28 Aralık 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

28 Aralık 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP. BİTENLER' Çalışma Sefalet simsarları eçtiğimiz Ekim ayından G Hollanda polisi harıl harıl, bu yana Hayri at nerede olduğuna dair en küçük ipucu dahi elde etmek mümkün olama- mıştır. Esenin suçu, 65 türk Me kendilerine Hollandada iş bulma vaadiy- e, kandırmak ve bu işçileri Türkiyeden Amsterdama götürmektir. Meselenin başlangıcı bundan ikibu- çuk ay önceye. Ekim bağlarına kadar u- zanmaktadır. O tarihte bu 65 isçi. AS Tercüme gi e Ongun ve İnayet Ese enin karı- sıdır—, tarafindan, kendilerine Hollanda da iş bulacakları vaadiyle iki otobüse dol- durularak, baslarında da Dr. Hayri E- sen olduğu halde, Amsterdama götürül- müştü. Fakat Hollanda topraklarına gi- rildikten sonra Esenin bir anda kayıpla- Hollanda oHükümetinin müdahalesiyle karşılaşınca, selâmeti, memlekete dön- mek için Türkiye Büyük Elçiliğine mü- racaatta buldular. Olay, son aylarda ee hemen her Gl sık sık rastlan: rıcılığın tipik misalini teşkil eümekleyii, İşçilerden 18 i yurda döner dönmez. Dı- ---leri ve Çalışma Bakanlıklarına dilek- çeyle başvurarak, kendilerini kandıran- lar hakkında gerekli kanuni O takibatın mmm istediler. Lahey Büyük Eil- verdikleri ade de ise, Ankara- t işlemler Şinasi Kırbaç şahsın aracılığıyla dia etmiş, hattâ, Edirneden çıkarken a- ralarında para toplıyarak Hayri Esenin aracılığıyla, bir hudut memuruna rüşvet verdiklerini söylemişlerdir. Mesele türk çalışma hayatını son de- e yakından ilgilendirmektedir. Birçok ink isçisi, bir takım uy lı vaadlerle kandırılarak yurt dışına gö- türülmekte, sonra da Avrupanın herhan- gi bir köşesinde açlığa ve in ter- kedilmektedir. Adam başına en az 1500 lira alan bu teşebbüsler asıl ii cüme Bürosu» adı altın- Beyoğlu İstiklal Caddesinde. Cağaloğlunda bulu- nan bu büroların başlıca müşteri avla- AKİS/16 ma usulleri, günlük gazetelere (o verilen ilânlardır. Artık pek klâsik sayılan bu usulün yanısıra bazı açık gözler de baş- ka yolları denemektedirler. Bunlar ara- sında en rağbet ei ig sekreter kullanmaktır. Bu e göre kadın sekreterler günlerini Sirkeci garında ge- çirmekte, özellikle Almanyaya giden iş- çi kafilelerine sokularak, isçilerin yakın- larına «az bir ücret karşılığı, Avrupa- da, istenilen ülkede kendilerine bürola- rının iş bulmağa hazır olduğu» nu fisıl- damaktadırlar. Mevzuat hazretleri alında bu işlerle tamamen Calışma Bakanlığının ilgilenmesi ve işçi gön- derme işlemlerinin Bakanlık tarafın- dan tek elden yönetilmesi akla gelen ilk çaredir. Ancak mevzuat, her isteyen iş- çinin dışarıda çalışabilmesine imkan ver- di ibraz ederek, döviz almadan, yurt şına çıkmakta ve is bulamadığı takdir- de sefaret kanalıyla tekrar iade edilmektedir. Çok kullanılan bu ha- talı usulün düzeltilmesi için taahhü sikasına «icabı halinde yurda dönüş mas- raflarını da e. ediyorum» sözlerinin konulması rekmektedir. Zira (sadece yukarıda “belirtiler 65 isçinin Türkiyeye geri gönderilmesi aheydeki (o Türkiye Büyük Elçiliğine 7 bin florine malolmuş- tur, Kalkınma Doğruya ışık Tu“ urizm ve Tanıtma Bakanı Nureddin Ardıçoğlu, uzun formika yazı ma- sasının üzerinde duran bayii kalın, ye- şil kaplı kitabı, karşısındakine göstere- rek sordu: Almanyaya giden işçiler Macera diğinden bazı açıkgözler kanunun bu oşluğundan faydalanarak bü; ler karşılığı bir takım Kaibarikolar pl virmektedirler. Bu konuda Dışişleri, Ça- lışma ve İçişleri Bakanlıkları arasında ir toplantılarda bir hal çaresi bul- mak üzere ortaya muhtelif fikirler a mıştır. imi vesikalarının daha o sağ) esasa bağlanması ve "Çalışm a Bakanlığı tarafından verilen esikall.. işçinin gi- deceği memleket sefareti tarafından vi- ze edilmesi, yahut özel teşebbüsler ta- rafından gönderilen isçilere kanuni dö- ide alma mecburiyetinin uygulanması ça- resi bunlar arasındadır. Bir diğer yol da, isçinin yurt dışın- da bulunan yakınının, «onun bütün iaşe masraflarını üzerine aldığını» (o bildiren bir vesika vermesidir ki bu. tamamen bir formaliteden ibarettir. İşçi bu kâğı- yolunda ç Şu gördüğün kitap ei lira eder? Bir Taki söyüyebilir misin? AKİS muhabiri kitabı eline aldı, evir- di çevirdi, ama bir türlü kesin bir kam veremedi ve: «— Vallahi Beyfendi. işte, ingiliz- ce yazılmış alelade bir kitap... Üzerinde- ki yazılardan anladığıma göre, bir ön - proje. Dışarıda satılmadığı için kesin bir şey söylemek çok güç» dedi. Ama Ar- dıçoğlu bu sözlerden tatmin olunmamış- tı. AKİS'çiye. mutlaka bir tahminde bu- lun ması için ısrar etti. Gazeteci de Ba- kanı kırmamak ve birşeyler söylemiş ol- mak için yuvarlak bir rakam attı orta- ya: "— Kitap 350 sayfa. Her sayfa 5 kuruş olsa, kâğıt parası 17,5 lira tu- tar. Baskısı, kabı dahil, etse etse 25 lira eder..."

Bu sayıdan diğer sayfalar: