24 Şubat 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 24

24 Şubat 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 24
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KÜLTÜR Amerika Yumuşak kapaklar Ucuza maledilen ve ucuza satılan kâğıt kapaklı, ufak ebadda kitap- ların günümüzde büyük halk kitle- lerine kültürün yayılması bakımın- dan gördüğü hizmet, ilim ve sanat müesseselerininkini bile aşmaktadır. Kültürle ilgili bütün bahislerde oldu- ğu gibi, ucuz kitap basıp yayma fik- ri de Avrupada doğmuş, fakat Ame- rikada yayılmış, gelişmiş ve endüstri haline gelmiştir. Bundan otuz yıl ka- dar önce Avrupada, küçük ölçüde ol- sa bile, ucuza maledilmiş, kâğıt ka- paklı kitaplar yayınlanıyordu. Ame- rika o zamanlar henüz, kâğıt kapak- lıların üç dört misline satılan ciltli kitaplardan başkasını yapmamaktay- dı. Yayınevleri, ciltli kitapla kâğıt kapaklı kitap basmak arasında mali- yet bakımından büyük bir fark gör- , halkın ciltli kitabı tercih mutlu azınlık"ı il- gilendiren bir mal olduğunu, yüzbin- lerce nüsha kitap basmanın maliyeti hiçbir zaman karşılamıyacağını iddia ediyorlardı. Fikir o zamanlar Ameri- ka için yeniydi; kitabı kütle imalâtı matahı haline getirmek, gerçeklerle alâkası olmıyan bir — hayalperestlik sayılıyordu. Oysa bugün kitap —Amerikada si- gara veya Coca-Cola kadar kolay bu- lunan bir mal haline gelmiştir. Yal- nız kitapçılarda, istasyonlardaki ga- zete ve kitap bayilerinde değil, aktar dükkânlarında, hattâ büyük bakkal dükkânlarında kâğıt kaplı kıtaplar stok zenginleştirmesini bekliyenler, yahut istedikleri kitapları çok kere büyük şehirlere, hattâ bazan da Av- rubaya sipariş etmek zorunda kalan- lar şimdi kasabanın aktar dükkânı- nın kitap rafında, otuz yıl önce kasa- ba kütüphanesinde — raslamadıkları zenginlikte bir koleksiyonu gözleri- nin önüne serilmiş bulmaktadırlar. Edebiyat şaheserleri, — felsefi eserler, Öğretici kitaplar... Bugün artık kâğıt kaplı kitaplar listesinde yer almıyan önemli bir konu, önemli bir edebi eser kalmamış gibidir. Mamafih, kitle is- tihlâkine arzedilmiş bir malın, tica- ri menfaatler uğruna istismar edile- ceği şüphesizdir. Nitekim kâğıt kap- l1i kitaplar arasında cinayet ve cinsi- 24 yet mevzularına hemen herkesin gizli veya açık olarak göstereceği alâka- dan faydalanıp kolay para yapmak istiyenlerin piyasaya çıkardıkları ki- taplar pek çoktur. Bu gibi kitapların çoğu, cinayet ve cinsiyetle ilgili hi- kâyeleri veya bahisleri piyasaya sür- dükleri için değil, edebi bakımdan hiçbir önem taşımadıkları için, son derece kötü yazılmış oldukları için değersizdirler. Mamafih kâğıt kaplı kitapların, hele Amerikada yayınla- nanların, küçümsenmesine, bu gibi ucuz kitaplara sözde ağırbaşlı kişile- rin dudak bükerek bakmalarına işte bu kötü edebiyat sebep olmaktadır. Unutulan, kâğıt kapaklıların hepsi- nin bu edebiyatı temsil etmediğidir. Bugün köşe başındaki aktar dükkâ- nında bile, cinsiyet ve cinayet edebi- merikada kolej mezunlarından yüzde 26 sının geçen bir yıl içinde tek bir kitap bile okumamış oldukları anla- şılmıştır. Bu durumun sebebinin, A- merikada günlük hayatın, okuma gi- bi zaman alıcı bir meşgaleye vakit bırakmaması olduğu şüphesizdir. Gününbüyük bir kısmını para kazan- mıya harcamak zorunda kalan, saat- lerini işinde ve işine gidip gelmekte harcıyan vasat Amerikalı günde iki üç saat boş vakit buluyorsa — bunu da, daha hafif eğlencelere vermeyi tercih etmektedir. Amerikalının boş zamanını nasıl harcadığı konusu son zamanlarda, İlmi bir inceleme konu- su haline gelmiş bulunmaktadır. Günlük hayatın, kitap okuma ve mu- siki dinleme gibi kültür ihtiyaçlarına geniş zaman bırakmaması derdini gi- derecek çareler eğitimcileri, sosyo- logları ve psikologları — ilgilendiren başlıca konular arasındadır. Bütün mesele, hafif eğlence denen meşgale- Amerikan kitapları vitrinde Ya mutsuz çoğunluk?.. yatı arasında iyi yazılmış, iyi basıl- mış kitaplara, ölmezliğe kavuşmuş dünya şaheserlerinin aslında — hiçbir değişiklik yapılmadan yayınlanmış ucuz baskılarına her Zzaman rastla- mak mümkündür. Okuyucu alışkanlıkları Hî)rşeye rağmen, okuyucunun ede- iyat şaheserlerine, bilgi hazinele- rine hazır bulunduğunu sanmak, du- ruma pembe gözlüklerle bakmak olur. Son yıllarda yapılan incelemeler, 100 Amerikalıdan 17'sinin muntazaman kitap okumakta olduğunu göstermiş- tir. İngilizce okuyan diğer ülkeler a- rasındâ, meselâ Avustralyada iki mis- li, İngilterede ise üç misli yüksektir. Bundan başka, incelemelere göre, A- lerle, insanı kültür ve bilgi bakımın- dan zenginleştiren meşgaleler ara- sında, oyalama ve eğlendirme bakı- mından büyük bir fark olmadığını, her ikisinin de itiyatlara bağlı bulun- duğunu —Amerikalıya — anlatmaktır. Ferdin günlük hayatını ticaret ve en- düstrinin şartladığı bir memleketle bunu sağlamak güç olmıyacaktır. Ni- tekim, kültür hazinelerinin kolayca erişilebilir yerlerde bulunması, bun- ların Amerikada yavaş yavaş büyük ticaret matahı haline gelmiye başla- mış olması Amerikalıya Coca Cola içmek ya da elini Kleenex ile silmek gibi iyi musiki dinlemek, iyi kitap o- kumak, iyi filme gitmek itiyadını da yavaş yavaş kazandırmaya başlamış- tır. AKİS, 24 ŞUBAT 1960

Bu sayıdan diğer sayfalar: