February 24, 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 18

February 24, 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

GENÇLİK Propoganda Hayır seferi Gçen haftanın sonlarında bir gün genç bir C.H.P. milletvekili B.M. M. kürsüsünden sesini duyurmak için canını yordu. Salondaki hava elektriklen- mişti. D.P. milletvekilleri sıra kapak- larını vuruyorlar ve Parlâmento âda- bına sığdırılamıyacak diğer hareket- lerle anlatılması imkânsız gürültüler çıkararak hatibin konuşmasını boğ- maya çalışıyorlardı. — Sataşmaların had bir safhaya geldiği sırada, mik- rofonun cereyanı kesildi. Lacivert el- biseleri içinde son derece şık görü- nen, ortadan kısa boylu esmer ve ya- kışıklı milletvekili gene yılmıyor, gırtlağını parçalarcasına anlatmağa devam ediyordu. C.H.P milletvekili altı arkadaşı ile birlikte D.P. Gençlik Bürosu tarafından talebe ve gençlik teşekküllerine vaki müdahaleler hak- kında verdiği tahkikat — önergesinin görüşülmesine mani olunmasını ön- lemek için cansiperane gayretler sar- fediyordu. Zira, Balıkesirin D.P. li gazeteci milletvekili Mekki Said E- sen ve arkadaşları, bahis konusu tah- kikat önergesinin müzakeresine ma- hal olmadığı hususunu içine alan bir önerge vermişlerdi. B.M.M. kürsüsün- deki şamataya pabuç bırakmaya ni- yetli görünmeyen hatip, 1926 doğu- muyla Türkiyenin en genç bir millet- vekili, talebe ve gençlik teşekkülle- rinden yetişme Adanalı Suphi Bay- kamdı. Ateşli Baykam işitilebildiği kadarıyla D.P. çoğunluğunun Ata- türk gençliğinin meselelerini B.M.M. de müzakereden kaçındığını ileri sü- rüyordu. Eğer tahkikat önergesinin görüşülmesine fırsat verilirse, Ata- türk gençliğinin nasıl hareketsiz bir robot haline getirilmek istendiğini izaha imkân bulacaktı. Neden telâş edildiğini soruyor, "Tahkikat öner- gesini reddetmek ve suçluların yaka- larına yapışmaktan vazgeçmeğe hak- kımız yoktur. Sizlerin tahkikat öner- gesini görüşmeme kararınız karşısın- da Atatürk gençliğinin infiali büyük olacaktır" diye haykırıyordu. Netice- de Esen ve arkadaşlarının verdikleri takrir gene dört yüzü mütecaviz D.P. çoğunluğunca kabul edildi ve Atatürk gençliğinin meselelerinin görüşülme- sinden sarfınazar edildi. Genel seçimlerde vazife ma D.P. milletvekillerinin bu dav- ranışları, Ankaranın 600 - kilo- metre kadar kuzey-batısındaki İs- tanbulda, —zoraki politikacı Kemal 18 dişine takmış mücadele edi- Aygünü bu haftanın başında çok müşkül durumlara soktu. Zira birçok sıfatlı Aygün, son üç ay zarfında üni- versiteli gençler üzerindeki alâka ve hassasiyetini birdenbire — arttırmıştı. İstanbulun sempatik Belediye, D.P. ve V.C. Başkanı, üniversiteli gençler- den İlkbaharda olacağı hemen hemen katileşen önümüzdeki genel seçimler- de, C.H.P. nin daha önce yaptığı gibi istifade kararındaydı. D.P. yüksek liderlik çevresinde, 1957 de genel seçimleri Ankarada genç üniversite- lilerin C.H.P. ye kazandırdığı fikri fazlasıyla tutmuştu. Çeşitli vazifeleri dolayısiyle kaç parçaya bölüneceğini şaşıran Aygün, genel seçimlerin öne alınması kararı üzerine kollarını sı- vadı ve ilk merhale olarak D.P. sem- patizanı üniversiteli