19 Haziran 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 24

19 Haziran 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 24
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER Tarafsızlar Tarafsızlar klübü Maresal Tito ile Başkan Nasırın on görüşmelerinde pişirdikleri fikir nihayet ilk meyvasını verdi. Ta- rafsız memleketler devlet ve hükü- met Başkanları arasında bir zirve Bu "tarafsız" kavramı üzerinde durmak yerinde olur. Çünkü bu kav- ram gerek terim gerek anlam olarak, onu benimseyenlerin siyasi tutumla- rını takiben, kısa zaman içinde çok değişmiştir. İkinci Dünya Harbi ev- velinin "tarafsızlık"'ından "hayırhah tarafsızlık"a, oOOoradan "nötralizm'"e i. Bir aralık "faal nötralizm" komünist bloka -siyasetini diğer bir devletin siyase- tine göre ayarlamış olmamak- tâbiri kullanılıyor. Bunun yanısıra da "non - engagement" .taahhüde girmemiş ol- mak- tâbiri vardır ki son Kahire konferansına katılanların unvanı bu- dur Bununla beraber obizim hasmı- mızda nötralist tâbiri bir dereceye kadar tutunmuş ise de, son şekiller hemen daima "tarafsız" o tabiriyle karşılanmakta bulunmuştur. Nehrunun endişesi Tarafsızlar arasında bir zirve kon- feransı toplamaktan maksat ne idi? Büyük devletlerin ve blokların önemli dünya meselelerini halletmek- te gösterdikleri aciz karşısında ta- rafsızların sesini duyurmak, görüşü- i Hindistan Başbaka- nı Nehrunun bu fikre uzun zaman mukavemet ettiği bilinmektedir. Zi- ra bu teşebbüsle tarafsızlar aleyhtar olduklarım ilan ettikleri blok siyase- tine bizzat girmiş ve bir blok teşkil etmiş olacaklardı. Bundan başka, böyle bir konferansta görüş birliğin- den çok, görüş ayrılıklarının ortaya çakmasından korkuluyordu. Hem, ta- rafsız kime derlerdi? Meselâ Liberya Birleşik Amerikaya, Küba Sovyet Rusyaya, tarafsız sayılamıyacak ka- dar yakın değiller omiydi? Hazırlık konferansına Tunus niçin katılma- mış, Lübnan niçin davet edilmemiş ve Meksika ne sebeple davet edildiği halde reddetmişti? Demek ki müşte- rek bir "tarafsız" sıfatı dışında bazı 24 meseleler vardı ki, bunlar konferans üzerinde müessir oluyorlardı. Bütün bu meselelerin, oturumları gizli cereyan eden konferansta uzun uzadıya tartışıldığı (osızan haberler- den, bazı beyanlardan ve nihayet ta- rafsızlığın tarifi hakkında konferan- sın yayınladığı beş maddeden anla- şıldı. Bu beş maddede hulasaten şöy- le deniliyordu: Tarafsız memleket 1) Sulh içinde beraber yaşama ilkesine dayanarak müstakil bir siyaset yü- rüten veya bu hedefe yönelmiş olan, 2) Bütün kurtuluş hareketlerini des- tekleyen, 3) Batı ile Doğu arasındaki ihtilâflara karışmasına sebep olabi- lecek askeri paktlara mensup olma- yan, 4) Aynı neticeleri doğuracak mahiyette iki ve çok taraflı savun- ma paktlarına jirmemiş olan, 5) miş olduğu ve bu kere Fasın da ilti- hak ettiği savunma ittifakıdır. Moskovanın tutumu Gerek tarafsızlar otoplantısının ha- zırlığı devam ettiği müddetçe, ge- rekse bu toplantının ve Arap savun- ma konseyinin devamı boyunca Mos- kova Birleşik Arap oOCumhuriyetine karşı kaşlarım çattı. Biri Mısırlı, di- geri Lübnanlı iki komünist liderin, Riyaz el Türk ile Farcallah Halunun Suriye zindanlarında işkence ile öl- dürüldüğünü açıklayan Sovyet Rad- yo ve gazetelerine karşı Kahire aynı vasıtalarla mukabelede bulunduktan başka, diplomatik Oo teşebbüslere de geçti. Bu arada Lübnanlı komünistler Halu meselesini protesto etmek su- retile hükümeti müşkül duruma dü- şürdüler ve Lübnanın tarafsızlar top- Abdünnâsır ve Tito İki baş bir el içindir Topraklarında yabancı üsler bulun- mayan memlekettir. Görülüyor ki tarif hayli esnektir. Fakat bu esnek tarif karşısında bile bir takım "tarafsız'ların durumu yi- ne de sakat kalmaktadır. Hazırlık konferansına (o katılanlar ve gelecek Eylül Yugoslavyada (o yapılması ka- rarlaştırılan zirve toplantısına işti- rak edecek olanlar arasında, kapıla- rını. Sovyet blokuna ardına kadar açmış olanlardan başka, toprakla- rında yabancı memleket üssü bulu- nan, savunma paktlarına üye olan memleketler de yok değildir. Nite- kim Kahirede "tarafsız"lann konfe- ransı bitmeden diğer bir konferans daha toplanmıştır: Araplar arası sa- vunma konseyi... Bunun çekirdeği ise 6 Arap memleketinin 1950 de akdet- lantısına davet edilmemesine kısmen sebep oldular. Moskova diyeceğini dedikten son- yardımları, başa kakarcasına, sayıp oOdökmekle yetinmeye başladı. Bu ise Kahirede- ki toplantılara kısa zamanda anti- komünist bir manzara vermekte ge- ile Sovyet Rusya arasında iki yıldan beri devam eden ideolojik mütareke üyelerini de rahatsız ediyordu. Pekinin sesi mi? Mpskovanın ideolojik yoldan Arap memleketlerinin iç işlerine mü- AKİS. 19 HAZİRAN 1961

Bu sayıdan diğer sayfalar: