kaları - teşekkül ettiği günden- i o kırala güvenmişlerdi. Ve © kıral hesabına tafrefuruşluklar Filosof Riza Tevfik, Sefirden İltifat Bekliyeceğimize Gece Nerede Yatacağımızı Düşünelim, Diyordu gibi | sendelemiş vaziyette bulunuyor- lardı. Binaenaleyh ellerine ilkin o kıralın eli yapışmak lâzımdı. Fakat Kıralın kendisi veya gölgesi şöyle dursun, sefaretha- nenin uşakları bile ortada gö- rünmüyorlardı. Öğleyin fıkaraya ekmek dağıtır. gibi birer simit ve ikindi üstü de birer maşraba çay vermişlerdi, sonra sır olup çekilmişlerdi. Siyaset bu muydu, siyasette dostluk bu muydu? Kendileri yıllarca onların davulunu çaldık- ları halde en acı bir günde kü- çük bir hatırnüvazlık görmüyor- lardı. Bu, hepsinin gücüne gidi- yordu ve dost hükümetten bu kadar vefasızlık ummadıkları için kendi kodamanlarınin vaziyeti idrak edemediklerine hükmetmek ıstirarını duyüyorlardı. Manzara, bu serserilerin he- sabına, feci idi. Lâkin tümen tü- men de gülünç cepheleri vardı. Meselâ, Sadık Bey, bir aralık yanma gelen Vasfi Mollaya şu sözleri mırıldayordu: — Arkadaşlarda gaflet görü- yorum. Öğle namazını da, ikindi namazınıda kılmadılar. Ben pal- tomu serip ibadetimi yaparken iki kişi olsun yanıma gelmedi. Halbuki vaziyet, ciddidir. Şöyle bir halkalamıp “ Selâtentüncina ,, okumalıyız, müessir dualar tilâvet etmeliyiz. Hatta cemaatle ve tekbir ala ala namaz kılmalıyız. Firenkler, muhatara dakikalarında bile akidelerimize sadık kaldığı- mızı. görürlerse — karakterimizin sağlamlığına inanırlar! Pehlivan Kadride, Refi Ceva- da dert yanıyordu: — Yandık imanım yine biz yandık. Şu gersemlerin — ipile kuyuya inilir miydi hiç ? Nereye gönderileceklerini he- nüz tahmin edememekle beraber her memlekette tatbiki mümkün olan dolandırıcılık plânları tasar- lıyan Refi Cevat, dalgın dalgın cevap veriyordu: - —YAa ne yapmalıydık, Anka- raya gidip gazete mi çıkarmalı idik ? — Hiç olmazsa kendimiz hü- beylik te beylik olurdu. Enayi | gibi bu yobazlara bel bağladık. Fodlacıları iş başına geçirdik. Şimdi eli boş, çebi boş devri âlem yapmıya — çıkıyoruz. İki çıplak bir hamamda yaraşır, derler, Biz birkaç yüz çıplağız. Nereye yakışırız ki. Kiraz Hamdi, kadın el çan- talarını andıran cep cüzdanından bir ayna çıkararak yüzündeki kırışıklara masaj yapıyordu. Sa- kallı Rıfkı, ıefarethaney. iltica- larını tesbit için ebcet hesabile tarih düzmiye çalışıyordu. Bele- diyeci Fevzi, mütemadiyen ağlır yordu. — Şaban Ağa, — tespih çekiyordu. Yalnız Şüleyman Şefik Paşa, mütefekkirdi. İleride neş- redeceği hatırat için zihnen notlar tertip ediyordu. (Arkası var) —ei ünya İşığını Görmi- yenler Arasında Baş tarafı 1 inci sayfada ) çocuklar hakkındaki mesai etra- fında verdiği izahat çok şayani dikkattir. Mektebin körler? şubesi dört senedenberi faaliyet halindedir. Şimdiki halde bu şubede ( 12 ) kör talebe vardır. Kör çocuklar (Bray) metodü — denilen bir usul ile çalıştırılıyor. Beynelmilel bir. metot — olan — ( Bray ) usulü sayesindedir. ki, görmek denilen kudretten mahrum olan yavrular, gören insanlar gibi, tıp- ki bizim gibi okuyorlar, ya- zıyorlar, ve dünya — işlerin- den haberdar oluyorlar. Bu me- totla yazılmış binlerle cilt kitap | vardır. Fakat esefle kaydetmek lâzımdır ki, bu kitapların Türk- çesi henüz yoktur. Müessesedeki — kör çocuklar bu kitapların Türkçe tercümele- rini, el yazısile, bir kısmını da Fransızca yazılmış olanlarından takip ediyorlar. Bu kitaplarda Yapmışlardı. Şimdi - siyaseten ! - | harfler kabartma olarak yazılmış- tır. Göz kuüdretinden —mahrum çocuklar parmaklarının hassasiye- tile bu kabartmaları okuyorlar. yani diyebiliriz ki “ Körler par- maklarile okuyorlar.,, Bu suretle bütün kör çocuk- lar bizim gözlerimizle öğrendiği- miz ilimleri ve fenleri parmakla- rile okuyup öğreniyorlar. Onlar şimdi hesap, hendese tarih, coğrafya ve bütün diğer fenleri tıpkı bizim gibi biliyorlar. İzmirdeki mektepte körlere meslek olarak müzik dersi veril- mektedir. Şimdilik mektepte (7) keman, (2) piyano, (2) flüt tale- | besi vardır. Bu çocuklar (3) sene içinde bir konser verebilecek kabiliyet — iktisap etmişler ve birkaç gece evvel de ilk konser- lerini muffakıyetle vermişlerdir. (Yarın: Aptallar tedavi edilemez mi?) | 21 Frankfurttan Bu Akşam Radyoda Neler - Dinliyeceksiniz 16 Şubat 932 Salı İstanbul— (1200 metre, 5 kilovat) 18 gramofon, 19 birinci kısım ala- turka saz, 20 Ajans, gramofon, komedi, 21 ikinci kısım alaturka saz, 22 orkestra. - Heilaberg — (276 metre, 75 kila- vat) 20,15 konferane, 21,05 komedi. Brüna — (341 metre, 36 kilovat ) 20,35 Çek istasiyonlarından nakil. Mühlaker— (360 metre, 75 kilovat) naklen — musikili dram, 23 hafif musiki. Bükreş — (399 metre, 16 kilovat) 20 radyo orkestrası 20,30 komadi, 20,45 şarkı, Belgrat— (429 metre, 2,5 kilovat) 20 milli hars, 20,30 keman konseri, 21 Kora heyeti. Roma — ( ddl metre 75 kilovat ) 20 gramofon, 21 konser. Prag — (488 metre, 120 kilovat ) 19,35 Cenubi Bobemya gecesi 21 R. |. orkestrası, Viyana — (517 metre, 20 kilovat) 20,05 Bodanıkinin “ Mâdlaus wion , isimli opereti, 22,50 dans havaları. Varşova— (1ldll metre, 158 kila- vat) 19,45 radyo garetesi, 20 musa- habe, Filarmoni. Berlin — (1635 metre, 75 kilovat) 20 akşam konseri, 21 komedi, 21,15 konser. (7 Şubat 932 Çarşamba İstanbul— (1200 metre, 5 kilavat) 18 gramofon 19 birinci kısım ala- turka saz, 20 Ajansı, gramofon, 21 ikinci kısım alaturka saz, 22 orkem- tra, Heilsberg — (276 metre, 75 kilo- vat) 19,15 yeni plâklar, 21,J0 Ber- linden naklen senfoni. Brüna — ( 3âlmetre 36 kilovat ) 19,05 askeri bando, 20 Peragdan nakil. - Mühlaker — (360 metre, 75 ki'avat) 19,45 konser, 20,15 Goetheyi okuya- bilir misin serlâvhalı bir konferans, 21 komedi. Bükreş— ( 394 metre 16 kilovat ) 19,30 Romanya operasından nakil. Belgrat — ( 429 