gençlerle görüş- mek istedi. Böyle bir vazife uhdesine tevdi edilen Eyüp Yardımcı -müsta- fi Milli Eğitim Bakanının akrabası- dır-, üniversite içinden devşirdiği D. P. sempatizanı öğrencileri beş posta halinde Tüneldeki İl Merkezinde Ay- günün huzuruna çıkardı. Aygün, üni- versiteli gençlere evvela görülmemiş kalkınma edebiyatından parlak tirad örnekleri vererek D.P. yi methü sena etti ve bilahare de sadede geçti. An- cak Eyüp Yardımcının gayretleri ta- lihsiz oldu. Sayısı 22 bin civarında olan İstanbuldaki yüksek tahsil genç- liği arasında ancak 200 kadar -o da kendi ifadesine göre- D.P. sempati- zanı bulabilmişti. Aygünün, maksadına müvazi ola- rak, Üüniversite gençlerini D.P. ye bağlıyacak bazı tedbirler almağı dü- şünmesi normaldi. Nitekim genel se- çimlerin yaklaşmasının verdiği ilham ve bir yem atma zihniyetiyle üniver- site öğrencilerinin meselelerine el u- zatmağı muvafık buldu. Öğrenci yurt- ları ilk hedef olarak seçildi. Ticari maksatlarla açılmamış bütün resmi ve cemiyetlere bağlı öğrenci yurtları teker teker dolaşılacak, tesbit edile- cek dert ve ihtiyaçlar istimlak borç- larından yama tutmaz hale gelen İs- tanbul Belediyesi bütçesinden karşı- lanacaktı! Hukuk Fakültesi öğrenci- si Yardımcının telkinleriyle, - böyle mukaddes bir vazife İstanbul İl Teş- kilâtına bağlı D.P. Gençlik Komitesi- ne bırakıldı. Gençlik Komitesi, direk- tiflerini Erdemin başında bulunduğu hukuki hüviyeti şüpheli meşhur D.P. Gençlik Bürosundan alacaktı. Başka- nı da, Yardımcının ta kendisi idi. Yardımcı, hayır seferine çıkmadan önce, başkanlığına gene kendisini getirdiği diğer bir komite teşkil etti. Kemal Aygün Hamama giren terler Komitede, Hukuk Fakültesinden Ali Gündeş -D.P. Genel İdare Kurulu üyesi Kâmil Gündeşin yeğeni-, Hu- kuk Fakültesinden Necati Çakıroğlu -1958 Kübalı hadiseleri sırasında İs- tanbul Üniversitesine geldiği zaman Menderesi sırtlıyan kanı sıcak deli- kanlı- gibi şöhretli simalar vardı. Ko- mite, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı talebe yurtlarında evvelâ idarecilerle, sonra da öğrencilerle temas edecekti. Tesbit edilecek dert ve ihtiyaçlar Ay- gün vasıtasıyla Milli Eğitim Müdür- lüğü ve Bakanlığına duyurulacak ve karşılanacaktı. Aygün adına hareket edecek komi- tenin, üniversite talebelerini V.C. nin ardına kadar açılmış kolları arasına tereddüde mahal bırakmadan koştu- racak daha birçok cazip tasavvurla- rı vardır. İstanbul İl Teşkilâtına bağ- lı D.P. Sosyal Yardım Komitesinden sağlanacak büyük meblâğlarla fakir üniversite öğrencilerine burslar verile cektir. İstanbul Belediye ve İktisadi Devlet Teşekküllerinde muhtaç üni- versite öğrencilerine işler bulunacak- tır. Nihayet en mühimi, bol ikramlı turistik yurtiçi geziler tertiplenecek, Görülmemiş Kalkınma Türkiyesinin eserleriyle üniversite gençlerinin göz- leri kamaştırılacaktır! Zeki Aygünün "üniversiteli genç lider" Yardımcı ile elele vererek üni- versite gençliğini V.C. saflarına çek- mek için sarfedeceği pek geç kalmış ayretlerindeki başarı nisbetini ta- kip etmek, hayli eğlendirici olacaktır. AKİS, 24 ŞUBAT 1960

Bu sayıdan diğer sayfalar: