25 Eylül 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

Tüli'den haberler (Gecen haftanın sonlarında Cumar- tesi akşamı Dışişleri Bakanı Fe- ridun Cemal Erkin, başkentti basın mensuplarına bir kokteyl verdi. Ha- riciye Köşkündeki (o kokteylde hemen hemen bütün genel müdürler eşleriy- le birlikte hazır bulundular, Halük Bayülken ve eşi Vafiye Bay- Fuat Bayramoğlu ve eşi Nes- çirmek için çıkmışlar, istasyona kadar gidip, kendisine "başarılar!" demiş- ler. Feridun Cemal Erkin, kokteylde hiç yalnız kalmadı. Arkasında, tıpkı Ba- kanlıktan çıkarken Ooolduğu gibi bir salkım gazeteciyle (o salondan salona seğirtti, bol bol demeç verdi. Bu yüz- den gazeteciler, viskilerini (oObir türlü rahat rahat yudumlıyamadılar, tele- fonla Erkinin etrafindaiki salkım ara- sında mekik dokudular. Erkinin cici Sekreteri Çilekten Eti, kokteylde, iyi bir hostes olduğunu is- pat etti. Gazetecilerle tek tek ilgile- nerek, uzun uzun sohbetten madı. tesi, Kuranın eşi Lâle Kura idi. Bayan Ku ra, hariciyeci eşleri (o arasında nadir görülebilecek tiplerden. Genç, güzel, zarif ve hayli bilgili. Dışişleri men- suplarına, yapılan bütün tenkitleri a- deta kendi şahsına yapılmış kabul e- diyor ve mütevazi jestlerle, ama ya- nakları kızararak, (o heyecanla onları müdafaaya çalışıyordu. pelet Tiyatrosunun genç sanatçıla rından Dinçer Sümer, son gü de, Ankaranın bulvar kahvelerinde sık sık yalnız, eli şakağında oturur- ken görülüyor. Hanımını galiba gene İzmire göndermiş, .. Dinçer Sümer iyi bir oyuncu ol- duğu kadar, başarılı olma yolunda bir tiyatro yazarıdır da, "Katip Çıkmazı" dan oynanacakmış. Acaba başka dene meleri var mı? Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim ü- yelerinden Türkkaya Ataöv dostları lunanlara tattı dakikalar geçirtir. A- taövün son esprisi de Pan-American hava yollarının ' reklâmı ile ilgili "Yankece go home by Pan American!.." Ataöv şimdi de arap harflerini öğ renmeye merak salmış. (Arkadaşları, dedelerinin sandıklarından çıkardık- ları tozlu kitapları ona taşıyorlar. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı müşaviri Suat Çalışların eşi Ruh- sar Çalışlar hayli dinamik bir kadın. Hemen bütün günü sosyal faaliyetler ve çalışmakla geçiyor. Bir yandan in- gilizce . dersleri - verirken, öte yandan da Hacettepe Hastahanesinde çalışı- yor. Çalışlar çifti günün yorgunluğu- nu çok defa akşamüstleri o Çankaya veya Gölbaşına yaptıkları (o otomobil gezintilerinde çıkarıyorlar- Şermet Çağanın "Ayak Bacak Fab- rikası" adlı oyunu Erlangen Fes- tivalinde dördüncü (olduktan sonra, şimdi özel tiyatrolardan yazara teklif üstüne teklif geliyor. o Galiba bizde ri Üç yıldır tozlu raflarda bekletilen bir oyunun birdenbire böylesine ilgi gör- mesinin herhalde başkaca bir sebebi olamaz. "Ayak Bacak Fabrikası", eğer mümkün olursa, bu sezon Ankara Sa- nat Tiyatrosunda oynanacak. AKİS, 25 Eylül 1964