metre 2,5 kilo- vat ) 20 iki kişlik opera parçaları 22,50 Çigan orkestrası. Roma — (4ddi metre, 75 kilovat) 20 gramofon, 21 San Karlo opera- sından nakil, Prag — ( 488 metre, 120 kilovat) 20 Çek musikişinasları cemiyetinin akşam konseri, 22 gazete haberleri, Viyana— (5S17 metre, 20 kilovat) 20,15 bir hikâve, 20,35 akşam haber- leri, 21,50 hafif musiki. Peşte — (550 metre, 23 kilavat ) 19,30 Macaristan va Balkanlar mev- zuu etrafında bir konferanıe, 20 konser 22,15 Çıgan, Varşova— (14ll1 metre, 158 kilo- vat) 20,15 Okrayna halk musikisi, 21 edebiyat bahisleri, 2115 keman konseri, 23 dans havaları. Berlin — (1635 metre, 75 kilovat) 19,30 dans gecesi, 21,10 Layipçigyden nakil, 22,25 siyasi haberler. Dikkat: Dercetmekte olduğumuz programların Avrupaya ait olan kısmı vasati Avrupa saatine göre tanzim edilmiştir. İstanbul saatine tatbikı için Avrupada saat (12) olduğu zaman İstanbulda (1) e geldiği farzedilmelidi. Yeni Neşriyat Hayat Ansiklopedisi Şubat 1 den itibaren şehri- mizde intişara başlıyan (Hayat Ansiklopedisi) nin ikinci cüzü çıkmıştır. Hayat Ansiklopedisi, memle- ketimizde ilk neşredilen Muhitül- maarif mahiyetini haiz bir eser- dir. Bütün beşeri malümatı alfa- betik bir tarzda tasnif ve tanzim ederek karilerine vermektedir. On beş günde bir cüz halinde neşrolunan bü eser on büyük cilt teşkil edecektir. Her cüzün fiyatı 25 kuruştur. Atsız Mecmua Her ayın on beşinde İntişar eden “Atsız Mecmua,,nın onuncu sayısın da çıktı. Halk ve münevver başlığı altındaki makale ile, Köprülü Zade Fuat Beyin Genç Osman hakkında yeni vesikalara va etmektedir. Çankırı Şairleri Çankırı Meb'usu Talât Bey Çankırıda evvelce yaşamış olan elli kadar öz Çankırılı balk şairi- nin şiüilerini bir araya toplamış, bu mühim eserin birinci cildini Çankırı Vilâyet matbaasında bas- tırmıştır. ç— " Londra 15 — Batan M. 2 Tah- telbahirinin çıkarılması ameliyesi tehir edilmiştir. Dalgıç gemileri yerlerine dönmüşlerdir. — istinat eden yazısını ve şiirleri ihti- M. 2 Tahtelbahiri Çıkarılamıyor mamey Şayanı dikkat we bir teklif Yalnız 75 kuruş gönderiniz. Mukabilinde Reisicümhur Hz. nin tabit büyüklükte, san'at- kârane bir büst portrelerini elde edeceksiniz. Türkiyenin bilâmum Ricali Âliye portre- lerinin fiatleri dahi aynidir, Posta mesarifi yukariki bedele dahildir.. FOTO , FRANS İllkdâlcaddasi No, 128 Beyoğlu Çocuk hastalıkları — mütehassısı Dr. SEMİRAMİŞEKREM H. Beyoğlu Mektep sokak Telefon B. O. 2496 Haydar Rıfat B.in eserlerinden Ayni haklar iki lira | Miras mes'eleleri Bir , Şehrli borçlar kanunu ,, ,, İkbal Kitaphanesinde Fotoğraf Tahlili Kuaponu | Tabiatinizl. Öğrenmek İstiyorsamız fotoğrafının $ adet kupon ile bir- likte ıündoılıh. Fotoğrahıaız sıraya tabidir. ve iade edilmer. sim, meslek veya san'at * Hangi suallerin cavabı | Fotoğraf intişar edaecak mi? Sorğ Fotoğrafın kilşesi 3() kuruşluk puT mukabilinde derilebilr.