20 Mart 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12

20 Mart 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

12 Sayfa Bir Haftalık SON POSTA ERADYO PROGRAMI : İSTANBUL 20 - Mart - 1938 » Pazat Öğte neşriyatı: 12.30: Plâkla Türk musikisi. 1250: Ha Gix. 13.06: Plâkla Türk musikisi. 1330: Mi telif plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: 15.80: Galatasaray - Güneş futbol maçı: TTaksimı stadından naklen. 18.30: Plâkla dans Musikisi. 19.15: Konforans: Prof. Salih Mu- rad (Radyo Cersleri). 20: Müzeyyen ve ar- kadaşları tarafından Türk musikisi ve halk Şarkıları. 2030: Haya raporu. 2033: Ömer Rıza tarafından arabca söylev, 2045: Muzaf- Yer İlkar ve arkadasları tarafından Türk Musikisi ve halk şarkıları, (aat âyam. 21. 16: Cemal Kâmil ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları. 21.50: Or- Kkestra. 2245: Ayıns haberleri. 23: Plâkla Bololar, epera ve operet parçaları. 23.20: Son haberler ve ertesi günün programı. Bi - Mart - 1928 - Pazartesi Öğtle neşriyatı: 12.80: Plikih Türk musikisi, 12.50: Hava- d, 13.05: Plâkin Türk musikisi, 13.30: Muh- tolif plâk neşriyatı, Akşam neşriyatı: 1830: Pllkla danıs musikisi. 19.15; Çocuk- İara masal: Bayan Nine. 19.55: Borsa haber- lerl 20: Rıfat ve arkadaşları tarafından Türk müsşikisi ve halk şarkıları. 20,30; Hava rapo- Tu. 2033: Ömer Riza tarafından arabea söy- İev. 2045: Belma ve arkadaşları tarafından 'Türk musikisi ve halk şarkıları, (saat âyarı. SL16: Fasil saz beyeti: İbrahim ve arkadaş- ları tarafından. 2150: Radyofonik — temsll: Btüdyo otkestrası refakatile (Turandot). 22 45: Afans haberleri. 23: Plâkla sololar, opera rı. 23.20: Son haberler ve £t - Mart - 1938 - Satı Öğle neşriyatı: 12.30: Plâklh 'Türk mustkisi. 12.50: Hava- dis. 19.05: Plâkla Türk musikisi. 1330: Muh- telif plâk neşriyatı. Akşam nesriya' 4830: Plâkla dana müsikisi, 18.45: Eminö- nü Halkevi nesrıyat kolu namına Nusret Sa. fa. 19 Plâkla danı müsikisi, 19.15: Konfe- mans: Eminönü Malkevi soayal yardım gu- besi namına Doçent Feyzullah Doğruer (803- yal diş tababetinin faydaları). 19.55: Borsa haberleri. 20: Klâtik Türk musikisi: Nuri MHalti ve arkadatları tarafından. 20.20: Hava Taporu, 2013: Ömer Rıza tarafından arabca göyler, 2045: Vedla Rıza ve arkadaşları ta- tafından Türk musikisi ve halk şarkıları, (sa- ât Ayarı). 2145: Tahsin Karakuş ve arka- daşları taratımdan Türk musikisi ve halk garkıları. 2140: Orkestra, 2246: Ajans ha- berleri. 29: Plükla solalar, öpera ve öperet parçaları. 2120: Son haberler ve ertesi gü- nün programı. e £3 . Mart - 1938 - Çarşamba Öğle neşriyatı: 12.30: Piâkla Türk musikisi. 12:50: Hava- dis. 13.05: Plâkla Türk musikisi. 13.30: Muh- telif plâk neşriyatı, Akşam neşriyatı: 17: İnkalâb tar'hi dersi: Üntversiteden nak- len: Yusuf Hikmet Bayur. 18.30: Fatih Halk- ©ti gösterit kolu tarafından bir temsil. 19. 15: Konferanı: Dr. İbrahim Zati: Bulaşık gild hastalıkları ve saçların dökülmesi. 10. 58: Borsa haberleri, 20: Nocmeddin Rıza ve Arkadaşları laralından Türk — müsikisi — ve| Balk şarkıları. 0.30: Hava raporu. 20.33: Ö- mer Rıza tarafından arabca söylev. 2045 Nezihe ve arkadaşları tarafından Türk Anusikisi ve halk şarkıları, (saat Ayarı). 21 15$; Pasıl saz heyeti: İbrahim ve arkadaşları tarafından, 2150: Orkestra. 2245: Ajans ha- berleri. 23: Plâkıa sololar, opera ve operet parçları, 2320: Bon haberler ve ertesi günün programı. © SA4 - Mart - 1838 - Perşembe Öğle neşriyatı: 1230: Plâkla Türk musikisi. 1250: Hava- dis. 1345: Plâkla Türk musikle. 13.30: Muh- telif plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: 17: İnkılâb tarihi dersi: Ünliversiteden naklen: Yusuf Hikmet Bayur. 18.30: Çocuk tiyatrosu: Firuz Atta, 109.15: Spor musaha. beleri! Eşref Şefik. 19.55: Borsa haberleri. 20::Nihal ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları. 20.80: Hava ra- Port. 2023: Ömer Rıza tarafından arubca söylev. 2045: Birmen Şen ve arkadaşları ta- rafından 'Türk musikisi ve halk şarkıları, (sâat Ayarı). 2115: Radife ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve balk şarkıları, 2150: Orkestra. 2245: Ajans haberleri. 23: Plâkin sololar, opera ve operet parçaları, 23. |20: Bon haberler ve ertesi günün programı, e 25 - Mart - 1938 - Cuma Öğle neştiyatı: 12.90: Plâkla Türk musikisi. 12:50: Hava- dis. 1305: Plâkla Türk musikisi, 13.30: Muh- Ştelif plâx neşriyatı. Akşam neşriyatı: 17: İnkılâb ,tarihi dersi: Üniversiteden Halkevi gösterit kolu tarafından blr temsil. 19.16: Konlferans; Ali Kâmi Akyüz (Çocuk terbiyesl). 19.55: Borsa haberleri. 20: Memle- ket şarkıları: Peryadi Hakkı Aras tarafın- dan, 2020; Hava raporu. 20.33: Ömer Rıza 'tarafından arabca söylev. 2045: İnci ve ar- kadaşları tarafından Türk müsikisi vo hülk şarkıları, (saat âyarı). 2118: Mustafa ve ar- kadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları. 2150: Orkestra. 2245: Ajans ha- berleri. 28 kla sololar, opera ve oporet parçaları. 20.20: Son haberler ve erlesi günün programı. 26 - Mart - Öğle neşriyatı: 1220: Plikla Türk musikisi. 1250: Hava- dis. 13.05: Plâkta Türk musikisi. 1330: Muh- tellf plâk neşriyatı. Aksam neşriyatı: 18.30: Eminönü Halkevi gösterit kolu ta- rTafımdan bir temsil. 19.15; Konferans; Üni- versite namıma Docent Nusret (Zaman ne- dir?) 19.15: Borsa haberlerl 20: Sadi Hoştes ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve alk şarkıları. 2030: Hava raporu. 2033: Ö« mer Rıza tarafından arabca söylev. 2045: Bemabat Ördenseş ve arkadaşları tarafından 'Türk müsikisi ve halk şarkıları, (aaat üyu- r). 2115: Klâsik Türk musikisi: Nuri Ralil ve arkadaşlatı tarafından. 21.50: Orkestra. 2245: Ajans haberleri. 23: Plâkla sololar, o- pera ve öperet parçaları. 29.20: Son haber. ler ve ertesi günün programı, ANKARA 20 - Mart - 1938 - Pazar Ölle neşriya! 12.30: Muhtelif plâk neşriyatı, 12.50: Plâk: 'Türk musikisi ve hâalk şarkıları. 13.15: Dahi- Hi ve hartei haberler. Akşam neşriyatı: 18:30: Plâkla dans müsikisi. 18.40: Radyo- fonik çocuk temsili, 19.1$: Türk musdkisi ve mlk şarkıları (Makbule Çakar ve arkadaş- rı). 20: Saat âyarı ve arabca neşriyat. 20, 15. Türk musiktsi ve balk şarkıları (Melek 'Tokgöz ve arkadaşları). 21: Edebi konuşma: Kemal Çuğlar, 21.15: Stüdyo sılon » Cumartesi Son Posta'nın edebi romanı: 15 B Mh, Şı SS —— Yazan: Nezihe Muhittin Hayat! İnaklen: Yusuf Hikmet Bayur, 18.30: Beyoğlu | (Türk musikisi ve halk şarkıları. 13.15; Dahi. (20.18: Türk müsikisi ve halk şarkıları (Me- |lk ve harlci haberler, Gece yarısından üç saat sonra ka“ cayır cayır yanıyor da siz tatlı uyku- ranlık ve sessiz. mahalle, birdenbire Jar da mı yatacaksınız?.. - diye dama- kuyvvetli bir ışık, ve arasında kıvılcım- |dının odasına doğru koşarken evin ka- lar çatırdayan boğucu bir dumanla u- |pısının yıkılı» gibi yumruklanıp tekme- yandı. Kuytu sokakların köşelerinden |lendiğini duyarak merdivenlere saldır- beliren kadın, erkek ve çocuk çığlıkla-|dı. Açılan kapıdan taşlığa dolan birkaç Ti birbirine karışıyor ve bütün bu va-|beyaz patiska donlu, gecelik takkeli veylânın ortasında alevlerle çerçeve- Terimiş bir levha sallanıyordu: — Yangın var!.. Derinden derine köpeklerin meş'um ulumaları!.. Kalın ve çetrefil bekci nâ- raları!. Kadın ve çocuk feryadları!. — Yanıyoruz! — Yangın var.. — Su. su!. Su.. su yetiştirin suuu!... Acar Fatma henüz daldığı uykudan bir mankafa gibi sersem ve şaşkın u- yandı. Kulağına çarpan sesler, gözleri- ni kamaştıran bu dumanlı ışık!.. Ken- dini derhal topladı. Yangın! Mahallede yangın vardı — Koşun!. Yangın var!. Ayol üstünü- e ölü toprağı mı serptiler?.. Elâlem mahalle halkı bağrışiyordu: — Nerelerdesiniz yahu? — Hiç eski ev böş bırakilir mı? — Çıralar gibi yandı ayol.. dı; Bir kalas parçası bile kurtarama- — Başın sağ olsun Fatma hanım!.. — Sen sağ ol ne çare? Acar Fatma dül tutulmuş gibi baka- kalmıştı. Ne söylüyorlardı?! Niçin baş sağlığı diliyorlardı?, örirestrası. 22: Ajans haberleri. 22.15: Yarın- ki program, © 21 » Mart « 1928 - Pazartesi Öğle neşriyalı: 12.30: Muhtelif plâk neşriyatı. 12.50: Plâk: Türk musikisi ve halk şarkıları. 13.15: Dahi. M ve harlei haberler. 17.90: İnkılâb dersleri: (Halkevinden naklen), Akşam neşriyatı: 1330: Karışık plâk neşriyatı. 1855: İngi. lizce dera: Azime İpek. 19.13: Türk musikisi ve hâlk şarkıları ( Servet Adnan ve urkâdaş- ları), 20: Baat Ayarı ve arabca neşriyat. 20, iS: Türk musikiri ve halk şarkıları (Melek Tokgös ve arkadaşları). 21: Spor konuşması: Vildan Aşir. 2116: Stüdyo galon orktstrası. 22: Ajans haberleri. 2215: Yarınki program. o £2 - Mart - 1938 - Salı Öğle neşriyatı: 1230: Muhtelif plâk neşriyatı. 12.50: Plâk: Türk musikisi ve halk şarkıları. 13.15: Duhi. 1i ve harlel haberler, 17,0: İnkılâb deraleri: (Halkevinden naklen), Akşam neşriyatı: 1830: Piflda dans mrusikisi. 19.15: Türk musikisi ve halk şarkılacı (Hikmet Rıza ve arkadaşları». 20: Saat üyarı ve arabca peş- riyat, 20.15: Türk mudsikişi ve halk şarkıları (Melek Tokgöz ve arkadaşları). 2045: Solo wiolon: (Necdet Atak) Piyanoda Marsel Bi. 21; Sıhhi kontema: Dr. Nusrot Karasu. ti, 15: Stüdyo salcn oörkestrası. 83: Ajans ha- berleri. 22.15: Yarızıki program, o 29 . Mart - 1938 - Çarşamba Öğle meşriyatı: 1230: Muhtelif plâk neşriyatı. 12.50: Plâk: N ve harkci haberler. 17.30: İnkıdâb dersleri: (Halkeyinden nakleni, Akxşam neşriyatı: 1830: Plâkla dans müsikisi. 19.15: 'Türk musikisi ve halk şarkıları (Leman ve arkaâ- daşları). 20: Saat Ayarı ve arabeca n:uıyı'..vr lek Tokgüs ve arkadaşları). 21: Havacılık: $. Hazım Ergökmen 21,15: Biüdyo salon or- | kestrası, 29 Ajana haberleri. 22.15: Yarınki program, o B - Mart - 1938 - Perşembe Öğle neşriyatı: 12.00: Muhtelif plâk neşriyatı. 1250: Plâk: Türk mus'kisi ve halk şarkıları, 13.15: Dahl- Akşam neşriyatı: L1830: Plâkla dans müusikisi. 19.15: 'Türk musikisi ve halk şarkıları (Makbule Çakar ve arkadaşları). 20: Saat Âyarı ve araboa neş- | Fiyat. 20,15: Radyofonik temsll. 21: Fotograf- gılık: Safder, 21157 Stüdyo salon orkestrası, 22: Ajans hâberleri. 2218: Yarınki program. 25 - Mart - 1928 - Cuma Öğle neşriyatı: 1296: Mühtelif plâk meşriyatı. 12.50: Plâk: Türk musikisi ve halk şarkıları, 13.15: Dahl- M ve harici haberler. Akşam neşriyatı: 1830: Mubhtelif plâk neşriyatı. 1830: İngi- Nzce ders: Azime İpek. 19.15: Türk musikl- &i ve halk şarkıları (Hikmet Rıza ve arkadaş- latı), 20: Baat Âyarı ve arabca neşriyat. 20. 15: Türk musikisi ve halk şarkılari ( Melek Tokgöz ve arkadaşları), 2045; Solo sakso- fon: Nihad Esengin (Piyanoda Marsel Biy 21: Könferans: Parazitoloğ Nevmad, 21.15: Plâkla dang musikisl. 22: Ajans haberleri. 22. 15: Yarınki program. e 26 - Mart - 1938 - Cumartesi Öğle neşriyatı: 1330: Muhtelif plük neşriyatı. 13.50: Ptük:; Çocuk Terbiyesi: 3 En tehli keli yaş Yozan: Anne Padler Kızları veya oğulları on üç, on dördü- nü bulan annelerin hemen hepsinden ay- İşte bütün bunlar çocuk için o kadar garib, o kadar yeni şeylerdir. K4 onları ni şikâyet duyulur: O yaşa kadar çalış- | kimseye anlatamıyacağından - korkarak mıya, oyuna, arkadaşa düşkün, şen ve| kendi içine, kendi dünyasına çekilir. Bu eanlı çocuk birdenbire bütün sevdiği| dünyanın dışında kalan oyun, çalışma, şeylerden, hattâ annesinden, babasından | arkadaş, anne ...Hülâsa her şeyden ve uzaklaşmış, Mmahzun, durgun bir insan o- luvermiştir. Artık eskisi gibi ne mek - tebde çalışkandır, ne de evde şakacı ve şen... Hep sessiz, sessiz bir köşeye çekilir, hep yalnız kalmak ister. Anneleri endişeye salan bu ani ve bü- yük değişikliğin sebebim çocuğun fizi - yolojik tekâr nde aramak — lâzimdır. OÖn üç yaş çocuk ömrünün en nazik bir çağıdır. Bu yaşa yaklaşan yavra artık ta- mâamile çocük sayılamaz. Onda şimdi gençliğin ilk fiziyolojik ve psikolojik a- lâmetleri belirmiye başlamıştır. Çocuk uğradığı bu tahavvüllere zihnen hazır - herkesten uzaklaşır. Annelere derd olan derdin iç yüzü işte budur. Bütün bu değişiklikler şüphe yok ki cinsiyeti idare eden giandiarın faaliyoto | başlamasından ileri gelmektedir. Çocuk bunu bilmez, bilmediği için Ürker. Hüz- ne, yalnızlığa kapılır, Zaten mahiyeti bi« linmiyen, sürpriz halinde meydana çıkı « weren her,şey insanı korkutur. Bunun için büyümenin hakiki manası |hiç bir vakit çocuğa meçhul kalmamalı « dır. Çocuğu, gençliğin kucağına enun büs tün hususiyetlerinden hebersız olarak at- lanmamışsa, onlara cüair hiç bir şey bile |mak büyük bir hatadır. Gerç: bu hatayı miyorsa ürker, mahzunlaşır, bütün can -l işliyecek anne sayısı azdır. Faka: ya! hlığımı kaybeder, Bunda yerden göğe «a-|ruya icab edenleri bütün teferrüatile an- dar hakkı vardır. Bir kere sürpriz dene- | latana da az rastlanır. Ekseriyet sebebsiz cek kadar ani beden değişikliklerine, fi« bir utangaçlık yüzünden çocuklarile lü « ziyolojik tahavvüllere uğramıştır. Son ı zumü kadar açık konuşmazlar. Söyleme- ra: Eskiden ne kadar sak'n ve soğukkanlı ise şimdi o kadar çabuk kızan, çabuk gü- cenen bir mahlük olmuştur. Acelecidir, bu yüzden hareketlerini iyi idare ede - mediği için beceriksizleşmiştir. Muzsiki, şiir gibi güzelliğin Mmuhtelif şekillerine ' karşı ona 'derin bir hassasiyet gelmiştir. Evvelce metaneti ile övündüğü halde şimdi kolayta gözyaşı dökmektedir. 'Türk musikisi ve halk şarkıları, 4.18: Dahi- N ve harici haberler, Akşam neşriyalı: 18.30: Plâk neşriyatı. 18.40: Çocuklara ka. ragöz (Küçük A, 19.15: Türk muslikisi ve halk şarkıları (Servet Adnan ve arkadaşları). 20: Saat âvarı ve araben neşriyat. 20.1$: 'Türk müusikâi ve h garkıları. 21: Hukukl konuşma, Stüdyo salon orkestrası, 22: Ajans haberleri. 2215: Yarınki program. leri gibi, o canım bülbül yuvası gibi ev- | ceğizim mi yanıyor yoksa? Bekci kalın bir sesle cevab verdi: — Amma da bülbül yuvası idi ha!.. Yanıyor mu diye sorup duruyorsun... Yandı bile soyha!, Bir mahalleli ihtiyar atıldı: — Zaten ev denecek nesi Hakkuran kafesine dönmüştü.. Bir mümeyyiz mütekaidi Fatmaya yaklaştı: — Damadının evinde yan gelip safa- na bak hemşire hanım.. Allah bir ka- pıyı kaparsa bin kapı eyler küşad... Acar Fatma duvara dayanmıştı. Es- mer derisi mosmor bir kan dalrası ile kararmıştı! Korkunç gözleri dışarı fır- lamış, kocaman ve küt parmaklarile dayandığı duvarın kireçlerini kazıyor- dü. Mürvet gecelik gömleği ile merdi- venlere serilm!ş yatıyor, Murtaza efen- di karısını namehrem gözlerden sakın- mak için bir battaniyeye sarıp odasına götürmeğe çabalıyordu. Acar Fatma ile Taeşgul olan yoktu. — Ümmeti Muhammed, hatunu kan boğuyor! Bir maşraba su yok mu? Bu, Hafız Bedriyenin sesiydi. Eline vardı?. — canın yongasıdır bağrına ateş düştü. Acar Fatma soğuk suyun yüzüne çarpmasile kendine gelince sanki kol- larmı zincirlerle buğlamışlar gibi etra- fa saldırarak: — Birakımn beni! Bırakın gidip kur- tarayım a dostlar.. Kadın kapıdan dışarı fiırlamak ister gibi saldırınca önüne geçtiler.. — Neyi kurtarataksın?. Dedik ya sana.. tutuşmasile kül olması bir oldu.. kav gibi parlayıp söndü.. — Tuhafına bak birader., bitişik evin avüç içi kadar kaplaması bile yanmadı!, Hikmetihüda!! — Allah cümlemizi korudu hele,, — Yaşasın bizim Salmatomruk âs- lanları! Herifcloğulları anadan doğma tulumbacı oğlu tulumbacı.. Taşlığa dolanlarla sökaktakiler ara- sında hasbıhaller devam ederken demin bütün karanlık mahalleyi kızıl bir 1- şıkla badana eden yangın sönmüş, bo- ğucu ve kesif bir duman kokusu tortu- lanmışti şimdi.. — Haaaayt .. Yaman kaçar Salma- tomruk aslanları.. Gecenin karanlığına dalan keskin ayol. hatuncağızın Birden dağılan beyninin içinde bir|, 4, tulumba lerini, tehlik tlattık- n uşturdukları bir maşraba suyu Acar|tulumbacı seslerini, tehlikeyi a hakikat parladı.. evil Evi mi yanıyor- | paşmanın yüzüne serptikten sonra et-|larımı anlıyan köpeklerin sevinçli hav« | Zim Hacıyatmaz hocaya tâbir ettirme- du?! — Söyleyin a dostlari.. O kuş kafes- rafına telâşlı telâşlı bağırmağa başladı: — Çekilin bakayıml.. Ne de olsa mal lamaları teşyi ediyordu. Acar Fatma tekrar davrandı: yi zaruri saydıklarını bile müphem ge - çerler, Bu şekilde büyütülmüş bir kızca- Biz tanırım. On iki yaşındaı Ük gençiök alâmetini bir hastalık sanmışt.. Sorduk- larına açık bir cevab alamayınca ortada bit sır var da kendinden gizleniyo: diye endişeye düşmüştü. Bu çocuk - büyüdü, hakikati öğrendi, fakat küçükten aldığı tesirlerle cinsiyeti hiç bir vakit tabil bir şey sayamadı ve evlenmiye cesaret ede - modi. Meselenin en çapraşık tarafı şudur: Ço- cukta, fiziyolojik olgunlukla birlikte ilk gençlik heyecanları, cinsi duygular da başlar, Biz büyükler, çocuklarımızır. ev- lenme çağına kadar, pek tehlikeli olabi- leceğini bildiğimiz bu hislere tamamen (Devamı 13 üncü sayfada) ——— .—— —e | — Birakın beni! Gidip o saraylar gi- 'bi evceğizimi güzeyim ...Bırakın beni.. Hafız Bedriye onu iki omuzundan tutarak yerine oturttu: — Vallâhi fena olursun kardeş.. koca evin yerinde bir avuç kül görmek ko- lay değil.. — Demek © canım evden bir avuç kül kaldı ha?, Acar Fatma iki elile dizlerini döver- ken Hafız Boedriye acele sardığı kalın bir sigarayı onun ağzına tıktı: " — BHele bir nefes çek.. merakın dağı- ir, Ağzından bir tomar duman salıveren ğrar Fatma ağlıya ağlıya söyleniyor- u: — Tam tatlı uykuya dalmıştım.. rü- yamda Haktaalâ bana cennette bir köşk hediye etmişli, Hafız Bedriye derin bir hayretle A- garın sözünü kesti: — Cennette mi? Yoksa cehennemde miydi?! — Ne münasebet? Cennetteydi ayol.. tam köşkün penceresini açıp o canım yeşilliklere karşı bir sigara tellendirir- ken bir de gözümü açıp ne göreyim?.. Mahalle ateşler içinde... — Hayirdir inşallah! Bu rüyayı bi- H, ben işin içinden çıkamıyorum!. — Arkast var —

Bu sayıdan diğer sayfalar: